Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/91 E. 2020/545 K. 11.11.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2020/91 Esas
KARAR NO : 2020/545

DAVA : Sigorta Ekspertiz Ücreti
DAVA TARİHİ : 24/07/2016
KARAR TARİHİ : 11/11/2020

… 1. Asliye Hukuk Mahkemesinde açılan, mahkemece verilen görevsizlik kararı neticesinde mahkememizin 2016/775 Esasına kaydedilen, mahkememizce verilen karşı görevsizlik kararı neticesinde … Bölge Adliye Mahkemesinin denetiminden geçerek görev yeri olarak mahkememizin belirlendiği ekspertiz ücretinden kaynaklanan davanın yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA VE TALEP :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkilinin Bağımsız Sigorta Eksperi olduğunu, 3. kişilere ait muhtelif araçların davalı … şirketince kasko ve/veya zorunlu mali mesuliyet sigortası ile sigortalandığını, bahsi geçen araçların maddi hasarlı trafik kazasına uğramış ve hasar meydana gelmiş araçlar olduğunu, bu hasarın tespiti amacıyla hasara uğrayan araç sahipleri tarafından 5684 sayılı Sigortacılık Kanunu’nun 22. Maddesi uyarınca ve … sistemi üzerinden müvekkilinin sigorta eksperi tayin edildiğini, araçlardaki hasarın tespitinin yapıldığını, yapılan tespit doğrultusunda da hasara ilişkin raporlar tanzim edildiğini, davalı şirketten talep edilebilecek hasarın miktarın tespiti için de eksper tayin edildiğini ve bu ekspere dava dışı 3. kişiler tarafından eksper ücreti ödendiğini, bu ekspertiz ücretinin Ticaret Kanunu’nun 1426/1. fıkrası uyarınca ve bu maddeye istinaden Hazine Müsteşarlığı tarafından yayınlanan 16199 sayılı ve 7247 sayılı yazıları uyarınca sigorta şirketince ödenmesinin zorunlu olduğunu, Sigortacılık Kanununun 19. maddesinin “…eksper, sigortacı, sigortalı ya da sigorta sözleşmesinden menfaati olan kişiler tarafından tayin edilebileceğinden aracı hasar gören kişi veya kişiler, zorunlu mali mesuliyet sigortasından yararlanan üçüncü kişi olarak eksper tayin edebilirler. Eksper tayini için sigorta sözleşmesinin tarafı olmak, yani mutlaka sigorta ettiren olmak zorunlu değildir. Mali mesuliyet sigortaları üçüncü kişi lehine sigorta olup, zarar gören her kimse sigortalı kabul edilir…” şeklinde olduğunu, yine TTK’nın 1426. maddesinin ” Sigortacı, sigorta ettiren, sigortalı ve lehtar tarafından, rizikonun, tazminatın veya bedel ödeme borcunun kapsamının belirlenmesi amacıyla yapılan makul giderleri, bunlar faydasız kalmış olsalar bile, ödemek zorundadır…” hükmünü içerdiğini, bundan bahisle mevzuata göre, sigorta edilen risklerin gerçekleşmesi sonucu ortaya çıkan kayıp veya hasarın neden ve niteliği ile miktarını belirlemek için atanan eksper ücretinin de davalı … şirketince ödenmesi gerekmekte olduğunu, TBK’nın 183. maddesinin “…Kanun, sözleşme veya işin niteliği engel olmadıkça alacaklı, borçlunun rızasını aramaksızın alacağını üçüncü bir kişiye devredebilir…” şeklinde olduğunu, müvekkilinin bu alacakları için yazılı şekil şartı da sağlanarak, dava dışı 3. kişilerden temlik aldığını, müvekkilinin bu ekspertiz ücretlerinin tahsili için temlik aldığı tüketicilerin alacaklarının tahsili için ikametgah adresi olan … Tüketici Hakem Heyet Başkanlığı’na başvurduğunu, bu ücretlerin ödenmesi hususunda lehine karar verildiğini, ancak daha sonra davalı tarafından Tüketici Mahkemesinde açılan itiraz davalarında bu işlemin tüketici işlemi olamayacağı temlik alma ile artık ticari bir işlemden söz edileceğinden bahisle görev yönünden verilen kararları iptal ettiğini ileri sürerek dava konusu eksper hizmeti ücretlerinin davalı … şirketince müvekkile ödenmesi gerektiğinden toplam miktarın müvekkili tarafından belirlenemeyeceği ancak bilirkişi marifetiyle tespit edileceğinden hareketle HMK.107 maddesi uyarınca belirsiz alacak davası kapsamında fazlaya ilişkin hakları saklı tutularak toplamda 1.000,00 TL’nin fatura tarihlerinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile müvekkiline ödenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiş, davacı vekili bu telebini 13.726,40 TL arttırarak toplamda 14.726,40 TL olarak ıslah etmiştir.
