Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/39 E. 2021/37 K. 21.01.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/39 Esas
KARAR NO : 2021/37 Karar

DAVA : İtirazın İptali (Kredi Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 15/01/2020
KARAR TARİHİ : 21/01/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili Banka, … A.Ş. İle aralarında akdedilen Genel Kredi Sözleşmesine istinaden kredi kullandırdığı ve davalılardan …, … ve … Genel Kredi Sözleşmesine müteselsil kefil sıfatıyla imza atmakla Müvekkili Bankaya karşı sorumluluk altına girdiklerini, … 6. Noterliği’nin … tarihli … yevmiye numaralı ihtarnamesi ile … A.ş. ve müvekkili Banka arasındaki Genel Kredi Sözleşmesi’ndeki yetkiye istinaden akid şirkete açılmış olan kredilere son verildiğini ve kredilerin kat edildiğini ve borcun ifası için gerekli bildirimler yapılarak aksi takdirde yasal yollara başvurulacağını, fazlaya dair haklar saklı tutulmak kaydıyla borçlulara tebliğ edildiğini,ihtarnameye rağmen borç yine ödenmediğini bunun üzerine ilgili alacağın temini için … 28. İcra Müdürlüğü’nün … E. Sayılı dosyası ile takibe geçildiğini, … 28. İcra Müdürlüğü’nün … E. Sayılı dosyasından başlatılan genel haciz yolu ile takibe davalılar vekilince takibe itiraz edilerek takibin durduğunu, Söz konusu itirazla ilgili olarak arabulucuya başvuru yapıldığını,yapılan görüşmeye karşı tarafın katılmaması sebebiyle arabuluculuk sonucu görüşme yapılamadan anlaşamama şeklinde sonuçlandığını, Yukarıda izah edilen sebeplerle borçluların haksız olan itirazının iptalini, takibin devamını, %20’den aşağı olmamak kaydıyla icra inkar tazminatına hükmedilmesini, yargılama giderlerinin ve vekalet ücretinin davalı tarafa yüklenilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalılar vekilinin cevap dilekçesinde özetle; Davacı taraf, davalı müvekkilleri ile asıl borçlu … A.Ş. arasında Genel Kredi Sözleşmesi akdedildiğini, işbu Genel Kredi Sözleşmesi uyarınca, dava dışı Müflis … A.Ş lehine kredi kullandırıldığını, müvekkili davalılarında işbu kredi akdinde kefil olarak bulunduklarını iddia ettiğini, akabinde davacı banka, kredi alacağının sözleşme gereği muaccel hale geldiğinden bahisle müvekkilleri aleyhine … 6. Noterliğimin …tarih, … yevmiye numaralı ihtarnameler keşide edildiğini iddia ettiğini, Bunun üzerine davacı Banka tarafından, müvekkilleri aleyhine … 28. İcra Müdürlüğü’nün … E. sayılı dosyası ile takip başlatılmış, bu takibe istinaden müvekkillere ödeme emri gönderildiğini, bahsi geçen takibe karşı da, süresi içerisinde itiraz edildiğini, Bunun neticesinde de davacı tarafından Mahkememiz nezdinde yukarıda numarası yazılı dosyası üzerinden müvekkilleri aleyhine haksız dava ikame edildiğini, ancak aşağıda izah edilecek sebeplere binaen, işbu davaya cevap verme ve davanın reddini talep etme zaruretlerinin hasıl olduğunu, Davacı tarafından, müvekkillerine gönderilen ödeme emrine karşı yapmış oldukları itirazda da belirttikleri üzere, müvekkillerinin davacıya, belirtilen miktarda bir borcu bulunmadığını, İşbu davaya konu icra takibinde, davacı banka tarafından talep edilen meblağ, asıl borçlu olan şirketlerin ticari defter ve kayıtları ile uygunluk arz etmediğini, kaldı ki, asıl borçlu şirketler tarafından davacı firmaya yapılan kısmi ödemeler hesaplara yansıtılmamış, ödemeler nispetinde gerekli düşümler yapılmadan takibe geçildiğini,bilirkişi incelemesi yapıldığında bahsi geçen gerekçelerinin haklılığının ortaya çıkacağını, davacı Banka, müvekkilleri … 28. İcra Müdürlüğünün … E. sayılı dosyası ile başlatılan icra takibine süresi içinde yapılan itirazının haksız ve kötü niyetli olarak yapıldığını iddia ettiğini,. Bu aşamada karşı tarafın dava dilekçesindeki; ödeme emrine itirazın haksız ve kötü niyetli olduğu yönündeki iddiasına itiraz ettiklerini,bu iddiayı hiçbir şekilde kabul etmemekle birlikte; işbu takibe konu edilmiş olan alacağın likit alacak olmaması sebebiyle davacı tarafın icra inkar tazminatı talebinde bulunması da yerinde olmadığını,Zira davacı tarafından uyuşmazlık konusu yapılan alacak, yukarıda da bahsetmiş oldukları gibi müvekkillerinin ticari defter ve kayıtları ile uygunluk arz etmediğini,dolayısıyla likit alacak olarak değerlendirilmekten uzak olduğunu, Bu nedenlerden ötürü; müvekkillerin itirazı, davacı Bankanın iddialarının aksine, yukarıda da açıklandığı üzere kötü niyetli olmayıp haklı ve yerinde bir itiraz olduğunu, İşbu sebepten dolayı; davacı tarafça, müvekkillerinin aleyhine talep edilen icra inkar tazminatının da reddini talep ettiklerini, Müvekkili davalılar ile Banka arasındaki hukuki ilişkiye uygulanacak faiz oranlarına yasal dayanak olarak ise Genel Kredi Sözleşmesi gösterildiğini, oysa ki; kredi sözleşmesi karşılıklı taahhütleri havi bir akit olduğundan, eğer bu sözleşmelere ilişkin kurallar yalnızca kredi veren kurumca belirlenir ise genel işlem koşullarına aykırılık ortaya çıkacağından sözleşmenin geçersizliği dahi söz konusu olabileceğini, Bankalar Kanunu’na göre, kredilere uygulanacak faiz oranlarını belirlemeye Bakanlar Kurulunun yetkili olduğunu, Bakanlar Kurulu bu yetkisini kullanarak kredilere uygulanacak faiz oranlarını serbest bıraktığını, Ancak, uygulamada söz konusu sözleşmeler imzalanırken, kredi faizi ve temerrüt faizine ilişkin kısımlar ya boş bırakılmakta ya da faiz oranları Bankalar lehine fahiş oranlarda belirlenmekte olduğunu, Müvekkillerinden talep edilen faizin de fahiş olması nedeniyle, davacının aksi yöndeki iddialarına itiraz ettiklerini, Banka tarafından uygulanan faiz oranlarına ilişkin itirazlarımızın tek dayanağı yukarıda bahsettiklerinden ibaret olmadığını, zira, HMK madde 2 de hüküm altına alınan ‘dürüstlük kuralı’ da, Bankaca dayatılan faiz oranlarının hakkaniyete uygun olmadığını belirttiğini, Yukarıda belirtilmiş olan sebeplerden ötürü açılmış bulunan davaya konu icra dosyasında, davacı bankanın talep etmiş olduğu meblağın, haksız ve hukuka aykırı hesaplamalar neticesinde tespit edilmiş olduğunu alacaklı olduğunu iddia eden davacının, talep edilen miktarda bir alacağı bulunmadığından davanın reddi ile, reddedilen miktar üzerinden kötüniyetli takip yapıp dava açan davacı aleyhine % 20’den aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatına ve yargılama masrafları ile vekalet ücretininde karşı tarafa tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER;
Genel kredi sözleşmesi, banka kayıtları, bilirkişi raporu, taraflarca sunulan diğer deliller ve taraf açıklamaları.
