Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/622 E. 2022/209 K. 09.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/622 Esas
KARAR NO : 2022/209

DAVA : Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 02/11/2020
KARAR TARİHİ : 09/03/2022

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA VE TALEP :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkilİ firma ile … İnşaat, … İnşaat ve … İnşaat firmalarınca kurulan … İşletmesi arasında, 21.06.2018 tarihinde imzalanan İş Makinesi Kiralama Sözleşmesi uyarınca … plakalı mobil vincin, müvekkil kiralayan tarafından operatörü ile birlikte Adi Ortaklığın iş sahasında çalışmaya başladığını, taraflar arasındaki sözleşmenin konusunun operatörü davacının personeli olan ve vinçle yapılan kaldırma ve taşıma hizmetinin verilmesi olduğunu, davacının sözleşme konusu edimine, ortaklığın mobil vinci muayenesi ve onayı ile … Metro Hattı İnşaatının … İstasyonu şantiyesinde başlamış, 24.02.2019 tarihine kadar sözleşme konusu hizmetin eksiksiz ve ayıpsız olarak yerine getirilmiş olduğunu, 24.02.2019 Pazar günü vardiya tatili olan şantiyede çalışma olmamış ve müvekkile ait vincin de şantiye sahasında operatörsüz olarak park halinde bekletilmiş olduğunu, o gün vincin bulunduğu iş sahasında bir su borusu hattının patlaması nedeniyle mobil vincin su altında kalmış olduğunu, 24.02.2019 tarihinde meydana gelen olaydan … aynı gün bilgilendirilmişse de, davacı müvekkilinin bir gün sonra haberdar edilmiş, böylece geçen süre içerisinde su miktarının artması nedeniyle vincin olay yerinden kaldırılmasının zorlaşmış, vinçte meydana gelen hasarın büyümüş olduğunu, su altında kalan vinç çıkarıldığı süreye kadar maruz kaldığı su ve sudaki materyaller nedeniyle ağır hasara uğramış ve kullanılamaz hale gelmiş olduğunu, hasarın tespiti için … 2. Sulh Hukuk Mahkemesinin …D. İş dosyasında yapılan bilirkişi incelemesinde, 10.05.2019 tarihi itibariyle vinçte KDV hariç 295.000,00 TL hasar tespit edilmiş olduğunu, ortaklık tarafından tutulan 01.03.2019 tarihli tutanakta patlayan borunun …’nin projelerinde olmadığı, vanasının bulunup kapatılmasının 25.02.2019 tarihinde mümkün olabildiği belirtilse de, faal olan ve su ileten borunun …’nin sorumluluğunda olduğunu ve borunun patlamasına neden olan sebebin kendilerince bilinmediğini, sorumluluğu altında bulunan su borusunun bakım, gözetim ve kontrol sorumluluğunu yerine getirmeyen …’nin ve su borusunun patlamasına neden olmuş olabilecek faaliyeti bir yana, kendi iş sahasında olması nedeniyle sorumluluğunda bulunan mobil vinci lazım geldiği gibi koruyamayarak hasara uğramasına neden olan ve 21.06.2018 tarihli sözleşmenin ruhuna ve hukuka aykırı davranan diğer davalıların meydana gelen hasardan sorumlu olduklarını, meydana gelen bu kaza neticesinde davacı müvekkiline ait … plakalı kamyon ve üzerine monte vincin kullanılamaz hale gelmiş olduğunu, sudan çıkartıldığı andan itibaren çalışmayan ve davacı otoparkında bekletilen vincin çalıştırılamaması nedeniyle iş kaybı zararının oluştuğunu, kaza tarihinden dava tarihine kadar geçen zaman için davacının uğradığı iş kaybı zararının tazmini talep ettiklerini, davalılara gönderilen ihtarnamelere ve yapılan arabuluculuk görüşmesine rağmen sonuç alınamayınca işbu davanın açılmış olduğunu ileri sürerek fazlaya dair dava ve talep haklarını saklı tutarak vinçte meydana gelen hasarın tazmini için ilk aşamada 10.000,00 TL hasar bedelinin, bilirkişi incelemesi ile tespit edildiğinde miktarı belirli hale gelecek şimdilik 1.000,00 TL iş kaybı bedelinin ve 2.360,00 TL çekici bedelinin 24.02.2019 tarihinden itibaren işleyen ticari faizi ile davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiş, davacı vekili bu talebini 414.656,00 TL tamir bedeli, 20.000 TL kiralama zararı 2.360 TL nakliye bedeli olmak üzere toplamda 437.016,00 TL olarak ıslah etmiştir.
CEVAP :
Davalı … vekili cevap dilekçesinde özetle; Tazminata hükmedebilmek için davacının kusursuz olması asıl olduğuna göre, davacının ağır kusurlu olması nedeniyle ve 3. bir kişinin kusurlu davranışından dolayı zarar meydana geldiğinden tazminat talep edilemeyeceğinden davanın reddinin gerektiğini, tazminat sorumluluğunun doğması için, tazminat talep edilenin, zarara neden olayda kusurunun olması, tazminat talep edilen hasar ile fiili arasında illiyet bağının bulunması gerektiğini, bu davada idareye husumet yöneltilmesinin mümkün olmadığını, … Başkanlığının 24.11.2020 tarihli 477320 sayılı yazısında “yapılan inceleme neticesinde, iddia edilen olay Metro şantiye alanı içerisinde, tamamen Metro inşaatı yüklenicisinin sorumluluğunda olan alan içerisinde ve yüklenici firmanın özensiz çalışması neticesinde İdaremize ait içme suyu boru sonu tapasının Metro inşaatı taşeron firmasına ait kepçe operatörü tarafından attırılması nedeniyle yaşandığı her iki tarafça kabul edilmektedir.” Danıştay 8. Dairesinin 2008/9957 E, 2012/856 K. sayılı kararında; “… zararın, zarar gören kişinin veya üçüncü kişinin eyleminden doğması… gibi durumlarda İdarenin tazmin yükümlülüğü ortadan kalkar.” denildiğini, oluşan hasarda İdarenin hiçbir kusur/ ihmalinin bulunmadığının açık olduğunu, davanın tümüyle reddine karar verilmesini talep ettiklerini, davacının zararın varlığını objektif belge ve delillerle ispat etmesi gerektiğini, hasardan gerekli kontrol, bakım, dikkat ve özeni göstermeyen, su borusunun patlamasına sebebiyet veren, zamanında müdahale yapmayan, gerekli ve sair önlemleri almayan Metro inşaatı yüklenici firmalarının sorumlu olduğunu, …’ye yüklenebilir bir kusur bulunmadığını, davacının ve diğer davalı şirketlerin kusur durumlarının irdelenmesi ve kusur oranlarının tespiti gerektiğini beyan ederek davanın usulden ve esastan tümüyle reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Diğer davalılar vekili cevap dilekçesinde özetle; Su borusu hattının patlaması olayının 24.02.2019 tarihinde hiçbir çalışmanın yürütülmediği vardiya tatilinde ve … tarafından iletilen mevcut altyapıları gösteren projelerde yer almayan, kazı alanı dışındaki bölgede gerçekleşmiş ve yalnızca park halinde bekleyen mobil vinç değil, tüm istasyon çalışma alanının su altında kalmış olduğunu, durum aynı gün derhal …’ye bildirilmiş, ancak tüm çağrılara rağmen İSKİnin müdahale ekipleri sahaya 25.02.2019 tarihinde gelmiş ve boru hattı vanasını bu tarihte bularak kapatmış olduklarını, müvekkilleri tarafından gecikmeksizin çalışma alanına dolan suyun tahliyesi çalışmalarının yürütülmüş, çalışmalar sırasında su altında kalan vincin de kurtarılmış olduğunu, su borusu hattının patlaması olayına ilişkin olarak müvekkili şirketlerin herhangi bir kusuru bulunmadığı gibi, olayın vardiya tatilinde ve esasen kazı alanı dışındaki bölgede gerçekleştiğinin açık olduğunu, müvekkili şirketler tarafından iş sahasındaki tüm önlemler büyük bir dikkat ve titizlikle alınmakta olduğunu, fotoğraflardan da tespit edileceği üzere su borusu patladıktan sonra mobil vinç dahil tüm çalışma sahasının su altında kalmış ve müvekkil şirketler derhal 4 adet pompa ile çalışma sahasına dolan suyu tahliye etmeye başlamış ve suyun 26.02.2019 ‘da 04.30 saatlerinde tamamen tahliye edilmiş olduğunu, su borusu patlaması sonucu yalnızca davacıya ait mobil vinç değil, müvekkili şirketlerce yürütülen metro çalışması kapsamında … Metro İstasyonu da su altında kaldığından, derhal çalışma sahasındaki suyun tahliyesi işlemlerinin başlatılmış olduğunu, müvekkili şirket yetkililerince, … İstasyonu’nda 24.02.2019 tarihinde … hattı patlaması nedeniyle zarar gören,… plakalı mobil vinç hakkında tutulan 01.03.2019 tarihli tutanaktan da tespit edileceği üzere, olayın meydana geldiği Kâğıthane Kaymakamlığı yanında inşaatı devam eden … Metro İstasyonu’nda 24.02.2019 Pazar günü vardiya tatili olduğundan çalışma yapılmamış olduğunu, vardiya tatilinde, … tarafından müvekkil şirkete iletilen mevcut altyapıları gösterir projede mevcut olmayan ve kazı alanı dışındaki bölgede … personeli beyanına istinaden, …’nin de projelerinde mevcut olmayan hat patlamış, istasyon çalışma alanı ve park halindeki… plakalı mobil vinç su altında kalmış olduğunu, açıkça tespit edileceği üzere söz konusu olayda …’nin tam kusurlu olduğunu, zira su borusu hattının diğer davalı idare projelerinde bulunmaması dahi başlı başına ihmali ortaya koymaktadır ki hattın periyodik olarak bakım ve onarımı yapılmadığından patladığının açık olduğunu, müvekkili şirket yetkilileri tarafından …’ye yapılan 24.02.2019 tarihli bildirim sonucu, … görevlilerince geç olarak 25.02.2019 tarihinde olay yerine gelinmiş, patlayan yer bulunmuş ve su gelen yere ahşap takoz takılarak söz konusu hasara müdahale edilmeye çalışılmış olduğunu, akabinde görevlilerce su borusu hattının vanası uzun süren aramalar sonucu bulunup kapatılmış ve gerek olay yerine geç gelinerek gerekse vana geç bulunarak zararın artmasına neden olunmuş olduğunu, 6098 sayılı Borçlar Kanunu uyarınca üçüncü kişinin ağır kusuru illiyet bağını kesen sebeplerden olduğundan, …’nin ağır kusuru ve ihmali sonucu meydana gelen su borusu patlama olayı sebebiyle müvekkili şirketlere herhangi bir kusur izafe edilmesinin ve müvekkili şirketlerin zarardan sorumlu tutulmasının mümkün olmadığını, kabul anlamına gelmemekle birlikte, taraflarına tebliğ edilmeden yokluklarında alınan … 2. Sulh Hukuk Mahkemesinin … Değişik İş sayılı dosyasındaki bilirkişi raporunda tespit edilen 295.000,00-TL + KDV hasar bedeline de, rapor içeriğinde yer alan tüm hesaplamalara ve tespitlere itiraz ettiklerini, davacının dava dilekçesi ekinde sunduğu, … A.Ş. tarafından hazırlanan fiyat teklifinde, yedek parça ve işçilik fiyatları belirlenirken hangi verilerin esas alındığının belli olmadığını, parçalara ilişkin piyasa araştırması yapılmadan düzenlenen fatura içeriğine de itiraz ettiklerini, müvekkili şirketlerin oluşturduğu … İşletmesi ile davacı… Şirketi arasında imzalanan 21.06.2018 tarihli İş Makinesi Kira Sözleşmesinin 18. maddesi ve sözleşmenin devamı hükümlerinde bulunan sorumluluk çizelgesi 6-b maddesi gereği mobil vincin sigortalanması yükümlülüğünün …’e ait olduğunu, davacı taraf alacak kalemlerine 24.02.2019 tarihinden itibaren işleyecek ticari faiz de talep etmiş ise de, faiz başlangıç tarihi ve türüne de itiraz ettiklerini beyan ederek davanın müvekkili şirketler yönünden reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER :
… 2. Sulh Hukuk Mahkemesinin …D.İş sayılı dosyası, ihtarneme, vinç kiralama sözleşmesi ve eki, 01//03/2019 tarihli tutanak, fiyat teklifi, bilirkişi raporları, uzman görüşü.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ KABUL VE GEREKÇE:
Davacı tarafından açılan dava, haksız fiilden kaynaklanan tazminat davasıdır.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık, 24/02/2019 tarihli kazada, davacıya ait …plaka sayılı kamyon ve üzerinde monte vincin zarar görmesi nedeniyle kusur durumu, hasar bedeli miktarı, davacının davalılardan hasar bedeli, iş kaybı bedeli ve çekici bedeli talep edip edemeyeceği hususlarındadır.
Davalı şirketlerin oluşturduğu … İşletmesi tarafından üstlenilmiş olan … Metro Hattı İnşaatının … İstasyonu şantiyesinde, 24.02.2019 Pazar günü hiçbir çalışmanın yürütülmediği vardiya tatilinde davalı … ye ait su borusu hattının patlaması sonucunda, tüm istasyon çalışma alanının su altında kalmış olduğu, boru patlaması ve su baskını olayının aynı gün derhal …’ye bildirilmiş olmasına ve tüm çağrılara rağmen …’nin müdahale ekiplerinin sahaya ertesi gün 25.02.2019 günü saat 10.00-10.30 arasında gelmiş olması ve gelen ekibin patlayan yeri bulamaya çalışması, patlayan boru hattının vanasının bulunması ve kapatılmasının ancak 25.02.2019 günü saat 14.00 sıralarında mümkün olması, şantiye alanına dolan suyun tahliyesinin ancak 26.02.2019 günü mümkün olması nedeniyle, davalı şirketlerin oluşturduğu … tarafından 21.06.2018 tarihli İş Makinesi Kiralama Sözleşmesi ile davacı şirketten kiralanmış olan ve vardiya tatili nedeniyle şantiye sahasında operatörsüz olarak park halinde bulunan … plakalı mobil vincin, olay yeri resimlerinin tetkikinden de açıkça görüldüğü üzere 2 gün boyunca su altında kalmış olması nedeniyle ağır hasara uğramış ve kullanılamaz hale gelmiş olduğu anlaşılmaktadır.
TBK 49,71, 417 maddeleri ve bu maddelerle bağlantılı olarak 6331 sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu Madde 4, 5, 10, 11.maddeleri gereğince, işverenler iş yerlerinde veya yaptırdıkları işlerinde iş sağlığı ve güvenliğinin sağlanması için sağlanması için gerekli her türlü önlemleri almakla, araç ve gereçleri noksansız bulundurmakla, risk değerlendirmesi yapmak veya yaptırmakla, yeterli biçimde gözetim ve denetimle riskli tehlikeli çalışmasını önlemekle, çalışanlarını iş sağlığı ve güvenliği hususlarında eğiterek bilgilendirmekle yükümlüdürler. Eğitim ve bilgilendirmeler sonucunda, eğitime katılım belgesi tanzim edilecektir. İşverenler, iş yeriyle ilgili olarak risk değerlendirmesi yapacak veya yaptıracaktır. İşyerinde toplu korunma önlemlerine, tekli korunma önlemlerine göre, sürekli öncelik verilecektir. İşveren, çalışma ortamı, kullanılan maddeler, iş ekipmanı ile çevre şartlarını dikkate alarak meydana gelebilecek acil durumları önceden değerlendirerek, çalışanları ve çalışma çevresini etkilemesi mümkün ve muhtemel acil durumları belirler ve bunların olumsuz etkilerini önleyici ve sınırlandırıcı tedbirleri alır.
Şantiyede iş başlangıcı öncesi gerek …, gerek …, gerekse … resmi kurumlarından projeler alınarak su, elektrik, doğalgaz boru hatlarına ait projeler incelenir ve sonrasında çalışmaya başlanır. Seçilen yer mümkün mertebe alt yapı sistemlerinin geçtiği hatların en az geçiş alanıdır. Mevcut metro şantiyesinin İstanbul ilinde Kağıthane ilçesi mevkiinde oldukça kalabalık insan nüfusunun yaşadığı bir yerleşim yerinde olması sebebiyle, bu alandan su borularının geçiyor olması beklenen bir durumdur. Proje yüklenicisi firmalarca alanda çalışmalar başlatılmadan önce risk analizi yapılmalı ve acil durum eylem planı hazırlanarak oluşabilecek acil durumlarda en kısa sürede acil durumla mücadele kapsamında ilgili konu için önleme ve bertaraf faaliyetleri yürütülmelidir. Şantiye içerisinde şayet boruların geçtiği güzergah var ise, su borularının vanalarının yeri acil durum planı hazırlamış olacak olan yüklenici şirketler tarafından bilinip, saha ekiplerince en kısa sürede olası bir su basması olayında kesilecek şekilde hareket edilebilmelidir. Somut olayda, acil durum planı bulunmamaktadır. … tarafından döşenen su boruları mukavemet olarak dayanıklı borular olup dışarıdan bir darbe olmadan işletme basıncı ile patlaması ihtimali oldukça düşük olasılıklı borulardır. İşletme basıncı ise … tarafından seçilen ve dikkatli bir hesaplama ile suyun boruların içerisinde taşındığı sistemler olduğu için kendiliğinden bir patlama düşük bir olasılıktır veya sıfıra yakın bir durumdur. Ancak şantiye sahası içerisinde olası pek çok kaza ile ilgili önlemler proaktif olarak önceden ön görülerek yapılacak aksiyonlar ile tehlikeler ve bunların yaratacağı risklerle ilgili olarak tedbirlerin alınması gerekmektedir. 01/03/2019 tarihli tutanakta belirtildiği üzere, “Patlayan borudan su gelen yere ahşap takoz takılarak müdahale edildiği” dikkate alındığında borudan su gelen yere takoz takılması boruda yaklaşık 10 cm lik delik açılmış olduğunu göstermektedir, anılan boru iç basıncın etkisi ile patlamış olsaydı daha büyük bir yırtılma ve parçalanmalar söz konusu olurdu, bu durum olayın borunun içindeki suyun iç basıncı kaynaklı olmadığını ve borunun niteliksiz olması kaynaklı olmadığını, dış bir etki ile gerçekleştiğini açıklamaktadır. Kepçe darbesiyle oluşan hasar sonucu su iletim hattındaki borunun, darbenin etkisiyle yarılıp suyun sahaya dolması mümkün ve olma olasılığı çok yüksektir. Bu haliyle, mahkememize görevlendirilen bilirkişiler ve dosyaya görüşü sunulan uzman görüşü çerçevesinde, su basması olayında …’nin kusuru olmadığı, proje yüklenicisi inşaat firmalarının iş güvenliği ile ilgili eğitimler ve risk analizi ve acil durum prosedürlerini sahada uygulama eksikliği nedeniyle yaşandığı, vincin bu sebeple zarar gördüğü için kusur sorumluluğu açısından davalı firmaların müteselsilen ve müştereken tam kusurlu oldukları kabul edilmiştir.
Davacı tarafça, davalı şirketlerin oluşturduğu …İşletmesi ile davacı …Limited Şirketi arasında imzalanan 21.06.2018 tarihli İş Makinesi Kira Sözleşmesinin 18.maddesi ve sözleşmenin devamı hükümlerinde bulunan sorumluluk çizelgesi 6-b maddesi gereği mobil vincin sigortalanması yükümlülüğünün Kapukaya Vinç’e ait olduğu ileri sürülmüş ise de, sözleşmenin 18.maddesi, işin ve işyerinin korunması ve sigortalanması başlığı altında düzenlenen hüküm olup bu hükmün kiralanan ekipmanın ve personelin işe ve işyerine verebileceği zararları karşılamak, “kiralayandan” kaynaklanan nedenlerle işin kesintiye uğramasını ve iş yerinin ekonomik anlamda zarar görmesini önlemek amacına yönelik olduğu, su borusunun davacı dışında bir nedenle patlaması sonucu makinenin hasarlanmasında uygulanamayacağı kanısı ile, dosyaya sunulan uzman görüşünün bu yöndeki tespitlerine itibar ederek davacının dava konusu vincin sigortalanması yükümlülüğü bulunmadığı ve kusurlu olmadığı kabul edilmiştir.
Dava konusu … plakalı 02.04.2007 tescil tarihli 2007 model … marka … Şasi no.lu) 120 tonluk …vinç, kamyon üzeri kullanılan bir hidrolik vinç çeşididir ve 6, 8, 10 ve 12 tekerlerli dev kamyonlar üzerinde ve özellikle mobil oluşlarıyla dar alanlarda yüksek kapasiteli işlerde çalışabilmektedir, …. A.Ş. Yetkili Servisi tarafından yapılan ekspertiz sonucunda düzenlenen Fiyat Teklifinde, vincin olay sırasında 66.341 kmde olduğu tespit edilmiş ve 321.810,87 TL yedek parça ve 30.000,00 TL işçilik ücreti olmak üzere toplam 351.810,87 TL + 62.845,33 TL KDV = 414.656,20 TL bedel ile vincin tamir edilebileceği bildirilmiştir. Ayrıca davacı şirket tarafından hasarın tespiti için … 2. Sulh Hukuk Mahkemesinin … D. İş dosyasında vinç üzerinde keşfen yapılan bilirkişi incelemesi sonucunda, tanzim edilen 10.05.2019 tarihli Bilirkişi Raporunda “hasar görmesi kuvvetle muhtemel iş makinesi birleşenleri henüz sökülüp demonte vaziyetteki halleri ile incelenmemiş olması nedeniyle, elektrik ve elektronik esaslı tüm aksam ve birleşenlerin haricindeki kısımlara dair hasar derecesi ve hasar onarım bedelleri tespiti belirli toleranslar içerisinde hesaplanmış” olduğu belirtilmiş, bu itibarla mevcut tespitler altında piyasada yapılan araştırmalar neticesinde elde edilen veriler ile yapılan hesaplamada, vincin onarım bedelinin takriben KDV hariç 295.000,00 TL olacağı hesaplanmıştır. Hasar gören mobil vinçteki gerçek hasar miktarı ancak tamir için söküldüğü sırada kesin olarak belirlenebileceğinden, araçtaki gerçek hasar miktarı bakımından yetkili servisçe düzenlenen fiyat teklifinde belirtilen KDV dahil 414.656,20 TLlik hasar bedeline itibar edilmiş olup bu teklifte belirtilen hasarlı parçalar, kazanın oluşuyla, aracın 2 gün boyunca çamurlu su içinde kalmasıyla uyumlu olup bedellerinin de piyasa rayiçlerine uygun olduğu tespit edilmiştir. Dolayısıyla hasar miktarının KDV dahil 414.656,00 TL olduğu, kiralama zararının, dava konusu vinçle aynı marka ve model olan vinçlerin kaza tarihi itibarı ile günlük kiralama bedelinin 1.000 TL olduğu, hasar seviyesine göre tamirat işleminin 20 günde tamamlanacağı ve vincin tekrar kullanılabileceği dikkate alınarak 20.000,00 TL olduğu, vinç nakliye bedelinin ise 2.360,00 TL olduğu mahkememizce görevlendirilen bilirkişi kök ve ek raporlarında belirlendiği üzere değerlendirilmiştir.
Davalı …’nin olayda kusuru bulunmadığından davalı … hakkındaki davanın reddine, diğer davalılar hakkındaki davanın kısmen kabulü kısmen reddi ile, 437.016 TL’nin 13.360 TL’sinin kaza tarihi olan 24/02/2019 tarihinden itibaren, ‭423.656‬,00 TL’sinin ıslah tarihi olan 16/02/2022 tarihinden itibaren işleyen avans faizi ile birlikte … dışındaki davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Açıklanan yasal gerektirici nedenlere göre;
Davalı … hakkındaki davanın reddine,
Davanın kısmen kabulü kısmen reddi ile, 437.016 TL’nin 13.360 TL’sinin kaza tarihi olan 24/02/2019 tarihinden itibaren, ‭423.656‬,00 TL’sinin ıslah tarihi olan 16/02/2022 tarihinden itibaren işleyen avans faizi ile birlikte … dışındaki davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
Harçlar Kanununca alınması gerekli 28.939,94 TL ilam harcından peşin yatırılan 228,16 TL ile 7.235,00 TL tamamlama harçlarının mahsubu ile bakiye 21.475,78 TL harcın … dışındaki davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak alınarak hazineye gelir kaydedilmesine,
6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A-13,14. Maddeleri ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği 26.maddesi gereğince Adalet Bakanlığı bütçesinden karşılanan 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin … dışındaki davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak hazineye gelir kaydedilmesine,
Karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T gereğince hesaplanan 38.105,92 TL avukatlık ücretinin … dışındaki davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
Karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T gereğince hesaplanan 38.105,92 TL avukatlık ücretinin davacıdan alınarak davalı …’ye verilmesine,
Davacı tarafından yapılan 54,40 TL başvuru harcı, 228,16 TL peşin harç, 7.235,00 TL tamamlama harcı, 1.800,00 TL bilirkişi ücreti, 190,00 TL tebligat ve müzekkere giderlerinden oluşan toplam 9.507,56 TL yargılama giderlerinin … dışındaki davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, kullanılmayan bakiye gider avanslarının karar kesinleştiğinde yatıran taraflara iadesine,
Dair tebliğ tarihinden itibaren iki haftalık yasal süresi içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemeleri nezdinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar Davacı vekili, Davalı … vekili ile Davalılar …, …, … şirketleri vekilinin yüzüne karşı açıkça okunup, usulen anlatıldı. 09/03/2022

Katip
¸e-imzalıdır

Hakim
¸e-imzalıdır