Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/516 E. 2023/700 K. 26.09.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/516 Esas
KARAR NO : 2023/700

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 06/08/2019
KARAR TARİHİ : 26/09/2023

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde ve duruşmalarda özetle; 07.08.2018 günü müvekkilinin yönetimindeki … plakalı aracıyla … yönünden … yönüne seyrederken karşı yönden gelen sürücü … yönetimindeki … yabancı plakalı aracın sol ön kısmı ile çarpışması sonucu kaza meydana geldiğini, kazada sürücü … hızlı araç kullanma ve şeride tecavüz etmekten tamamen kusurlu olduğunun belirlendiğini, yapılacak kusur incelemesiyle de anılan sürücünün olayda tamamen kusurlu olduğunun belirleneceğini, müvekkilinin kazada yaralandığını ve tedavi gördüğünü, … Üniversitesi Adli Bilimler Enstitüsü tarafından düzenlenen adli rapora göre müvekkilinin sürekli iş göremezlik oranının % 13 ve geçici iş göremezlik süresinin 4 aya kadar uzayabileceğinin belirlendiğini, kaza nedeniyle oluşan zararın karşılanması için davalı kuruma başvurulduğunu, tüm gerekli evrakların teslim edildiğini ancak taleplerinin karşılanmadığını, davalının 15 gün içinde cevap vermemesi durumunda başvurunun reddedilmiş sayılacağını, sürekli maluliyetin belirlenmesi için 1 yıllık sürenin henüz dolmadığını, ancak müvekkilinin hak kaybına uğrayacağını ve şimdilik 4.500,00 TL daimi ve 100,00 TL geçici maddi tazminatın 11.04.2019 başvuru tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini, yargılama giderlerinin ve vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde ve duruşmalarda özetle; dava şartı yerine getirilmediğinden davanın reddinin gerektiğini, KTKnın 97. Maddesine göre dava açmadan önce sigorta şirketine başvurulması ve 15 gün beklenmesi gerektiğini, gerçek zararın belirlenmesi için kusur ve zarar yönünden bilirkişi incelemesi yapılması gerektiğini, davacının sürekli sakatlığının tespiti için Adli Tıp Kurumuna sevk edilmesi gerektiğini, aktüer siciline kayıtlı aktüer tarafından hesaplama yapılması gerektiğini, davacının herhangi bir sosyal güvenlik kuruluşundan mağduriyetiyle ilgili bir tazminat alıp almadığının belirlenmesi gerektiğini, eğer böyle bir durum varsa davacı tarafın talep ettiği ve hüküm altına alınabilecek haklı miktarlardan anılan kurumların ödemelerinin mahsup edilmesi gerektiğini, davanın reddini, tam olarak sigortacıya ibrazı söz konusu olmadığından faiz talebinin reddine, tüm yargılama giderlerinin ücreti vekalet ile birlikte davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkememizce tarafların bildirdiği deliller toplanmış, hastane kayıtları, bilirkişi raporu dosyamız arasına alınmıştır.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, trafik kazasından kaynaklı cismani zarar sebebiyle açılan tazminat davasına ilişkindir.
Somut olayda taraflar arasındaki uyuşmazlık, 07/08/2018 tarihinde meydana gelen trafik kazasında kazaya karışan araçların kusur durumu, kazada yaralanan davacıda geçici veya sürekli iş gücü kaybı olup olmadığı, kazada yaralanan davacının malul olup olmadığı, maluliyet oranı ve tazminat şartlarının oluşup oluşmadığı, davalının sorumlu olup olmadıkları hususunda toplanmaktadır.
Tarafların bildirmiş oldukları deliller toplandıktan sonra davacının meydana gelen kaza nedeniyle maluliyetinin olup olmadığı, var ise oranının belirlenmesi için dosyamız İstanbul ATK’ya gönderilmiş, İstanbul ATK 2. İhtisas Dairesi’nce düzenlenen 15/03/2021 tarihli raporda özetle;
“… ve … oğlu, 10/08/1982 doğumlu, …’in 07/08/2018 tarihinde geçirmiş olduğu trafik kazasına bağlı gelişen yaralanmasının 11.10.2008 tarih ve 27021 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği hükümleri kapsamında fonksiyonel araz bırakmadan iyileşmiş olduğu, sürekli maluliyet tayinine mahal olmadığı,
İyileşme (iş göremezlik) süresinin kaza tarihinden itibaren 6(altı) aya kadar uzayabileceği” belirtilmiştir.
Mahkememizin 22/06/2021 tarihli celse ara karar gereği, İstanbul ATK 2.İhtisas Kurulu tarafından düzenlenen 26/04/2021 tarihli raporu ile dava dilekçesi ile sunulan … Üniversitesi Adli Tıp Anabilim Dalından alınan 19/04/2019 tarihli adli kurul raporu arasında çelişki olduğu anlaşıldığından ATK Genel Kurulu tarafından çelşikinin giderilerek davacının 07/08/2018 tarihli kaza nedeni ile oluşan malulileyetinin tespiti için dosyamız ATK’ya gönderilmiş, Adli Tıp İkinci Üst Kurulu tarafından sunulan 26/05/2022 tarihli raporda özetle;
“… hakkında düzenlenmiş adli ve tıbbi belgelerde bildirilen veriler İkinci Üst Kurulca tekrar değerlendirildiğinde;
… oğlu, 1982 doğumlu …’ın 07/08/2018 tarihinde geçirmiş olduğu trafik kazasına bağlı yaralanmasının;
A-) 03/08/2013 tarih, 28727 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Maluliyet Tespiti İşlemleri yönetmenliği ile bu yönetmenlik kapsamında yer almayan bölüm, cetvel ve listeler için, 11/10/2008 tarih ve 27021 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği Hükümleri kapsamında fonksiyonel araz bırakmadan iyileşmiş olduğundan;
Kişinin maluliyet oranının %0 (yüzdesıfır) olduğu;
B-)30/03/2013 tarih, 28603 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmelik hükümlerine göre değerlendirildiğinde;
Kişinin tüm vücut engellilik oranının %0 (yüzdesıfır) olduğu,
C-)İyileşme (iş göremezlik) süresinin kaza tarihinden itibaren 6 (altı) aya kadar uzayabileceği” belirtilmiştir.
Maluliyet raporunun alınmasının ardından dosyamız, meydana gelen kazada kazanın taraflarının kusur durumu ve belirlenecek kusur durumuna göre davacının maddi tazminat talep etme hakının bulunup bulunmadığı, bulunmaktaysa miktarının hesaplanması için kusur ve aktüer bilirkişilere tevdi edilmiş, bilirkişiler tarafından ibraz edilen 17/05/2023 tarihli raporda özetle;
“1.Dava konusu olayda davacı sürücü …ın % 100 (Yüzdeyüz) oranında ASLİ VE TAM KUSURLU olduğu,
2.Davalı kuruma sigortalı … yabancı plakalı aracın sürücüsü … kusursuz olduğu,
3.Davalı kurumun düzenlediği YEŞİLKART sigorta poliçesinin bir kusur sorumluluğu poliçesi olduğundan poliçeden doğan bir maddi sorumluluğunun olmadığı” yönünde tespitlerde bulunulduğu, raporun ayrıntılı, gerekçeli, dosya kapsamına uygun nitelikte düzenlenmiş olduğu, hüküm kurmaya elverişli tespit ve değerlendirmeler içerdiği görüldüğünden davacı vekilinin yeniden rapor alınması yönündeki talebinin reddine karar verilmiştir.
Bu doğrultuda yapılan yargılama, alınan bilirkişi raporları ve tüm dosya kapsamının birlikte değerlendirilmesi neticesinde; dava konusu kazanın meydana gelmesinde davacının % 100 oranında asli ve tam kusurlu olduğu, davalı kuruma sigortalı yabancı plakalı aracın sürücüsünün kusursuz olduğu, davacının tam kusurlu davranışı neticesinde kaza ve maluliyetin meydana geldiği, buna göre davalı şirketten maddi tazminat talep şartlarının oluşmadığı anlaşılmakla davanın reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Açıklanan gerekçeye göre;
1-Davanın reddine,
2-Karar tarihine göre alınması gereken 269,85- TL harçtan peşin alınan 44,40 TL harcın mahsubu ile bakiye ‭225,45 TL harcın davacıdan tahsili ile hazineye gelir kaydedilmesine,
3-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi hükümleri gereğince hesaplanan 4.600,00-TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
5-6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A-13 ve 14. Maddeleri ile Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği 26.maddesi gereğince Adalet Bakanlığı bütçesinden karşılanan 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin davacıdan tahsili ile HAZİNEYE irad kaydına,
6-Davalı tarafından yapılan 16,20-TL yargılama giderinin davacıdan tahsili ile davalı tarafa verilmesine,
7-Davacı ve davalı tarafından yatırılan ve artan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran yana iadesine,
Dair verilen karar davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda gerekçeli kararın tebliğden itibaren 2 hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliyesi ( İstinaf Mahkemesi ) nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usülen anlatıldı. 26/09/2023

Katip …
✍e-imzalı

Hakim …
✍e-imzalı