Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/466 E. 2021/363 K. 01.06.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/466 Esas
KARAR NO : 2021/363
DAVA : Menfi Tespit
ASIL DAVA TARİHİ : 22/07/2019
BİRLEŞEN DAVA T.: 14/06/2021
KARAR TARİHİ : 01/06/2021

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Asıl davada davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin davalı şirket ile 18.12.2018 tarihli sponsorluk sözleşmesi imzalandığı ve 18-21 Nisan 2019 tarihleri arasında … merkezinde düzenlenecek olan İstanbul peynir festivalinin resmi sponsoru olduğunu, davalının festival organizasyonu ile ilgili yükümlülüklerini yerine getirmediğinden sponsorluk sözleşmesinin müvekkili şirket tarafından 11.04.2019 tarihinde fesih edildiğini, süreç içerisinde sözleşmenin feshini takip eden 12.04.2019 tarihinde müvekkili şirketten 18.12.2018-18.12.2023 tarihleri arasında doğacak 106.200 TL alacağını …. Noterliğinin 11.04.2019 tarih, … yevmiye numaralı temliknamesi ile dava dışı“ … Adi Ortaklığı” na temlik ettiğini, müvekkilinin davalıya herhangi bir borcunun olmadığını ve sözleşmenin akdedilmesinin ardından davalının yükümlülüklerini yerine getirmemesi nedeniyle, eksikliklerin giderilmesi amacıyla … Noterliğinin 28.03.2019 tarihli … yevmiye numaralı ihtarnamenin keşide edilerek, davalıya süre tanındığını, davalının ihtarnameye rağmen hiçbir önlem almadığından bu kez … Noterliğinin 11.04.2019 tarihli … yevmiye numaralı ihtarnamesi ile sözleşmenin fesih edildiğini, müvekkili şirketin haklı fesih sonucu ön ödeme olarak davalıya verilen 59.000 TL nin iade yükümlülüğü doğmuş olmasına rağmen, davalının henüz doğmamış 106.000 TL faturayı keserek, aynı faturadan dolayı müvekkili aleyhine … İcra müdürlüğünün 2019/… esas sayılı icra dosyası ile takip başlatıldığını, müvekkili tarafından süresinde itiraz edilmediğinden takibin kesinleştiğini, ödenecek olan paranın davalıya ödenmemesi için … ATM nezdinde icra veznesine ödenecek paranın borçluya ödenmemesi için ihtiyati tedbir kararı alındığını, bu nedenle menfi tespit davasının kabulü ile müvekkilinin borçlu olmadığının tespitine, haksız ve kötü niyetli takip nedeniyle %20 icra inkâr tazminatına hükmedilmesine, yargılama masrafları ve vekalet ücretinin davalı üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Asıl davada davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; yaklaşık 5 aylık hazırlık ve tanıtım sürecinin ardından festivalin sponsoru olan davacının 28.03.2019 tarihinde … numaralı ihtarname ile tamamen soyut ve mesnetsiz iddialarla müvekkilinin yükümlülüğünü tam olarak yerine getirmediğini tespit ettiğini öne sürerek, 11.04.2019 tarihinde yine noter ihtarı ile sözleşmeyi fesih ettiğini, festivalin tüm hazırlıklarını tamamlayan müvekkilinin sözleşmeyi fesih ederek müvekkilini zarara uğrattığını, dilekçe ekinde sundukları grafik ve görsellerden anlaşılacağı gibi, müvekkilinin festival alanının krokisini karşı tarafa gönderdiğini, ihtarnamede ise iddia edilen stand alanının değişikliğin ise 128 m2 lik standın, 148 m2’ye çıkarılması şeklinde olduğu, bu durumun sponsorluk sözleşmesine aykırılık teşkil ettiğini, davacı iddialarının aksine müvekkilinin devamlı olarak iletişime geçmeye çalıştığı festivale sayılı günler kala yapılan işlerin sıralandığını, aylarca bütün tanıtımların yapıldığını hazırlıkların son aşamaya geldiğini ve bir organizasyonun yapılmasına bir hafta kala standlar kurulmuş iken tamamen soyut ve kötü niyetli olarak feshin gerçekleştiği gibi sözleşmenin 1.6. maddesinde ön ödeme olarak belirtilen 59.000 TL yi iade olarak istediğini, müvekkilinin sözleşmedeki sorumluluğu gereği festivalin gerçekleştirilerek, davacı tarafın “içim” adlı markasını bütün reklam ve tanıtımlarda kullandığı gibi festival boyunca da söz verildiği gibi standı teslim ederek sözleşmeden doğan yükümlülüğün yerine getirildiğini, davacı tarafın 28.03.2019 tarih ve … yevmiye numaralı ihtarnamesinin sözleşme ile hiç alakası olmadığını ve ihtarnameyi gerekçe gösteren 11.4.2019 tarih, fesih bildiriminin ilk paragrafındaki “5 günlük süre verilmiştir” denilerek sponsorluk sözleşmesinin 2.3. maddesine dayanılarak sözleşmenin feshedilemeyeceğini, müvekkilinin sözleşme gereği 106.200,00 TL fatura keserek davacıya gönderdiğini ifade ederek, davanın reddi ile davacı tarafın tazminata hükmedilmesini, yargılama masrafları ve vekalet ücretinin davacı üzerine bırakılmasını talep etmiştir.
