Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/654 E. 2021/662 K. 12.10.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/654 Esas
KARAR NO : 2021/662

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 05/12/2014
KARAR TARİHİ : 12/10/2021

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacılar vekili dava dilekçesinde ve duruşmalarda özetle; 24/04/2014 tarihinde müvekkillerinin desteği olan … ‘un sevk ve idaresindeki … plaka sayılı otomobil ile … ilinden … ilçesine doğru seyir halinde iken … köyü, … Mevkine geldiğinde direksiyon hakimiyetini kaybetmesi sonucu ölümlü ve maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiğini, müvekkillerinin desteği olan …’un hayatını kaybettiğini, müvekkillerinin zararının tam ve kesin olarak belirlenebilmesinin mümkün olduğu anda arttırılmak üzere asgari 1000 TL maddi tazminatın dava tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmişir
Davalı vekili cevap dilekçesinde ve duruşmalarda özetle; 24.04.2014 tarihinde meydana gelen olayla ilgili davacı … ‘a vekaleten … tarafından Sigorta Tahkim Komisyonuna … numaralı dosya ile başvuruda bulunulduğunu, işbu tahkim dosyası ile görülen dosya aynı olay ve aynı taleplere istinaden davacı … tarafından müvekkil şirket aleyhine açıldığını, bu nedenle davacı … yönünden derdestlik itirazında bulunduklarını, bu davacı yönünden davanın reddine karar verilmesini, Tahkim Komisyonu tarafından yapılan yargılamada alınan bilirkişi raporunda tespit edilen tutar tüm poliçe limitimizi aşacak şekilde olup müteveffanın annesi ve babasının paylarının da poliçe limiti içerisinde paylaştırılması gerektiği Tahkim dosyasına bildirildiğini, kaza sonucu meydana gelen vefat olay nedeniyle müvekkil şirketten çok sayıda tazminat talebi mevcut olduğunu, tüm talepler kişi başına teminat limitini aşmamak üzere birlikte değerlendirilmesi gerektiğini, Karayolları Trafik Kanunu Madde 96 – “Zarar görenlerin tazminat alacakları, sigorta sözleşmesinde öngörülen sigorta tutarından fazla ise zarar görenlerden her birinin sigortacıya karşı yöneltebileceği tazminat talebi, sigorta tutarının tazminat alacakları toplamına olan oranına göre indirime tabi tutulur.” şeklinde olduğunu, davacıların talepleri zorunlu mali sorumluluk sigorta poliçesi teminatı dışında olduğunu, davacıların destekten yoksun kalma tazminatı talep hakkı bulunmadığını, davacılara müteveffanın sürekli olarak desteğinin olduğunun yazılı şekilde kanıtlanması gerektiğini, davacıların murisi takması zorunlu emniyet kemeri takmadığından müterafik kusuru bulunduğunu, kabul anlamına gelmemek üzere müterafik kusurunun tazminat hesabından düşülmesi gerektiğini, davanın açılmasına sebebiyet vermemiş bulunan müvekkil şirket aleyhine yargılama giderlerine, faize ve vekalet ücretine hükmolunmamasını, haksız ve hukuki dayanaktan yoksun davacıların taleplerinin reddine, müvekkili şirket dava açılmasına sebep olmadığından tüm yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı yana tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davacılar vekili 26/06/2015 tarihli duruşmada;” dava dilekçemizi tekrar ederiz, dava dilekçesinde müteveffa …’un mirasçlarından olan eşi de davacı olarak yazılmıştır. Ancak biz sadece davacılar … ve … yönünden dava açtık, … yönünden dava açmamıştık, maddi hata olarak yazılmıştır, bu hususun düzeltilmesini talep ediyorum,”şeklinde beyanda bulunmuştur.
Mahkememizin 16/02/2016 tarihli ara kararı gereğince dosya aktüer bilirkişiye tevdi edilmiş, bilirkişi tarafından ibraz edilen 21/11/2016 teslim tarihli raporda özetle; Hukuki durumun ve delillerin takdiri Sayın Mahkemeye ait olmak üzere 24.04.2014 tarihinde meydana gelen Trafik kazası sonucu vefat eden …’un geride kalan hak sahiplerinden; a) Davacı Baba …’un Poliçede beliryenen KTeminatkla sınırlı olarak Nihai ve Gerçek Maddi zararının (38.997,34)TL.den ibaret bulunduğu, b) Davacı Anne … ’un Poliçede belirlenen Teminatla sınırlı olarak Nihai ve Gerçek Maddi zararının (54.025,37)TL.den ibaret bulunduğu, yönünde görüş ve kanaatte bulunmuştur.
