Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/623 E. 2023/446 K. 24.05.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/623 Esas
KARAR NO : 2023/446

DAVA : İstirdat (Kambiyo Senedinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 02/11/2020
KARAR TARİHİ : 24/05/2023

Mahkememizde görülmekte olan İstirdat (Kambiyo Senedinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA VE TALEP :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili aleyhinde müvekkilinin borçlu, eski eşi …’nin ise kefil olarak göründüğü, keşide yeri …, keşide tarihi 19.05.2015, ödeme tarihi 30.12.2015 olan 16.500 TL bedelli senet ile … 7. İcra Müdürlüğü’nün …. E. Sayılı dosyası kapsamında icra takibi başlatıldığını, söz konusu takibin ödeme emrinin muhtarlığa tebliğ edildiğini, bu durumun müvekkili tarafından itiraz süresi geçtikten sonra öğrenildiği için üzerindeki imza kendisine ait olmadığından bahisle itiraz edilemediğini ve takibin kesinleştiğini, akabinde …19. İcra Hukuk Mahkemesi’nin …E sayılı dosyası ile “imzaya itiraz” davası açılmışsa da, işbu davanın, itiraz süresi geçmiş olduğu için reddedildiğini, ardından … 16. İcra Hukuk Mahkemesi’nin … E. Sayılı dosyası ile, “kambiyo vasfına haiz olmayan senetle ilgili kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile takip” başlatılmış olduğu için “icra memur muamelesini şikayet” davası açıldığını, işbu davanın da süresinde açılmadığı için reddedildiğini, son olarak resmi belgede sahtecilik ve dolandırıcılık suçlarından savcılığa suç duyurusunda bulunulduğunu, … Cumhuriyet Savcılığı’nın … sayılı numaralı dosyası kapsamında alınan bilirkişi raporunda, senet üzerindeki imzanın müvekkile ait olmadığının tespit edilmiş, iddialarının ispatlanmış olduğunu, şüpheliler açısından soruşturmanın devam etmekte olduğunu, müvekkilinin cebri icra tehdidi altında kaldığını ve maddi imkansızlıklar sebebi ile menfi tespit davası açamadığını, 16.500 TL’lik borç için, sürücü kursu sahibi müvekkilin toplamda 11 adet aracına ve 1 adet gayrimenkulüne haciz konulduğunu, müvekkilinin maddi durumunun borcu kapatmaya yetmediğini, araçlardan birinin satılarak borcun ödenebilmesi için alacaklı vekili Av. …’ın hesabına 21/01/2020 tarihinde 1.000 TL haczin fekki için harç ücreti gönderildiğini, akabinde haczin kaldırıldığını, aracın değerinden çok düşük bir ücrete satılldığını, 23.01.2020 tarihinde yine Av. … hesabına 26.435,84 TL gönderildiğini ve müvekkilinin borçlusu olmadığı bir senedi ödemek durumunda kaldığını, … Cumhuriyet Savcılığı’nın … sayılı dosyası kapsamında alınan 06.11.2019 tarihli bilirkişi raporu ile senet üzerindeki imzaların müvekkiline ait olmadığının tespit edildiğini, müvekkilinin davalıya ne bu senet nezdinde ne de senet harici hiçbir borcu bulunmaması, senedin sebepten mücerret olduğu hususu da göz önünde bulundurularak müvekkilinin uğradığı maddi ve manevi zararların talep ve dava hakkı saklı kalmak kaydıyla; … 7. İcra Müdürülüğü’nün … E sayılı dosyası kapsamındaki takip sonucu faiz ve harçlar dahil ödenmiş olan 27.435,84 TL’nin ödeme tarihi olan 23/01/2020 tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak müvekkile geri ödenmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP :
Davalı vekili davaya cevap dilekçesinde özetle; Davacı tarafından daha önce de … 20. Asliye Ticaret Mahkemesinin … E sayılı dosyası ile yine istirdat davası açılmış olup açılan bu davanın TTK’nın 5/A-1 , HMK 114/2 ve 115/2 maddeleri gereğince dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddedildiğğini, dosyanın esasına ilişkin olarak davacı tarafın talep ettiği 27.435,84TL tutarındaki meblağın davacı borçluya karşı başlatılmış olan … 7. İcra Müdürlüğü …Esas sayılı dosyasındaki kambiyo senetlerine mahsus olan icra takibi alacaklarına ilişkin olduğunu, davacı borçluya karşı başlatılmış olan … 7. İcra Müdürlüğü dosyasının ödeme emrinin davacı borçluya 25.05.2018 tarihinde tebliğ edildiğini, davacı borçlunun kambiyo senedine dayalı bu alacağı ödememek ve süre kazanmak adına önce … 19. İcra Hukuk Mahkemesi …Esas sayılı dosyasında imza inkarına ilişkin dava açmış olduğunu ancak davasının reddedildiğini, daha sonra … 16.İcra Hukuk Mahkemesinin …Esas sayılı dosyasında da dava açtığını ve bu davasının da reddedildiğini, davacı borçlunun haksız ve hukuki dayanaktan uzak olan taleplerinin … 19. İcra Hukuk ve … 16. Hukuk Mahkemelerince de haksız olarak değerlendirildiğini, müvekkilinin lehine sonuçlandığını, davacı tarafın haksız ve hukuktan yoksun bu taleplerinin mahkeme nezdinde açılan bu dava ile devam ettirildiğini, davacı borçlunun, düzenleme tarihi 19.05.2015, vadesi 30.12.2015 olan ve vadesi gelen bonoyu sürünmece de bırakarak, esas borcu ödememek adına İcra Mahkemelerinde haksız ve hukuktan yoksun itirazlar ve şikayetlerle dava açtığını, ayrıca davacı borçlunun dava dilekçesinde iddia etmiş olduğu üzere cebri icra tehdidi altında borcu ödemek zorunda kaldığı iddiasının zaten icra hukukunun amacının cebri icra tehdidi altında borcun ödenmesi sağlamak olduğundan kanunun amacına aykırılık teşkil ettiğini beyan ederek davanın reddi ile yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı tarafa yüklenmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER :
… 7. İcra Müdürlüğü … Esas sayılı dosyası, dava konusu senet üzerinde yaptırılan inceleme ile aldırılan grafolog bilirkişi raporu.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ KABUL VE GEREKÇE:
Davacı tarafından açılan dava, kambiyo senedine dayalı menfi tespit ve istirdat davasıdır.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık, davacının dava konusu senetten dolayı borçlu olup olmadığı, senetteki imzanın davacıya ait olup olmadığı, bu senede dayalı olarak davacının … 7. İcra Müdürlüğünün …E sayılı dosyasına yapmış olduğu ödemenin iadesi gerekip gerekmediği hususlarındadır.
İlgili … 7. İcra Müdürlüğünün …E sayılı dosyasının incelenmesinde, davalı alacaklı tarafından davacı borçlu aleyhine 19/05/2015 tanzim ve 30/12/2015 vade tarihli 16.500,00 TL’lik bonodan kaynaklanan alacağın tahsili amacı ile icra takibi başlatıldığı ve takibin kesinleştiği anlaşılmıştır.
MK 6.maddesi gereğince bir vakıadan kendi lehine haklar çıkaran/iddia eden taraf o vakıayı ispat etmeye mecburdur. İspat yüküne ilişkin bu genel kural menfi tespit davaları için de geçerlidir. Menfi tespit davasında borçlu, borçlanma iradesinin bulunmadığını ya da borçlanma iradesi bulunmakla birlikte daha sonra ödeme gibi bir nedenle düştüğünü ileri sürebilir. Borçlu borcun varlığını inkar ediyorsa bu durumda ispat yükü davalı alacaklıya düşer. Borçlu varlığını kabul ettiği borcun ödeme gibi bir nedenle ile düştüğünü ileri sürüyorsa ispat yükü doğal olarak davacı borçluya düşer.
Somut olayda, davacı borçlu, borçlanma iradesinin bulunmadığını, dava konusu bonodaki imzanın kendisine ait olmadığını iddia ettiğinden ispat yükü davalı alacaklıdadır. Davalı, dava konusu bono üzerindeki imzanın davacıya ait olduğunu ispat ile yükümlüdür.
Davacı davaya konu bonodaki imzayı inkar ettiğinden bono aslı ve mukayese imzaların bulunduğu belgeler celp edilerek senetteki imzanın davacının eli ürünü olup olmadığı hususunda grafolog…’dan bilirkişi raporu düzenlemesi istenmiş, bilirkişi mahkememize sunmuş olduğu raporunda özetle; İnceleme konusu, Borçlusu … (…) …, kefili …, alacaklısı … olan 19.05.2015 düzenleme, 30.12.2015 okunur ödeme tarihli, “16.500-onaltıbinbeşyüz TL” tutarlı senette, ön yüzde bulunan tüm imzalar ile …’ya ait mevcut mukayese imzalar arasında; tersim biçimi, işleklik derecesi, alışkanlıklar, istif, doğrultu, seyir, hız ve baskı derecesi bakımından da farklılıklar saptandığından söz konusu senedin ön yüzünde bulunan tüm imzaların, mevcut mukayese imzalarına kıyasla …’nun Eli Ürünü Olmadığı kanaatinde olduğunu bildirmiştir.
İmza incelemesine esas alınan mukayese belgelerinin fotokopi olması karşısında belge asılları celp ve temin edilerek grafolog bilirkişi …’dan ek rapor düzenlemesi istenmiş, bilirkişi mahkememize sunmuş olduğu ek raporunda özetle; 3 Şubat 2022 tarihli kök raporunda; inceleme konusu, Borçlusu …, kefili …, alacaklısı …, olan 19.05.2015 düzenleme, 30.12.2015 okunur ödeme tarihli, “16.500-onaltıbinbeşyüz TL” tutarlı senette, ön yüzde bulunan tüm imzaların mevcut mukayese imzalarına kıyasla … (…)’nin Eli Ürünü Olmadığı sonucuna varıldığını, iş bu ek raporunda ise bu kez eklenen yeni mukayese belgeler ile aynı yönde yeniden inceleme yapılması istenildiğinden, istem doğrultusunda tüm mukayese imzalar ile yeniden yapılan incelemede; İnceleme konusu, Borçlusu …, kefili …, alacaklısı … olan 19.05.2015 düzenleme, 30.12.2015 okunur ödeme tarihli, “16.500-onaltıbinbeşyüz TL” tutarlı senette, ön yüzde bulunan tüm imzalar ile … (…)’ya ait tüm mevcut mukayese imzalar arasında; tersim biçimi, işleklik derecesi, alışkanlıklar, istif, doğrultu, seyir, hız ve baskı derecesi bakımından da farklılıklar saptandığından söz konusu senedin ön yüzünde bulunan tüm imzaların, mevcut mukayese imzalarına kıyasla …’nin Eli Ürünü Olmadığı kanaatine bir kez daha varıldığını bildirmiştir.
Bilirkişi Ek Raporu, dosya kapsamına uygun, ayrıntılı, açıklayıcı ve denetime elverişli olup hükme esas alınmıştır.
Davalı taraf, dava konusu bono üzerindeki imzanın davacıya ait olduğunu kanıtlayamamış, dava konusu 19/05/2015 tanzim ve 30/12/2015 vade tarihli 16.500,00 TL’lik bonoya dayalı … 7. İcra Müdürlüğünün … E sayılı icra takibi nedeniyle davacının davalıya borçlu olmadığının tespitine, ödenmiş olan 27.435,84 TL’nin 23/01/2020 tarihinden itibaren işleyen yasal faizi ile birlikte istirdatı ile davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Açıklanan yasal, gerektirici nedenlere göre;
Davanın kabulü ile 27.435,84 TL’nin 23/01/2020 tarihinden itibaren işleyen yasal faizi ile birlikte istirdatı ile davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Harçlar Kanununca alınması gerekli 1.874,14 TL ilam harcından peşin yatırılan 468,54 TL harcın mahsubu ile bakiye 1.405,60 TL harcın davalıdan alınarak hazineye gelir kaydedilmesine,
6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A-13,14.maddeleri ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği 26.maddesi gereğince Adalet Bakanlığı bütçesinden karşılanan 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin davalıdan alınarak hazineye gelir kaydedilmesine,
Karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T gereğince hesaplanan 9.200,00 TL avukatlık ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Davacı tarafından yapılan 54,40 TL başvuru harcı, 468,54 TL peşin harç, 700,00 TL bilirkişi ücreti, 145,00 TL tebligat ve müzekkere giderlerinden oluşan toplam 1.367,94 TL yargılama giderlerinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, kullanılmayan bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
Dair tebliğ tarihinden itibaren iki haftalık yasal süresi içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar taraf vekillerinin yüzüne karşı açıkça okunup, usulen anlatıldı. 24/05/2023

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır