Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/152 E. 2020/608 K. 30.11.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/152 Esas
KARAR NO : 2020/608

DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 27/02/2020
KARAR TARİHİ : 30/11/2020

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA VE TALEP :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalı ile müvekkili arasında, 3568 sayılı yasaya istinaden … tarihinde … numaralı Yeminli Mali Müşavirlik tasdik sözleşmesinin imzalandığını, hizmeti veren müvekkilinin sözleşme ile yükümlü olduğu işleri tam ve eksiksiz olarak ifa ettiğini ve sözleşme kapsamında davalıya 26.02.2019 tarihli KDV iade tasdik raporunu düzenleyerek hizmet karşılığında … tarihli, … seri numaralı, 12.814,72 TL bedelli fatura düzenlediğini, davalı şirketin ödemelerini yapmadığından aleyhine … 26. İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyası ile icra takibi yapıldığını, davalının 27.11.2019 tarihinde borcun ödendiği iddiası ile borca, ve icra dairesinin yetkisine itiraz Ettiğini ileri sürerek fazlaya ilişkin alacaklarını saklı tutarak itirazın iptali ile takibin devamına, alacağın %20 sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatına, yargılama masrafları ve vekalet ücretinin davalı üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP :
Davalı vekili davaya cevap dilekçesinde özetle; Taraflar arasında akdedilen sözleşmede YMM tasdik sözleşmesinin 2018 yılı için düzenlendiğini ve 2018 yılında düzenlenen sözleşme için yetki kuralını kabul etmediklerini çünkü 2019 yılında düzenlenen faturanın tahsil edilmemesi sebebiyle 2019 dönemini kapsamayan ve hükmü kalmayan sözleşmedeki yetki şartının öne sürülerek davacının yerleşim yerinde açılamayacağı beyanla davanın yetkisizlik kararı verilerek usulden reddine karar verilmesi gerektiğini, esasa ilişkin olarak ise, müvekkili firmanın davacı firmaya üç adet çek teslim ederek iş bu davaya konu faturayı ve daha önce doğmuş tüm borçları eksiksiz ödediğinden davanın açılmasında hukuki yarar bulunmadığını beyan ederek davanın usülden ve esastan reddine, yargılama masrafları ve vekalet ücretinin davacı üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER :
… 26. İcra Müdürlüğü’nün … E sayılı dosyası, taraflar arasında akdedilen sözleşme örneği, mali müşavir bilirkişi raporu.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ KABUL VE GEREKÇE:
Davacı tarafından açılan dava, İİK 67.maddesine dayalı itirazın iptali davasıdır.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık, davacının taraflar arasındaki yeminli mali müşavirlik tasdik sözleşmesi ve faturaya dayalı olarak davalıdan alacağı olup olmadığı, davalının ödeme savunmasının yerinde olup olmadığı, icra müdürlüğünün ve mahkememizin yetkisine ilişkin itirazların yerinde olup olmadığı hususlarındadır.
Taraflar arasındaki sözleşmedeki yetki şartı ile İstanbul Mahkemeleri yetkili kılınmış olmakla, davalı tarafın icra müdürlüğünün ve mahkememizin yetkisine yönelik itirazlarının reddine karar verilmiştir.
İlgili … 26. İcra Müdürlüğü’nün … E sayılı dosyasının incelenmesinde, davacı alacaklı tarafından davalı borçlu aleyhine 26/10/2019 tarihinde 12.814,72 TL alacağın asıl alacağa takip tarihinden itibaren işleyecek yıllık %19,50 avans faizi ile birlikte tahsili amacı ile ilamsız icra takibi başlatıldığı, ödeme emrinin davalı borçluya 21/11/2019 tarihinde tebliğ edildiği, davalı borçlunun 27/11/2019 tarihli itiraz dilekçesinde özetle; Karşı tarafa 46.320,00 TL ödeme yapıldığını, alacaklı tarafa herhangi bir borcu olmadığını ileri sürerek yetkiye ve borca itiraz ettiği, davacı alacaklının iş bu davayı açmakta hukuki yararı bulunduğu, takibin yetkili icra dairesinde yapıldığı, geçerli haciz yolu ile ilamsız genel takip bulunduğu, borçlu tarafından yasal süresi içerisinde yapılmış ve takibi durdurmuş geçerli bir itiraz olduğu, davanın bir yıllık yasal süresi içerisinde açıldığı, itirazın iptali davasının koşullarının oluştuğu anlaşılmıştır.
Taraflar arasında 3568 sayılı yasa kapsamında, SM, SMMM, YMM’ lerce, mükellefleri arasında düzenlenen aracılık sözleşmeleri, YMM’lerce düzenlenen 10.01.2019 tarihli, sadece 2018/1-12 dönemlerini kapsayacak şekilde 2019/78 sayısı ile İndirimli Oran Kdv İade Tasdik Sözleşmesi olarak düzenlenmiştir. Sözleşmenin yapılmış olduğuna dair davacı tarafça 2019/Şubat ayı Damga Vergisi Beyannamesi ile bağlı olduğu vergi dairesine beyanname verilerek sözleşme damga vergisinin tahakkuku çıkarılmıştır.
Deliller toplandıktan sonra ticari defter ve belgeler üzerinde inceleme yapılmak suretiyle rapor düzenlemesi için dosya mali müşavir bilirkişi Turgay Portakalcı’ya tevdi edilmiş, bilirkişi mahkememize sunmuş olduğu raporunda özetle; Davacıya ait ticari defterlerin TTK ilgili hükümlerine göre delil niteliğini haiz olduğu, taraflar arasında 10.01.2019 tarihinde sadece 2018 / 1-12 aylarını kapsayan İndirimli Oran KDV İade Tasdik Sözleşmesinin düzenlendiği, davacı tarafın 29.02.2019 tarihinde … Rapor Sayısıyla YMM Katma Değer Vergisi İadesi Tasdik Raporu düzenlendiği ve … tarihinde … seri numaralı fatura KDV dahil olarak 12.814,72 TL kesildiği ve bu fatura nedeniyle davacının davalıdan alacaklı olduğu, davacının 12.814,72 TL alacağına takip tarihinden itibaren 3095 sayılı yasa gereği yıllık %18,25 oranından başlayacak değişen oranlarda faiz işletilmesi gerekeceğini beyan edilmiştir. Bilirkişi Raporu,, dosya kapsamına uygun, ayrıntılı, açıklayıcı ve hüküm kurmaya elverişlidir.
İtirazın iptali davası yargılama usulü bakımından genel hükümlere tabidir. İspat yükü kanunda özel bir düzenleme bulunmadıkça iddia edilen vakıaya bağlanan hukuki sonuçtan kendi lehine hak çıkaran tarafa aittir. Kanuni bir karineye dayanan taraf sadece karinenin temelini oluşturan vakıaya ilişkin ispat yükü altındadır. Kanunda ön görülen istisnalar dışında karşı taraf kanuni karinenin aksini ispat edebilir. (HMK M.190). İtirazın iptali davasında ispat yükü kural olarak davacı alacaklıdadır. Ancak borçlunun itirazındaki beyana göre ispat yükü yer değiştirebilir. Borçlu itirazın iptali davasına karşı vereceği cevapta ödeme emrine itiraz ederken bildirmiş olduğu itiraz sebepleri ile bağlı değildir, borçlu her türlü borca itirazını ödeme emrine itirazından bağımsız olarak ileri sürebilir. Ancak, borçlunun itiraz dilekçesinde borçla ilgili kabule yönelik beyanları kendisi için bağlayıcıdır.
Somut olayda, davalı icra dosyasına sunduğu itiraz dilekçesinde, davacıya 46.320,00 TL ödeme yapıldığını ve borcu kalmadığını, iş bu davaya cevap dilekçesinde ise, davalının davacı firmaya üç adet çek teslim ederek iş bu davaya konu fatura bedelini ve daha önce doğmuş tüm borçları eksiksiz ödediğini savunmuştur. Davalı borçlunun ikrarı kendisini bağlar. Artık davasında borçlu bulunmadığını savunamaz, ispat yükü borç ilişkisini kabul etmekle birlikte ödediğini iddia eden davalı tarafa düşmektedir. Davalı ödeme belgesi sunmamış, ticari defterlerini de ibraz etmemiştir. Davacı defterlerinde 2019 yılı kayıtlarında da bu ödeme görülmemiştir. Davacı tarafından davalıya … Rapor sayısıyla 26.02.2019 tarihinde YMM Katma Değer Vergisi İadesi Tasdik Raporu düzenlenmiş ve … tarihinde … seri numaralı fatura KDV dahil olarak 12.814,72 TL kesilmiştir. Davacının yevmiye defterinin 31.12.2019 tarih, 490. Sayfa , 2960 yevmiye numaralı 120 01 005 … A.Ş. kapanış fişi hesabında davalı ile arasında sadece bir fatura ilişkisinden doğan 12.814,72 TL alacak bulunduğu tespiti yapılmış olmakla davalı tarafından ileri sürülen itiraz sebepleri ile ödeme yapıldığı iddiası kanıtlanamadığından davanın kısmen kabulü kısmen reddi ile, davalı tarafından … 26 İcra Müdürlüğünün … E sayılı icra dosyasına yöneltilen itirazın 12.814,72 TL asıl alacak yönünden iptaline ve takibin bu miktar üzerinden devamına, geçerli bir ilamsız genel icra takibinin varlığı, borçlunun yedi günlük süre içerisinde ödeme emrine itiraz etmiş olması, bir yıl içinde açılmış bir itirazın iptali davası bulunması, davacı alacaklının tazminat istemini dava dilekçesinde açıkça talep etmiş olması ve takip konusu alacağın miktarının belli (likit) olması dikkate alınarak borçlunun itirazının haksız olması nedeniyle asıl alacağın % 20 si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine, davacının 12.814,72 TL asıl alacağına takip tarihinden itibaren 3095 Sayılı yasa gereği yıllık % 18,25 oranından başlayacak değişen oranlarda faiz işletilmesine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Açıklanan yasal, gerektirici nedenlere göre;
Davanın kısmen kabulü kısmen reddi ile, davalı tarafından … 26 İcra Müdürlüğünün … E sayılı icra dosyasına yöneltilen itirazın 12.814,72 TL asıl alacak yönünden iptaline ve takibin bu miktar üzerinden devamına, asıl alacağın % 20 si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine, davacının 12.814,72 TL asıl alacağına takip tarihinden itibaren 3095 Sayılı yasa gereği yıllık % 18,25 oranından başlayacak değişen oranlarda faiz işletilmesine,
Harçlar Kanununca alınması gerekli 875,37 TL ilam harcından peşin yatırılan 218,85 TL harcın mahsubu ile bakiye 656,52 TL harcın davalıdan alınarak hazineye gelir kaydedilmesine,
Karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T gereğince hesaplanan 4.080,00 TL avukatlık ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Davacı tarafından yapılan 54,40 TL başvuru harcı, 218,85 TL peşin harç, 1.000,00 TL bilirkişi ücreti, 111,50 TL tebligat ve müzekkere giderlerinden oluşan toplam 1.384,75 TL yargılama giderlerinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, kullanılmayan bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
Dair tebliğ tarihinden itibaren iki haftalık yasal süresi içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar davacı vekilinin yüzüne karşı açıkça okunup, usulen anlatıldı. 30/11/2020

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır