Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/474 E. 2020/329 K. 15.09.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO: 2019/474 Esas
KARAR NO: 2020/329

DAVA: İtirazın İptali
DAVA TARİHİ: 05/11/2018
KARAR TARİHİ: 15/09/2020

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde ve duruşmalarda özetle; müvekkili şirketin inşaat alanında faaliyet gösteren bir şirket olduğunu, bu kapsamda da işlerini yürütebilmesi için bir takım yazılım programları kullandığını ve kullanılacak yazılım programları için gerekli desteği alabilmek adına davalı şirket ile görüşmeler yapıldığını, taraflar arasındaki sözleşme öncesi davalı şirket müvekkiline inşaat alanındaki yazılımlar hakkında yeterli bilgi ve tecrübeye sahip olduğunu, gerekli yazılımların kurulumu, gerekli eğitimlerin verilmesi, tüm dokümanların kaydı ve takibi gibi tüm hizmetleri kusursuz olarak yerine getirileceğini beyan ve taahhüt ederek teklif formu sunduğunu, akabinde müvekkili ile davalı arasında 23/09/2016 tarihinde sözleşme akdedildiğini, ancak sözleşmenin imza tarihinden itibaren 1 buçuk yılı aşkın süre geçmesine rağmen davalı tarafından sözleşmede yer alan yükümlülüklerin yerine getirilmediğini, 2018 yılında taraflar arasında yapılan görüşmede de davalı daha önce hiç inşaat sektöründe çalışmadığını, taraflar arasında imzalanan sözleşme ile ilk kez inşaat alanına yönelik yazılımlar üzerinde çalışıldığını itiraf ettiklerinin beyan edildiğini, bu süreçten sonra müvekkili tarafından …. Noterliğinin 03/09/2018 tarih ve … yevmiye nolu ihtarnamesi ile sözleşmenin fesih edildiğini ve davalı tarafa ödenen 103.643,50.-TL lik bedelin iadesinin talep edildiğini, ancak davalı tarafından herhangi bir geri ödeme yapılmaması üzerine davalı aleyhine …. İcra Müdürlüğü’nün … E. sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, davalının itirazı üzerine takibin durdurulduğunu beyanla neticeten itirazın iptaline, takibin devamına, işleyecek faizleri ve ferileri ile birlikte takibe konu alacağın davalıdan tahsiline, davalı aleyhine %20 oranında icra inkar tazminatına hükmedilmesine ve yargılama gideri ile vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde ve duruşmadaki beyanında özetle; sözleşme ve teklif formu kapsamında müvekkili tarafından, davacıya bedeli karşılığında … Yazılım Lisanslarının teslim edilmesi, programın kullanıma alınması için danışmanlık projesinin uygulanmasını, programların bakımlarının yapılması ve söz konusu programlar hakkında destek hizmetlerinin sağlanması, kullanıcılara gerekli eğitimlerin verilmesi hususlarından taahhütte bulunulduğunu, sözleşme konusu yazılım lisansı hazırlanması, teslim ve kurulumu bir anda mümkün olan bir teslim işlemi olmadığını, sözleşmede de detaylı şekilde belirtilen süreçlerin takibi suretiyle kişiye özel uyarlama yapılacak bir yazılım olduğunu, sözleşmede kesin bir teslim tarihi belirtilmediğini, sürecin birlikte yürütüleceğinden kesin bir teslim tarihinin belirtilmesine gerek duyulmadığını, ancak Teklifin 3.1.4 maddesinin 2. paragrafına göre Bakım ve Destek Paketi Hizmetleri yükümlülüğünün 01/10/2017 tarihinde başlayacağına ilişkin teklif ve düzenleme tesliminin bu tarihte olacağına karine