Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/727 E. 2021/63 K. 25.01.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/727 Esas
KARAR NO : 2021/63 Karar

DAVA : Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 20/12/2019
KARAR TARİHİ : 25/01/2021

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin 09.07.2019 tarihinde … plakalı aracı ile … istikametine seyir halinde olduğu, trafik ekiplerince yapılan kontrolde aracının üzerinde … 3. İcra Müdürlüğünün … E sayılı dosyasındaki borcu nedeniyle haciz konulduğu ve yakalama kaydının bulunduğu gerekçesiyle aracının trafikten men edildiğini, yediemin deposuna teslim edildiğini, şahsen yaptığı araştırmalar neticesinde icra dosyasının alacaklısının …. olduğunu tespit ettiğini, banka ile irtibata geçerek bankaya herhangi bir borcunun olmadığını, haczin kaldırılıp aracın kendisine teslim edilmesini talep ettiğini, 10.07.2019 tarihinde aracını teslim aldığını, araç üzerindeki haksız olarak konulan haczi kaldırmak ve aracı tekrar alabilmek ümidiyle bir günü aşkın süre …’da bir otelde kaldığını, müvekkilinin o tarih halen …’daki adresinde ikamet etmekte olduğunu, esasen önceki tarihlerde de davalı banka tarafından borcu olmadığı halde kendisi aleyhine haksız olarak başlatılan bir çok icra takibi olduğunu öğrendiğini, bu takiplerin kaldırılması için …. Şubesine ve …. Genel Müdürlüğüne değişik tarihlerde yazılı başvurularda bulunduğunu, haksız takibin başlatıldığı … ve … İcra Müdürlüklerine borçlu olmadığından bahisle takiplere itiraz ettiğini, itiraz ettiği takiplerin durdurulduğunu, ancak varlığından haberdar olmadığı bazı takiplerin kesinleştiğini, banka yetkilileri ile yapmış olduğu telefon görüşmelerinde haksız takibin aslında isim benzerliğinden dolayı sehven yapıldığını, düzeltileceğinin beyan edilmesine rağmen halen düzeltilmediğini, ayrıca uğramış olduğu maddi-manevi zararının tazmin edilmediğini, son olarak konu ile ilgili alacakların … A.Ş.’ne devredilmiş olması nedeniyle bundan sonra … A.Ş. İle irtibata geçilmesinin beyan edildiğini, sorununun giderilmediğini, … A.Ş.’ne müracaat ettiğinde sorumluluğun kendilerinde olmadığı beyan edilerek taleplerinin reddedildiğini, davalıların kötü niyetli, hiç değilse ağır kusurlu olduklarını, işbu davayı açmadan önce sorunun giderilmesi için … tarihinde … başvuru numarası ile … Arabuluculuk Bürosuna başvurduğunu … tarihli ilk ve son oturumda uzlaşma sağlanamadığını, bu güne kadar mağduriyetinin giderilmediğini, bu olaylar nedeniyle psikolojisinin bozulduğunu, itibarının zedelendiğini, manevi çöküntü yaşadığını, aracının trafikten men nedeni ile uğramış olduğu 405,00.-TL maddi ve 20.000,00.-TL manevi zararının davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak tarafına verilmesini, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalar üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı …. vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacının dava konusu ettiği takip dosyalarının müvekkili banka tarafından çok uzun zaman önce temlik edildiğini, işbu davada müvekkili bankaya husumet yöneltilemeyeceğini, davacının … plaka sayılı aracına haciz şerhi konulan icra dosyasının, … 3. İcra Müdürlüğünün … E sayılı takip dosyası olduğunu, anılan takip dosyası … 3. İcra Müdürlüğünün … E sayılı dosya numarası ve … 12. Noterliğinin … tarih ve … yevmiye numaralı “Tahsili Gecikmiş Alacakların Satış ve Temlikine İlişkin Sözleşme” (Alacağın Temliki Sözleşmesi) ile … A.Ş.’ne (yeni unvanı … A.Ş.’dir) temlik edildiğini, müvekkili bankanın 30.06.2016 tarihinde, … A.Ş.’ne temlik ettiği … 3. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası, daha sonra … A.Ş. tarafından yenilenerek … Esasına kaydedildiğini, müvekkili bankanın 30.06.2016 tarihinde alacağını temlik etmiş olması nedeniyle bu tarihten itibaren … 3. İcra Müdürlüğünün (eski esası) … E, (yeni esası) … E sayılı dosyadaki taraf sıfatının sona erdiğini, başka bir değişle, işbu 30.06.2016 tarihli temlik işlemi ile borç münasebetinde alacaklının şahsında bir değişiklik meydana gelmiş ve müvekkili bankanın (temlik edenin) yerini yeni alacaklı … A.Ş. (yeni unvanı … A.Ş.’dir) (temellük eden) aldığını, davada taraf sıfatı da müvekkili banka’da değil, temlik alanda olmasının gerektiğini, somut olayda davacının sayın mahkemenizde dava konusu ettiği takip dosyalarının, müvekkili banka tarafından, diğer davalı … Yönetimi A.Ş.’ne (eski unvanı … A.Ş.’dir) “temlik edildiğinden haberdar olduğu” bizzat dava dilekçesindeki beyanlarıyla sabit olduğunu, işbu davayı açmadan önce sorunun giderilmesi için 02.09.2019 tarihinde … başvuru numarası ile … Arabuluculuk Bürosuna başvurduğunu … tarihli ilk ve son oturumda uzlaşma sağlan davacının … plaka sayılı aracına uygulanan haciz işlemlerinin müvekkili bankanın temlik işlemlerinden çok sonra yapılmış olup, müvekkili bankaya hiçbir şekilde kusur izafe edilemeyeceğini, davacının haksız ve yersiz davasının müvekkili banka açısından pasif husumet yokluğu nedeniyle reddine, yargılama giderleri ile ücreti vekaletin davacıya tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … vekili cevap dilekçesinde özetle;
Temlik eden dava dışı …. ile temlik alan dava dışı … A.Ş. arasında akdedilen … 12. Noterliği’nin … tarih ve … yevmiye sayılı Alacak Temlik Sözleşmesi ile … 3. İcra Müdürlüğünün … E. (Yeni esası … E.) Sayılı dosyasında mevcut alacak, alacağın tahsiline yönelik her türlü resmi merciye ve yasal yollara başvurma hakları da dahil olmak üzere dava dışı … A.Ş.’ne devir ve temlik edildiğini, devam eden süreçte … A.Ş. ile … A.Ş.’nin T.T.K. hükümleri doğrultusunda birleşmesi neticesinde … A.Ş. tüm aktif ve pasifleri ile … A.Ş.’ne devrolduğunu, birleşme işlemi 21.09.2018 tarihinde … Ticaret Sicil Müdürlüğünce tescil edilerek … tarihli Ticaret Sicil Gazetesinde ilan edildiğini, müvekkili şirket, Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurulu’nun 6858 sayı ve 21.04.2016 tarihli kuruluş izni uyarınca 03.10.2016 tarihinde kurulduğunu, müvekkili … A.Ş. 5411 sayılı Bankacılık Kanunun 143 maddesi hükmü uyarınca kuruluşunu izleyen 5 yıl boyunca “492 sayılı Harçlar Kanununa göre ödenecek harçlardan istisna olduğunu, davacı yan, haksız icra takipleri ve hacizler ile … plaka numaralı araç üzerindeki haczin kaldırılması sürecinde uğramış olduğu maddi / manevi zararın tazmini istemiyle huzurdaki davayı ikame ettiğini, müvekkil şirketin 5411 sayılı Bankacılık Kanunu’nun 143. Maddesi uyarınca BDDK izni ile kurulmuş bir finansal kuruluş olup, genel olarak Bankalar ve diğer finansal kuruluşların tahsili gecikmiş alacaklarının satın alınması tahsili ve yeniden yapılandırılması işi ile iştigal eden bir Varlık Yönetim şirketi olduğunu, davacı yan maddi tazminat istemini ispata yarar herhangi bir emare sunmadığını, manevi tazminat yönünden ise bu durumu zenginleşme aracı olarak kullanmakta olduğunu, davacının isteminin zamanaşımına uğradığını, haksız davanın reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı yana yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Deliller; …. 3. İcra Dairesi’nin … E. Sayılı icra dosyası, … 5. İcra Dairesi …, … 5. İcra Dairesi … E., … 1. İcra Dairesi …, … 1 İcra Dairesi …, … 1. İcra Dairesi …, … 5. İcra Dairesi …, … 5 İcra …, … 5. İcra … E., … 5. İcra …, … 5. İcra …, … 5. İcra …, Araç Takyidat Bilgisi, Ticaret Sicil Bilgileri, Denizbank’tan kullanılan Genel Kredi Sözleşmesi
… 3. İcra Dairesi’nin … E. Sayılı icra dosyasının incelenmesinden;
Alacaklının … ve … A.Ş olduğu, borçluların … Tic, …, … (TC Kimlik No: …) ,…, …, … Tic Ltd. Şti olduğu, takp miktarının 30.036,70-TL asıl alacak, 2.047,06-TL işlemiş faiz, 102,35-TL BSMV, 828,45-TL İhtar gideri olmak üzere toplamda 33.014,56-TL üzerinden ödeme emri düzenlendiği, davacı vekilinin … (TC Kimlik No: …) adına kayıtlı … plakalı araç üzerine konulan yakalama şerhinin kaldırılmasını talep etmiş olduğu anlaşılmıştır.
Uyap üzerinden dosyamız arasına giren diğer icra dosyalarında da dosyaların gerçek borçlusu olan …’ın TC Kimlik Numarasının …. olduğu, dosyamız davacısı …’ın TC Kimlik Numarasının … olduğu ve diğer icra dosyalarında da davacı vekilinin sehven … üzerine konulan yakalama şerhlerinin kaldırılmasını talep etmiş olduğu anlaşılmıştır.
Araç takyidat bilgisinin incelenmesinden; … plakalı aracın … TC Kimlik Numaralı …’a ait olduğu ve hususi kullanımda olduğunun belirtilmiş olduğu görülmüştür.
… Ticaret Sicil Müdürlüğü’nün… tarihli ve 586 sayılı yazısında; Tasfiye halinde … Şirketi’nin ortaklarından …’ın TC Kimlik Numarasının … olduğu belirtilmiştir.
… Ticaret Sicil Müdürlüğü’nün … tarihli ve 589 sayılı yazısında; Tasfiye Halinde … Ticaret Limited Şirketi’nin ortaklarından …’ın TC Kimlik Numarasının … olduğu belirtilmiştir.
…’den kullanılan Genel Kredi Sözleşmesinin CD kayıtlarından; … ile … Tic ve …Tic Ltd. Şti arasında düzenlenen Genel Kredi Sözleşmesi’ne … ve …’nin müşterek borçlu ve müteselsil kefil oldukları, …’ın sözleşmedeki adresinin … olduğu anlaşılmıştır.
GEREKÇE;
Taraflar arasındaki ihtilaf; Davacı tarafından aracının üzerine konulmuş yakalama ve haciz işlemlerinin haksız olduğu iddiası ile davalılar aleyhine talep edilen maddi ve manevi tazminat davasıdır.
Tüm dosya kapsamından; Davacı …’ın TC Kimlik Numarasının … olduğu, aracın üzerine yakalama şerhi ve haciz işlemi başlatılan icra takiplerinin incelenmesinden aleyhine icra takibi başlatılan …’ın TC Kimlik Numarasının … olduğu, davacı …’ın icra takiplerindeki tasfiye halindeki … Limited Şirketi ve … Şirketi ortaklarından olmadığı, icra takiplerindeki …’ın davacı … olmadığı, … plakalı aracı hususi olarak kullandığı, …’den kullandırılan Kredi Sözleşmelerinin tarafının ya da kefilinin … ile alakası olmadığı, … ile yapılan Genel Kredi Sözleşmesindeki …’ın davacı … olmadığı, ikametgahının Mersin olduğu, davacının tacir konumda olmadığı, Genel Kredi Sözleşmesinin tarafı ya da kefili olmadığı, zikredilen şirket ortaklarından olmadığı dolayısıyla haksız olarak yapılan bir işlemden dolayı maddi ve manevi tazminat davası ikame edilmiş olduğu,
Türk Ticaret Kanunun 4. maddesinde, bu kanundan doğan hukuk davalarının ticari dava sayıldığı, aynı kanunun 5. maddesinin 2. fıkrasında, bir yerde Ticaret Mahkemesi varsa Asliye Hukuk Mahkemesinin vazifesi içinde bulunan ve bu kanunun 4. maddesi hükmünce ticari sayılan davalara ticaret mahkemesinde bakılacağı hususları düzenlenmiştir.
Türk Ticaret Kanunun 3. maddesinde, “Bu Kanunda düzenlenen hususlarla bir ticari işletmeyi ilgilendiren bütün işlem ve fiiller ticari işlerdendir.” düzenlemesi getirilmiştir.
Bir hukuki işlemin veya fiilin TTK’nun kapsamında kaldığının kabul edilmesi için yasanın amacı içerisinde tanımları verilen bu kanunda düzenlenen hususlarla bir ticari işletmeyi ilgilendiren bir hukuki işlemin veya fiilin olması gerekir.
Hukuk Muhakemeleri Kanunun Asliye Hukuk Mahkemelerinin Görevleri başlıklı 2. maddesi “Dava konusunun değer ve miktarına bakılmaksızın malvarlığı haklarına ilişkin davalarla, şahıs varlığına ilişkin davalarda görevli mahkeme, aksine bir düzenleme bulunmadıkça asliye hukuk mahkemesidir. Bu Kanunda ve diğer kanunlarda aksine düzenleme bulunmadıkça, asliye hukuk mahkemesi diğer dava ve işler bakımından da görevlidir.” hükmünü içermektedir.
Somut uyuşmazlıkta davacının tacir olmadığı, genel kredi sözleşmesinin tarafı ya da kefili olmadığı, üzerine yakalama şerhi konulan aracının hususi kullanıma tahsis edildiği, aleyhine yapılan bir haksız fiilden dolayı maddi ve manevi tazminat davasının ikame edilmiş olduğu anlaşıldığından uyuşmazlığın Asliye Hukuk Mahkemesinde görülüp, sonuçlandırılması gerekmekte olduğundan davanın 6100 Sayılı HMK’nun 114/1-c ve 115/2 maddeleri gereğince usulden reddine dair karar verilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan gerekçeye göre;
1-Dava dilekçesinin HMK 114/1-c , 115/2 mad uyarınca görev yönünden usulden reddine ve Mahkememizin GÖREVSİZLİĞİNE,
2-Karar kesinleştiğinde ve HMK 20 md uyarınca 2 haftalık süre içinde talep halinde dosyanın görevli İstanbul Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine,
3-Harç, vekalet ücreti, yargılama giderleri konusunda görevli Mahkemece karar verilmesine,
Dair verilen karar davacı vekilinin ve davalı … vekilinin yüzüne karşı, diğer davalının yokluğunda gerekçeli kararın tebliğden itibaren 2 hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliyesi ( İstinaf Mahkemesi ) nezdinde İSTİNAF YOLU açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usûlen anlatıldı.25/01/2021

Katip …
(e-imza)

Hakim …
(e-imza)