Birleşen … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2019/… Esas sayılı dosyasında davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkil …ile davalı arasında 18/12/2018 tarihli Sponsorluk sözleşmesinin imzalandığını, müvekkil şirket 18-21 Nisan 2019 tarihlerinde düzenlenecek olan Festivalin resmi sponsoru olduğunu, bu sözleşme uyarınca 27/12/2018 tarihinde 59.000,00 TL’lik tutarın davalı şirkete ödendiğini, davalı şirketin festivalin organizasyonuyla ilgili yükümlülüklerini tam ve sözleşmeye uygun biçimde yerine getirmediğini, yükümlülüklerini yerine getirmesi için süre tanındığı ancak yükümlülüklerin yerine getirilmediğini, sponsorluk sözleşmesinin müvekkil şirket tarafından haklı nedenle 11 Nisan 2019 tarihinde feshedildiğini, müvekkil şirket haklı fesihten dolayı davalı şirkete yaptığı 59.000,00 TL’nin iadesi için ihtar gönderdiğini, ancak davalının bu tutarı iade etmediğini, borçlu şirket aleyhine … İcra Müdürlüğünün 2019/… E. Sayılı dosyası ile 59.000,00 TL’lik ön ödeme ve takip tarihine kadar işlemiş olan 1.828,19 TL olmak suretiyle 60.828,19 TL’lik asıl alacak üzerinden ilamsız takibi başlatıldığını, borçlu şirketin 21/04/2019 tarihinde haksız ve kötü niyetli olarak ödeme emrine itiraz ettiğini ve icra takibini durdurduğunu, müvekkil şirket tarafından 28/06/2019 tarihinde dava açılabilmesi için 2019/… numarasıyla arabuluculuğa başvurulduğunu, arabuluculuk görüşmelerinin 18/07/2019 tarihinde “anlaşamama” ile sonuçlandığını, huzurda açılan davanın kabulüne, borçlunun … İcra Müdürlüğünün 2019/… E. Sayılı icra takibine yaptığı itirazın iptaline, icra takibinin kaldığı yerden devamına, borçlu aleyhine %20’sinden az olmamak kaydıyla icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesini talep ve dava etmiştir.
Mahkememizce tarafların bildirmiş olduğu deliller toplanmış, icra dosyaları ve bilirkişi raporu dosyamız arasına alınmıştır.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Asıl dava, taraflar arasında imzalanan sponsorluk sözleşmesi nedeniyle düzenlenen faturaya dayalı olarak davalı tarafından başlatılan takip kapsamında borçlu olunmadığının tespiti, birleşen dava ise söz konusu sözleşmenin haklı nedenle feshedildiği iddiasıyla ödenen bedelin iadesi için başlatılan takibine yapılan itirazın iptali istemine ilişkindir.
Somut olayda, taraflar arasında 18/12/2018 tarihli Sponsorluk Sözleşmesinin imzalandığı hususunda herhangi bir ihtilaf bulunmamaktadır. Uyuşmazlık, taraflar arasında imza edilen Sponsorluk Sözleşmesinin haklı nedenle feshedilip feshedilmediği, davalının sözleşmeden doğan edimlerini yerine getirip getirmediği, sözleşme kapsamında düzenlenen faturaya dayalı olarak davalının davacıdan alacağı olup olmadığı, birleşen dava yönünden de sözleşme gereği ödenen bedelin iadesi talepli başlatılan takip kapsamında davacının davalıdan alacaklı olup olmadığı hususlarında toplanmaktadır.
Asıl davada, davaya konu … İcra Müdürlüğü’nün 2019/… Esas sayılı icra dosyası dosyamız arasına alınıp incelendiğinde; davalı alacaklı tarafından davacı borçlu aleyhine fatura alacağından kaynaklı 106.200,00 TL fatura, 654,66 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 106.854,66 TL’lik icra takibinde bulunulduğu görülmüştür.
