Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/205 E. 2022/234 K. 17.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/205 Esas
KARAR NO : 2022/234

DAVA : Menfi Tespit (Ticari İlişkiden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 16/10/2012
KARAR TARİHİ : 17/03/2022

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Ticari İlişkiden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili …’in, …Tic.Ltd.Şti.nin nakit ihtiyacı için 2006 yılında …bank … şubesine giderek sadece … ilçesindeki gayrimenkulünü teminat ipoteği yaparak teminat mektubu aldığını ve bunu da firmaya verdiği, aradan bir buçuk sene geçtikten sonra firma tarafından teminat mektubunun müvekkiline verildiğini ve müvekkilinin teminat mektubunu bankaya iade ettiğini, bunun sonucunda bankanın müvekkilin gayrimenkulü üzerinde bulunan ipoteği kaldıracağını söyleyip oyaladığını, bankada 01.07.2008 tarihli genel kredi sözleşmesine hile yapılarak imza attırıldığını, kendisine tapu evrakları olduğunun söylendiğini, 2006 yılında müvekkilinin rızası ile imzaladığı ye ödemesi bittikten sonra iade ettiği teminat mektuplarına karşılık da müvekkilinin gayrimenkulü üzerindeki ipoteğin kaldırıldığını bu hususun tapu kayıtları ile sabit olduğunu, icra takibine genel kredi sözleşmesi için verilmiş bir ipotek dahi mevcut değilken müvekkilinin hileli sözleşme ile rehin veren sıfatıyla borçlu gösterilmeye çalışıldığını, müvekkili hakkında … 4.İcra Müdürlüğü’nün…E.sayılı dosyası açıldığı, müvekkilin bu icra dosyasından uzun bir süre haberdar olmadığını, daha sonra gayrimenkulü için kıymet takdir raporu tebliğ edildiğinde olaydan haberdar olduğunu ve kıymet taktirine itiraz edildiğini, suça konu genel kredi sözleşme için hiçbir ipotek konulmadığını, bu sebeple müvekkili kefil sıfatında olmadığı gibi ortada konulmuş rehin de bulunmadığını, müvekkilinin rehin veren sıfatına bile sahip olmadığını, müvekkilinin bu durumu ….Ltd-Şti. yetkilileri ile görüştüğünde kendisine kesinlikle kredi için kefilliği istenmediğinden böyle bir durumdan haberdar olmadıklarını, hatta kendilerine 26.06.2009 yılında …bank … Şubesi tarafından başka bir genel kredi sözleşmesi imzalatıldığının söylendiğini, aradan 1 gün geçtikten sonra … 32.Noterliğinin …yevmiye nolu ihtarnamesi çekildiği ve 1 hafta geçtikten sonra aleyhlerinde dosya konusu olan … 4.1cra Müdürlüğü’nün …E.sayılı dosyası ile takibe geçildiğini, dava konusu ödeme emrinde müvekkilinin kefil sıfatı ile gösterildiğini, tüm bu gelişmelerden sonra davalı … icra dosyasını 06.07.2012 tarihinde …Tic.Ltd.Şti.isimli şirkete alacağı temlik ettiğini, başta 3.şahıs gibi gözüken bu şirket aslında borçlunun kendisi olduğunu, zira davalı …’ın aslında dosya borçlusu … yetkilisi …’a ait bir şirket olduğunu, tarafların alacağın temlikini sanki 3.şahsa yapılmış gibi göstererek muvazaalı işlem yapıldığını ileri sürerek … 4. İcra Müdürlüğü’nün … E.sayılı dosyasına satışların durdurulması için tedbir konulmasına, müvekkilin davalıya borçlu olmadığının tespitine karar verilmesine talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı tarafın, dava dilekçesinin 2.paragrafında 01.07.2008 tarihli genel kredi sözleşmesinin banka görevlileri tarafından hile yapılarak imzalatıldığını beyan ettiklerini ve bu sözleşmenin geçersizliğinin iddia edildiğini, davacının bu konudaki iddiası haksız ve kötü niyetli olup takibi sürümceme de bırakmaya matuf olduğunu, Genel Kredi Sözleşmesi alacaklısı … A.Ş.tarafından davacı da dahil olmak üzere diğer borçlular hakkında 14.07.2009 tarihinde … 4.İcra Müdürlüğü … E.sayılı dosyasından icra takibi yapıldığını, ödeme emrinin 31.07.2009 tarihinde tebliğ edildiğini, bu icra takibinden önce de kredi sözleşmesinin borçlularına noter vasıtası ile tebliğ edildiği, davacı borçlunun icra takibine bu güne kadar itirazda bulunmadığını, davacı tarafın Beylikdüzü ilçesinde bulunan taşınmazlarının kayden haczedilerek … l.İcra Müdürlüğü …tal.sayılı dosyasından 18.10.2010 tarihinde kıymet taktirinin yapıldığını, davacı tarafın kıymet taktirine 06/12/2010 tarihinde … 1 İcra Hukuk Mahkemesi …E.sayılı dosyası ile itiraz ettiklerini, ama kredi sözleşmesini hile ile imzalatıldığına dair bir itirazda bulunmadıklarını, davacı tarafın ikamet ettiği dairenin de bulunduğu … ilçesindeki binaya tapudan haciz konulduğunu, … 3.İcra Müdürlüğünün … tal.sayılı dosyasında 15.06.2011 tarihinde kıymet taktirinin yapıldığını, davacı tarafın bu rapor münasebeti ile de herhangi bir itiraz ve şikayette bulunmadığını, davacı asilin iş bu davada vekili olan Av…. tarafından 17.08.2011 tarihinde … 4.İcra Müdürlüğü … E.sayılı dosyaya talep açarak taşınmazlar üzerindeki hacizlerin üzerinden 2 yıl geçtiğinden bahisle hacizlerin düşmüş olduğunu, bu nedenle fek edilmesini talep ettiklerini, ne var ki o tarihten bu güne kadar hile ile imzaladıklarını iddia ettikleri kredi sözleşmesi ile ilgili olarak banka yetkilileri hakkında herhangi bir suç ihbarında da bulunmadıklarını, davacı tarafın haksız ve kötü niyetli olarak takibi sürüncemede bırakma amacını taşıdığını ortaya koyduğunu, davacı tarafın, …Ltd.Şti.nin genel kredi sözleşmesinden doğan borcunu garanti edip, büyük miktarlı krediden yararlanıp sonrasında iş bu krediyi ödemeyip, garanti taahhüdünün geçersiz olduğunu ileri sürmesinin hakkın açıkça kötüye kullanılmasından ibaret olduğu, davacı tarafın, dava dilekçesinin 8.paragrafında alacak temlikinin muvazaalı olduğunu iddia ettiklerini, davacı tarafın bu iddiasının da yasal dayanağının bulunmadığı, alacağı temlik alan … ile takip borçlularından … farklı tüzel kişiliğe haiz iki farklı şirket konumda olduğunu beyan ederek haksız ve kötü niyetli davanın reddine, davacı aleyhine inkâr tazminatına karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER :İpotek Belgesi, … 4. İcra Müdürlüğü’nün … E. Sayılı dosyası, Dava dışı …Tic.Ltd.Şti. İle davalı banka arasındaki GKS, İhtarnameler, Ödemeler, Banka Kayıtları, müzekkere cevapları, bilirkişi incelemesi, taraf açıklamaları, dosya kapsamı.
GEREKÇE /
Dava, davacının … 4. İcra Müdürlüğü’nün … E. Sayılı dosyasından borçlu olmadığının tespiti ve davacının hakkındaki takibin iptaline ilişkindir.
