Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/59 E. 2020/662 K. 23.12.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2019/59 Esas
KARAR NO : 2020/662

DAVA : Rücuen Tazminat (Mal Sigortası Kaynaklı)
DAVA TARİHİ : 19/07/2017
KARAR TARİHİ : 23/12/2020

Mahkememizin 2017/650 E sayılı dosyası ile açılan ve mahkememizce verilen görevsizlik kararı neticesinde, İstanbul 7. Asliye Hukuk Mahkemesine tevzi edilen dosya, İstinaf incelemesinden geçmiş ve yargı yeri olarak Mahkememiz belirlenmiş olmakla, Mahkememizde görülmekte olan Rücuen Tazminat (Mal Sigortası Kaynaklı) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA VE TALEP :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; … adresinde bulunan gayrimenkulün … adına müvekkili sigorta şirketi nezdinde … sayılı … ve …vadeli Yangın, Sel/Su baskını vd. teminatları içeren Ticari/Sınai İşletme Poliçesi ile sigortalı olduğunu, söz konusu gayrimenkulde 26/08/2015 tarihinde davalı …’ ye ait temiz su tesisatında meydana gelen kaçağa bağlı olarak su basması neticesinde sigortalı bina ve eşyaların ağır bir şekilde hasarlandığını ve hasar ihbarı üzerine eksper tarafından yapılan hasar tespitine göre müvekkili şirket tarafından yapılan ekspertiz çalışması neticesinde 70.792,89TL hasar tespit edildiğini, hasardan 12.100,00 TL sovtaj bedeli düşüldükten sonra nihai hasar tutarı 58.692,89 TL sigorta tazminatının 26.11.2015 tarihinde sigortalıya ödendiğini belirterek 58.692,89 tazminatın 26.11.2015 ödeme tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi, harç, yargılama giderleri ve vekalet ücreti ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP :
Davalı vekili davaya cevap dilekçesinde özetle; 26.08.2015 tarihinde hasarın gerçekleştiğini, davanın ise 06.02.2019 tarihinde açıldığını, davanın zaman aşımına uğradığını ayrıca, davaya konu adreste … çalışmaları veya … müteahhitlerinin olay öncesi bir tarihte çalışma yaptığını ortaya koyan bir delil belge veya fotoğraf bulunmadığını, bu sebeple de davanın husumet yönünden ve de kusur-zarar-illiyet bağı şartlarının bir arada bulunmadığı dikkate alınarak reddi gerektiğini, Hasar bedelinin muallakta olduğunu, depolama koşullarına uygunluğunun tespitinin yapılması gerektiğini, deponun yol kotundan 2,00 m. aşağıda olduğunu, zemin sularının önlemeye yönelik tedbirlerin binada bulunmadığını, izolasyon ve drenaj eksikliklerinin zararın oluşması ve hasarın artmasını sağlayarak davacı ve sigortalının müteferrik kusurunu belirlemekte olduğunu, davacı tarafın kanal bağlantısının idari mevzuata uygun olup olmadığının araştırılması gerektiğini, huzurdaki davanın muhatabının … olmayıp bir yüklenici firma olması gerektiğini, orada çalışma yapan bir firmanın … bünyesinde bulunmadığını, davacının belediyelere karşı dava açması gerektiğini beyan ederek davanın reddine ve yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacı tarafa tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER :
Sigorta poliçesi, kira sözleşmesi, …’ye yapılan başvuru evrakı, … tarafından yapılan tamire ilişkin kayıtlar ve fotoğraflar, ekspertiz raporu, bilirkişi raporu.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ KABUL VE GEREKÇE:
Davacı tarafından açılan dava, sigorta poliçesinden kaynaklanan rücuen tazminat davasıdır. Taraflar arasındaki uyuşmazlık, davacı sigorta şirketi tarafından ticari / sınai işletme sigorta sözleşmesi ile sigorta teminatı altına alınan emtianın zarar görmesi nedeniyle ödenen tazminatın davalıdan rücuen tahsilinin yerinde olup olmadığı, talep yerinde ise miktarı, zaman aşımı definin ve husumet itirazının yerinde olup olmadığı hususlarındadır.
Hasarın 26/08/2015 tarihinde gerçekleştiği, davanın 19/07/2017 tarihinde açıldığı dikkate alınarak davanın iki yıllık süre içerisinde açılmış olması nedeniyle zaman aşımı definin reddine karar verilmiştir.
Su baskınından zarar gören ve … Sigorta A.Ş. ile Ticari/Sınai İşletme Poliçesi bulunan Murat Nalbantoğlu’nun, … adresinde kiracı olarak ticari faaliyette bulunduğu anlaşılmıştır.
Dosyasındaki Kira Kontratının incelenmesinde, … (kiraya veren) ile Murat Nalbantoğlu (kiracı) arasında kira sözleşmesi yapıldığı, 01.10.2012 başlangıç tarihli kira sözleşmesinin bu tarihden itibaren bir yıl müddetle geçerli olduğu anlaşılmış, su basması tarihi olan 26.08.2015 tarihini içermemekle birlikte taraflar arasında herhangi bir ihtilaf olmadığından kira kontratının kendiliğinden birer yıl uzatılmış olduğu kabul edilmiştir.