CEVAP :
Davalı vekili davaya cevap dilekçesinde özetle; Önelikle zaman aşımı ve davanın belirsiz alacak davası olarak açılmasının mümkün olmadığı yönünde itirazlarının bulunduğunu, Esasa ilişkin olarak ise müvekkilinin Ekspertiz ücretinden sorumlu olmadığını, poliçe metinlerinin incelenmesinde, “Eksper tayininde sigortacılık kanunu ilgili maddelerine göre eksper ataması yapılabilir. Ekspertiz ücreti atayan tarafından karşılanır..” hükmünün yer aldığını, davacının iyi niyetli olmadığını, bir trafik kazası gerçekleştiğinde müvekkili şirket tarafından hasar miktarı ve sebebi ile onarım çalışmalarının yapılabilmesi için derhal eksper atandığını, ancak bazı araç servis firmaları ile eksperlerin işbirliği ile hareket ederek araç malikinin bilgisi olmaksızın ancak onlar adına hareket ederek, sigorta şirketi ve araç maliki arasında hiçbir ihtilaf olmamasına ve sigorta şirketinin atadığı bir eksper bulunmasına rağmen onlarca kazada davacının eksper olarak atandığını ve müvekkili şirketin bu onlarca kazada 2. defa ekspertiz ücreti ödemek zorunda bırakıldığını, davacı tarafından ekspertiz ücreti alacağı iddiası ile … Tüketici Hakem Heyetine ortalama 70 başvuru yapıldığını, Tüketici Hakem Heyetinin kabul ettiği bu başvuruların … Tüketici Mahkemeleri nezdinde açtıkları davalar ile başvuru konusunda olayta Tüketici Hakem Heyetinin görevli olmadığı kararları alındığını, talep edilen ücretlerin makul giderler olarak değerlendirilemeyeceğini, sigorta eksperlerinin atama yönetmeliği gereği eksper ücretinden atayan tarafın sorumlu olduğunu, müvekkili şirket tarafından kendisine bildirilen tüm kazalarda süresinde eksper ataması yapıldığından 3. şahıs tarafından yaptırılan atama sebebiyle doğduğu iddia edilen ekspertiz ücretinden müvekkili şirketin sorumlu olmadığını, ayrıca davacının temlik belgelerinin geçerliliğinin de denetlenmesi gerektiğini beyan ederek davanın reddine ve yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER :
… Tüketici Hakem Heyeti Kararları, Temlik Sözleşmeleri, Bilirkişi Raporu.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ KABUL VE GEREKÇE:
Davacı tarafından açılan dava, sigorta ekspertiz ücretinden kaynaklanmaktadır.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık, sigorta eksperi olan davacının temlik almış olduğu üçüncü kişiler tarafından ödenmiş olan ekspertiz ücretlerine ilişkin olarak davalıdan alacağı olup olmadığı, zaman aşımı definin yerinde olup olmadığı, davanın belirsiz alacak davası olarak açılmasının mümkün olup olmadığı hususlarında toplandığı anlaşılmıştır.
Ekspertiz ücretlerine ilişkin alacaklar yargılama giderlerinden kabul edilerek Karayolları Trafik Kanunu 109. Maddesinde düzenlenen zaman aşımına tabi olmadığından zaman aşımı definin reddine, davacının dava açıldığı tarihte ekspertiz ücretleri miktarını tam ve kesin olarak belirleyebilmesinin mümkün olmadığı, alacak miktarının yargılama sonucu bilirkişi incelemesi ile tespit edilebileceği dikkate alınarak HMK.107 maddesi gereğince belirsiz alacak davası açılamayacağına ilişkin itirazın reddine karar verilmiştir.
6102 Sayılı Türk Ticaret Kanunu, 1426. Maddesi d) bendine göre, Sigortacı, sigorta ettiren, sigortalı ve lehtar tarafından, rizikonun, tazminatın veya bedel ödeme borcunun kapsamının belirlenmesi amacıyla yapılan makul giderleri, bunlar faydasız kalmış olsalar bile, ödemek zorundadır.
5684 Sayılı Sigortacılık Kanununun 22. Maddesi 19. Bendine göre, Sigorta eksperi, sigortacı veya sigorta ettiren ya da sigorta sözleşmesinden menfaat sağlayan kişiler tarafından serbestçe tayin edilebilir. Sigorta sözleşmesinde, sigorta eksperinin sigorta ettiren veya sigorta sözleşmesinden menfaat sağlayan kişiler tarafından tayin edilmesi halinde ücretin hangi tarafça karşılanacağı belirtilir. Sözleşmede belirtilmediği takdirde ücret sigortacı tarafından ödenir. İki sigorta eksperi tarafından reddolunan kişi, kendisine sigorta eksperi tayin edilmesini Sigorta Eksperleri İcra Komitesinden talep edebilir. Tayin olunan sigorta eksperi, Komite tarafından belirlenen ücret karşılığında işi kabul etmek zorundadır. Ancak, işi kabul zorunluluğu bu maddenin onyedinci fıkrası uyarınca düzenlenen kaza ve zarara ilişkin tespit tutanağı için uygulanmaz.