Mahkememizin 2014/918 esas, 2017/1295 karar sayılı 21/12/2017 tarihli kararı davacı vekilince istinaf edilmiş, dosya İstanbul BAM’ne gönderilmiş ve İstanbul BAM’nin 11/02/2021 tarih ve 2019/684 esas, 2021/164 karar sayılı ilamı ile:
“Davacı tarafça, gerek dava dilekçesi, gerekse yargılama sırasındaki beyanlarından anlaşılacağı üzere; imza inkarında bulunulmaksızın, takibe dayanak kredi sözleşmesinin davalı banka çalışanı tarafından hile ile imzalattırıldığı, davalılar arasında yapılan alacağın temlikinin muvazaalı ve davacıyı zarara uğratmak maksadı ile yapıldığı, alacağı temlik alan davalı …’ın, takip borçlusu… yetkilisi …’ a ait bir şirket olduğu, alacağın temlikinin sanki 3. şahsa yapılmış gibi gösterilerek muvazaalı işlem yapıldığı, bu nedenle geçersiz olduğu sebepleri ile menfi tespit kararı verilmesinin talep edildiği, dolayısıyla mahkemece, davacı tarafça ileri sürülen iddialar hiç değerlendirilmeksizin, talep dışı hususlarda inceleme yapılarak karar verildiği, bu durumun usul ve yasaya aykırı olduğu anlaşılmaktadır.
Bu hali ile mahkemece, davacının dava dilekçesinde ileri sürdüğü ve yukarıda tespit edilen iddialarına göre, taraf delilleri toplanılıp, değerlendirilerek varılacak sonuca göre karar verilmesi gerekmektedir.” gerekçesiyle mahkememiz kararı kaldırılarak dosya mahkememize gönderilmiş, yeniden esas numarası alarak yargılamaya devam olunmuştur.
Davalı banka şubesi ile dava dışı …Ltd. arasında 01/07/2008 tarihli 8.000.000,00 TL miktarlı genel kredi taahhütnamesi imzalandığı, davacının, bu sözleşmeyi dava dışı diğer kefillerle birlikte 8.000.000,00 TL kefalet limiti dahilinde imzaladığı, asıl borçlu tarafından genel kredi sözleşmesi kapsamında kullanılan kredi borcunun ödenmemesi nedeniyle davalı banka tarafından … 4. İcra Müdürlüğü’nün …E. sayılı dosyası ile 14/07/2009 tarihinde kefiller aleyhine icra takibi başlatıldığı, bilahare davalılar arasında … 23. Noterliğinin … tarihli alacağın devri sözleşmesi aktedildiği, sözleşme ile, 24/06/2009 ve 01/07/2008 tarihli genel kredi taahhütnamesine istinaden kredili müşteri …Tic. ve Ltd. Şirketine kullandırılan kredilerden kaynaklanan alacakların tahsilini teminen başlatılan icra dosyaları ile birlikte ödedikleri (1.000.000,00 TL) tutarla sınırlı kalmak ve tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla temlik edildiği, devredenin alacaklarının tahsili için yapmış olduğu icra takip dosyalarından olan alacaklarını da alacağın devri sözleşmesi kapsamında devralana devir ve temlik ettiği, dava konusu … 4. İcra Müdürlüğü’nün …E. sayılı dosyasının da temlik edilen icra takip dosyaları arasında bulunduğu görülmektedir.
Mahkememizce yapılan inceleme ve alınan 20.02.2017 tarihli bilirkişi raporu ile genel kredi sözleşmesinin kefalet akdinin geçerli olduğu ve davalı bankanın borçluları ayrı ayrı veya birlikte takip ve dava hakkının mevcut olduğu anlaşılarak davacının davalı bankaya olan borcunun hesaplanması neticesinde davacının davalı bankaya takip tarihi itibariyle 915.886,16 TL olan borçtan sorumlu olduğu, dava tarihi itibariyle ise 3.538.404,12 TL borçlu olduğu, … 4. İcra Müdürlüğü’nün …E. sayılı doyasında takibin 907.552,85.TL ticari kredi alacağı 6.114,93 TL artı para kredi alacağı, 2.857,39 TL teminat mektubundan kaynaklanan komisyon alacağı ve 280.000,00.TL meri teminat mektubu kredisi 7.440,00 TL çek bedeli kredisinden kaynaklı alacaklara ilişkin takip yapıldığı ve temlik miktarının 1.100.000,00 TL olduğu ve bu durumda davalı … Bank ile ilgili husumet itirazının yerinde olmadığı ve davacının kefaletten dolayı takibe konu borçtan sorumluluğunun bulunduğu anlaşılmıştır.
