Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/140 E. 2023/363 K. 09.05.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/140 Esas
KARAR NO : 2023/363

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 21/02/2020
KARAR TARİHİ : 09/05/2023

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde ve duruşmalarda özetle; davacının 28.02.2019 günü …mevkiinde yaya olarak karşıdan karşıya geçmek isterken davalı şirkete sigortalı … plakalı aracın çarpması sonucu yaralandığını, kazada davalı aracın kusurlu olduğunu, davacının araç trafiğini kontrol ettikten sonra karşıdan karşıya geçmek istediğini ancak aracın yayaların geçiş üstünlüğüne öncelik vermeden seyretmesi sonucu kazanın olduğunu, araç sürücüsünün olayda tam kusurlu olduğunu, kaza tutanağında da bu hususun belirlendiğini, kazada yaralanan müvekkilinin vücudunda kırıklar meydana geldiğini ve defalarca ameliyat olduğunu, sonuçta kalıcı olarak sakatlandığını, müvekkili için tedavi giderleri, geçici ve sürekli iş göremezlik nedeniyle maddi tazminat talep ettiklerini, davalı şirkete 24.01.2020 tarihinde başvurduklarını, dilekçenin 29.01.2020 tarihinde tebliğ edildiğini ancak ödeme yapılmadığını belirttiğini ve şimdilik 1.000,00 TL maddi tazminatın olay tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini, yargılama masrafları ile vekalet ücretinin davalılardan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde ve duruşmalarda özetle; davacının kendilerine eksik evrak ile başvurduğunu, bu nedenle KTK Md.97 uyarınca başvurunun usulden reddinin gerektiğini, usulüne uygun bir başvuru yapılmadığın, maluliyet raporunun 20.02.2019 tarihli erişkinler için engellilik değerlendirmesi hakkında yönetmeliğe uygun olarak maluliyet oranının ATK 3. İhtisas Dairesi tarafından incelenmesi gerektiğini, tazminat hesabı yapılabilme “kat”i maluliyet oranının belirlenmiş olması gerektiğini, davacının geçici ve sürekli kazanç kaybı ile tedavi giderlerinin yerinde olmadığını, geçici kazanç kayıplarının poliçe kapsamı dışında olduğunu, geçici iş göremezlik ve tedavi giderlerinden SGK’nm sorumlu olduğunu, kusur yönünden bilirkişi incelemesi yaptırılması gerektiğini, davacının olayda asli kusurlu olduğunu, düzenlenen kaza tutanağında davacının asli kusurlu olduğunun açık ve net olduğunu, ATK Trafik İhtisas Dairesi tarafından inceleme yapılması gerektiğini, gelirle ilgili hiçbir belgeye dayanılmadığını, gelir durumunun tanıkla ispatlanamayacağını, bu durumda hesaplamanın asgari ücret kullanılarak yapılması gerektiğini, gelirinin tespitinde SGK kayıtlarının, vergi kayıtlarının esas alınması gerektiğini, Yargıtay içtihatlarında gelirin resmi kayıtlarla ispatlanması aksi halde asgari ücretin tazminat hesabına esas alınması gerektiğinin belirtildiğini, hesaplamanın hazine müsteşarlığınca kabul gören aktüer uzman tarafından yapılmasını talep ettiklerini, SGK’dan gelir sağlanıp sağlanmadığının belirlenmesi gerektiğini, davacının avans faizi talebinin yasaya aykırı olduğunu, haksız filden kaynaklanan olay nedeniyle ancak yasal faiz isteyebileceğini, davalının temerrüdünden bahsedilemeyeceğinden, ancak dava tarihinden itibaren faiz işletilebileceğini, soruşturma ve kovuşturma dosyasının celp edilerek uzlaşma sağlanıp sağlanmadığının belirlenmesini, bu nedenlerle haksız davanın reddine lehlerine masraf ve vekalet ücretine hükmedilmesini, aksinin kabulü halinde ise sigortalının kusur oranının Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesine tarafından bilirkişi incelemesi yapılmasına, müvekkili şirketin temerrüde düşmediğini ve davanın açılmasına sebebiyet vermediğini, müvekkili şirket aleyhine vekalet ücreti, yargılama giderleri ve faize karar verilmemesini, kabul anlamına gelmemek üzere aleyhe hüküm kurulması halinde ise poliçe limiti ve sigortalının kusur oranı dikkate alınarak hüküm kurulması gerekliliğine, yargılama giderleri ve ücreti vekalet ücretinin karşı taraf üzerinde bırakılmasına karar karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkememizce tarafların bildirdiği deliller toplanmış, ATK maluliyet raporu, kusur ve aktüer bilirkişi raporu dosyamız arasına alınmıştır.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, trafik kazasından kaynaklı maddi tazminat istemine ilişkindir.
Somut olayda taraflar arasındaki uyuşmazlık, 28/12/2019 tarihinde meydana gelen tek taraflı trafik kazasında aracın kusur durumu, kazada yaralanan davacıda geçici veya sürekli iş gücü kaybı olup olmadığı, kazada yaralanan davacının malul olup olmadığı, maluliyet oranı ve tazminat şartlarının oluşup oluşmadığı, davalıların sorumlu olup olmadıkları hususunda toplanmaktadır.
Tarafların bildirmiş olduğu deliller toplandıktan sonra 28/02/2019 tarihinde meydana gelen kaza nedeniyle davacının maluliyetinin bulunup bulunmadığı, var ise oranının belirlenmesi için dosyamızın İstanbul ATK’ya gönderilmesine karar verilmiş, İstanbul ATK’nın 2 İhtisas Dairesince düzenlenen 27/12/2021 tarihli raporda özetle;
“Mevcut belgelere göre … oğlu, 26.06.1996 doğumlu …’in 27.12.2019 tarihinde geçirdiği trafik kazasına bağlı arızası sebebiyle 20.02.2019 tarih 30692 sayılı Erişkinler İçin Engellilik Değerlendirmesi Hakkında Yönetmelik hükümlerine göre; Kas İskelet Sistemi, Tablo 3.11’e göre %2, Tablo 3.2’ye göre %1 olarak tespit edildiğine göre;
1-Kişinin tüm vücut engellilik oranının % 1 (yüzdebir) olduğu,
2-İyileşme süresinin (iş göremezlik süresi) olay tarihinden itibaren 3(üç) aya kadar uzayabileceği” belirtilmiştir.
Mahkememizin 15/04/2022 ara kararı gereğince, davacının maluliyet oranının İstanbul Adli Tıp Kurumu 2. Adli Tıp İhtisas Kurulu tarafından % 1 olarak, …Üniversitesi …Eğitim ve Araştırma Hastanesi Adli Tıp Ana Bilim Dalı Başkanığı tarafından % 11,6 olarak tespit edildiği anlaşılmakla iki rapor arasındaki çelişkinin giderilmesi için dosyanın İstanbul ATK Genel Kuruluna gönderilmesine karar verilmiş, Adli Tıp Kurumu 2. Üst Kurulunca düzenlenen 07/07/2022 tarihli raporda özetle;
“… hakkında düzenlenmiş adli ve tıbbi belgelerde bildirilen veriler İkinci Üst Kurulca tekrar değerlendirildiğinde;
… oğlu, 1996 doğumlu …’in 27/12/2019 tarihinde geçirdiği trafik kazasına bağlı yaralanmasının;
A-) 20/02/2019 tarih 30692 sayılı Erişkinler İçin Engellilik Değerlendirmesi Hakkında Yönetmelik hükümlerine göre yapılan değerlendirmede;
Kas İskelet Sistemi, Tablo 3.11’e göre %2, Tablo 3.2’ye göre %1 olarak tespit edildiğine göre;
Kişinin tüm vücut engellilik oranının % 1 (yüzdebir) olduğu,
B-)İyileşme süresinin (iş göremezlik süresi) olay tarihinden itibaren 3 (üç) aya kadar uzayabileceği” tespit edilmiştir.
Maluliyet raporunun alınmasının ardından dosyamız, meydana gelen kazada tarafların kusur durumu ve belirlenecek kusur durumuna göre davacının maddi tazminat talep etme hakının bulunup bulunmadığı, bulunmaktaysa miktarının hesaplanması için kusur ve aktüer bilirkişilerine tevdi edilmiş, bilirkişiler tarafından ibraz edilen 07/03/2023 tarihli raporda özetle;
“1-Davacı yaya …’in % 75 oranında asli kusurlu olduğu,
2- Davalı şirkete sigortalı araç sürücüsü …”nun % 25 oranında tali kusurlu olduğu,
3-Davalının %25 kusur oranındaki sorumluluk durumuna göre bu olay sonucu yaralanan davacı …’in;
a)Geçici iş göremezlik dönemine ait maddi zararının = 1.738,46 TL,
b)Sürekli iş göremezlik dönemine ait
%1 maluliyeti ile ilgili maddi zararının = 12.276,94 TL. olduğu,
c)Davacının maddi zararlarının poliçe limit içinde kaldığı,
d)Başvuru tarihine temerrüdün 11.02.2020 tarihinde gerçekleşmiş olacağı,
e)Sigortalı aracın kullanım şeklinin hususi gözükmesi nedeniyle avans faizi talebine ilişkin takdirin Sayın Mahkemeye ait olduğu” yönünde görüş ve tespitlerde bulunulmuştur.
Davacı vekili 13/03/2023 tarihli harçlandırılmış talep arttırım dilekçesinde özetle; geçici iş göremezlik dönemine ait maddi tazminatı temerrüt tarihinden avans işleyecek faizi ile birlikte 1.738,46-TL olarak , 400,00-TL olarak talep ettikleri sürekli işgöremezlik dönemine ait maddi tazminatı temerrüt tarihinden işleyecek avans faizi ile birlikte 12.726,94 olarak ıslah ettiklerini beyan etmiştir. Davacı vekilinin talep arttırım dilekçesinin davalıya tebliğe çıktığı, tebliğ edilerek parçasının döndüğü görülmüştür.
Yapılan yargılama, alınan bilirkişi raporları ve tüm dosya kapsamının birlikte değerlendirilmesi neticesinde; İstanbul ATK’dan alınan maluliyet raporu ile kusur ve aktüerya raporlarının dosya kapsamına uygun, hükme esas almaya elverişli nitelikte düzenlenmiş olduğu görüldüğünden mahkememizce itibar edilebilir bulunmuş, bu doğrultuda 28/12/2019 tarihli trafik kazasında kazanın meydana gelmesinde davalı … şirketine sigortalı araç sürücüsünün %25, davacı yayanın ise % 75 oranında kusurlu olduğu, davacının kaza nedeniyle geçici ve sürekli iş göremezliğinin oluştuğu, tespit edilen kusur durumuna göre davacının tazminat talebinin kısmen yerinde olduğu kanaatine varılmakla dava ve talep arttrım dilekçesi doğrultusunda davacının geçici iş göremezlik ve sürekli iş göremezlik talepleri yönünden davanın kabulü ile 12.276,94 TL iş göremezlik ve 1.738,46 TL geçici iş göremezlik tazminatının temerrüt tarihi olan 11/02/2020 tarihinden itibaren ve sigorta poliçesi ile sınırlı tutulmak kaydı ile davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakıcı gideri talebi yönünden davanın reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Açıklanan gerekçeye göre;
1-Davacının geçici iş göremezlik ve sürekli iş göremezlik talepleri yönünden davanın kabulü ile, 12.276,94-TL iş göremezlik ve 1.738,46-TL geçici iş göremezlik tazminatının temerrüt tarihi olan 11/02/2020 tarihinden itibaren ve sigorta poliçesi ile sınırlı tutulmak kaydı ile davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-Bakıcı gideri talebi yönünden davanın reddine,
3-Karar tarihine göre alınması gereken 957,39 TL harçtan peşin ve ıslah olarak alınan toplam 234,40 TL harcın mahsubu ile bakiye ‭722,99 TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydedilmesine,
4-Peşin ve ıslah olarak alınan toplam 234,40 TL nin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
5-6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A-13,14. Maddeleri ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği 26.maddesi gereğince Adalet Bakanlığı bütçesinden karşılanan 1.320,00-TL arabuluculuk ücretinin kabul ve red oranına göre 1.301,43 TL’sinin davalıdan, 18,57-TL sinin davacıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
6-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi hükümleri gereğince hesaplanan 9.200,00 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
7-Davacı tarafından yapılan 54,40 TL başvuru harcı, 7,80-TL vekalet harcı, 3.000,00 TL bilirkişi ücreti, 303,25 TL tebligat posta gideri, 2.041-TL ve 820,00-TL Adli Tıp Faturası olmak üzere toplam 6.226,45 TL yargılama giderinin kabul ve red oranına göre takdiren 6.138,85 TL’sinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, arta kalan masrafın davacı üzerinde bırakılmasına,
8-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi hükümleri gereğince red yönünden hesaplanan 200,00 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
9-Davacı ve davalı tarafından yatırılan ve artan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde taraflara iadesine,
Dair verilen karar davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı vekilinin yokluğunda miktar itibariyle KESİN olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usülen anlatıldı. 09/05/2023

Katip …
✍e-imzalı

Hakim …
✍e-imzalı