Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/628 E. 2020/631 K. 11.12.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/628 Esas
KARAR NO : 2020/631 Karar

DAVA : Tazminat (Trafik Sigorta Sözleşmesi Kaynaklı Rücuen)
DAVA TARİHİ : 05/09/2018
KARAR TARİHİ : 11/12/2020

Mahkememizce verilen 23.10.2019 tarihli ve 2018/801 E., 2019/943 K. Sayılı DAVANIN KABULÜNE dair kararı … Bölge Adliye Mahkemesinin 40. Hukuk Dairesi’nce verilen 22.09.2020 tarihli ve 2020/562 Esas 2020/3857 Karar sayılı ilamıyla KALDIRILMAKLA ile Mahkememizin 2020/628 E. Sayılı dosyasına kaydolan Tazminat (Trafik Sigorta Sözleşmesi Kaynaklı Rücuen) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili adına kayıtlı … plakalı aracın … kullanımında iken 27/01/2018 tarihinde karıştığı trafik kazasında pert olduğunu, müvekkilinin kaza sonrası pert olan aracı nedeni ile uğradığı zararın tazmini için 15/10/2017 – 15/10/2018 vadeli … numaralı Kara Araçları Kasko Sigorta Poliçesine istinaden davalı şirkete başvuru yaptığını ancak davalı şirketin müvekkilinin bu talebine olumsuz cevap verdiğini, olumsuz cevabın gerekçesinin gerekli sürücü belgesine sahip olmayan kimselerin kullandığı araçların karıştığı kazalarda meydana gelen tazminatın teminat dışı olması olduğunu, ancak aracın sürücüsünün sürücü ehliyetinin bulunduğunu, …’in sürücü belgesinin … yetkili makamlarınca verildiğini ve bu ehliyetin ülkemizde geçerli olduğunu, davalı tarafın pert bedelini ödememekte haksız olduğunu, bu nedenlerle; uğranılan zararın hesap edilerek şimdilik 5.000,00-TL’nin zararın doğduğu tarihten itibaren işleyecek en yüksek faizi ile birlikte hesap edilerek davalıdan tahsili ile müvekkiline ödenmesini, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; dava konusu kaza neticesi meydana gelen hasarın teminat dışı olduğunu, ilgili mevzuat hükümlerine göre gerekli sürücü belgesine sahip olmayan kişiler tarafından kullanılan araçların teminat dışı olduğunu, yabancı ülkeden alınan sürücü belgesinin ülkemizde 6 ay geçerli olduğunu ve bu süre sonunda ülkemiz sürücü belgesinin alınmasının zorunlu olduğunu, sürücünün 6 aydan uzun süredir ülkemizde ikamet ettiğini ve geçerliliğini yitirmiş bir sürücü belgesinin olduğunu, zaten sürücünün sürücü belgesinin ülkemizde geçerli olmadığını, davacının olay tarihinden itibaren talep ettiği faiz miktarının yerinde olmadığını, davacının tazminat talebinin fahiş olduğunu, bu nedenlerle; davanın reddine karar verilmesini, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa bırakılmasını talep etmiştir.
Mahkememizce verilen 23.10.2019 tarihli ve 2018/801 E., 2019/943 K. Sayılı Karar ile;
“Davanın trafik sigortasından kaynaklı tazminat davası olduğu, davacı ile davalı … arasında … plakalı araç için kasko sigorta poliçesi tanzim edildiği, aracın 27/01/2018 tarihinde kaza yaptığını, kaza meydana gelirken araç sürücüsünün Suriye uyruklu olduğu ve ehliyet belgesine sahip olduğu, fakat davalı … şirketinin mevzuata göre geçerli bir ehliyete sahip olmadığı gerekçe gösterilerek araçta meydana gelen hasara dair ödeme yapmamasından dolayı iş bu davanın açıldığı,
Davacı ile davalı … arasında … plakalı hususi araç için … nolu 15/10/2017 – 15/10/2018 tarihleri arasında “Aca Genişletilmiş Mavi Kasko Poliçesi” düzenlendiği, Poliçede dain-i mürtehin bulunmadığı, 27/01/2018 tarihli … plakalı aracın trafik kazası yapmış olduğu, söz konusu hususi aracı … geçici TC nolu “…” in kullandığı, sürücü belgesinin … tanzimli 11238101 no ile kayıtlı olduğu, B kategoride Uluslararası Sürücü Belgesi olduğu,
Emniyet Genel Müdürlüğü’nün İl Emniyet Müdürlüklerine hitaplı … tarihli ve … nolu yazıda “… Dış İşleri Bakanlığı’nca yeni bir bildirim yapılıncaya kadar … sürücü belgelerinin ülkemiz sürücü belgeleri ile tebdit – i işleminin yapılmaması” nı belirttiği, Emniyet Genel Müdürlüğü’nün Hatay İl Müdürlüğü’ne hitaplı 20/03/2017 tarih ve 64035 nolu yazısının 10. Maddesinde “Denetimlerde Suriye Arap Cumhuriyeti makamlarınca sürücü belgesinin aslı ve yeminli tercüman tarafından yapılan noter tasdikli Türkçe tercümesi kontrol edilecektir.” talimatı verildiği, tüm bunlardan Suriye vatandaşları yönünden KTK m 88’in uyulama alanı kalmadığının kabulü ile sigortalı … plakalı hususi aracın kaza anındaki sürücüsünün Suriye tanzimli … nolu B kategorili Uluslararası Sürücü Belgesinin … 31. Noterliğince … tarih ve … yevmiye nolu onaylı çevirisini sunmuş olmakta kaza anında geçerli ehliyetinin olduğunun kabulünün gerekli olduğu, davalı … şirketinin davacı başvurusunu reddetmesi işleminin bu açıdan geçersiz olduğu, ekspertiz raporunun davacı haricinde alınmış olduğundan Mahkemece hükme esas alındığı, davalı … şirketinin 12/03/2018 tarihinde temerrüde düşmüş olduğu değerlendirilmiş ve davacının da 18/09/2019 tarihinde ıslah ile 5.000,00-TL olan talebini 54,800,00-TL olarak arttırdığı, dolayısıyla Davacının davasının kabulü ile 5.000,00-TL’nin davalıdan alınarak davacıya iadesine,5.000,00-TL’ye 12/03/2018 tarihinden itibaren borç tamamen ödeninceye kadar yasal faiz işletilmesine,54.800,00-TL’nin davalıdan alınarak davacıya iadesine, 54.800,00-TL’ye 18/09/2019 tarihinden itibaren borç tamamen ödeninceye kadar yasal faiz işletilmesine” dair karar verilmiştir.
Mahkememiz kararı istinaf edilmiş ve … Bölge Adliye Mahkemesinin 40. Hukuk Dairesi’nce verilen 22.09.2020 tarih ve 2020/562 Esas 2020/3857 Kararı ile;
“…Somut olayda; davacı tarafın tüketici olduğu ve davalı … ile arasındaki hususi araca ait kasko sigorta sözleşmesine dayalı olarak talepte bulunulduğu ve aralarında akdedilen bu sigorta sözleşmesinin de bir tüketici işlemi olduğu karşısında, davanın açıldığı tarih itibari ile davanın Tüketici Mahkemesinin görev alanına girdiği konusunda bir tereddüt bulunmamaktadır.
Görev konusu, kamu düzenine ilişkin olup, re’sen gözetilir. Görev konusunda kazanılmış hak olmaz. O halde, davaya bakmakla Tüketici Mahkemeleri görevli olduğundan ötürü görevsizlik kararı verilmesi amacıyla HMK’nın 353/1-a/3. maddesi gereğince ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına…” dair karar verilmiştir.
GEREKÇE;
Taraflar arasındaki ihtilaf; Sigortalı tarafından sigortacıya karşı ikame edilmiş olan iş bu dava, kasko sigortasından dolayı davacı sigortalının alacaklı olup olmadığı, alacaklı ise miktarı hususlarındadır.
Tüm dosya kapsamından; 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun geçici 73. Maddesinde; “Tüketici işlemleri ile tüketiciye yönelik uygulamalardan doğabilecek uyuşmazlıklara ilişkin davalarda tüketici Mahkemeleri görevlidir.” ifadesi ile Tüketici Mahkemelerinin görev alanı tüketici işlemleri ile sınırlandırılmıştır. Aynı Kanunun 3/1 maddesinde mal veya hizmet piyasalarında kamu tüzel kişileri de dahil olmak üzere ticari veya mesleki amaçlarla hareket eden veya onun adına ya da hesabına hesabına hareket eden gerçek veya tüzel kişiler ile tüketiciler arasında kurulan, eser, taşıma, simsarlık, sigorta, vekalet, bankacılık ve benzeri sözleşmeler de dahil olmak üzere her türlü sözleşme ve hukuki işlem, tüketici işlemi olarak tanımlanmıştır.
Somut olayda, davacı tarafın tüketici olduğu, davalı … ile arasında hususi araca dair kasko sigorta sözleşmesine dayalı olarak talepte bulunulduğu, akdedilen sigorta sözleşmesinin de bir tüketici işlemi olduğu, davanın açıldığı tarih itibarı ile davanın Tüketici Mahkemesinin görev alanına girmekte olduğu, davaya bakmakla görevli Mahkemenin Tüketici Mahkemesi olduğundan dolayı Mahkememizin görevsizliğine, dosyanın talep halinde görevli … Tüketici Mahkemelerine dair karar verilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan gerekçeye göre;
1-) Mahkememizin görevsiz olması nedeniyle GÖREVSİZLİĞİNE,
2-)Kararın kesinleşmesinden itibaren talep halinde dosyanın görevli … Tüketici Mahkemesine GÖNDERİLMESİNE, belirtilen süreler içerisinde taraflarca başvuruda bulunulmadığı takdirde resen davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesine,
3-) 6100 sayılı HMK md. 331/2 uyarınca harç ve yargılama giderlerinin görevli mahkemede hüküm altına alınmasına ancak Mahkememiz görevsizlik kararı sonrasında görevli ve yetkili mahkemede yargılamaya devam edilmemesi ve bu durum belirtilerek Mahkememizden talepte bulunulması durumunda harç ve yargılama giderleri konusunda Mahkememizce karar verilmesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı verilen karara karşı, gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süre içerisinde Mahkememize veya başka bir yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek istinaf dilekçesi ile … Bölge Adliye Mahkemesine İSTİNAF YOLU açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.11.12.2020

Katip …
(e-imza)

Hakim …
(e-imza)