Dosya içeriği ve sicil kayıtları üzerinde bilirkişi incelemesi yapılmıştır. 20.09.2021 tarihli bilirkişi raporunda … şirketinin kuruluşundan bu yana … isimli birinin şirkette sahibi olmadığı tespiti yapılmıştır.
… şirketi ve dava dışı … şirketinin sicil kayıtları celp edilerek incelenmiştir.
Davalılar arasında yapılan alacağın temliklerinin muvazaalı ve davacıyı zarara uğratmak maksadı ile yapıldığı, alacağı temlik alan davalı … şirketinin, takip borçlusu … yetkilisi …’ a ait bir şirket olduğu, alacağın temlikinin sanki 3. şahsa yapılmış gibi gösterilerek muvazaalı işlem yapıldığı, bu nedenle geçersiz olduğu sebepleri yönünden yapılan incelemede; ayrıntılarına bilirkişi raporunda yer verilen şirkete ait kuruluştan itibaren tüm hisse devirlerini gösterir kayıtlardan … şirketinin kuruluşundan bu yana … isimli birinin şirkette sahibi olmadığı dolayısıyla davalı … şirketinin, takip borçlusu … yetkilisi …’a ait olduğu ve alacağın temlikinin sanki 3. şahsa yapılmış gibi gösterilerek muvazaalı işlem yapıldığı iddiasının gerçeği yansıtmadığı anlaşılmıştır. Davacı vekili 04.02.2016 tarihli celsede tanıklarının dinlenilmesinden vazgeçmiş ve davalı vekili vazgeçmeye muvafakat ettiğinden davacı tanıkları dinlenilmemiştir. Dolayısıyla davacı taraf muvazaalı işlem yapıldığı … un şirketin asıl sahibi olduğuna ilişkin iddiasını sicil kayıtları, yazılı belge, tanık delilleri ile ispatlayamamıştır.
Davacı takibe
dayanak kredi sözleşmesinin davalı banka çalışanı tarafından hile ile imzalattırıldığı iddiasını doğrulayacak herhangi bir belge, delil dosyaya sunmadığından bu iddiasını da ispatlayamamıştır. Davacının kötü niyetli olduğu somut delillerle ortaya konulmadığından kötü niyet tazminatı talebi yerinde görülmeyerek davanın reddine karar verilmiştir.
Mahkememizce verilen ilk hükmü davalılar istinaf etmemiştir. İlk hükümde maktu vekalet ücretine hükmedilmiştir. Davalılar ilk hükmü istinaf etmediğinden yeniden maktu vekalet ücretine hükmedilmiştir.
HÜKÜM; Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın Reddine,
2-Kötüniyet tazminat talebinin reddine,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesi gereğince alınması gerekli 80,70 TL harçtan peşin alınan 21,15 TL harcın mahsubu ile bakiye 59,55.-TL harcın davacıdan alınarak HAZİNEYE İRAD KAYDINA,
4-Davalılar kendilerini vekille temsil ettiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan avukatlık asgari ücret tarifesi üzerinden hesaplanan 5.100,00 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalılara verilmesine,
5-Davacı tarafın yapmış olduğu yargılama giderinin kendi üzerinde bırakılmasına,
6-Taraflarca yatırılan ve kullanılmayarak artan gider avansının kararın kesinleşmesi halinde taraflara iadesine,
Dair, hazır bulunan vekillerin yüzüne karşı verilen karara karşı, gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süre içerisinde mahkememize veya başka bir yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek istinaf dilekçesi ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.17/03/2022

Başkan …
(e-imza)
Üye …
(e-imza)
Üye …
(e-imza)
Katip …
(e-imza)