Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/204 E. 2021/664 K. 12.10.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/204 Esas
KARAR NO : 2021/664

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 22/12/2014
KARAR TARİHİ : 12/10/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) avasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde ve duruşmalarda özetle;müvekkili ile davalı arasında cari hesaba dayalı bir ticari ilişkinin bulunduğunu, davalının toplamda 3.867,83 TL bedelli iki adet faturadan kaynaklanan cari hesap ekstresi bedelini ödemediğini, fatura bedellerinin ödenmemesi üzerine .. 36. İcra Müdürlüğünün … E. sayılı dosyası ile davalı aleyhine icra takibine geçildiğini, ancak davalının itirazları üzerine takibin durduğunu, davalının faize ilişkin itirazlarının haksız olduğunu beyanla neticeten fazlaya ilişkin haklarının saklı kalması kaydıyla, davalının borca ve ferilerine itirazlarının iptaline, takibin devamına, davalı aleyhine %20 den az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalıya dava dilekçesi ve tensip tutanağı tebliğ edilmiş, davalı tarafça davaya cevap verilmemiştir.
Davaya konu … 36 İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı icra dosyası getirtilip dosya arasına konulmuştur,incelendiğinde;davacı alacaklı tarafından davalı borçlu aleyhine 23/06/2014 tarihinde fatura alacağından kaynaklı 3.867,83 TL.lik ilamsız takipte bulunulduğu,ödeme emrinin borçluya 01/07/2014 tarihinde tebliğ olduğu,davalı borçlu vekili 03/07/2014 havale tarihli dilekçesi ile borca itiraz etmesi üzerine takibin durduğu ve süresi içerisinde itirazın iptali davası açıldığı görülmüştür.
Mahkememizin 16/10/2015 tarihli ara kararı gereğince dosya rapor hazırlanmak üzere mali müşavir bilirkişi …’ye tevdi edilmiş, bilirkişi tarafından ibraz edilen 19/01/2016 teslim tarihli raporda özetle;Dava ve İcra dosyası ile davacı defterlerinin tetkiki sonucunda, raporumuz içinde açıklanan nedenlerle, her türlü hukuki yorum ve nihai takdirin Sayın Mahkemenize ait olduğu işaret edilerek; a.) Davacı tarafın sunmuş olduğu ticari defterlerin açılış ve kapanış tasdiklerinin zamanında ve usulüne uygun olduğu, defterlerin birbirini teyit eder şekilde tutulmuş olduğu, davacının defterlerinde takip tarihi itibariyle davalıdan 3.867,83.-TL ALACAKLI durumda olduğu, davacı defterlerinde ihtilaf öncesindeki faturaların davalı tarafından ödenmiş olduğu, ancak takibe ve davaya konu 20/03/2014 tarihli 2.339,41.-TL lik ve 28/04/2014 tarihli 1.528,42.-TL lik faturaların ödenmemiş olarak gözüktüğü, b.) Takibe ve davaya konu 20/03/2014 tarihli 2.339,41.-TL lik faturanın irsaliyeli fatura, 28/04/2014 tarihli 1.528,42.-TL lik normal fatura olduğu, ancak iki faturanın da davacıya teslimine ilişkin dosyada herhangi bir doneye rastlanılmadığı, c.) Davalı incelemeye katılmadığından ve herhangi bir ticari defter ve belge ibraz etmediğinden söz konusu faturaların defterlerinde kayıtlı olup olmadığının tespit edilemediği, d.) Yukarıda rapor içinde yapılan tespit ve değerlendirmeler ışığında nihai kararın mahkememize ait olduğu yönünde görüş ve kanaat bildirmiştir. Bilirkişi raporu davacı vekiline ve davalıya HMK 281 madde meşruatlı davetiye ile tebliğ edilmiştir.
