Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/146 E. 2022/502 K. 13.09.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/146 Esas
KARAR NO : 2022/502

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 23/02/2021
KARAR TARİHİ : 13/09/2022

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkilinin 05/09/2020 tarihinde … plakalı motosikleti ile … caddesi üzerinde Karaköy istikametine doğru sol şeritte seyir halinde iken duraklamanın yasak olduğu sağ şeritte park halinde duran … plakalı taksinin sinyal vermeden yola çıkarak direksiyonu aniden müvekkilinin şeridine kırması sonucu taksiye çarpmamak için kendini yere attığını, müvekkilinin yaralandığını, müvekkilinin muhtelif yerlerinde kırıklar tespit edildiğini, ameliyat olduğunu, tazminat bedelinin ödenmesi için sigorta şirketine başvuruda bulunulduğunu, talebin reddedildiğini, kaza nedeniyle müvekkilinin zarara uğradığını, bu nedenlerle belirlenecek maddi tazminat uyarınca fazlaya ilişkin talep ve dava hakları saklı kalmak kaydıyla 5.000,00-TL geçici iş göremezlik ve 5.000,00-TL sürekli iş göremezlik tazminatının temerrüt tarihinden itibaren işleyecek avans faizi, yargılama giderleri ve vekalet ücreti ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Öncelikle davanın usulden reddini, sigortalı sürücünün kazanın meydana gelmesinde kusuru ve etkeni olmadığından davanın reddine, müvekkili şirkete ilgili evraklarla başvuru yapılmadığından haksız davanın reddini, mahkeme esastan inceleme yapacak ise, kusur tespiti için dosyanın Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesi’ne gönderilmesini, maluliyet oranı tespiti için davacının Adli Tıp Kurumu 3. İhtisas Dairesi’ne veya Üniversite Hastanelerinin Adli Tıp Anabilim Dalı Bölümü’ne sevkini, geçici iş göremezlik tazminatı taleplerinin reddini, kusurun ve maluliyet oranının tespiti halinde, alanında uzman bilirkişilerce azami poliçe limitleri ve aktüeryal kurallar gözetilerek hesaplama yapılmasını, kabul anlamına gelmemekle birlikte şayet bir tazminat sorumluluklarının doğması halinde davacının müterafik kusur durumunun araştırılmasını ve hesaplanacak tazminattan müterafik kusur indirimi yapılmasını, müvekkili şirketin temerrüde düşmediğinden, dava tarihinden itibaren taraflar açısından yasal faiz uygulanmasını, aleyhlerine hüküm kurulmaması halinde, yargılama masrafları ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Dava, trafik kazasından kaynaklanan cismani zarar nedeniyle maddi tazminat istemine ilişkindir.
Davacı vekili 27/06/2022 tarihli dilekçe ibraz ederek davalı şirket ile sulh olunduğunu, ibraname ve sulh anlaşmasını dilekçe ekinde sunduklarını, sulh nedeniyle davadan feragat ettiklerini, davanın feragat nedeniyle reddine karar verilmesini, karşılıklı vekalet ücreti talepleri olmadığını beyan ettiği anlaşıldı.
Davalı vekili 05/07/2022 tarihli dilekçe ibraz ederek dilekçesinde davacı vekili ile maddi tazminat yönünden sulh olduklarını, davada vekalet ücreti ve yargılama giderleri hususunda hiçbir talepleri olmadığını, bu nedenle feragat bayanı doğrultusunda hüküm kurulmasını beyan ettikleri anlaşıldı.
6100 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 307 ve devamı maddelerinde düzenlenen davadan feragat, davacının talep sonucundan kısmen ya da tamamen vazgeçmesidir. Feragat, davayı sona erdiren taraf işlemlerinden olup sonuç doğurabilmesi için karşı tarafın rızası aranmamaktadır.
Yapılan açıklamalar ışığında, dosya arasında bulunan davacı vekiline ait vekaletname incelendiğinde davacı vekilinin davadan feragate yetkisinin olduğu anlaşılmakla; 6100 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 307. maddesi uyarınca davanın feragat nedeniyle reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
Ayrıca davanın feragat nedeniyle reddine karar verilmiş ise de hakkın özünden feragatın söz konusu olmadığı, davalı tarafça yapılan ödeme nedeniyle davadan feragat edildiği, bu durumda davalının davanın açılmasına sebebiyet verdiği anlaşıldığından arabuluculuk ücretinin davalıdan tahsiline karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Açıklanan gerekçeye göre;
1-Davanın Feragat nedeniyle REDDİNE,
2-Alınması gereken 80,70 TL harçtan peşin alınan 59,30 TL harcın mahsubu ile eksik yatırılan 21,40- TL harcın davacıdan tahsili ile hazineye gelir kaydedilmesine,
3-Yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı tarafın vekalet ücreti talebi olmadığından davalı lehine vekalet ücreti konusunda karar verilmesine yer olmadığına,
5-Davalı tarafça yapılan ödeme nedeniyle davadan feragat edildiğinden 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A-13,14. Maddeleri ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği 26.maddesi gereğince Adalet Bakanlığı bütçesinden karşılanan arabuluculuk ücreti olan 1.320,00 TL nin davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
6-Karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacı tarafa ait artan gider avansının davacıya iadesine,
Dair verilen karar tarafların yokluğunda gerekçeli kararın tebliğden itibaren 2 hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliyesi ( İstinaf Mahkemesi ) nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usülen anlatıldı. 13/09/2022

Katip
✍e-imzalı

Hakim
✍e-imzalı