Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/682 E. 2021/433 K. 23.06.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/682 Esas
KARAR NO : 2021/433

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 06/12/2019
KARAR TARİHİ : 23/06/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA VE TALEP :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili ile davalı arasında 01.02.2019- 31.05.2019 tarihleri arasında tankerle su satışı işlemimin gerçekleştiğinden davalıya 8 adet fatura düzenlendiği halde davalının hiçbir ödeme yapmadığından aleyhine … 21. İcra Müdürlüğü … E sayılı dosyası ile ilamsız icra takibi başlatıldığını, davalının süresi içerisinde borca itiraz ederek takibin durduğunu ileri sürerek itirazın iptali ile takibin devamına, %20’den aşağı olmamak üzere tazminata, yargılama masrafları ve vekalet ücretinin davalı üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP :
Davalı usulüne uygun tebligata rağmen cevap dilekçesi sunmamıştır.
DELİLLER :
… 21. İcra Müdürlüğünün … E sayılı dosyası, SGK 23/12/2020 tarihli yazısı, bilirkişi raporu.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ KABUL VE GEREKÇE:
Davacı tarafından açılan dava, İİK 67.maddesine dayalı itirazın iptali davasıdır.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık, davacının davalıya tankerle su satışı nedeniyle düzenlediği faturalara dayalı olarak davacının davalıdan alacaklı olup olmadığı, alacağı var ise asıl alacak ve faiz miktarları hususlarındadır.
İlgili … 21. İcra Müdürlüğünün… E sayılı dosyasının incelenmesinde, davacı alacaklı tarafından davalı borçlu aleyhine 21/10/2019 tarihinde faturalardan kaynaklanan 2.410,51 TL alacağın asıl alacağa takip tarihinden itibaren işleyecek kanuni faizi ile tahsili için ilamsız icra takibi başlatıldığı, ödeme emrinin davalı borçluya 25/10/2019 tarihinde tebliğ edildiği, davalı borçlunun 01/11/2019 tarihli itiraz dilekçesinde özetle, faturalarda belirtilen malların kendilerine teslim edilmediğini, alacaklı görünene borçlarının bulunmadığını ileri sürdüğü, davacı alacaklının iş bu davayı açmakta hukuki yararı bulunduğu, takibin yetkili icra dairesinde yapıldığı, geçerli haciz yolu ile ilamsız genel takip bulunduğu, borçlu tarafından yasal süresi içerisinde yapılmış ve takibi durdurmuş geçerli bir itiraz olduğu, davanın bir yıllık yasal süresi içerisinde açıldığı, itirazın iptali davasının koşullarının oluştuğu anlaşılmıştır.
Deliller toplandıktan sonra ticari defter ve belgeler üzerinde inceleme yapılmak suretiyle mahkememizce belirlenen uyuşmazlık konularında bilirkişi raporu düzenlemesi için dosya mali müşavir…’ya tevdi edilmiş, bilirkişi tarafından sunulan kök ve tamamlayıcı ek raporda özetle; Davacı ticari defterlerinin 6102 sayılı TTK ilgili hükümleri yönünden usulüne uygun tutulmuş olduğu, taraflar arasında yazılı olmayan cari hesap benzeri bir ticari münasebet (açık hesap ilişkisi) bulunduğu, açık hesap ilişkisinin önceki borçlar tahsil edilmemesine rağmen taraflar arasındaki ticari ilişkinin devam etmesi durumu olduğu, açık hesap ilişkisinde tarafların tek taraflı ya da karşılıklı olarak alacaklarını hesaba kaydedip belirli hesap dönemlerine bağlı kalmaksızın hesaplaşma yaptıklarını, davacının yevmiye defterinde takip tarihi itibariyle davalıdan 2.544,50 TL alacaklı olduğunun kayıtlı olduğu, dava konusu 8 adet fatura bulunduğu, bu faturaların sevk irsaliyeleri incelendiğinde, irsaliyeleri davalı adına teslim alanların davalı yetkilisi veya davalı çalışanı olduğuna dair irsaliye teslim alan kısmında sadece imzalar bulunduğu, teslim alanlarca isim yazılmadığı, davacının takip öncesi 50,51 TL işlemiş faiz talep ettiği ancak davacının faiz talep edebilmesi için davalıyı temerrüde düşürmesi gerektiği, fatura bedelinin ödenmesini içerir bir ihtarname mevcut olmadığından davacının takip öncesi faiz talebinin yerinde olmadığı, takip tarihi ile temerrüt söz konusu olduğundan takip tarihi itibarı ile faize hükmedilmesi gerektiği, davalı taraf ticari defterlerini sunmadığından cari hesap özeti anlamında tarafların kayıtlarını karşılaştırma olanağı bulunamadığı, davacının, davalıdan 2.360,00 TL alacaklı olduğu, davacının 50,51 TL takip öncesi işlemiş faiz talebinin fazla ve yersiz talep olduğu, 2.360,00 TL asıl alacağa takip tarihinden itibaren 3095 sayılı yasa gereği yıllık %9 oranından başlayacak yasal faiz işletilmesi gerekeceği beyan edilmiştir.
Bilirkişi kök ve ek raporları, dosya kapsamına uygun, ayrıntılı, açıklayıcı ve hüküm kurmaya elverişlidir.
İtirazın iptali davası yargılama usulü bakımından genel hükümlere tabidir. İspat yükü kanunda özel bir düzenleme bulunmadıkça iddia edilen vakıaya bağlanan hukuki sonuçtan kendi lehine hak çıkaran tarafa aittir. Kanuni bir karineye dayanan taraf sadece karinenin temelini oluşturan vakıaya ilişkin ispat yükü altındadır. Kanunda ön görülen istisnalar dışında karşı taraf kanuni karinenin aksini ispat edebilir. (HMK m.190). İtirazın iptali davasında ispat yükü kural olarak davacı alacaklıdadır. Ancak borçlunun itirazındaki beyana göre ispat yükü yer değiştirebilir. Borçlu itirazın iptali davasına karşı vereceği cevapta ödeme emrine itiraz ederken bildirmiş olduğu itiraz sebepleri ile bağlı değildir, borçlu her türlü borca itirazını ödeme emrine itirazından bağımsız olarak ileri sürebilir.
Somut olayda, davalı borçlu icra dosyasına itirazında faturalarda belirtilen malların kendilerine teslim edilmediğini, borçlarının bulunmadığını ileri sürmüş, cevap dilekçesi sunmamıştır. Davalı borçlu faturalarda belirtilen malların kendilerine teslim edilmediğine ilişkin itiraz sebebini kanıtlamakla yükümlüdür. Davalı bu yönde herhangi bir delil ibraz etmemiştir. Dava konusu faturaların sevk irsaliyelerini davalı adına teslim alanların davalı yetkilisi veya davalı çalışanı olduğuna dair irsaliye teslim alan kısmında sadece imzalar bulunduğu, teslim alanlarca isim yazılmadığı görülmekte ise de davalı tarafın faturaları teslim almadığı yönünde herhangi bir itiraz bildirmemiştir. Davacının ticari defterleri ile davacının davalıdan 2.360 TL asıl alacağı bulunduğu tespit edildiğinden davacının davalıyı temerrüde düşürmemiş olması nedeni ile işlemiş faiz talep edemeyeceği dikkate alınarak davanın kısmen kabulü kısmen reddi ile, davalı tarafından … 21. İcra Müdürlüğünün … E sayılı icra dosyasına yöneltilen itirazın 2.360 TL asıl alacak yönünden iptaline ve takibin bu miktar üzerinden devamına, geçerli bir ilamsız genel icra takibinin varlığı, borçlunun yedi günlük süre içerisinde ödeme emrine itiraz etmiş olması, bir yıl içinde açılmış bir itirazın iptali davası bulunması, davacı alacaklının tazminat istemini dava dilekçesinde açıkça talep etmiş olması ve takip konusu alacağın miktarının belli (likit) olması dikkate alınarak borçlunun itirazının haksız olması nedeniyle asıl alacağın %20’si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Açıklanan yasal, gerektirici nedenlere göre;
Davanın kısmen kabulü kısmen reddi ile, davalı tarafından … 21. İcra Müdürlüğünün … E sayılı icra dosyasına yöneltilen itirazın 2.360 TL asıl alacak yönünden iptaline ve takibin bu miktar üzerinden devamına, asıl alacağın %20’si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Harçlar Kanununca alınması gerekli 161,21 TL ilam harcından peşin yatırılan 44,40 TL harcın mahsubu ile bakiye 116,81 TL harcın davalıdan alınarak hazineye gelir kaydedilmesine,
Davacı tarafından yatırılan 44,40 TL peşin harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A-13,14. Maddeleri ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği 26.maddesi gereğince Adalet Bakanlığı bütçesinden karşılanan 1.096,28 TL arabuluculuk ücretinin davanın kabul / ret oranına göre 1.073,30 TL’sinin davalıdan, 22,98 TL’sinin davacıdan alınarak hazineye gelir kaydedilmesine,
Karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T gereğince 2.360,00 TL avukatlık ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Davacı tarafından yapılan 44,40 TL başvuru harcı, 900,00 TL bilirkişi ücreti, 117,00 tebligat giderlerinden oluşan toplam 1.061,40 TL yargılama giderlerinden davanın kabulü oranında 1.039,15 TL sinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, kullanılmayan bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
Dair kesin olmak üzere davacı vekilinin yüzüne karşı verilen karar açıkça okunup anlatıldı. 23/06/2021

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır