Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/636 E. 2020/602 K. 26.11.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ .

ESAS NO : 2019/636 Esas
KARAR NO : 2020/602

DAVA : Alacak (Satım Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 11/08/2017
KARAR TARİHİ : 26/11/2020

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Satım Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; dava dışı …nin … nolu … poliçesinin müvekkili … nezdinde olduğunu, Sigortalı şirketçe 10.09.2016 tarihinde hasar ihbarında bulunulduğunu, … gemisinin baş ana makinasında paslanma hasarı bulunduğu belirtilmiş ve hasarın tazmininin talep edildiğini, yapılan eksper incelemesi sonucunda makinanın hatalı imal edildiği ve ayıplı olduğunun anlaşıldığını, eksper incelemesinde belirlenen 1.125.996 USD ibraname karşılığı 25.01.2017 tarihinde sigortalı şirkete ödendiğini, dava konusu makinayı satan … Ltd Şti., dava konusu gemi motorunu üreten şirketinde … şirketi olduğunu, davalılardan birinin üretici diğerinin distribütör ve satıcı olarak müşterek ve müteselsilen ayıplı imalat yaptıkları için meydana gelen hasardan sorumlu olduklarını ancak davalıların makinanın ayıplı üretildiğini kabul etmediklerini, makinanın hurda bedeli üzerinden bile alınmadığını, müvekkili şirketin sigortalısına ödeme yapıp ibraname ve temlikname alarak, TTK 1472. Madde gereği hem halef, hem temlik alan sıfatıyla davacı sıfatına ve taraf ehliyetine sahip olduğunu, müvekkili şirketçe Davalı … Ltd Ştinden 31.01.2017 tarihinde 1.125.996,00 USD talep edildiğini, bu yazıya 16.02.2017 tarihli noter ihtarıyla cevap verildiğini ve bugüne kadar müvekkili şirkete bir ödeme yapılmadığını, BK kanunu 219.231 madde BK.125. madde gereği davalılar satıcı ve üretici olarak ayıplı maldan doğan zarardan ötürü müştereken ve müteselsilen sorumlu olduklarını bu nedenle 1.125.996,00 USD nin ödeme tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davalıların tespit edilecek mal varlığı üzerine HMK 389-390 maddeleri gereği teminatsız olarak ihtiyati tedbir konulmasına karar verilmesini, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalılara yükletilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı … Şirket Vekili Davasında;
Davalı … Ltd, Şti vekili cevap dilekçesinde özetle; Müvekkili ile dava dışı … arasında 19/12/2014 tarihli satım sözleşmesi akdedildiğini, sözleşme kapsamında müvekkili tarafından dava dışı şirkete 2 gemi için toplam 4 adet ana makineyi çalışma testleri yapılarak çalışır vaziyette 22/04/2016 tarihinde teslim ettiğini, makinelerin tesliminden sonra ” … ” … seri nolu makinenin belirli bölgelerinde paslanma ve karıncalaşma tespit edildiğini, bunun üzerine müvekkili ile makine üretici firma yetkilileri ile birlikte sistem ve elemanları üzerinde bir takım testler yapıldığını, makine dahilinde paslanmaya neden olacak herhangi bir su kaçağı bulunmadığını, akabinde dava dışı şirketin müvekkilinden gizli tek taraflı olarak mahkemeye başvurarak, son derece yüselsel ve taraflı bir şekilde rapar istihsal ettiğini, davacının üretim hatasına dayalı olarak sigortalı dava dışı şirkete ödeme yaptığını belirterek, makinenin ayıplı olduğunu ispat eden hiçbir delil sunmadan rucu davası açtığını, ayıp iddiasında bulunan tarafın bu iddiasını ispatla yükümlü olduğunu, dava dışı şirketin tek taraflı ve yanlı olarak aldığı raporda iddia konusu hasarın üretim hatasından kaynaklandığının ispat edilemediğini, ancak bahse konu eksper raporunda hasarın dava dışı şirketin kusurundan kaynaklandığını tespit ettiğini, makinedeki korosyonun sebebinin dava dışı şirketin makineye sonradan deniz su girmiş olabileceği kanaatine vardığını, davanın ayıplı maldan doğan tazminat istemine ilişkin olduğunu, davalı tarafça açıkça ve örtülü olarak kabul edilmiş olmadıkça, çözümün özel veya teknik bir bilgiyi gerektiren konularda davacı tarafça tek taraflı olarak yaptırılan delil tespiti sonucu düzenlenen bilirkişi raporuna göre hüküm verilemeyeceğini, davacının üretim hatası iddiasına dayandığını ancak hangi parçada veya sistemde nasıl bir üretim hatası olduğunu ortaya koymadığını, sigorta şirketinin dava dışı şirkete ödeme yaparken arasındaki poliçe çerçevesinde makinenin hasarının neden kaynaklandığını araştırmadan ve bunu tespit etmeden sigorta poliçesi kapsamında olmadığı halde hatır ödemesi yapabileceğini, ancak bu durumun davacı … şirketinin davada davasını ispat ile yükümlü olduğu gerçeğini ortadan kaldırmayacağını, müvekkilinin karşı tarafa ayıp iddiasını ispat için her türlü imkan tanıdığı halde ayıp iddiası ispatlanamadığından davanın reddine karar verilmesi gerektiğini, davayı kabul anlamına gelmemekle beraber ayıp ihbarının süresinde yapılmadığını beyan ederek müvekkilince teslim edilen makinede herhangi bir üretim hatası olmadığını, makine karterindeki korosyonon tersane yetkilileri tarafından makineye sonradan deniz suyu karışmış yağ veya doğrudan deniz suyu konulması sebebiyle gerçeklerdiğini, davacının davasını ispat edemediğini beyanla davanın reddine yargılama gideri ve vekalet ücretinin davacı üzerine bırakılmasını talep etmiştir.
Davalı … …, Vekili Davasında;
Davalı … … vekili cevap dilekçesinde özetle; Müvekkili şirketin huzurdaki dava kapsamında taraf sıfatı (husumet ehliyeti) olmadığını, bu nedenle müvekilleri şirketi yöneltilen uyuşmazlığın ana dava dosyasından tefrik edilerek müvekkili şirket yönenden taraf sıfatı yokluğu nedeni ile reddine karar verilmesi gerektiğini, aksi taktirde usulüne uygun ileri sürülen tahkim ilk itirazı uyarınca davanın görevsizlik nedeniyle reddi gerektiğini, müvekkilinin bahsi geçen sözleşmenin tarafı olmadığını, müvekkili şirketi ile diğer davalı arasında ayrı bir sözleşme ilişkisi olduğunu, müvekkili şirketin tarafı olmadığı bir sözleşmede yer alan yetki şartı nedeniyle kendisi aleyhine İstanbul Asliye Ticaret Mahkemeleri nezdinde dava açılmasının hukki dayanağı olmadığını, müvekkilinin yasal yerleşim adresinin Amerika Birleşik Devletleri olduğunu, uyuşmazlığı çözmeye Amereki Birleşik Devletleri Mahkemelerinin yetkili olduğunu ,esasa ilişkin beyanında ise davacının makineyi ayıplı bulduğundan bahisle tazminat talebinde bulunduğunu ancak iddiasını kanıtlayacak somut vaıka ve delilleri ortaya koymadığını, davacının dosyaya ibraz ettiği müvekkilinin yokluğunda alınan raporu delil olarak sunduğunu, ancak bu belgelerin davacının iddialarını ispatlamaya yeterli olmadığını, müvekkili şirket tarafından 26/09/2016 tarihli basınç testi teklifi ile 30/09/2016- 01/10/2016 tarihlerinde yapılan testlerin Türkiyede ekipmanların olmaması nedeniyle müvekkili şirket yetkilileri ile dava dışı … yetkililerinin katılımı ile … gerçekleştirildiğini, yapılan bu testlerde makine bileşeni hatasını gösterir hiçbir delil bulunmadığını, deniz suyunun makineye bir dış kaynaktan eklendiği kanaatine varıldığını, ihbar olunan … tarafından hazırlanan raporun hiçbir tenkin inceleme yada test sonucu ortaya koymamakta yalnızca bir kısım notlardan oluştuğunu, davacı … şirketinin eksper raporunun hazırlanması aşamasında müvekkili şirket ile görüşülmeden hazırlandığını, bahsi geçen eksper raporundan müvekkilinin haberdar edilmediğini, davacının müvekkilimizin şirketin makine hurdasını almaktan vazgeçtiği ve bunun da davacının ayıp iddalarını desteklediği yönündeki beyanlarının gerçeğe aykırı olduğunu beyanla davaya konu taleplerin haksız , mesnetsiz ve hukuka aykırı olduğundan davanın esastan reddine karar verilerek yargılama gideri ve vekalet
ücretinin davacı üzerine bırakılmasını talep etmiştir.
İhbar olunan …AŞ Vekili Davasında;
İhbar olunan …AŞ Vekili dilekçesinde özetle; Müvekkilinin dava konusu hasarın meydana gelişine ve tespitene ilişkin elindeki bilgi ve belgelerin tamamını sigortacısı davacıya verdiğini, devamında sigorta tazminatını davacıdan tahsil ederek elinde kalan hasarlı makineyi dava dışı başka bir firmaya satarak teslim ettiğini, müvekkili elinde davanın tarafları arasındaki ihtilaf ile ilgili bir delil bulunmadığını beyan etmiştir.
Deliller :
Bilirkişi raporları. Ekspertiz raporu, Danimarka’da yapılan test, poliçe, taraflarca sunulan tüm belgeler.
GEREKÇE :
Dava, ayıplı imalata dayalı TTK md. 1472 uyarınca rücuen tazminat istemine ilişkindir.
Dava dışı …nin … nolu Tekne İnşaat poliçesi davacı … nezdinde sigortalanmıştır.
Sigortalı şirketçe 10.09.2016 tarihinde hasar ihbarında bulunulmuştur. … gemisinin baş ana makinasında paslanma hasarı bulunduğu belirtilmiş ve hasarın tazmini talep edilmiştir. Davacı tarafından makinanın hatalı imal edildiği ve ayıplı olduğu tespiti ile belirlenen 1.125.996 USD sigortalıya ödenmiştir. TTK md.1472 uyarınca halefiyete dayalı olarak eldeki dava alınmıştır.
Hasar gören makinenin ayıplı olup olmadığı, üretim hatası bulunup bulunmadığı hususunda konusunda uzman bilirkişi heyetinden uzmanlık raporu alınmıştır. Alınan bilirkişi raporu, dosya kapsamına uygun somut bilgi ve belgeye dayalı, tarafların ve hakimin denetimine açık ve değerlendirmenin gerekçelerinin bilimsel verilere uygun olduğu kanaati ile mahkememizce değerlendirmeye esas alınmıştır.
Bilirkişi raporunda; … Sulh Hukuk Mahkemesi … D.İş Dosyası, 02.12.2016 Tarihli Bilirkişi Raporu, 21.06.2017 Tarihli Bilirkişi Ek Raporu ve 12.12.2016 Tarihli … Sigorta Ekspertiz Raporundaki tespitler tartışılarak varsa eksik yanları, hatalı tespitleri gerekçeli bir şekilde değerlendirilerek ortaya konulmuştur.
Davacı … şirketinin eksperinin, makineye Danimarka’da yapılan basınç testinin sıcak su ile yapılmadığı yönünde itirazlarda bulunmuştur. Bu hususta bilirkişi raporunun 10-11 sayfalarında ayrıntılı açıklamada bulunulmuştur. Sigorta ekspertiz raporunun 15. sayfasında sıcak su test talebinin tersane tarafından geri çekildiği belirtilmiştir. Sıcak su test talebinin geri çekilmesi, kusurun belirlenmesi amaçlı soğuk su ile yapılmış olan basınç testlerinin prosedüre uygun olarak tamamlanması, makinanın karterine karışan suya neden olabilecek bir kusura rastlanmamış olması nedeniyle makinenin ayıplı olmadığı, yapılan testin yeterli olduğu sonucuna ulaşılmıştır.
Mahkememizce yapılan bilirkişi incelemesinden önce alınan rapor Danimarka’da yapılan basınç testinden önce alınmıştır. Dolayısıyla anılan testin sonuçları 2016 ve 2017 tarihli raporlarda değerlendirilmemiştir. Bu nedenle mahkememizce alınan bilirkişi raporunda yapılan;
“1- Davacı şirketin sigortalısı … ile I. Davalı … Ltd. Şti. arasında yapılan 19.12.2014 tarihli makine satış sözleşmesine uygun olarak makinenin tesliminin yapılmasından önce 02.03.2016 tarihinde makinenin klas kuruluşu … tarafından birtakım test sürecine tabi tutulduğu, yapılan testlerde bir anormalliğe rastlanmadığı,
2- Bahse konu makinenin daha sonra 22.04.2016 tarihinde gümrük işlemleri tamamlanarak davacının … teslim edildiği,
3- 25.07.2016 tarihinde dava dışı …tarafından … davalının tersaneye davet edildiği, 01.08.2016 ilâ 04.08.2016 tarihleri arasında makine devrelerinde yapılan kontrollerde, yağlama yağı sirkülasyonunun sağlandığı, yağlama yağı içinde su ve makinada herhangi bir kaçak tespit edilmediği,
4- Böylece dava konusu makinenin davacının selefi tersaneye tüm tarafların (klas, tersane, satıcı) katılımı ile çalıştırılarak usulüne uygun bir şekilde teslim edildiği,
5- Ancak teslimden sonra, makinanın çalıştırılmadığı sırada, gemi tersanede bekleme döneminde iken, karter yağına deniz suyunun karışmış olması nedeniyle makinenin hasarlandığı, nitekim 12.12.2016 tarihli sigorta Ekspertiz Raporu’nun 5. sayfasında da makinenin yağlama yağına muhtemelen son çalıştırma sürecinden sonra kötünıyetli kişiler tarafından makineye tuzlu su konulmuş olabileceği şeklindeki kanaat ile bu durumun doğrulandığı,
6- Makina karterinde deniz suyu karışarak slaç (çamur) haline gelmiş yağlama yağının, makinanın son kez çalıştırıldığı tarih olan 15.08.2016 sonrasında makinanın ön yağlama pompası devreye alınarak makina içinde sirküle ettirildiği ve bu yağın dolaştığı veya aktığı yüzeylerde pas ve pitîngleşmeye sebep olduğu,
7- Türkiye’de 2 sefer, Danimarka’da da 1 sefer olmak üzere toplam 3 ayrı basınç testine tabi tutulmuş olan yağ kulerinde (yağ soğutucusu) herhangi bir kaçak/sızıntı tespitinin yapılamamış olmasından hareketle, dava konusu makinanın yağ kulerinin (yağ soğutucusu) sağlam olduğu,
8- İmalatçı … tarafından makinanın kusurunun belirlenmesi amaçlı yapılan basınçlı su testlerinin, tersaneye sundukları ve tersane tarafından da kabul edilmiş olan test prosedürüne uygun olarak tamamlandığı ve makina elemanlarında makinanın karterine karışan suya neden olabilecek bir kusurun tespit edilememiş olduğu,
9- Dava konusu hasarın sebebi olan makinanın karterindeki yağlama yağına deniz suyu karışması ile ilgili Türkiye’de tersanede ve Danimarka’da …’nin yetkili servisinde yapılan testlerde bir hata tespit edilemediği,
10- Zaten makinanın soğutma sisteminin özelliği nedeniyle, makinanın karterindeki yağlama yağına deniz suyu karışmasının mümkün olamayacağı,”
tespitler mahkememizce de benimsenmiştir.
Bu kapsamda;
… gemisinin baş ana makinasında meydana gelen paslanmanın üretim hatasından kaynaklanmadığı, hasarın meydana gelmesinde davalılara atfedilecek herhangi bir kusurun bulunmadığı ve buna bağlı olarak davacı sigortacının halefiyet hakkının doğmadığı kabul edilmekle davanın reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM; Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-) Davanın REDDİNE,
2-)Davacı tarafından yatırılan 67.934,30.TL. Peşin+ıslah harç dan 54,40.TL.karar ve ilam harcının mahsubu ile bakiye 67.879,9.TL. harcın karar kesinleştiğinde talep halinde davacı tarafa iadesine,
3-) AAÜT md. 13/4 uyarınca 3.400,00 TL maktu vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile müştereken ve müteselsilen bu davalılara verilmesine,
4-)Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
5-) Davalı … tarafından yapılan 36,60.TL yargılama giderinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6-) Davalı … Şirket tarafından yapılan 5,20.TL yargılama giderinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
7-)Taraflarca yatırılan ve artan gider avansının karar kesinleştiğinde bakiye kısmının yatıran tarafa iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı verilen karara karşı, gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süre içerisinde mahkememize veya başka bir yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek istinaf dilekçesi ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 26/11/2020

Başkan …
(e-imza)

Üye …
(e-imza)

Üye …
(e-imza)

Katip …
(e-imza)