… Sigorta A.Ş. ile… arasındaki … no.lu ve 06.08.2015-2016 Kapsamlı Ticari/Sınai İşletme Poliçesinin incelenmesinde, Poliçenin 365 günlük ve başlangıç – bitiş tarihlerinin ise 06.08.2015-06.08.2016 olduğu ve bu tarihlerin de su basma tarihi olan 26.08.2015 tarihini içerdiği, poliçede emtia bedelinin 650.000,00 TL olduğu, poliçe sahibine ödeme yapılarak davalılardan talep edilen 58.692,89 TL’lik hasar tazminatının bu değerlerin altında olduğu anlaşılmıştır.
Depoda emtiası su baskınına uğrayan …’nun … …. Şube Müdürlüğü’ne yapılan…tarih ve … sayılı başvurusunda, 26.08.2015 tarihinde … adresindeki depolarına, bina önündeki …’ye ait temiz su rögarından gelen sulardan maddi zararlarının olduğu, o tarihlerde üç dört kez ihbarda bulundukları, ekip gönderileceği sözünün verilmesine rağmen kimselerin gönderilmediği ifade edilmiştir.
Hasar Beyanında özetle, … adresindeki depolarına binanın ön cephe duvarından …’ye ait rögarın patlaması ile su baskının olduğu, ilk etapta gelen suyun kumaşların çekmesi nedeniyle fark edilemediği, 26.08.2015 tarihinde su ve kokunun yoğun bir şekilde fark edilmesi ile sigorta şirketine baş vurulduğu, kumaşlarda daha fazla hasar oluşmaması için 206 top kumaş kurtarabilmek amacıyla … A.Ş. Fabrikasına tamir ve boya olmak üzere gönderildiği beyan edilerek hasarın karşılanması talep edilmiş, hasarın ihbar ediliş tarihi 28.08.2015, meydana geliş tarihi ise 26.08.2015 olup 5 günlük sürenin geçmediği, diğer bir deyişle hasarın zamanında ihbar edildiği anlaşılmıştır.
… Ltd. Şti. tarafından hazırlanan 03.11.2015 tarihli ekspertiz raporunda, ihbarın 28.08.2015 tarihinde geldiği ve 01.09.2015 tarihinde adrese gidilerek ekspertiz çalışmalarının yapıldığı, sigortalı mahaldeki hasarın, …’ye ait ana su borusunun kaçak yapması ile duvar diplerinden suların girerek paletler üzerindeki kumaşların ıslanması sonucu meydene geldiği, sigortalı tarafından, depodaki kumaş emtialarını kurtarma çalışmalarında ıslanan top halindeki 206 hasarlı top kumaş Bursa’da faaliyette bulunan üretici firma …’e gönderilerek temizleme, yıkama ve apreleme işlemlerine tabi tutulması ve sonrasında ikinci kez ekspertiz yaplması hususlarında mutabık kalındığı ve bunların hasarlı olarak değerlendirilmesinin uygun olacağı, inceleme aşamasında, sigortalının 2,5 yıldır faaliyette olduğu sigortalı deponun (bodrum kat + zemin kat) yola bakan kısmında duvar diplerinden halen suların geldiğinin görüldüğü, …’ye yazılı müracaat yapılarak çalışmaların da fotoğraflanmasının istendiği, yıkama ve apreleme işleminden geçen 206 top (17.335 metre) şönil döşemelik kumaş için 2. Kez ekspertiz yapıldığında 16.121,40 metre kumaşın geri geldiği, 1.213,60 metre kumaşın ise yıkama, apre ve fiksaj işlemi sonrasında fire verdiği, işleme tabi tutulanların bazılarında da üretimde kullanılamıyacak kırılmaların olduğu bunlarında hasarlı olarak ayrılmasının uygun görüldüğü, nihai tespitte 2.420,00 metre kumaşın hasarlı ve yıkama ve apreleme masraflarının değerlendirmeye alınmasının uygun olduğu, sovtaj değerlendirmesinde sigortalıdan ve de sovtajcı firmalardan teklifler alınarak 12.100,00 TL uygun fiyatın bulunduğu, tazminat tutarının 58.692,89 TL olduğu belirtilmiştir.
Dosyada mevcut dekonttan davacı … Sigorta A.Ş. tarafından 26.11.2015 tarihinde 58.692,89 TL’nin … Bankası A.Ş. aracılığı ile … Bankası A.Ş. … hesabına eft yoluyla aktarıldığı anlaşılmıştır.
Deliller toplandıktan sonra dosya İnşaat Mühendisi …, Mimar …ve Tekstil Mühendisi …’a tevdi edilerek kusur durumu, davalı tarafın sorumluluğu ve hasar bedeli konusunda rapor düzenlenmesi istenmiş, bilirkişi heyeti tarafından mahkememize sunulan raporda özetle; Hasar miktarı için, olay tarihindeki piyasa değerleri ile yapılan fatura ödemeleri arasında paralellik göstererek örtüştüğü, 58.692,89 TL’nin kadri maruf bir fiyatlandırma olduğu, kumaş deposuna sızan sulardan, … asli kusurlu olup zarardan % 90 oranında sorumluluğunun bulunduğu, sigortalı … tarafından ihbarın …’ye yazılı olarak geç bildirimde bulunduğu için zarardan %10 oranında tali sorumlu olduğu beyan edilmiştir. Bilirkişi Raporu, dosya kapsamına uygun, ayrıntılı, açıklayıcı ve hükme esas almaya elverişlidir.
Hasar miktarının olay tarihindeki piyasa değerleri ile yapılan fatura ödemeleri arasında paralellik göstererek örtüştüğü, 58.692,89 TL’nin kadri maruf bir fiyatlandırma olduğu, davalı tarafça atık suların kanalizasyon şebekesine deşarj edilmesi hususundaki yönetmelik hükümlerinden bahisle atık su geri tepme klapesi olmadığı, depo mahallinin yol kotundan aşağıda olması nedeniyle de herhangi bir pompaj sisteminin bulunmadığı iddia edilmiş ise de depoya sızan suların temiz su olduğu dolayısıyla herhangi bir klepeden bahsedilemeyeceği, kaldı ki bahsedilen 05.12.2010 tarihli yönetmeliğin 14. maddesinin uygulamada yer bulamadığı, 16.05.2018 tarih ve 8 sayılı … Genel Kurul Kararı ile yürürlükten kaldırıldığı, depo mahallinin yol kotundan aşağıda olmasında da pompaj sisteminin zaruri olmayacağı ancak fosseptik/atık su bulunması halinde söz konusu olabileceği bu olayda depo mahalline hizmet eden fosseptik bulunmadığı için pompaj sistemine de gerek olmayacağı, deponun bulunduğu binanın projesinin incelenmesinin onun teknik şartnamesine göre yapılıp yapılmadığı hakkında tam bir bilgi vermeyeceği, binaya … tarafından temiz su bağlanırken …’nin bu temiz suyun kirlenip pis suya dönüştükten sonra giderini de kontrol etmiş olması gerekeceği, dosyada mevcut renkli resimlerden kumaş toplarının usulüne uygun olarak paletler üzerine istliflendiğinin görüldüğü, yapılan telefon ihbarlarının … tarafından değerlendirilmediği, bu nedenlerle kumaş deposuna sızan sulardan, … asli kusurlu olup zarardan % 90 oranında sorumluluğunun bulunduğu, bununla birlikte yazılı ihbarın sigortalı tarafından geç yapılarak zararın boyutunun büyüdüğü, bu nedenle davacıya da %10 kusur atfedilmesi gerektiği, sigortacının sigortalının yerine geçerek zarardan sorumlu olan kişilere rücu edebilmesi için gerekli olan, zararın sigorta teminatı kapsamında olması, zarar görenin dava hakkının mevcut olması ve sigorta tazminatının ödenmiş olması şartlarının oluştuğu anlaşılmış, davacının rücu hakkının doğduğu kabul edilerek ödeme kapsamında tespit edilen hasarın %90’nına tekabül eden bedel ile ödeme tarihinden itibaren yasal faiz talep edilebileceğinden davanın kısmen kabulü kısmen reddi ile, 52.823,60 TL’nin 26/11/2015 ödeme tarihinden itibaren işleyen yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Açıklanan yasal, gerektirici nedenlere göre;
Davanın kısmen kabulü kısmen reddi ile, 52.823,60 TL’nin 26/11/2015 ödeme tarihinden itibaren işleyen yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Harçlar Kanununca alınması gerekli 3.608,38 TL ilam harcından peşin yatırılan 1.002,33 TL harcın mahsubu ile bakiye 2.606,05 TL harcın davalıdan alınarak hazineye gelir kaydedilmesine,
Karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T gereğince hesaplanan 7.667,07 TL avukatlık ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Davacı tarafından yapılan 31,40 TL başvuru harcı, 1.002,33 TL peşin harç, 2.100,00 TL bilirkişi ücreti, 125,00 TL tebligat ve müzekkere giderlerinden oluşan toplam 3.258,73 TL yargılama giderlerinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, davalı tarafından yapılan yargılama masraflarının kendi üzerinde bırakılmasına, kullanılmayan bakiye gider avanslarının karar kesinleştiğinde yatıran taraflara iadesine,
Dair tebliğ tarihinden itibaren iki haftalık yasal süresi içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İstinaf yolu açık olmak üzere tarafların yokluklarına verilen karar açıkça okundu. 23/12/2020

Katip
¸e-imzalıdır

Hakim
¸e-imzalıdır