olduğunu, müvekkilinin yazılımı hazırlayarak 20/09/2017 tarihinde davacıya teslim ettiğini, müvekkilinin söz konusu programın kurulum ve kullanımın sağlanması için üzerine düşen her türlü yükümlülüğünü yerine getirdiğini, ancak davacı şirketin sözleşmenin uygulanabilmesi için gerekli alt yapıyı kurma, personel görevlendirme, bilgi verme gibi yükümlülüklerini yerine getirmediğinden programı da olması gerektiği gibi kullanamadığını, davacının sözleşmeyi feshetmesinin tamamen haksız ve kötü niyetli bir işlem olduğunu beyanla yetki itirazlarının kabulü ile yetkili mahkemenin … Asliye Ticaret Mahkemeleri olduğunu, yargılama sonunda davanın reddine, davacının 520 den az olmamak üzere kötü niyet tazminatı ödemesine, yargılama giderleri ile avukatlık ücretinin davacıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davaya konu …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı icra dosyası getirtilip dosya arasına konulmuştur,incelendiğinde;davacı alacaklı tarafından davalı borçlu aleyhine 28/09/2018 tarihinde cari hesap alacağından kaynaklı 103.643,50 TL asıl alacak, 1.291,23 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam: 104.934,73 TL’lik ilamsız takipte bulunulduğu, ödeme emrinin borçluya 02/10/2018 tarihinde tebliğ olduğu,davalı borçlu vekili 02/10/2018 tarihli dilekçesi ile borca itiraz etmesi üzerine takibin durduğu görülmüştür.
…. Asliye Ticaret Mahkemesi’nce yapılan değerlendirme sonucu 30/05/2019 tarih ve … Esas, … Karar sayılı kararıyla; yetkisizlik kararı verilmesi üzerine dosya tevzi bürosu tarafından mahkememize tevzi edilmesi üzerine mahkememiz esasına kayıt edilerek yargılamaya devam olunmuştur.
Mahkememizin 26/11/2019 tarihli ara kararı gereğince dosya rapor hazırlanmak üzere mali müşavir, bilgisayar -yazılım uzmanı ve akit uzmanı bilirkişilere tevdi edilmiş, bilirkişiler tarafından ibraz edilen 18/06/2020 teslim tarihli raporda özetle; Yapılan inceleme ve değerlendirme sonucu, her türlü delilin takdiri ve nihai karar Sayın Mahkemeye ait olmak üzere;
a.) Taraflar arasında 23/09/2016 tarihli Yazılım Lisans, Proje Uygulama ve Bakım/Destek Hizmetleri Çerçeve Sözleşmesi’ nin ve eki Teklif Formu’nun mevcut olduğu,
Sözleşmeye göre taraflar arasında, davalı tarafından davacıya … Yazılım Lisanslarının teslim edilmesi, programın kullanıma alınması için danışmanlık projesinin uygulanması, programların bakımlarının yapılması ve söz konusu programlar hakkında destek hizmetlerinin sağlanması konularında anlaşma sağlandığı,
b.) Davacının takip tarihi itibariyle kendi defterlerinde davalıdan 103.643,50.-TL Alacaklı olduğu, davalının ise takip tarihi itibariyle kendi defterlerinde davacıya 103.643,50.-TL Borçlu durumda olduğu, buna göre taraf defterlerinin takip tarihi itibariyle birbiri ile örtüştüğü,
c.) Taraflar arasındaki ihtilafa sebebiyet veren hususun, her iki yan iddiasına göre tarafların sözleşmedeki edimlerini yerine getirmemesinden kaynaklandığı olup, buna ilişkin tespitler aşağıda teknik inceleme kısmında değerlendirileceği,
d.) Sayın Mahkemenizce aşağıdaki teknik değerlendirmelere nazaran davacı iddialarının kabul edilmesi durumunda davacının talep edebileceği tutar 103.643,50.-TL Asıl Alacak ve 1.162,79.-TL İşlemiş Faiz olmak üzere toplam 104.806,29.-TL olduğu,
e.) Ancak fesih bildirimine kadar yapılan işlerin bedelinin davalıya ödenmesi gerektiği, aksi takdirde davacı lehine yapılan işler oranında bir sebepsiz zenginleşme hali oluşacağı, bu bakımdan davacının sözleşmeyle ödemiş olduğu bedel olan 103.643,50 TL’nin işin yapılmayan kısmına tekabül eden (%35)36.275,00 TL’yi ve 406,00 TL’lik faizini talep edebileceği, dolayısıyla davacının sözleşmenin haklı nedenle feshedilmesi sonucu talep edilebileceği ücret iadesinin toplamının 36.681,00 TL olarak hesaplanabileceği,
f.)Sözleşmenin haklı nedenle feshedilmesi sonucu davacının yapılmayan işlein bedelinin iadesinin yanı sıra uğramış olduğu zararları da ayrıca talep edebileceği, davacının yapılamayan işler nedeniyle ayrıca dava tarihi itibariyle talep edebileceği tazminat miktarının 65.213,40 TL olarak hesaplandığı,
g.)Davacının ücret iadesi ve uğradığı zarar miktarı dikkate alındığında, somut olayda davacının ödemiş olduğu ücretin tamamının iadesine yönelik talebinin yerinde olduğu yönünde görüş ve kanaatte bulunmuşlardır.
Bilirkişi raporu davacı vekiline ve davalı vekiline HMK 281 ve 186 madde meşruatlı davetiye ile tebliğ edilmiştir.
Mahkememizin 15/09/2020 tarihli duruşmasının ara kararı ile; Davalı vekilinin bu celseki yeniden rapor alınması talebinin ve tanık dinlenmesi talebinni reddine karar verilerek tefhimle açık yargılamaya devam olunmuştur.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, davalı aleyhine başlatılan takibe yapılan itirazın iptali istemine ilişkindir.
Somut olayda davacı vekili, taraflar arasında inşaat alanında faaliyet gösteren davacı şirkete gerekli yazılımların kurulması vb. Konularda hizmet verileceğine ilişkin 23/09/2016 tarihli sözleşmenin imza edildiğini, ancak sözleşmede yer alan yükümlülüklerin davalı şirket tarafından yerine getirilmediğini, davalıdan sözleşmeye konu hizmetin alınamadığını, bu sebeple sözleşmenin haklı nedenle geriye etkili olarak ortadan kaldırıldığının ihtarname ile bildirildiğini, sözleşme bedelini iade etmeyen davalı aleyhine takip başlatıldığını, ancak icra takibine davalı tarafından itiraz edildiğini ve takibin durduğunu, itirazın iptali ile takibin devamına ve davalı aleyhine icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiş, davalı vekili ise sözleşme gereği üzerine düşen yükümlülüklerin yerine getirildiğini, davacının sözleşmeyi feshetmesinin haksız ve kötü niyetli bir işlem olduğunu, haksız fesihten dolayı müvekkilinin bir borcu bulunmadığını beyan ederek davanın reddini savunmuştur.
Taraflar arasında 23/09/2016 tarihli Yazılım, Lisans, Proje Uygulama ve Bakım/Destek Hizmetleri Çerçeve Sözleşmesinin imzalandığı konusunda ihtilaf bulunmamaktadır. Uyuşmazlığın, imzalanan sözleşme kapsamında davalı tarafça üzerine düşen edimin yerine getirilip getirilmediği, sözleşme hükümlerine göre davalı tarafça teslim edilen yazılımın sözleşmeye uygun olup olmadığı, tarafların sözleşmeye aykırı işlemlerinin bulunup bulunmadığı ve …. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı takip dosyasına göre davacının davalıdan alacaklı olup olmadığı, alacaklı ise miktarı hususlarında toplandığı anlaşılmaktadır.