Birleşen davada, davaya konu …. İcra Müdürlüğü’nün 2019/… Esas sayılı icra dosyası dosyamız arasına alınıp incelendiğinde; davacı … A.Ş tarafından davalı … Ltd.Şti aleyhine sponsorluk sözleşmesinin haklı nedenle feshinden kaynaklı 59.000,00 TL ön ödemenin iadesi, 1.828,19 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 60.828,19 TL’lik icra takibinde bulunulduğu ve itirazın iptali davasının hak düşürücü süre içerisinde açıldığı görülmüştür.
Tarafların bildirmiş oldukların delillerin toplanmasının ardından Mahkememizin 24/09/2020 tarihli ara kararı gereğince dosyamız rapor hazırlanmak üzere mali müşavir, akit uzmanı ve sektör uzmanı bilirkişilere tevdi edilmiş, bilirkişiler tarafından ibraz edilen 21/12/2020 tarihli raporda özetle;
“Dosya içerisinde bulunan bilgi ve belgelerin incelenmesi ve yukarıda yapılan tespitler ve yürürlükteki mevzuat hükümleri çerçevesinde yapılan değerlendirmeler sonucu;
• Sözleşme incelendiğinde davacı standının bulunacağı yer konusunda açık ifadelerin bulunmadığı, diğer yandan standın büyüklüğü konusunda da yaşanan anlaşmazlığın sözleşme hükümlerine aykırılığı konusunda net bir tespitin bulunmadığı, Davalının hangi işleri, hangi sözleşme kapsamında sözleşme dışı 3. Taraf bir firmaya devrettiği hususunun ihtarnamede açık olarak ortaya konmadığı,
• Sonuç olarak, davacı tarafın 28.03.2019 tarihli ihtarnamede talep ettiği başlıkların açık ve net şekilde davalının sözleşmeden kaynaklı yükümlülüğü kapsamında bulunduğunu söylemenin mümkün olmadığı, bu sebeple davacının sözleşmeyi feshinin haklı nedenle fesih olarak kabul edilemeyeceği,
BİRLEŞEN DAVA YÖNÜNDEN ;
Davalının ön ödeme olarak aldığı 59.000TL’yi iade yükümlülüğünün bulunmadığı,
ESAS DAVA YÖNÜNDEN;
Davacının 25.04.2019 tarihli 106.200,00 TL tutarlı fatura tutarında borcunun bulunmadığını ispatlayamadığı” yönünde görüş ve tespitlerde bulunulmuştur.
Davacı tarafın rapora yönelik itirazlarını sunması nedeniyle Mahkememizin 09/02/2021 tarihli duruşma ara kararı gereğince bilirkişi raporuna karşı davacı vekilinin beyan dilekçesindeki itirazlarını karşılar nitelikte ek rapor alınmak üzere dosyamız bilirkişilere tevdi edilmiş, bilirkişiler tarafından ibraz edilen 12/03/2021 teslim tarihli ek raporda özetle;
“Davacı tarafın ihtarnamesinde belirttiği hususların sözleşmenin hangi hükümlerine aykırılık oluşturduğu hususunu açıklayamaması sebebiyle kök rapordaki görüşlerimizi muhafaza ettiğimiz” şeklinde değerlendirmelerde bulunulduğu, kök ve ek raporun ayrıntılı, gerekçeli, dosya kapsamına uygun nitelikte düzenlenmiş olduğu, hüküm kurmaya elverişli tespit ve değerlendirmeler içerdiği görülmüştür. Bu doğrultuda mahkememizin 01/06/2021 tarihli duruşmasının ara kararı ile davacı vekilinin yeni bir heyetten yeniden rapor alınması yönündeki talebinin reddine karar verilmiştir.
Eldeki davada, taraflar arasında 18-21 Nisan 2019 tarihleri arasında … merkezinde düzenlenecek olan İstanbul peynir festivaline yönelik olarak 18/12/218 tarihli Sponsorluk Sözleşmesinin imzalandığı hususunda tereddüt bulunmamaktadır. Bilirkişilerce e-mail yazışmalarının incelenmesinde, dosya kapsamında sponsorluk kapsamındaki mevcut anlaşılabilen ve dosyaya konulan delillerden sponsorluk kapsamındaki çalışmaların büyük bölümünün yapıldığı tespit edilmiştir. Davacı tarafça ise 28/03/2019 tarihli, … yevmiye numaralı ihtarname ile davalı tarafa sözleşmeden doğan yükümlülüklerini yerine getirmediği, davalı tarafından sözleşmedeki edimlerin 3. Taraf firmaya devredildiği belirtilerek 5 işgünü içerisinde sözleşmeye aykırılıkların giderilmesi ihtar edilmiş, 11/04/2019 tarihli ve … yevmiye numaralı ihtarname ile de önceki ihtarnamede belirtilen eksikliklerin giderilmemesi sebebiyle sözleşmenin 2.3 maddesi kapsamında sözleşmenin haklı nedenle feshedildiği ihtaren bildirilmiştir.
