Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/644 E. 2022/173 K. 01.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/644 Esas
KARAR NO : 2022/173

DAVA : İtirazın İptali (Acentelik Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 14/12/2017
KARAR TARİHİ : 01/03/2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Acentelik Sözleşmesinden Kaynaklanan) )davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde ve duruşmalarda özetle; taraflar arasında 23.05.2011 tarihinde “… Sözleşmesi” akdedildiğini ve taraflarca imzalandığını, işbu sözleşmenin 11. Maddesinin B bendinde “Franchise İsimli Ücreti” olarak Franchise başlangıç ücreti haricinde her ay 250 TL + KDV tutarında ücretin Francise alan davalı tarafından ödeneceğinin kararlaştırıldığını, davacının sözleşmenin yukarıda belirtilen maddesine dayanarak 01.06.2011 tarihinden 01.05.2014 tarihine kadar ödenmemiş olan Franchise isim ücretlerinin ve yasal faizinin tahsili amacıyla 26.01.2017 tarihinde icra takibi başlattığını işbu takibe davalı tarafından itiraz edilerek takibin durdurulduğunu, davalı tarafından yapılmış olan itirazda borçlunun açıkça imzaya itiraz etmemiş olması taraflar arası yapılmış olan sözleşmenin kabulü anlamına geldiğini, davalı tarafından icra takibine yapılan itirazın iptaline ve takibin devamına, davalının %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı aleyhine yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde ve duruşmadaki beyanında özetle; Franchise sözleşmesinin imzalanmasından sonra davacı taraf yükümlülüklerini yerine getirmediğini, davalının vergi kaydının kapattığını be taraflar söz konusu sözleşmenin sona erdirilmesi konusunda sözlü olarak anlaştığını ve sözleşme davalı tarafa davacı tarafından iade edildiğini, davacı taraf tarafların ortak iradesiyle sonlandırdığı ve icra edilebilirliği olmayan sözleşmeye dayanarak davalı tarafından Franchise İsim Ücreti istendiğini, davalının 3 yıl boyunca hiçbir Franchise İsim Ücreti yapılmadığının iddia eden davacı tarafın Franchise süresi içinde davalı tarafından hiçbir ödemeyi talep etmemesi ve 3 yıl boyunca sözleşmeyi sonlandırmaması ticari hayatın olağan akışına aykırı olduğunu, bu nedenlerle davanın reddine, yargılama harç ve giderleri ile vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkememizce 18/09/2018 tarih, 2017/1105 Esas, 2018/961 Karar sayılı kararı ile İstanbul Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesine görevsizlik kararı verilmiş, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 37.Hukuk Dairesinin 2020/631 Esas, 2020/1542 Karar sayılı kararı ile Mahkememiz görevli tayin edilerek dosya Mahkememize gönderilmiş ve yargılamaya devam olunmuştur.
Mahkememizce tarafların bildirmiş olduğu deliller toplanmış, icra dosyası, bilirkişi raporu dosyamız arasına alınmıştır.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, taraflar arasındaki sözleşmeden kaynaklı takibe yapılan itirazın iptali istemine ilişkindir.
Somut olayda davacı vekili, davalı taraf ile franchise sözleşmesi akdedildiğini, sözleşmenin 11.maddesi B bendi kapsamında ödenmemiş isim ücretlerinin tahsili amacıyla başaltılan takibe davalının haksız olarak itiraz ettiğini, itirazın iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiş, davalı vekili ise sözleşmenin imzalanmasının ardından davacının yükümlülüklerini yerine getirmediğini, müvekkilinin vergi kaydını kapattığını, sözleşmenin sona erdirilmesi konusunda tarafların sözlü olarak anlaştıklarını beyan ederek davanın reddini savunuştur.
Buna göre taraflar arasında 23/05/2011 tarihli “Wec İnternational Emlak Komisyonculuğu Franchise Sözleşmesi”nin imzalandığı hususunda herhangi bir ihtilaf bulunmamaktadır. Uyuşmazlık, taraflar arasında imzalanan sözleşme kapsamında tarafların yükümlülüklerini yerine getirip getirmediği, takip dosyası kapsamında davacının davalıdan alacaklı olup olmadığı, alacaklı ise miktarı, Mahkememizin yetkili olup olmadığı hususlarında toplanmaktadır.
Davalı tarafın icra dairesinin yetkisine yapmış olduğu itirazının, huzurdaki davanın para alacağından kaynaklanan itirazın iptali istemine ilişkin olması ve taraflar arasında imzalanan sözleşmenin 19.maddesi uyarınca uyuşmazlık durumunda İstanbul Daireleri ve Mahkemelerinin yetkili olduğu anlaşıldığından reddine karar verilerek yargılamaya devam olunmuştur.