Bilirkişi raporu davacılar vekiline ve davalı vekiline HMK 281 ve 186 madde meşruatlı davetiye ile tebliğ edilmiştir.
Davacılar vekili uyaptan gönderdiği 22/11/2016 tarihli harçlandırılmış ıslah dilekçesinde özetle; Müteveffanın babası davacı … için 38.997,34 TL, müteveffanın annesi davacı … için 54.025,37 TL destekten yoksun kalma tazminatının dava tarihinden itibaren işletilecek yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davacılar vekilinin ıslah dilekçesinin davalı vekiline tebliğe çıktığı,tebliğ edilerek parçasının döndüğü görülmüştür.
Mahkememizce yapılan yargılama sonucunda 16/06/2017 tarih ve 2014/1606 Esas, 2017/571 Karar sayılı kararımız ile; Davacılardan … hakkında açılan davanın HMK 114/1-f maddesi uyarınca reddine, Davacılar … ve … yönünden açılan davanın kabulüne, dava ve ıslah dilekçesine göre sigorta poliçe teminat bedeli ile sınırlı olmak üzere; Davacı baba … için 38.997,34 TL, Davacı anne … için 54.025,37 TL alacağın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacılara verilmesine karar verilmiştir.
Mahkememizce verilen 16/06/2017 tarih ve 2014/1606 Esas, 2017/571 Karar sayılı kararın istinaf edilmesi üzerine dosya BAM’a gönderilmiş olup İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesi’nin 2017/1769 esas 2019/3526 karar sayılı ilamı kaldırılmıştır.
Dava, tek taraflı trafik kazası nedeni ile destekten yoksun kalma tazminatı istemine ilişkindir.
İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesi’nin 2017/1769 esas 2019/3526 karar sayılı ilamı doğrultusunda Mahkememizin 03/11/2020 tarihli ara kararı gereğince dosya rapor hazırlanmak üzere aktüer bilirkişiye tevdi edilmiş, bilirkişi tarafından ibraz edilen 11/01/2021 teslim tarihli raporda özetle; “24.04.2014 tarihinde meydana gelen Trafik kazası sonucu vefat eden …’un geride kalan hak sahiplerinden;
a) Davacı Baba …’un Poliçede belirlenen Teminatkla sınırlı olarak Nihal ve Gerçek Maddi zararının 30.062,77 TLden ibaret bulunduğu,
b) Davacı Anne … ‘un Poliçede belirlenen Teminatla sınırlı olarak Nihal ve Gerçek Maddi zararının 42.430,04 TL’den ibaret bulunduğu” yönünde görüş ve tespitlerde bulunulmuştur.
Mahkememizin 01/06/2021 tarihli ara kararı gereğince dosyamız sigorta tahkim komisyonu hakem heyeti kararının kesinleşmemiş olduğu varsayılarak önceki celse ara kararımız doğrultusunda ve hakem heyeti kararına esas olan bilirkişi raporunun düzenlendiği tarihteki veriler nazara alınmak sureti ile ihtimalli olarak ek rapor düzenlenmek üzere yeniden aktüer bilirkişiye tevdi edilmiş, bilirkişi tarafından ibraz edilen 13/07/2021 tarihli raporda özetle; “Sigorta Takim Hakem Heyeti kararına esas olan bilirkişi raporunun düzenlendiği tarih olan 08.04.2015 deki veriler nazara alınmak sureti ile
24.04.2014 tarihinde meydana gelen Trafik kazası sonucu vefat eden …’un geride kalan hak sahiplerinden;
a) Dava dışı Eş …’un Poliçede belirlenen Teminatla sınırlı olarak Nihai ve Gerçek Maddi zararının (202.742,00)TL’den ibaret bulunduğu,
b) Davacı Baba …’un Poliçede belirlenen Teminatla sınırlı olarak Nihai ve Gerçek Maddi zararının (27.523,60)TL.den ibaret bulunduğu,
c) Davacı Anne …’un Poliçede belirlenen Teminatla sınırlı olarak Nihai ve Gerçek Maddi zararının (37.734,40)TL.den ibaret bulunduğu” yönünde görüş ve tespitlerde bulunulmuştur.
Bu kapsamda yapılan yargılama, kaldırma ilamı, alınan bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamının birlikte değerlendirilmesi neticesinde; 24/04/2014 tarihinde davacıların desteği olan … ‘un sevk ve idaresindeki otomobil ile seyir halinde iken direksiyon hakimiyetini kaybetmesi sonucu tek taraflı ölümlü ve maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiği, kazada …’un hayatını kaybettiği, dava dosyasında bulunan 24/04/2014 tarihli Kaza Tesbit Tutanağına göre davalı … Sigorta A.Ş.ye sigortalı … Plakalı araç sürücüsü müteveffa …’un 2918 sayılı KYTK.nun 52/1-b maddesinde açıklanan Trafik kurallarını ihlal etmesi sonucu kusurlu olduğunun belirtildiği, … CBS’nin … soruşturma ve … Karar nolu takipsizlik dosyası içinde mevcut 19/09/2014 tarihli kararında müteveffanın kendi dikkatsizliği ve kusurlu hareketi sonucu kazanın meydana geldiği belirtilerek Kovuşturmaya Yer olmadığına dair karar verildiği belirtilmiştir. Bu duruma göre tek taraflı meydana gelen kazanın oluşumunda müteveffanın tamamen ve %100 kusurlu olduğu kanaatine varılmıştır.
Mahkememizce BAM ilamı doğrultusunda aktüer bilirkişiden dosya içerisinde yer alan Sigorta Tahkim Komisyonu Hakem Heyeti dosyası kapsamında alınan aktüerya bilirkişi raporu da değerlendirilerek poliçe kapsamında tazminat talep eden her bir kişi yönünden gerçek destekten yoksun kalma tazminatları belirlenip KTK’nın 96. Maddesine göre poliçe limiti kapsamında paylaştırma yapılarak tazminat miktarlarının hesaplanması sağlanmış, buna göre bilirkişiden alınan 13/07/2021 tarihli raporun hüküm kurmaya elverişli olduğu kanaatine varılarak yapılan hesaplamalara itibar edilmiş, ayrıca davacılar vekilinin 26/06/2015 tarihli duruşmadaki beyanları da nazara alınarak davacılardan … hakkında açılan davanın HMK 114/1-f maddesi uyarınca reddine, davacılar … ve … yönünden açılan davanın kısmen kabulüne, davacı baba … için 27.523,60 TL, davacı anne … için 37.734,40 TL destekten yoksun kalma tazminatının dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte ve sigorta poliçesi ile sınırlı tutulmak kaydı ile davalıdan alınarak davacılara verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Açıklanan gerekçeye göre;
1-Davacılardan … hakkında açılan davanın HMK 114/1-f maddesi uyarınca reddine,
2-Davacılar … ve … yönünden açılan davanın kısmen kabulüne, davacı baba … için 27.523,60 TL, davacı anne … için 37.734,40 TL destekten yoksun kalma tazminatının dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte ve sigorta poliçesi ile sınırlı tutulmak kaydı ile davalıdan alınarak davacılara verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine,
3-Karar tarihine göre alınması gereken 4.457,77 TL harçtan peşin alınan 339,51 TL ( Peşin harç + ıslah harcı ) harcın mahsubu ile bakiye 4.118,26 TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydedilmesine,
4-Davacılar tarafından yatırılan 339,51 TL peşin harç masrafının davalıdan tahsili ile davacılar … ve …’a verilmesine,
5-Davacı … duruşmalarda kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi hükümleri gereğince hesaplanan 4.128,54 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile bu davacıya verilmesine,
6-Davacı … duruşmalarda kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi hükümleri gereğince hesaplanan 5.660,16 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile bu davacıya verilmesine,
7-Davalı kendisini duruşmalarda vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihi itibarıyla yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince ret edilen miktar yönünden hesaplanan 4.164,71 TL vekalet ücretinin davacılardan tahsili ile davalıya verilmesine,
8-Davacıların yapmış olduğu toplam 729,70 TL yargılama giderinin davanın red/kabul oranına göre 511,90 TL’sinin davalıdan tahsili ile davacılar … ve …’a verilmesine,geri kalan miktarın davacılar üzerinde bırakılmasına,
9-Davacılar tarafından yatırılan ve artan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacılara iadesine,
10-Davalı tarafından yatırılan ve artan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davalıya iadesine,
Dair verilen karar taraf vekillerinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğden itibaren 2 hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliyesi ( İstinaf Mahkemesi ) nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usülen anlatıldı. 12/10/2021

Katip Hakim
(e-imza) (e-imza)