Davacı vekilinin bilirkişi raporuna itirazı üzerine Mahkememizin 17/05/2016 tarihli duruşmasının ara kararı gereği ek rapor hazırlanmak üzere dosyanın bilirkişiye tevdine karar verildiği, bilirkişi tarafından ibraz edilen 30/06/2016 teslim tarihli ek raporda özetle; 1.) Kök raporumuzun sonuç kısmında :”….a.) Davacı tarafın sunmuş olduğu ticari defterlerin açılış ve kapanış tasdiklerinin zamanında ve usulüne uygun olduğu, defterlerin birbirini teyit eder şekilde tutulmuş olduğu, davacının defterlerinde takip tarihi itibariyle davalıdan 3.867,83.-TL ALACAKLI durumda olduğu, davacı defterlerinde ihtilaf öncesindeki faturaların davalı tarafından ödenmiş olduğu, ancak takibe ve davaya konu 20/03/2014 tarihli 2.339,41.-TL lik ve 28/04/2014 tarihli 1.528,42.-TL lik faturaların ödenmemiş olarak gözüktüğü, b.) Takibe ve davaya konu 20/03/2014 tarihli 2.339,41.-TL lik faturanın irsaliyeli fatura, 28/04/2014 tarihli 1.528,42.-TL lik normal fatura olduğu, ancak iki faturanın da davacıya teslimine ilişkin dosyada herhangi bir doneye rastlanılmadığı, c.) Davalı incelemeye katılmadığından ve herhangi bir ticari defter ve belge ibraz etmediğinden söz konusu faturaların defterlerinde kayıtlı olup olmadığının tespit edilemediği, d.) Yukarıda rapor içinde yapılan tespit ve değerlendirmeler ışığında nihai kararın mahkemenize ait olduğu, …” şeklinde kanaat bildirilmiş idi. 2.) Akabinde davacı vekili tarafından 04/03/2016 havale tarihli itiraz dilekçesinin sunulmuş olduğu görülmektedir. Dilekçede özetle :”…müvekkili şirket tarafından … gönderi numarası ile gönderilen faturanın 21/03/2014 tarihinde, … gönderi numarası ile gönderilen faturanın ise 06/05/2014 tarihinde davalı şirkete teslim edildiğini, bu faturaların tesliminin kabulü ile davalarının kabulüne karar verilmesini…” talep ettiği görülmektedir. 3.) Sayın mahkemenizin 17/05/2016 tarihli celsesinde :”…davacı şirket tarafından davalı şirkete gönderi numarası ile gönderilen faturaların davalı şirkete teslim edilip edilmediği, teslim edildi ise kime ne zaman teslim edildiğine dair tüm kayıt ve belgelerin gönderilmesi için … Kargo Genel Müd. müzekkere yazılmasına…” karar verilmiştir. 4.) Sayın Mahkemece yazılan müzekkereye … Kargo Genel Müdürlüğünden gelen cevabi dilekçe ekindeki … ve … irsaliye numaralı kargoların teslim belgelerinin gönderilmiş olduğu, göndericinin DAVACI, alıcısının ise DAVALI olduğu görülmektedir. … irsaliye numaralı kargonun teslim alan kısmında … A.Ş. kaşesi üzerinde … adlı şahsın imzasının mevcut olduğu, … irsaliye numaralı kargonun teslim alan kısmında ise sadece bir imzanın mevcut olduğu görülmektedir. Ancak bu belgelerin dava konusu faturalara ait olduğuna ilişkin belgeler üzerinde ve dosyada herhangi bir veriye rastlanılmadığından kök raporumuzdaki görüşümüzde herhangi bir değişikliğe gidilmediği yönünde görüş ve kanaatte bulunmuştur. Bilirkişi ek raporu davacı vekiline ve davalıya HMK 281 ve 186 madde meşruatlı davetiye ile tebliğ edilmiştir.
Mahkememizce yapılan yargılama sonucunda verilen 23/09/2016 tarih ve 2014/1658 esas 2016/628 karar sayılı davanın reddine dair kararın istinaf edilmesi üzerine dosya BAM’a gönderilmiş olup İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi’nin 2019/945 esas 2021/350 karar sayılı ilamı ile;
“Dosya kapsamından, davaya konu faturaların davacı defterlerinde kayıtlı olduğu, bilirkişi raporuna göre iş emirleri ile fatura kapsamının uyumlu olduğunun tespit edildiği, davalının cevap dilekçesi sunmadığı, faturaların tebliğine ilişkin iddianın bulunmadığı anlaşılmaktadır.
Dava tarihinde yürürlükte bulunan HMK’nın 219. maddesi “Taraflar, kendilerinin veya karşı tarafın delil olarak dayandıkları ve ellerinde bulunan tüm belgeleri mahkemeye ibraz etmek zorundadırlar.” hükmünü haizdir. Bu madde uyarınca taraflar ellerinde bulunan tüm belgeleri mahkemeye ibraz etmek zorundadır. Mahkemece verilen kesin süre üzerine davalı tarafça ticari defter ve belgeler sunulmamıştır. Davacı tarafın usulüne uygun olarak tuttuğu ticari defterler dosyaya sunulmuş ve davaya konu alacağa ilişkin 9 adet faturanın davacı defterinde kayıtlı olduğu bilirkişi raporuyla belirlenmiştir. HMK’nın 220. maddesi “İbrazı istenen belgenin, ileri sürülen hususun ispatı için zorunlu ve bu isteğin kanuna uygun olduğuna mahkemece kanaat getirildiği ve karşı taraf da bu belgenin elinde olduğunu ikrar ettiği veya ileri sürülen talep üzerine sükut ettiği yahut belgenin var olduğu resmî bir kayıtla anlaşıldığı veya başka bir belgede ikrar olunduğu takdirde, mahkeme bu belgenin ibrazı için kesin bir süre verir. (2) Mahkemece, ibrazı istenen belgenin elinde bulunduğunu inkâr eden tarafa, böyle bir belgenin elinde bulunmadığına, özenle aradığı hâlde bulamadığına ve nerede olduğunu da bilmediğine ilişkin yemin teklif edilir. (3) Belgeyi ibraz etmesine karar verilen taraf, kendisine verilen sürede belgeyi ibraz etmez ve aynı sürede, delilleriyle birlikte ibraz etmemesi hakkında kabul edilebilir bir mazeret göstermez ya da belgenin elinde bulunduğunu inkâr eder ve teklif edilen yemini kabul veya icra etmezse, mahkeme, duruma göre belgenin içeriği konusunda diğer tarafın beyanını kabul edebilir.” hükmünü haizdir. HMK’nın bu maddesinde, bir tarafın ticari defterlerini ibraz etmemesinin sonuçları düzenlenmiştir. Belgeyi ibraz etmesine karar verilen tarafın, kendisine verilen sürede ibraz etmemesi halinde mahkemenin, belgenin içeriğine göre diğer tarafın beyanını kabul edebileceği hükmü yer almaktadır.
