Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/470 E. 2020/540 K. 11.11.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/470 Esas
KARAR NO : 2020/540 Karar

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 18/09/2014
KARAR TARİHİ : 11/11/2020

Mahkememizce verilen 27.04.2016 tarihli ve 2014/704 E., 2016/385 K. Sayılı Kararın Yargıtay 19. Hukuk Dairesi’nin 21.05.2018 tarihli ve 2016/18207 E., 2018/2849 K. Sayılı Bozma İlamı ile Bozularak Mahkememizin yukarıdaki Esasına kaydolunarak görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalıya karşı … 22. İcra dairesinde ilamsız icra takibiş yapıldığını, takipte cari hesap alacağı olarak 22.133,08 TL ve 11.759,49 işlemiş faiz alacağı olmak üzere toplam 33.892,57 TL talep edildiğini, davalının takibe itiraz ederek durmasına sebebiyet verdiğini, davalının itirazının haksız olduğunu, müvekkilinin davalı şirketin yemek işini üstlendiğini ancak davalı şirket tarafından müvekkiline düzensiz ödemeler yapılarak müvekkilinin mağdur edildiğini, bunun üzerine müvekkilinin davalı şirket ile aradaki ticari ilişkiyi bitirerek bakiye alacağını talep ettiğini, davalı tarafın ödeme vaadiyle müvekkilini oyaladığını ve ödeme yapmaması üzerine icra takibini başlattığını, bu nedenlerle davalının itirazının iptali ile takibin devamını, itirazın kötüniyetli olması nedeni ile %20 den az olmamak üzere tazminata hükmedilmesini, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı tarafa bırakılmasını talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Taraflar arasındaki ticari ilişkinin geciken ödemeler nedeni ile değil, davacı tarafından 2012 yılı haziran ayı içerisinde müvekkilinin işletmesel kararıyla sonlandırıldığını, müvekkilinin tüm borçlarını ödediğini, takip tarihiyle davacıya borcunun olmadığını, alacağın sebebi olarak cari hesap alacağı olarak gösterilmiş olsa bile buna ilişkin herhangi bir belgenin sunulmadığını, davacının 2010 yılı sonu itibari ile müvekkili şirketten herhangi bir hak ve alacağının olmadığını, bu nedenlerle davanın reddi ile davacı alacaklı aleyhine 2004 sayılı İİK 67/2 maddesi gereğince reddedilen meblağın %20’sinden az olmamak kaydı ile kötü niyet tazminatına hükmedilmesini, vekalet ücreti ile yargılama giderlerinin karşı tarafa yükletilmesini talep etmiştir.
Deliller; … 22. İcra dairesinin … E sayılı dosyası, Tarafların ticari defter ve kayıtları, Bilirkişi incelemesi
… 22. İcra dairesinin … E sayılı İcra dosyasının incelenmesinden; … vekilince …Tic. A.Ş. Aleyhine 26/04/2013 tarihinde 22.133,08-TL Asıl alacak, 11.759,49-TL işlemiş faiz olmak üzere toplamda 33.892.57-TL üzerinden icra takibi başlatıldığı, süresinde icra takibine itiraz edildiği ve icra takibinin durmuş olduğu anlaşılmıştır.
Mahkememizce verilen 27.04.2016 tarihli ve 2014/704 E., 2016/385 K. Sayılı Karar ile;
“… 22. İcra Müdürlüğü’nün … sayılı takip dosyasında davacının davalıya cari hesap alacağından dolayı 22.133,09-TL asıl alacak olmak üzere toplam 33.892,57-TL tutarında alacağın tahsili talepli takip yaptığı, borçlu vekilinin borca, faiz ve ferilerine itirazı sonucu takibin durduğu, itirazın usulüne uygun ve süresinde yapıldığı, buna göre davanın İİK 67/1-2 maddesinde yazılı 1 yıllık hak düşürücü süre içerisinde açıldığı anlaşılmıştır.
Yapılan yargılamada, davacının ve davalının ticari defterleri incelendiğinde ve davacının ticari defterlerinde 01.01.2010 tarihini baz alarak icra takibine koyduğu 22.133,08-TL alacağın defterde kayıtlı olduğu, davalının ticari defterlerinde ise davacıya 2.976,19-TL borçlu gözüktüğü, davacının ticari defterlerinin yasaya ve yönetmeliğe uygun tutulduğu ve sahibi lehine delil olma özelliği olduğu, bu durumda takip tarihi itibarı ile davacının davalıdan 22.133,08-TL asıl alacak olmak üzere 11.001,00-TL işlemiş faizi ile birlikte toplam takip tarihindeki davacı alacağının 33.134,08-TL olduğu, borçlunun bu miktara ilişkin itirazının iptaline ve takibin aynı şartlarda devamına karar vermek gerektiği, yasal şartlar oluştuğundan %20 icra inkar tazminatının davalıdan alınıp davacıya verilmesi gerektiği,… Belirtilen nedenlerle;
… 22. İcra Dairesinin … E. Sayılı dosyasındaki takibin 22.133,08-TL alacak, 11.001,00-TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 33.134,08-TL üzerinden itirazın iptaline, takibin aynı şartlar üzerinden devamına,
Yasal şartlar oluştuğundan %20 icra inkar tazminatının davalıdan alınıp davacıya verilmesine,…” şeklinde karar verilmiştir.
Davalı vekilince başvurulan temyiz yargı yolu sonucunda Yargıtay 19. Hukuk Dairesi’nce verilen 21.05.2018 tarihli ve 2016/18207 E., 2018/2849 K. Sayılı Bozma İlamında;
“Dava cari hesaptan kaynaklanan alacağın tahsiline yönelik icra takibine yapılan itirazın iptali istemine ilişkindir. Davacı faturaya konu yemeklerin davalıya verildiğini ispatla yükümlüdür. Salt davacının ticari defterleri yemeklerin teslimini ispatlamaz. Ticari defter ve belgelerin dayanak belgelerle desteklenmesi gerekir. Bu durumda davalının ticari defterlerinde kayıtlı olmayan faturalara konu yemeklerin teslim edildiğinin davacı tarafından usulüne uygun delillerle ispatı gerekmekte olup, Mahkemece yetersiz bilirkişi raporu esas alınarak eksik inceleme yanılgılı gerekçe ile karar verilmesi bozmayı gerektirmiştir…” denilerek Mahkememizce verilen 27.04.2016 tarihli ve 2014/704 E., 2016/385 K. Sayılı Karar bozulmuştur.
Mahkememizce Yargıtay 19. Hukuk Dairesi’nin 21.05.2018 tarihli ve 2016/18207 E., 2018/2849 K. Sayılı Bozma İlamına Uyularak yargılamaya devam olunmuş, 14.10.2020 tarihli celsede davacı vekiline Yargıtay Bozma ilamı doğrultusunda dacaacı tarafın davalı tarafa faturaya konu yemeklerin verildiğinin dayanak belgelerle ispata yarayan bilgi ve belgeyi sunması ve beyanda bulunması için 2 haftalık kesin süre verilmesine, 2 haftalık kesin süre içinde beyanda bulunmaz ve bilgi ve belge de sunmaz ise bu iddiasını ispat etmekten vazgeçmiş sayılacağı hususu ihtar edilmiştir.
Davacı vekili 2 haftalık kesin süre içinde sunmuş olduğu dilekçesinde davalı tarafa sunulan yemek hizmetine dair bilgi ve belgeye dair bir belge sunmamştır.
GEREKÇE:
Dava İİK 67/1-2 maddesi gereğince açılan itirazın iptali ve icra inkar tazminat talepli bir davadır.
Taraflar arasındaki ihtilaf; İcra takibinden dolayı davalının davacıya karşı borçlu olup olmadığı, davacının alacaklı olup olmadığı, alacağın likit olup olmadığı, davaya konu faturalar sebebi olan yemeklerin davalı tarafa teslim edilip edilmediği hususlarında toplanmıştır.
Tüm dosya kapsamından; Davacı davalıya yemek hizmeti vermiş olduğunu, uzun süre bu şekilde ticari ilişkilerinin devam ettiğini, davalı tarafın ödemelerinin düzensiz olmasından dolayı davalı ile olan ticari ilişkilerinin sonlandırıldığını ve bakiye alacağın ödenmesini talep ettiklerini bunun için … 22. İcra Dairesi’nin … E. Sayılı icra dosyası ile takip başlatıldığını, ancak takibe yapılan itiraz ile takibin durduğunu iş bu dava ile duran takibe devam için itirazın iptali davası açıldığını beyan etmiştir.
Yapılan defter incelemeleri neticesinde Mahkememizce verilen 27.04.2016 tarihli ve 2014/704 E., 2016/385 K. Sayılı Karar ile … 22. İcra Dairesinin … E. Sayılı dosyasındaki takibin 22.133,08-TL alacak, 11.001,00-TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 33.134,08-TL üzerinden itirazın iptaline, takibin aynı şartlar üzerinden devamına, Yasal şartlar oluştuğundan %20 icra inkar tazminatının davalıdan alınıp davacıya verilmesine dair karar verilmiş, Mahkememiz Kararı Yargıtay 19. Hukuk Dairesi’nce verilen 21.05.2018 tarihli ve 2016/18207 E., 2018/2849 K. Sayılı Bozma İlamı ile davacının davalıya vermiş olduğu yemek hizmetinin usulüne uygun delillerle ispat edilmesinin gerekmekte olduğu gerekçesi ile bozulmuştur.
Davacı tarafa verilen uygun süre içinde davacı taraftan davaya konu faturaların sebebi olan yemek hizmetinin davalı tarafa verildiğinin usulüne uygun delillerle ispat edilmesi istenmiş ve fakat davacı taraf bu hususu ispat edememiştir.
Salt fatura düzenlenmesinin adına fatura düzenlenenin, fatura düzenleyene karşı borçlu duruma düşürmeyeceği, faturaya usulüne uygun olarak 8 gün içinde itiraz edilmemiş olması, faturaya konu mal ya da hizmetin adına fatura düzenlenen kişiye teslim edilmiş olması ve bunun da belgelendirilmiş olması gerekmektedir.
Bozma sonrası davacı tarafın davaya konu faturaya sebep olduğunu iddia etmiş olduğu yemek hizmetinin sunulmuş olduğuna dair ispata yarar bir delil sunamamış olmasından dolayı davacının davasının reddedilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan gerekçeye göre;
1-)Davacının davasının REDDİNE,
2-)Alınması gerekli 54,40-TL ilam harcının 409,45-TL peşin harçtan mahsubu ile fazla yatırılmış olan 355,05-TL harcın davacıya iadesine,
3-)Karar tarihinde yürürlükte bulunan Asgari Avukatlık Ücret Tarifesine göre hesaplanan 3.400,00-TL avukatlık ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
4-)Davacı tarafından yapılan masrafların kendi üzerinde bırakılmasına,
5-)Davalı tarafından yapılan 58,00-TL yargılama giderlerinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine, kullanılmayan bakiye gider avanslarının karar kesinleştiğinde yatıran taraflara iadesine,
Dair davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı vekilinin yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğden itibaren 15 gün içerisinde Yargıtay nezdinde TEMYİZ YOLU açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usûlen anlatıldı. 11.11.2020

Katip …
(e-imza)

Hakim …
(e-imza)