Davaya konu … 37. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı icra dosyası dosyamız arasına alınıp incelendiğinde; davacı alacaklı tarafından davalı borçlu aleyhine 30/01/2017 tarihinde 10.620,00 TL Asıl Alacak, 4.069,23 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 14.689,23 TL’lik ilamsız takipte bulunulduğu, ödeme emrinin borçluya 07/02/2017 tarihinde tebliğ olduğu,davalı borçlu vekilinin 10/02/2017 tarihli dilekçesi ile borca itiraz etmesi üzerine takibin durduğu ve süresi içerisinde itirazın iptali davası açıldığı görülmüştür.
Tarafların bildirmiş olduğu delillerin toplanmasının ardından Mahkememizin 23/11/2021 tarihli ara kararı gereğince tespit edilen uyuşmazlık kapsamında rapor hazırlanmak üzere dosyamız mali müşavir bilirkişiye tevdi edilmiş, bilirkişi tarafından ibraz edilen 14/01/2022 tarihli raporda özetle;
“Takdir Sayın Mahkemenin olmak üzere, dava dosyası ve ekinde (… 37. İcra Müdürlüğü’nün … E.) yer alan her türlü bilgi, belge, tüm deliller, davacı tarafın ticari defterleri üzerinde yapılan incelemeler ve değerlendirmeler neticesinde;
– Dava Konusunun; Taraflar arasında bulunan ticari ilişkiden kaynaklı davacının Asıl Alacak 10.620,00 TL, işlemiş faiz 4.069,23 TL olmak üzere toplamda 14.689,23 TL alacağın tahsili amacıyla yürüttüğü takibe yapılan itirazın iptali talebinden ibaret olduğu,
– Davacı tarafından Alacağının tahsili amacıyla … 37. İcra Müdürlüğü’nün … Esas numarası ile 30.01.2017 tarihinde takibe geçtiği, davalı yan tarafından borca itiraz edildiği ve takibin durduğu,
– Davacı yan tarafından yapılan itirazın iptali talebi doğrultusunda 14.12.2017 tarihinde … 4. Asliye Ticaret Mahkemesi … E. sayılı huzurdaki davanın ikame edildiği belirlendiği,
– Davacının 2012-2013-2014-2015-2016-2017 yılları ticari defterlerinin lehine delil niteliğinin bulunduğu,
– Davacı yanın davalı yandan 10.620,00 TL Cari Hesap Bakiye Alacaklı olduğu,
– İşlemiş Faiz Hesabı; Davacı yanın asıl alacağına 3.876,83TL işlemiş faiz talep edebileceği, ancak davacı yan icra takibinde işlemiş faiz olarak 4.069,23TL talep etmiş ise de; davacı yanın davalı yandan 3.876,83TL işlemiş faiz talep edebileceği, kanaatine varılmıştır. Takdir Sayın Mahkemenize aittir.
Neticeten; Davacının icra takip tarihi itibariyle davalıdan 10.620,00, işlemiş faiz 4.069,23 TL olmak üzere toplamda 14.689,23 TL tutarında alacak talep etmiş ise de yukarıdaki hesaplamalar sonucunda asıl alacak 10.620,00, işlemiş faiz 3.876,83TL olmak üzere toplamda 14.496,83 TL Alacaklı olduğu” yönünde kanaatte bulunulduğu, raporun dosya kapsamına uygun, denetime elverişli şekilde düzenlendiği, hüküm kurmaya elverişli tespit ve değerlendirmeler içerdiği anlaşılmış, mahkememizce itibar edilebilir bulunmuştur.
Bilirkişi raporu davacı vekiline ve davalı vekiline HMK 281 ve 186 madde meşruatlı davetiye ile tebliğ edilmiştir.
Taraflar Arasında 23.05.2011 Tarihinde İmzalanan “Wec İnternational Emlak Komisyonculuğu Franchise Sözleşmesi”nin uyuşmazlıkla ilgili maddeleri şu şekildedir:
Sözleşme Madde 11- Franchise Alan’ın Finansal Yükümlülükleri;
B. Franchise İsim Ücreti (Royalty Bedeli;
“Franchise alan, franchise veren’e Franchise Veren’in merkez ofisinde veya tayin ettiği başka bir yerde, her ay 250,00 TL+KDV tutarındaki bir meblağ, Franchise isim ücreti adı altında ödeyecektir Franchise alan, Franchise isim ücretini her ayın ilk 5 günü içinde Franchise verene ödeyecek olup, ödemenin gecikmesi halinde aylık 965 oranında vade farkını ve gecikmeden doğan zararı Franchise verene ödeyecektir. Franchise veren müteakip yıl ve yıllarda, bu ücrete yıllık Tüfe oranında artış yapma hakkını saklı tutar. “
Sözleşme 16 – Fesih ve Feshin Etkileri;
“..franchise alan borçlu olduğu franchise verene tatmin edici veya tüklü nakit borçlarını veya sorumluluklarını ödemedikçe veya yükümlülüklerini yerine getirmedikçe, sözleşme feshedilmez.”
6102 Sayılı TTK’nun 18/3. Maddesi “Tacirler arasında, diğer tarafı temerrüde düşürmeye, sözleşmeyi feshe, sözleşmeden dönmeye ilişkin ihbarlar veya ihtarlar noter aracılığıyla, taahhütlü mektupla, telgrafla veya güvenli elektronik imza kullanılarak kayıtlı elektronik posta sistemi ile yapılır.” hükmünü içermektedir.
Bu kapsamda mali yönden yapılan tespitlere göre, davacı tarafın defterlerinin usulüne uygun olarak tutulduğu, lehe ve aleyhe delil vasfını haiz olduğu, davalı tarafça yapılan ihtarata rağmen inceleme gün ve saatinde ticari defterlerinin ibraz edilmediği, yerinde inceleme talebinde bulunulmadığı görülmüş, davacının incelenen ticari defterlerinde, takibe konu edilen toplamı 10.620,00TL tutarlı faturaların davacı ticari defterlerinde kayıtlı olduğu, davalı tarafından davacıya herhangi bir ödeme yapılmadığı görülmüş, davacı tarafın davalıdan takip tarihi tarihi itibariyle takibe konu faturalardan dolayı 10.620,00TL asıl alacaklı olduğu, asıl alacağa 3.876,83TL işlemiş faiz talep edebileceği tespit edilmiştir.
Alınan bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; taraflar arasında 23.05.2011 Tarihinde İmzalanan “Wec İnternational Emlak Komisyonculuğu Franchise Sözleşmesi”nin imzalandığı hususunda herhangi bir ihtilaf bulunmamakla birlikte her ne kadar davalı tarafça, davacının sözleşmesel yükümlülüklerini yerine getirmediği ve tarafların sözleşmeyi sözlü olarak sona erdirme konusunda anlaştıkları ileri sürülse de davalının bu savunmasının soyut iddiadan ibaret olduğu, savunmasını ispata yarar herhangi bir delilin ya da somut bilginin dosya kapsamına ibraz edilmediği, tarafların tacir olduğu, davacının sözleşmenin feshedilmediğine dair beyanları, taraflar arasında imzalanan sözleşmenin 16.maddesi ve 6102 Sayılı TTK’nun 18/3.maddesi nazara alındığında, sözleşmenin usulüne uygun şekilde feshedildiğinin ispat edilemediği, davalının verilen süreye rağmen defterlerini ibraz etmediği, HMK’nın 222.maddesi de nazara alındığında davacının takip yapmakta haklı olduğu kanaatine varılarak hükme esas alınan bilirkişi raporu doğrultusunda davanın kısmen kabulü ile davalının … 37 İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı icra dosyasına yapmış olduğu itirazın kısmen iptali ile takibin 10.620,00-TL asıl alacak, 3.876,83-TL işlemiş faiz üzerinden kaldığı yerden devamına, fazlaya ilişkin talebinin reddine, asıl alacağın % 20 oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilerek aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
HÜKÜM:Açıklanan gerekçeye göre;
1-Davanın kısmen kabulü ile davalının … 37 İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı icra dosyasına yapmış olduğu itirazın kısmen iptali ile takibin 10.620,00-TL asıl alacak, 3.876,83-TL işlemiş faiz üzerinden kaldığı yerden devamına, fazlaya ilişkin talebinin reddine,
2-Asıl alacağın % 20 oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Karar tarihine göre alınması gereken ‭990,27 TL harçtan peşin alınan 250,86 TL harcın mahsubu ile bakiye ‭739,41‬ TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydedilmesine,
4-Davacı tarafından dava açılırken yatırılan 250,86 TL peşin harç masrafının davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
5-Davacı duruşmalarda kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihi itibarıyla yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince kabul edilen miktar yönünden hesaplanan 5.100,00 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
6-Davalı kendisini duruşmalarda vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihi itibarıyla yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince ret edilen miktar yönünden hesaplanan 192,40 TL ( AAÜT. 13/2 maddesi gereği ) vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
7-Davacının yapmış olduğu toplam 1.134,15‬ TL yargılama giderinin davanın red/kabul oranına göre 1.119,29 TL’sinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,geri kalan miktarın davacı üzerinde bırakılmasına,
8-Davacı tarafından yatırılan ve artan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Dair verilen karar davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı vekilinin yokluğunda gerekçeli kararın tebliğden itibaren 2 hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliyesi ( İstinaf Mahkemesi ) nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usülen anlatıldı 01/03/2022

Katip …
(e-imza)

Hakim …
(e-imza)

MASRAF BEYANI
31,40 TL Başvuru Harç Masrafı
950,00 TL Bilirkişi Ücreti
‭152,75‬ TL tebligat ve müzekkere gideri
TOPLAM : ‭1.134,15‬ TL