Sözleşmenin 2.3 maddesi şu şekildedir:
“Taraflardan birinin, diğer tarafın işbu sözleşmeden kaynaklanan yükümlülüklerini ihlal etmesi nedeniyle gönderdiği yazılı ihtara rağmen, diğer tarafın söz konusu yazılı ihtar tarihinden itibaren 5 (beş) iş günü içerisinde ilgili yükümlülüğü yerine getirmemesi halinde söz konusu taraf işbu sözleşmeyi herhangi bir tazmin yükümlülüğünde bulunmaksızın tek taraflı olarak feshedebilir. Bu durumda sözleşmeyi haklı nedenle fesheden taraf uğramış olduğu zararın tazminini talep edebilir.”
Davacının ilk gönderdiği ihtarnamedeki eksikliklerin, davalının sözleşmeden kaynaklı yükümlülüğü olup olmadığı ve bu eksikliklerin giderilip giderilmediğinin tespiti önem taşımaktadır.
Sözleşme incelendiğinde davacı standının bulunacağı yer konusunda açık ifadelerin bulunmadığı, diğer yandan standın büyüklüğü konusunda da yaşanan anlaşmazlığın sözleşme hükümlerine aykırılığı konusunda net bir tespitin bulunmadığı görülmektedir. Davalının hangi işleri, hangi sözleşme kapsamında sözleşme dışı 3. Taraf bir firmaya devrettiği hususunun ihtarnamede açık olarak ortaya konmamıştır. Bu nedenle, davacı tarafın 28/03/2019 tarihli ihtarnamede talep ettiği başlıkların açık ve net şekilde davalının sözleşmeden kaynaklı yükümlülüğü kapsamında bulunduğunu söylemenin mümkün olmadığı, bu sebeple davacının sözleşmeyi feshinin haklı nedenle fesih olarak kabul edilemeyeceği kanaatine varılmıştır.
Bununla birlikte, davalı tarafın dava dışı … ile aralarında herhangi bir temlik ilişkisi kalmadığına ilişkin beyanları, davacı tarafa gönderilen 15/04/2019 tarih … yevmiye numaralı ihtarname ile belirtilen hususlar ve davacı tarafından sözleşmenin haksız şekilde feshedildiği yönünde oluşan kanaat ve tüm dosya kapsamı hep birlikte değerlendirildiğinde, davacı tarafın temliknameye ilişkin itirazlarının alacak-borç ilişkisine etkili olmadığı sonucuna ulaşılmış, bu sebeple bu yöndeki itirazlar yerinde görülmemiş, açıklanan gerekçelerle asıl ve birleşen davanın ayrı ayrı reddine, davalının kötüniyet tazminat taleplerinin ise yasal şartları oluşmadığından reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Açıklanan gerekçeye göre;
1-Asıl ve birleşen davaların ayrı ayrı reddine,
2-Davalının kötüniyet tazminat taleplerinin yasal şartları oluşmadığından reddine,
3-a)Asıl davada karar tarihine göre alınması gereken 59,30 TL harcın peşin alınan 2.220,08 TL harçtan mahsubu ile bakiye 2.160,78 TL’nin karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacı tarafa iadesine,
b)Asıl davada kendisini duruşmalarda vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihi itibarıyla yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan 16.300,00 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
c)-Asıl davada davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
4-Asıl davada 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A-13,14. Maddeleri ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği 26.maddesi gereğince Adalet Bakanlığı bütçesinden karşılanan 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin davacıdan alınarak hazineye gelir kaydedilmesine,
5-Birleşen davada 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A-13,14. Maddeleri ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği 26.maddesi gereğince Adalet Bakanlığı bütçesinden karşılanan 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin davacıdan alınarak hazineye gelir kaydedilmesine,
6-a)Birleşen davada karar tarihine göre alınması gereken 59,30 TL harcın peşin alınan 734,66 TL harçtan mahsubu ile bakiye 675,36TL’nin karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacı tarafa iadesine,
b)Birleşen davada kendisini duruşmalarda vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihi itibarıyla yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan 8.707,66 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
c)-Birleşen davada davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
7-Davacı tarafından yatırılan ve artan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Dair verilen karar davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğden itibaren 2 hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliyesi ( İstinaf Mahkemesi ) nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usülen anlatıldı. 01/06/2021

Katip …
(e-imza)

Hakim …
(e-imza)