TBK’nın 183. Maddesi’ne göre, kanun, sözleşme veya işin niteliği engel olmadıkça alacaklının, borçlunun rızasını aramaksızın alacağını üçüncü bir kişiye devredebileceği hükmü de dikkate alınarak alacağın temlikinde yasaya aykırı bir yön bulunmamaktadır. Borcun bizzat borçlu tarafından ifasında alacaklının menfaati olmadıkça borçlu borcunu şahsen ifaya mecbur değildir. Borç üçüncü bir şahıs tarafından borçlunun bilgisi dışında tediye edilebilir. Alacaklı üçüncü şahıs ile yapacağı yazılı bir sözleşme ile bu maddedeki ayrıntılı durumlar dışında alacağını borçlunun rızasını aramaksızın üçüncü şahsa temlik edebilir. Alacağın temlikin söz konusu olabilmesi için, evvelemirde temlik edilecek bir alacağın mevcut olması gerekir. Kural olarak, bütün alacaklar temlik edilebilir. Böylece halen iktisap edilmiş (kazanılmış) bir alacak kadar ileride iktisap olunacak bir alacak da, keza muaccel bir alacak kadar bir vadeye veya şarta bağlanmış olan alacaklar da temlik olunabilir.
5684 Sayılı Sigortacılık Kanununun 22. Maddesinin 19. Bendi gereğince eksperin, sigortacı, sigortalı ya da sigorta sözleşmesinden menfaati olan kişiler tarafından tayin edilebileceği dolayısıyla aracı hasar gören kişi veya kişilerin, zorunlu mali mesuliyet sigortasından yararlanan üçüncü kişi olarak eksper tayin edebileceği, 6102 Sayılı Türk Ticaret Kanunu, 1426. Maddesi gereğince sigorta edilen risklerin gerçekleşmesi sonucu ortaya çıkan kayıp veya hasarın neden ve niteliği ile miktarını belirlemek için atanan eksper ücretinin davalı … şirketince ödenmesi gerektiği anlaşılmış, hesap bilirkişisi raporu ile davacının sunduğu hizmetin nelerden kaynaklandığı, hangi talimat dosyası ile yerine getirildiği, davacı tarafından sunulan hizmetlerin bedelinin temlik belgelerine göre ne kadar olduğu ve tarihleri tespit edilmiş, bilirkişi tarafından Hakem Heyeti Başkanlığının Raporları baz alınarak düzenlenen raporda, Bahçelievler Kaymakamlığı Tüketici Hakem Heyeti Başkanlığının almış olduğu 55 adet karar ve yetki belgesinin incelenmesi sonucu Ekspertiz Ücretlerinin 14.726,40 TL olduğu belirlenmiş, tespit edilen ekspertiz ücretlerinin 21.01.2014 tarihinde, Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği tarafından yayınlanan Sigorta Ekspertiz Ücreti Rehber Tarifesi Binek, Hafif Ticari ve Motorsiklet Ücret Tablosunda yer alan taban ücretlerinin altında olmadığı dikkate alınarak dosya kapsamına uygun, ayrıntılı, açıklayıcı ve hüküm kurmaya elverişli bilirkişi raporu çerçevesinde, davanın kabulü ile 14.726,40 TL ekspertiz ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, ekspertiz ücretleri yargılama giderlerinden kabul edildiğinden faize ilişkin talebin reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Açıklanan yasal, gerektirici nedenlere göre;
Dava ve ıslah dilekçelerine göre davanın kabulü ile 14.726,40 TL ekspertiz ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Faize ilişkin talebin reddine,
Harçlar Kanununca alınması gerekli 1.005,96 TL ilam harcından peşin yatırılan 29,20 TL ile 234,41 TL ıslah harcının mahsubu ile bakiye 742,35 TL harcın davalıdan alınarak hazineye gelir kaydedilmesine,
Karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T gereğince hesaplanan 3.400,00 TL avukatlık ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Davacı tarafından yapılan 29,20 TL başvuru harcı, 29,20 TL peşin harç, 234,41 TL ıslah harcı, 600,00 TL bilirkişi ücreti, 342,50 TL tebligat, müzekkere ve posta giderlerinden oluşan toplam 1.235,31 TL yargılama giderlerinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, kullanılmayan bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
Dair tebliğ tarihinden itibaren iki haftalık yasal süresi içerisinde … Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar taraf vekillerinin yüzüne karşı açıkça okunup, usulen anlatıldı. 11/11/2020

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır