Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/637 E. 2022/148 K. 22.02.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/637 Esas
KARAR NO : 2022/148

DAVA : Tazminat (Rücuen Tazminat)
DAVA TARİHİ : 09/06/2016
KARAR TARİHİ : 22/02/2022

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Rücuen Tazminat)davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde ve duruşmalarda özetle; 21.09.2018 tarihinde Müvekkili Şirkete ait … plakalı araç ile … plakalı araçların sebebiyet vermiş bulunduğu trafik kazasında … plakalı araç içinde yolcu olarak bulunan Davacı Şirket çalışanı …’ın malul kalmasından dolayı … 15.İş Mahkemesinde açmış olduğu dava sonucunda ödemek zorunda kaldıkları 257.649,30 TL tazminatın Davalı Sigorta Şirketinden rücuen tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde ve duruşmalarda özetle, Kazaya karışan … plakalı aracın müvekkili şirket nezdinde hem Zorunlu Mali Mesuliyet Sigortası ile hem de Kasko (İhtiyari Mali Mesuliyet) Poliçesi ile sigortalı olduğunu, Müvekkili şirketin sorumluluğunun poliçe limiti ile sınırlı olup; bedeni zararlar halinde maddi tazminat talepleri için şahıs başına azami poliçe teminat limitinin 125.000,00 TL, Kasko (İhtiyari Mali Mesuliyet) Poliçesi ile de maddi tazminatın kaza başına azami limitinin 75.000,00 TL ile sınırlı bulunduğu, manevi teminatın ise poliçe kapsamında bulunmadığını,Müvekkili sigorta şirketinin poliçeden kaynaklanan maddi tazminat talebinden doğan sorumluluğunun; sigortalı araç sürücüsünün kusuru oranında ve poliçe limiti ile sınırlı olup poliçede azami teminat limitinin yazılı olması bu miktarın her halükarda ödeneceği anlamına gelmediğini,Kusur ve zarar durumunun tespiti/iş ve güçten kalma durumları, davacıların dosyaya sunacağı gelir durumu, veraset, tutanaklar ve diğer somut deliller eşliğinde yapılacak bilirkişi incelemeleri neticesinde belirlenip, talepte bulunanların yaş, usul füruluk ile diğer sosyal ve medeni durumları da göz önüne alınarak ispat olunabileceğini,Davacıların sakatlıktan dolayı herhangi bir sosyal kurumdan tazminat alınıp alınmadığının araştırılmasını, Davacının sosyal kurumdan tazminat veya aylık bağlanması halinde bu ödemelerin sakatlık tazminat hesabından düşülmesi gerektiğini, KTK’nun 99/1 maddesinde, sigorta genel şartlarında ve Yargıtay içtihatlarında sigorta şirketinin temerrüde düşmesi için hak sahipleri tarafından sigortacıya tüm belgelerin tam olarak ibrazı şartı arandığı,Davacı yan tarafından … 15. İş Mahkemesi …E …K numaralı dosyası hakkında bilgi verilmemiş bulunduğunu, Kendilerine maddi tazminata ilişkin poliçe limiti; sürücü kusuru oranında ödeme yapılabileceği ancak manevi teminatın poliçe kapsamında bulunmadığı bilgisi verildiğini, iyi niyet çerçevesi dahilinde kendilerine bu yönde mail ile bilgi verilmiş olup; aracı kuruluş yetkilisinden geri dönüş alınamadığını belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir
Mahkememizin 21/11/2017 tarihli ara kararı gereğince dosya rapor hazırlanmak üzere aktüer ve sigortacı bilirkişilere tevdi edilmiş, bilirkişiler tarafından ibraz edilen 16/01/2018 teslim tarihli raporda özetle;Davalı Sigorta Şirketince düzenlenmiş her iki sigorta poliçesinde manevi tazminat için sigorta teminatı verilmemiş bulunduğundan manevi tazminat hariç olmak üzere Davacının Davalı Sigorta Şirketinden talep edebileceği tazminat tutarı hesaplanarak SONUÇ OLARAK : Davacının Davalı Sigorta Şirketinden 13.10.2015 ödeme tarihinden 166.352,99 TL talep edebileceği yönünde görüş ve kanaatte bulunmuşlardır. Mahkememizin 23/02/2018 tarihli duruşmasının ara kararı gereğince; Dosya kapsımı, Kasko ve ZMM sigorta poliçeleri, hasar dosyası, bilirkişi raporu birlikte değerlendirildiğinde taraf vekillerinin ek rapor alınması taleplerinin reddine karar verilmiştir.
Mahkememizce yapılan yargılama sonucunda 23/02/2018 tarih, 2016/640 Esas, 2018/240 Karar sayılı kararımız ile; Davanın kısmen kabulüne, 166.352,99 TL nin 13/10/2015 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiştir.
Mahkememizce verilen kararın istinaf edilmesi üzerine dosya BAM’a gönderilmiş olup İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesi’nin 2018/3268 Esas, 2020/3680 karar sayılı ilamı kararı ile “Bu doğrultuda mahkemece davalı sigortanın rücuen tazminata dayanak tazminat yönünden ihbar tarihi itibariyle temerrüde düştüğü kabul edilerek sorumlu olduğu faizin hesaplanması gerekirken kaza tarihinden itibaren yapılan faiz hesabına göre karar verilmesi doğru olmamıştır. O halde mahkemece yapılması gereken, davalı sigorta şirketi yönünden sorumlu olduğu her iki poliçe yönünden ve ihbar tarihinden itibaren faiz hesabı yapılması için bilirkişiden ek rapor alınarak sonucuna göre karar verilmesidir.” şeklindeki değerlendirmeyle kaldırılarak mahkememizce gönderilmiş, yukarıdaki esasa kaydedilerek yargılamaya devam olunmuştur.
Dava, trafik kazasından kaynaklanan rücuen tazminat istemine ilişkindir.
BAM ilamında belirtilen … 15. İş Mahkemesinin … Esas, …Karar sayılı dosyasının bir sureti dosyamız arasına alınmıştır.
Mahkememizce BAM ilamı doğrultusunda Mahkememizin 06/11/2020 tarihli ara kararı gereğince dosyamız rapor hazırlanmak üzere bilirkişilere tevdi edilmiş, bilirkişiler tarafından ibraz edilen 23/12/2020 tarihli raporda özetle; “Davacının Davalı Sigorta Şirketinden 13.10.2015 ödeme tarihinden itibaren; Talep edilebilir alacağının =127.484,91 TL olarak belirlendiği” yönünde tespitlerde bulunulmuştur.
Davacı vekilinin bilirkişi raporuna itiraz etmesi sonucunda ek rapor tanzim olunmak üzere dosya bilirkişilere tevdi olunmuş, bilirkişiler tarafından ibraz edilen 05/01/2022 teslim tarihli ek raporda özetle; “BAM kararı doğrultusunda yapılan inceleme sonucu dosyada mevcut bilgi ve belgelere göre … 15.İş Mahkemesinin …E. sayılı dosya ile yapılan yargılama kapsamında yapılan ihbara göre davalı bakımından en erken temerrüt tarihinin 25.04.2013 olarak belirlendiği, anılan temerrüt tarihi esas alınarak davacının rücuan talep edilebilir alacağının önceki raporda hesaplandığı, gerek davacı vekilinin itirazları gerekse de dosya celp edilen belgelere göre en son düzenlenen raporda değişikliği gerektiren bir husus bulunmadığı ve buna göre de 28.12.2020 tarihli raporda belirlendiği gibi; Davacının, davalı Sigorta Şirketinden 13.10.2015 ödeme tarihinden itibaren; Talep edilebilir alacağının=127.484,91 TL olarak belirlendiği” yönünde tespitlerde bulunulmuştur.
Bu kapsamda yapılan yagılama, BAM ilamı, alınan raporlar ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde, ek raporların kaldırma ilamına uygun ve hüküm kurmaya elverişli şekilde düzenlendiği, mahkememizce itibar edilebilir bulunduğu, buna göre davacının rücuen tazminat talebinin kısmen yerinde olduğu anlaşılmakla davanın kısmen kabulü ile 127.484,91 TL ‘nin 13/10/2015 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Açıklanan gerekçeye göre;
1-Davanın kısmen kabulü ile 127.484,91 TL ‘nin 13/10/2015 tarihinden itibaren işleyecekyasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine,
2-Karar tarihine göre alınması gereken ‭8.708,49 TL harçtan peşin alınan 4.400,01 TL harcın mahsubu ile bakiye ‭4.308,48‬ TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydedilmesine,
3-Davacı tarafından dava açılırken yatırılan 4.400,01 TL harç masrafının davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
4-Davacı duruşmalarda kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi hükümleri gereğince kabul edilen miktar yönünden hesaplanan 16.061,07 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
5-Davalı kendisini duruşmalarda vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihi itibarıyla yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince ret edilen miktar yönünden hesaplanan 16.315,62 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
6-Davacının yapmış olduğu toplam: 1.445,80 TL yargılama giderinin davanın red/kabul oranına göre 715,38 TL’sinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,geri kalan miktarın davacı üzerinde bırakılmasına,
7-Davacı tarafından yatırılan ve artan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Dair verilen karar davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı vekilinin yokluğunda gerekçeli kararın tebliğden itibaren 2 hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliyesi ( İstinaf Mahkemesi ) nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usülen anlatıldı. 22/02/2022

Katip
(e-imza)

Hakim
(e-imza)

MASRAF BEYANI
29,20 TL Harç Masrafı
1.200,00 TL Bilirkişi Ücreti
216,60 TL tebligat ve müzekkere gideri
TOPLAM : ‭1.445,8‬0 TL