Mahkemece HMK’nın ticari defterlerle ispata ilişkin madde hükümleri değerlendirilip sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, yazılı gerekçeyle davanın reddi doğru olmamıştır.” şeklinde değerlendirme yapılarak yeniden yargılama yapılıp bir karar verilmek üzere mahkememize gönderilmiş, mahkememizce yukarıdaki esasa kayıt yapılarak yargılamaya devam edilmiştir.
Dava, fatura alacağından kaynaklı takibe yapılan itirazın iptali istemine ilişkindir.
BAM ilamı doğrultusunda, mahkememizin 01/06/2021 tarihli duruşmasının 1 nolu ara kararı uyarınca davalıya davacı tarafça takibe konu faturaların davalıya tebliğ edildiği bildirildiğinden ve buna ilişkin deliller ibraz edildiğinden söz konusu belgeleri Mahkememize ibraz etmek üzere 2 haftalık kesin süre verilmesine, aksi halde HMK 220/3 maddesi kapsamında verilen sürede belgeyi ibraz etmez ya da ayın sürede delilleri ile birlikte ibraz etmemesi hakkında kabul edilebilir bir mazeret göstermez ise Mahkememizce duruma göre belgenin içeriği konusunda davacı tarafın beyanlarının kabul edilebileceği ihtarını içerir meşruhatlı davetiye çıkartılmış, davalı tarafa meşruhatlı davetiye tebliğ edilmiş olmasına rağmen herhangi bir beyanda bulunulmadığı, istenen belgelerin ibraz edilmediği görülmüştür.
Aynı şekilde Mahkememizin kaldırma ilamı öncesi 16/10/2015 tarihli celsesinin 10 nolu ara kararı gereğince davalıya ticari defterlerini inceleme gününde hazır etmesi için ihtarlı davetiye çıkartıldığı, davetiyenin 09/11/2015 tarihinde tebilğ edildiği halde inceleme gününde davalı tarafın ticari defterlerini mahkememize ibraz etmediği, yerinde inceleme talebinde bulunmadığı anlaşılmıştır.
Bu kapsamda yapılan yargılama, BAM ilamı, bilirkişi raporları ve tüm dosya kapsamının birlikte değerlendirilmesi neticesinde; davaya konu faturaların davacı defterlerinde kayıtlı olduğu, bilirkişi raporuna göre iş emirleri ile fatura kapsamının uyumlu olduğunun tespit edildiği, davalının cevap dilekçesi sunmadığı, meşruhatlı davetiye ile istenen belgeleri ve ticari defter ve kayıtlarını ibrazdan kaçındığı, HMK’nın 220 ve 222.maddeleri nazara alındığında davacı tarafından verilen hizmete rağmen davalı tarafça hizmet karşılığı düzenlenen fatura bedellerinin ödenmediği, davacının dava açmakta haklı olduğu kanaatine varılarak davanın kabulü ile davalının … 36 İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı icra dosyasına yapmış olduğu itirazın iptali ile takibin 3.867,83 TL asıl alacak üzerinden kaldığı yerden devamına, asıl alacak miktarının likit olması nedeniyle % 20 oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Açıklanan gerekçeye göre;
1-Davanın kabulü ile davalının … 36 İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı icra dosyasına yapmış olduğu itirazın iptali ile takibin 3.867,83 TL asıl alacak üzerinden kaldığı yerden devamına,
2-Asıl alacağın % 20 oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Karar tarihine göre alınması gereken 264,21 TL harçtan peşin alınan 66,10 TL harcın mahsubu ile bakiye 198,11 TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydedilmesine,
4-Davacı duruşmalarda kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi hükümleri gereğince hesaplanan 3.867,83 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan toplam: 755,75 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davacı tarafından yatırılan ve artan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
7-Karar kesinleştiğinde ve talep halinde Mahkeme kasasındaki belge aslının iadesine,
Dair verilen karar davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı vekilinin yokluğunda gerekçeli kararın tebliğden itibaren 2 hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliyesi ( İstinaf Mahkemesi ) nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usülen anlatıldı. 12/10/2021

Katip …
(e-imza)

Hakim …
(e-imza)

MASRAF BEYANI
91,30 TL Harç Masrafı
500,00 TL Bilirkişi Ücreti
164,45 TL tebligat ve müzekkere gideri
TOPLAM : 755,75 TL