Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/712 E. 2022/141 K. 16.02.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/712 Esas
KARAR NO : 2022/141

DAVA : İtirazın İptali (Taşıma Sözleşmesi Kaynaklı)
DAVA TARİHİ : 02/12/2020
KARAR TARİHİ : 16/02/2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Taşıma Sözleşmesi Kaynaklı) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA VE TALEP :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili şirketin yurt içine ve yurt dışına yönelik kargo taşımacılığı yaptığını, taraflar arasında “Taşıma Sözleşmesi” ve “Tahsilatlı Kargo Ek Protokolü” kapsamında ticari ilişki kurulduğunu, müvekkili şirket ile davalı arasında gerçekleşen kargo taşımacılığı hizmeti nedeniyle müvekkilinin üzerine düşen yükümlülüğü eksiksiz yerine getirdiğini, taşıma hizmeti nedeniyle tüm faturaların davalıya tebliğ edildiğini, davalı borcunu ödemediğinden borçlu ile müteaddit kereler şifahen görüşmeler yapıldığını ve 5.597,23 TL borcun ödenmesinin ihtar edildiğini ve akabinde … 10. Noterliği …tarih ve … yevmiye numaralı ihtarnamesi ile davalıya tebliğ edildiğini, ihtarnameden sonra davalının kısmi ödeme yaptığını ancak davalının son olarak cari borcunun bakiyesi 2.502,79 TL ödemediğinden aleyhine …. 6. İcra Müdürlüğü… E sayılı dosyası ile ilamsız icra takibi başlatıldığını, davalının süresi içerisinde borca itiraz etiğini ve takibin durduğunu, takibe yapılan itirazın haksız olduğunu ileri sürerek itirazın iptali ile takibin devamına, davalının %20’den aşağı olmamak üzere tazminata mahkum edilmesini, yargılama masrafları ve vekalet ücretinin davalı üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP :
Davalı vekili cevap dilekçesi sunmamış, 07.07.2021 tarihli celsede davacının mükerrer faturalar kestiğini beyan ederek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER :
… 6. İcra Müdürlüğünün …E sayılı dosyası, ihtarname, davacı ticari defterleri, bilirkişi raporu.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ KABUL VE GEREKÇE:
Davacı tarafından açılan dava, İİK 67.maddesine dayalı itirazın iptali davasıdır.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık, davacının davalıdan faturaya dayalı bakiye alacağı bulunup bulunmadığı, alacağı varsa asıl alacak ve işlemiş faiz miktarı hususlarındadır.
İlgili … 6. İcra Müdürlüğünün … E sayılı dosyasının incelenmesinde, davacı alacaklı tarafından davalı borçlu aleyhine 18/07/2019 tarihinde fatura alacağından kaynaklanan 2.502,79 TL asıl alacak, 100,28 TL faiz olmak üzere toplam 2.603,07 TL alacağın asıl alacağına takip tarihinden itibaren yıllık %19,50 oranda işleyecek avans faizi ile tahsili amacı ile ilamsız icra takibi başlatıldığı, ödeme emrinin davalı borçluya tebliğ edildiği, davalı borçlunun 08/09/2020 tarihli dilekçesi ile takibe itiraz ettiği, davacı alacaklının iş bu davayı açmakta hukuki yararı bulunduğu, takibin yetkili icra dairesinde yapıldığı, geçerli haciz yolu ile ilamsız genel takip bulunduğu, borçlu tarafından yasal süresi içerisinde yapılmış ve takibi durdurmuş geçerli bir itiraz olduğu, davanın bir yıllık yasal süresi içerisinde açıldığı, itirazın iptali davasının koşullarının oluştuğu anlaşılmıştır.
İtirazın iptali davası yargılama usulü bakımından genel hükümlere tabidir. İspat yükü kanunda özel bir düzenleme bulunmadıkça iddia edilen vakıaya bağlanan hukuki sonuçtan kendi lehine hak çıkaran tarafa aittir. Kanuni bir karineye dayanan taraf sadece karinenin temelini oluşturan vakıaya ilişkin ispat yükü altındadır. Kanunda ön görülen istisnalar dışında karşı taraf kanuni karinenin aksini ispat edebilir. (HMK m.190). İtirazın iptali davasında ispat yükü kural olarak davacı alacaklıdadır. Ancak borçlunun itirazındaki beyana göre ispat yükü yer değiştirebilir. Borçlu itirazın iptali davasına karşı vereceği cevapta ödeme emrine itiraz ederken bildirmiş olduğu itiraz sebepleri ile bağlı değildir, borçlu her türlü borca itirazını ödeme emrine itirazından bağımsız olarak ileri sürebilir. Somut olayda davalı, mükerrer fatura kesildiğine ilişkin itirazını ispat ile yükümlüdür.
Deliller toplandıktan sonra ticari defter ve belgeler üzerinde inceleme yapılmak suretiyle rapor düzenlemesi için dosya mali müşavir …’ya tevdi edilmiş, bilirkişi tarafından sunulan bilirkişi raporu, dosya kapsamına uygun, ayrıntılı, açıklayıcı ve denetime elverişli olup hükme esas alınmıştır.