GEREKÇE :
Dava, dava dışı … A.ş. ile davacı arasında imzalanan 09.10.2018 tarihli genel kredi sözleşmesine dayalı alacağa ilişkin takibe yönelik itirazın iptali istemine ilişkindir.
Davalılar, davacı banka ile dava dışı şirket arasında imzalanan09.10.2018.2018 tarihli, 2.000.000,00 TL limitli sözleşmeyi müşterek borçlu ve müteselsil kefil olarak imzalamıştır.
Müşterek borçlu ve müteselsil kefiller; asıl borçlunun borcundan (ana borçlunun temerrüdü/temerrüt faizi borcu dahil) kefalet limiti ve kendi temerrüdlerinin hukuki sonuçları ile kefalet limiti kadar sorumludur. Davalılar sözleşme tarihinde şirket ortakları olup, sorumlu oldukları azami, miktar, müteselsil kefil olunduğu ve kefalet tarihini kendi el yazıları ile yazmış olmakla TBK 583-584 maddeleri uyarınca kefalet geçerli bir şekilde kurulmuştur.
Temerrüt tarihi yönünden; dava dışı asıl borçluya kat ihtarnamesi 26.04.2019 tarihinde tebliğ edilmiştir. İhtarname ile verilen 1 günlük sürenin sonunda 28.04.2019 tarihinde dava dışı asıl borçlunun temerrüdü gerçekleşmiştir.
Davalılar … ve …’a kat ihtarnamesi 24.04.2019 tarihinde tebliğ edilmiştir. İhtarname ile verilen 1 günlük sürenin sonunda 26.04.2019 tarihinde anılan kefiller temerrüde düşmüştür.
Davalı …’ a gönderilen ihtarname tebliğ edilmediğinden 17.06.2019 takip tarihi itibarı ile kefil yönününden temerrüt gerçekleşmiştir.
Faiz oranı yönünden; Sözleşmenin 2.8.1 maddesindeki şartlara göre TL kredilerinde Banka’nın kısa vadeli ticari kredilere uyguladığı en yüksek cari faiz oranına, döviz kredilerinde ise Banka’nın döviz kredilerine uyguladığı en yüksek cari faiz oranına %50’nin ilavesi ile hesaplanacak oran üzerinden temerrüt faizi tespit edileceği karar altına alınmasına karşın dava konusu taksitli, krediye uygulanan % 32.04 akdi faiz oranının %50 fazlası(32.04xl.50) %48.06 olarak hesaplanmıştır. Davacı takip talebinde %45 oranında temerrüt faizi talebinde bulunduğundan talep edilen faiz oranı olup sözleşme hükümlerine aykırılık bulunmamaktadır.
Taleple bağlı kalınarak ödenmemiş alacak miktarının belirlenmesi için mahkememizce konusunda uzman bilirkişiden uzmanlık raporu alınmıştır. Alınan bilirkişi raporu, dosya kapsamına uygun somut bilgi ve belgeye dayalı, tarafların ve hakimin denetimine açık ve değerlendirmenin gerekçelerinin bilimsel verilere uygun olduğu kanaati ile mahkememizce değerlendirmeye esas alınmıştır.
Bu açıklamalar ve tespitler kapsamında:
Genel kredi sözleşmesi, kredi kullandırıldığına dair sunulan belgeler, dosya içeriği ve şube kayıtlarında bulunan belgeler üzerinde bilirkişi incelemesi yapılmıştır. Yapılan inceleme ile kullandırılan kredi miktarı ve davacının alacaklı olduğu miktar ayrı ayrı tespit edilmiştir. Bundan sonra kullanılan kredinin ödendiğinin ispat yükü davalılar üzerindedir. Davalılar ödenmemiş kredi borcunu ödendiğine dair delil sözleşmeleri ve HMK hükümleri uyarınca ödemeye dair herhangi bir yazılı (makbuz ve dekont örnekleri vb) delil sunamamıştır.
Davalılar sözleşmeyi kefil olarak imzaladığından 2.000.000,00 TL kefalet limiti kapsamında ödenmeyen ve hüküm altına alınan kredi borcundan sorumlu tutulmuştur. Bu nedenle davanın kabulü ile davalıların icra takibine haksız yere itirazda bulunması ve alacağın likit olması nedeni ile toplam alacağın % 20 oranında icra inkar tazminatının davalılardan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir.
HÜKÜM Yukarıda gerekçesi açıklandığı üzere;
1- Davalıların … 28.İcra Müdürlüğü’nün … E. sayılı takip dosyasından, vaki itirazlarının tahsilde tekerrür olmamak üzere:
A- Davalılar … ve … yönünden;
– 1.442.317,55 TL asıl alacak, 93.750,64 TL işlemiş faiz, 4.687,53 TL gider vergisi, 123,90 TL ihtiyati haciz masrafı, 606,00 TL ihtiyati haciz vekalet ücreti üzerinden iptaline ve takibin kaldığı yerden devamına; takip tarihinden sonra davacı bankanın 1.442.317,55 TL asıl alacağının tamamı ödeninceye kadar yıllık % 45 oranında temerrüt faizi ve temerrüt faizin %5 oranında BSMV uygulanmasına,
B- Davalı … yönünden;
– 1.442.317,55 TL asıl alacak, 80.870,75 TL işlemiş faiz, 4.043,54 TL gider vergisi, 123,90 TL ihtiyati haciz masrafı, 606,00 TL ihtiyati haciz vekalet ücreti üzerinden iptaline ve takibin kaldığı yerden devamına; takip tarihinden sonra davacı bankanın 1.442.317,55 TL asıl alacağının tamamı ödeninceye kadar yıllık % 45 oranında temerrüt faizi ve temerrüt faizin %5 oranında BSMV uygulanmasına,
– Fazlaya ilişkin istemlerin reddine,
2- Hükmedilen toplam alacak miktarı üzerinden % 20 oranında icra inkar tazminatının davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
3-) Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesi gereğince hükmolunan kısım üzerinden hesaplanan 98.524,71.-TL nispi karar harcından peşin yatırılan 18.617,30.-TL harcın mahsubu ile bakiye kalan 79.907,41.TL harcın davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile HAZİNEYE İRAD KAYDINA,
4-)Davacı vekili lehine karar tarihinde yürürlükte bulunan avukatlık asgari ücret tarifesi gereğince hükmolunan kısım üzerinden hesaplanan 83.281,11 TL nisbi vekalet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
5-)Davalı … vekili lehine karar tarihinde yürürlükte bulunan avukatlık asgari ücret tarifesi gereğince red olunan kısım üzerinden hesaplanan 4.080,00 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalılara tarafa verilmesine,
6-)Davacı tarafça yatırılan 18.617,30.TL peşin harcın davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
7-)Davacı tarafından yatırılan 54,40 TL başvuru, 7,80 TL vekalet harcı, 1,300 TL.Bilirkişi ücreti ve 147,00 TL posta giderinden ibaret toplam 1.509,20 TL yargılama giderinin kabul ve red oranları dikkate alınarak 1.412,10.TL sinin davalı … davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacı tarafa verilmesine, bakiye kısmın davacı taraf üzerinde bırakılmasına;
8-)Taraflarca yatırılan kullanılmayan bakiye gider avansının kararın kesinleşmesi halinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı verilen karara karşı, gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süre içerisinde mahkememize veya başka bir yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek istinaf dilekçesi ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 21/01/2021

Başkan …
(e-imza)

Üye …
(e-imza)

Üye …
(e-imza)

Katip …
(e-imza)