Davaya konu …. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı takip dosyası dosya arasına alınıp incelendiğinde; davacı alacaklı tarafından davalı borçlu aleyhine 28/09/2018 tarihinde cari hesap alacağından kaynaklı 103.643,50 TL asıl alacak, 1.291,23 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam104.934,73 TL’lik ilamsız takipte bulunulduğu, ödeme emrinin borçluya 02/10/2018 tarihinde tebliğ olduğu, davalı borçlu vekili 02/10/2018 tarihli dilekçesi ile borca itiraz etmesi üzerine takibin durduğu ve süresi içerisinde itirazın iptali davası açıldığı görülmüştür.
Dosyamız tarafların iddia ve savunmaları doğrultusunda, imzalanan sözleşme kapsamında davalı tarafça üzerine düşen edimin yerine getirilip getirilmediği, sözleşme hükümlerine göre davalı tarafça teslim edilen yazılımın sözleşmeye uygun olup olmadığı, takip dosyasına göre davacının davalıdan alacaklı olup olmadığı, alacaklı ise miktarı hususlarında değerlendirme yapılarak rapor hazırlanması için mali müşavir, bilgisayar-yazılım uzmanı ve akit uzmanından oluşan bilirkişi heyetine tevdi edilmiş, bilirkişi heyeti tarafından ibraz edilen 18/06/2020 teslim tarihli raporda;
“…Sayın Mahkemenizce aşağıdaki teknik değerlendirmelere nazaran davacı iddialarının kabul edilmesi durumunda davacının talep edebileceği tutar 103.643,50.-TL Asıl Alacak ve 1.162,79.-TL İşlemiş Faiz olmak üzere toplam 104.806,29.-TL olduğu,
Ancak fesih bildirimine kadar yapılan işlerin bedelinin davalıya ödenmesi gerektiği, aksi takdirde davacı lehine yapılan işler oranında bir sebepsiz zenginleşme hali oluşacağı, bu bakımdan davacının sözleşmeyle ödemiş olduğu bedel olan 103.643,50 TL’nin işin yapılmayan kısmına tekabül eden (%35)36.275,00 TL’yi ve 406,00 TL’lik faizini talep edebileceği, dolayısıyla davacının sözleşmenin haklı nedenle feshedilmesi sonucu talep edilebileceği ücret iadesinin toplamının 36.681,00 TL olarak hesaplanabileceği,
Sözleşmenin haklı nedenle feshedilmesi sonucu davacının yapılmayan işlein bedelinin iadesinin yanı sıra uğramış olduğu zararları da ayrıca talep edebileceği, davacının yapılamayan işler nedeniyle ayrıca dava tarihi itibariyle talep edebileceği tazminat miktarının 65.213,40 TL olarak hesaplandığı,
Davacının ücret iadesi ve uğradığı zarar miktarı dikkate alındığında, somut olayda davacının ödemiş olduğu ücretin tamamının iadesine yönelik talebinin yerinde olduğu” yönünde görüş ve tespitlerde bulunulduğu, raporun ayrıntılı ve gerekçeli olarak düzenlenmiş olduğu görülmüştür.
Yapılan yargılama, alınan bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamının birlikte değerlendirilmesi neticesinde; taraflar arasında davalı tarafından davacıya … Yazılım Lisanslarının teslim edilmesi, programın kullanıma alınması için danışmanlık projesinin uygulanması, programların bakımlarının yapılması ve söz konusu programlar hakkında destek hizmetlerinin sağlanması konularında anlaşma sağlandığı, sözleşme kapsamında davalı tarafından sözleşmede yer alan edimlerini gereği gibi yerine getirilmediği, sözleşmede tanınan süre içerisinde verilen hizmetin %35 oranında eksik olarak ifa edildiği, 18/06/2020 tarihli raporda tespit edildiği şekilde tam ve zamanında bir ifanın söz konusu olmadığı, bu sebeple davacı tarafından sözleşmenin …. Noterliğinin 03/09/2018 tarihli ihtarnamesi ile haklı nedenle feshedildiğinin kabulünün gerektiği anlaşılmıştır. Her ne kadar davalı tarafından yazılımın davalıya teslime edilip edilmediği, teslim edilen yazılım var ise amaca uygun şekilde kullanılabilir durumda olup olmadığı vb. hususlarda tanık dinletilmek istenilmiş ise de alınan bilirkişi raporunda bilgisayar-yazılım uzmanı bilirkişi tarafından söz konusu hususlarda yapılan ayrıntılı ve açıklayıcı değerlendirmeler neticesinde mahkememizce uyuşmazlıkla ilgili yeterince bilgi edinildiğinden tanık dinletilmesi yönündeki talebinin reddine karar verilmiştir. Ayrıca davacı tarafından sözleşmenin geriye etkili olarak sona erdirildiği, bu sebeple ödenen sözleşme bedelinin tümünün iadesi talep edilmiş, ancak eserdeki eksikliğin giderilmesinin mümkün olduğu durumlarda sözleşmenin geriye etkili olarak sona erdirilmesi yoluna gidilmesinin dürüstlük kuralına aykırılık teşkil edeceği ve feshin ileriye etkili olarak sonuç doğurması gerektiği dikkate alındığında, davacının sözleşmede belirtilen ancak işin yapılmayan kısmına tekabül eden bedeli talep edebileceği kanaatine varılmıştır.
Yapılan açıklamalar ve tespitler ışığında, eldeki davanın itirazın iptali davası olarak açıldığı, itirazın iptali davasının icra takibinde istenen alacak kalemi ve miktarı ile sıkı sıkıya bağlı bir dava türü olduğu, davacı tarafça takip talebinde TBK’nın 112. Maddesi kapsamında zarar tazmininin talep edilmemiş olduğu görüldüğünden taleple bağlı kalınarak (bilirkişi raporunun aksine) takip dosyası kapsamında davacının iddiasının kısmen yerinde olduğu kanaatiyle hükme esas alınan 18/06/2020 tarihli rapor doğrultusunda davanın kısmen kabul kısmen reddine, davalının ….İcra Müdürlüğünün … esas sayılı icra dosyasına yapmış olduğu itirazın kısmen iptali ile takibin 36.275,00 TL asıl alacak ve 406,00 TL işlemiş faiz yönünden kaldığı yerden devamına, fazlaya dair istemin reddine, davacının icra inkar tazminatı talebinin yasal şartları oluşmadığından reddine dair karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Açıklanan gerekçeye göre;
Davanın kısmen kabul, kısmen reddine,
1-Davalının ….İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı icra dosyasına yapmış olduğu itirazın kısmen iptali ile takibin 36.275,00 TL asıl alacak ve 406,00 TL işlemiş faiz yönünden kaldığı yerden devamına, fazlaya dair istemin reddine,
2-Davacının İcra inkar tazminatı talebinin yasal şartları oluşmadığından reddine,
3-Karar tarihine göre alınması gereken 2.505,67 TL harçtan peşin alınan 1.267,36 TL harcın mahsubu ile bakiye 1.238,31 TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydedilmesine,
4-Davacı tarafından dava açılırken yatırılan 1.267,36 TL peşin harç masrafının davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
5-Davacı duruşmalarda kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihi itibarıyla yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince kabul edilen miktar yönünden hesaplanan 5.502,15 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
6-Davalı kendisini duruşmalarda vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihi itibarıyla yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince ret edilen miktar yönünden hesaplanan 9.672,98 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
7-Davacının yapmış olduğu toplam 2.501,10 TL yargılama giderinin davanın red/kabul oranına göre 874,28 TL’sinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,geri kalan miktarın davacı üzerinde bırakılmasına,
8-Davacı tarafından yatırılan ve artan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
9-Davalı tarafından yatırılan ve artan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davalıya iadesine,
Dair verilen karar davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğden itibaren 2 hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliyesi ( İstinaf Mahkemesi ) nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usülen anlatıldı.15/09/2020

Katip …
(e-imza)

Hakim …
(e-imza)