Taraflar arasında 10.08.2018 tarihinde bir yıl süreli Taşıma Sözleşmesi ve Tahsilatlı Kargo Ek Protokolü düzenlenmiştir. Sözleşme kapsamında davacı, davalının sözleşme ve eklerinde yer alan hüküm ve şartlarla Türkiye genelinde Kargo ve Posta Hizmetleri Kanunu kapsamında yer alan dağıtım ve teslimat işlerini yapmıştır.
Davacı şirketin davalının cari hesabını takip ettiği yevmiye defterinde kayıtlı kesmiş olduğu faturalar nedeniyle 2.502,79 TL alacaklı olduğu tespit edilmiştir. Davacı taraf cari hesapta 5.597,23 TL alacaklı iken davalıya … 10. Noterliğinin …tarih, … yevmiye numaralı ihtarnamesini keşide etmiş ve ihtarname ile ticari ilişkiden kaynaklı düzenlenen faturalar nedeniyle 5.597,23 TL alacaklarının yedi gün içerisinde ödenmesini ihtar etmiş ve davalı şirketi temerrüde düşürmüştür. Davalı taraf ticari defterlerini sunmadığından cari hesap özeti anlamında tarafların kayıtlarının karşılaştırılması mümkün olmamıştır.
Davacının, davalıya keşide ettiği ihtarnamenin tarihi 24.04.2019 tarihi olup, ihtarnameden sonra sözleşmeyi fesih ettiğinden davalıya taşıma hizmeti yapmamıştır. İhtarname tarihi itibarı ile davalının 5.597,23 TL borcu bulunurken ihtarnamenin tebliği ile davalı tarafından bir kısım nakit ve bir adet iade faturası ile ödemeler yapıldığı ancak yapılan bu ödemelerin borcu kapatmadığı ve bakiye 2.502,79 TL borç- alacak kaldığı anlaşılmıştır.
Sözleşme kapsamında davacı, faturalarını elektronik ortamda E-arşiv fatura senaryosu ile kesmiştir. E-arşiv olarak kesilen faturaların aynen kağıt faturalarda olduğu gibi alıcısına tebliğ edildiğinin faturayı kesen tarafından ispat edilmesi gerekmekte olup faturaların davalı şirkete tebliğ edildiğine dair herhangi bir delil sunulmamış ise de, 2.502,79 TL borç bakiyesi ile ilgili davalı vekili 07.07.2021 tarihli duruşmada davacının mükerrer faturalar kestiğini ve müvekkilinin davacıya mükerrer faturalar nedeniyle borcunun olmadığını ifade ederek taraflar arasındaki ilişkide borcun varlığını kabul etmiştir. Ayrıca taraflar arasında mutabakat mektubu bulunmaktadır. Davalı şirket Olumlu Mutabakat Formu ile mali anlamda davacının, 03.07.2019 tarihi ile 2.752,79 TL bakiyede mutabık olduklarını beyan etmiştir. Bu durumda, davacının mutabakat mektubuna davalının olumlu cevap vermesi ile 2.752,79 TL alacak konusunda davalının ikrarı olduğu kabul edilerek davalının mutabakat tarihinden sonra 250,00 TL ödeme yaptığı da dikkate alınarak davacının davalıdan 2.502,79 TL asıl alacak, 100,28 TL takip öncesi işlemiş faiz olmak üzere toplam 2.603,07 TL talep edebileceği değerlendirilmiş, davalı tarafından … 6. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı icra dosyasına yöneltilen itirazın iptaline ve takibin devamına, geçerli bir ilamsız genel icra takibinin varlığı, borçlunun yedi günlük süre içerisinde ödeme emrine itiraz etmiş olması, bir yıl içinde açılmış bir itirazın iptali davası bulunması, davacı alacaklının tazminat istemini dava dilekçesinde açıkça talep etmiş olması ve takip konusu alacağın miktarının belli (likit) olması dikkate alınarak borçlunun itirazının haksız olması nedeniyle asıl alacağın %20’si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Açıklanan yasal gerektirici nedenlere göre;
Davanın kabulü ile, davalı tarafından … 6. İcra Müdürlüğü’nün …Esas sayılı icra dosyasına yöneltilen itirazın iptaline ve takibin devamına, asıl alacağın %20’si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Harçlar Kanununca alınması gerekli 177,81 TL ilam harcından peşin yatırılan 54,40 TL harcın mahsubu ile bakiye 123,41 TL harcın davalıdan alınarak hazineye gelir kaydedilmesine,
6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A-13,14. Maddeleri ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği 26.maddesi gereğince Adalet Bakanlığı bütçesinden karşılanan 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin daevalıdan alınarak hazineye gelir kaydedilmesine,
Karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T gereğince hesaplanan 2.603,07 TL avukatlık ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Davacı tarafından yapılan 54,40 TL başvuru harcı, 54,40 TL peşin harç, 800,00 TL bilirkişi ücreti, 44,75 TL tebligat ve müzekkere giderlerinden oluşan toplam 953,55 TL yargılama giderlerinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, kullanılmayan bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
Dair kesin olmak üzere verilen karar taraf vekillerinin yüzüne karşı açıkça okunup, usulen anlatıldı. 16/02/2022

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır