Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/448 E. 2021/134 K. 16.02.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/95 Esas
KARAR NO : 2021/23 Karar

DAVA : Alacak (Satım Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 22/02/2019
KARAR TARİHİ : 18/01/2021

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Satım Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava ve cevaba cevap dilekçesinde; Taraflar arasında akdedilen sözleşmeye istinaden ticari ilişkinin mevcut olduğunu, davalı tarafın 201.480,18-TL tutarında ürün satın aldığını, davalı tarafından satın alınan ürünlere ilişkin olarak düzenlenen faturaların 28 Kasım 2016 tarihli 23.087,53 TL tutarlı ve fatura bakiyesi 10.437,68-TL olan bir adet, 15 Aralık 2016 tarihli 18.071,17-TL tutarlı bir adet, 27 Aralık 2016 tarihli 626,70-TL tutarlı bir adet, 27 Aralık 2016 tarihli 646,76-TL tutarlı bir adet, 28 Aralık 2016 tarihli 1.273,46-TL tutarlı bir adet, 26 Ocak 2017 tarihli 1.093,33-TL tutarlı bir adet, 23 Şubat 2017 tarihli 429,99-TL tutarlı bir adet, 27 Nisan 2017 tarihli 2.295,37-TL tutarlı bir adet, 27 Nisan 2017 tarihli 88.148,48-TL tutarlı bir adet, 23 Mayıs 2017 tarihli 64.937,17-TL tutarlı bir adet, 8 Haziran 2017 tarihli 13.519,97-TL tutarlı bir adet olmak üzere toplam 11 adet fatura olduğunu, işbu faturalara karşılık gelen tutarları, vade tarihleri geçmiş olmasına rağmen müvekkili şirkete ödemediğini, icra takibinde davalı tarafın sadece borca itiraz ettiğini, yetkiye itiraz etmediğini, taraflar arasındaki sözleşmenin 12. Maddesinde yetki sözleşmesi ile İstanbul İcra Daireleri ve Mahkemelerinin yetkili kılındığını, dolayısıyla davalının yetki itirazının reddedilmesi gerektiğini, davalının da imzası bulunan taraflar arasındaki sözleşmenin 20.04.2012 tarihli olduğunu ve dilekçe ekinde sunulduğunu, 2016 yılı ve sonrası dönemde davalının alım miktarlarında azalma olduğunu, bun rağmen iskontolu fiyatlar sunulmaya devam edildiğini, 2016 yılından bu yana davalının bu şartlarda alım yaptığını ve yaklaşık 3 yılı bulan dönemde herhangi bir itirazı olmadığını, sevkiyatları kabul etmeye başladığını, müvekkil şirketin davalıya daha fazla iskontolu fiyat sunabilmek adına farklı iş modellerinin önerilmesi de dahil olmak üzere ticari ilişkiyi devam ettirmek için tüm çabalarını gösterdiğini, 2016 yılından itibaren taraflar arasında ticari ilişkinin azaldığını, davalı tarafın, davacı şirket tarafından gönderilen faturalara itiraz ettiğini, davalı tarafın ileri sürdüğü tüm hususların farazi olduğunu, delil sunulmadığını, … 31. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı takip dosyasında davalı tarafından yapılan haksız itirazın iptaline ve takibin devamına, takibe haksız olarak itiraz eden davalı taraf aleyhine, takip miktarının %20’sinden aşağı olmamak üzere hesaplanacak oranda icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ile avukatlık ücretinin davalı yan üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap ve ikinci cevap dilekçesinde; Mahkemenin yetkisi yönünden itiraz ettiklerini, müvekkil davalı ile davacı taraf arasında geçerli bir satım sözleşmesi olmadığını, bu nedenle sözleşme ile belirlenmiş bir yargısal yetki kuralı da olmadığını, müvekkili …’ın …’da ikamet ettiğini, davanın yargılamasının HMK’nın 6. Maddesi kapsamında davalının ikameti mahkemesi olan … Asliye Ticaret Mahkemesi olduğunu, taraflar arasında geçerli bir sözleşme bulunmadığı için burada HMK’nın 10. Maddesinin uygulanması da söz konusu olmadığını, HMK 19/2. Maddesi uyarınca yetkili mahkemenin … Asliye Ticaret Mahkemesi olduğu tekrar ederek, sayın mahkemenin yetkisizlik karan vererek, davanın yetkili mahkemeye göndermesini talep ettiklerini, davacı şirketin 2011 yılı içerisinde müvekkili ile bir satım sözleşmesi yapmak istediğini, şirketin pazarlama elemanları tarafından şirket ürünlerinin ( … markalı ürünler) davalı eczanede satılması istendiğini, bu konuda 2011 yılında … markasının satışı için davacı firma elemanı …ile bir anlaşma yapıldığını, buna göre 2011 ile 2012 yılı sonuna kadar davacı firma ile yazılı sözleşme göndermemelerine rağmen yıllık bazda 30-40.000-TL + KDV civarında mal alımı yapılmış olduğunu, zamanında ödemelerin yapıldığını, 2013-2016 yılları arasında davalı firmanın bölge sorumlusu ve kendisini firma merkezi tarafından da yetkili olduğu belirtilen … ile sözlü anlaşma yapıldığını, yazılı sözleşmenin davacı firma tarafından imzalatılıp davalıya ulaştırılması sözü verilmiş olmasına rağmen, 4 yıllık süre içerisinde sözleşme davalıya ulaştırılmadığını, buna rağmen davacı firmanın ürünleri davalı eczanede satıldığını, 2016 yılında 170.000,00 TL + KDV alım bareminde sözlü anlaşma yapıldığını % 40 iskonto bedeli uygulandığını, müvekkili davalının … ürün satışlarını arttıdığını, 140.000,00 TL+KDV iskontoya ek %5,5 olarak teklif aldığını, 2016 yılı sonuna kadar davacı firmadan KDV dahil 363.299,64 TL tutarında ürün aldığını, ödeme şartlarının şirket yetkilisi … tarafından davalıya sunulduğunu, müvekkili davalı, …’ın her ay yaptığı eczane ziyaretinde ödemelerini yapıp iskonto faturalarını kesmiş olduğunu, tahsilat makbuzunu aldığının ancak 2016 yılı sonuna kadar firma yetkililerine imzalatıp getirilmesi hususunda anlaşılan yazılı sözleşmenin müvekkile teslim edilmediğini, 2016 yılında toplam KDV dahil 363.299,64-TL tutarında … ürün satın alındığını %40+%8.5 iskontonun hesaplanarak yıl içerisinde davacı firmaya 198.500,00 TL ödendiğini, …’la yapılan sözlü anlaşma uyarınca toplam KDV dahil 124.826,96 TL iskonto faturası düzenlenerek kendisine teslim edildiğini, 2016 yılı sonunda … ile yapılan yıllık KDV dahil 11.254,71 TL ödeme ve KDV dahil 51.373,00 TL iskonto faturasının kesildiği taktirde 2015 yılından kalan KDV dahil 22.646,40 TL ve 2016 yılı tüm alımların kapatılacağında mutabık kalındığını, 2017 yılında …’ın firmadan ayrıldığının bildirildiğini ve mutabık kalınan anlaşmanın mümkün olmadığının söylendiğini, muhatap olarak firma tarafından …ve … eczaneye gönderildiğini, davalının ticari anlaşmalardan da sorumlu olan eşi … eşliğinde mutabık kalınan anlaşmanın devam edeceği konusunda sözleşildiğini, daha sonraki görüşmelerde davalıdan 2017 yılı için yeni bir satış baremine girmesi istendiğini, sonradan … tarafından sözleşme şartlarının iyileştirilerek sözlü ve karşılıklı olarak sunulan koşulların taraflarca kabul edildiğini, fakat şartların yazıldığı matbu sözleşmenin şirket yetkililerine imzalatılıp davalı müvekkile gönderilmediğini, ortada bir sözleşme olmamasına rağmen …’in keyfi olarak müvekkilden daha fazla mal çekmesini istediğini, sözlü olarak güven ilkesine dayanan görüşmelerin inkâr ettiğini, yazılı sözleşmenin olmamasından dolayı müvekkilden haksız kazanç elde etmek istediğini, davalı müvekkilinin 2011-2016 arası yürütülen ticari ilişkide, iskontolu fiyatlar üzerinden satış yaptığını, fakat davacı firmanın 2016 yılından sonra bu iskontoları yapmak istemeyince ürün satışlarının yavaşladığını, ayrıca davacı firmanın Türk Ticaret Kanunu ve ticari teamüllere aykırı olarak, davalı müvekkile verdiği ürünleri, piyasa fiyatının yarısı hatta %60-%70 iskontolu bir şekilde, tahkikat aşamasında sunacağımız, listeden de anlaşılacağı üzere Türkiye’nin çeşitli bölgelerinde eczacı veya eczacıların 1. derece yakınlarının ortaklığı ile kurdukları şirket tarafından açılan …, …, …, …, …, …, … gibi internet siteleri tarafından satışa sunduğunu, yine bu eczanelerin verdikleri veya aracılar vasıtası ile düşük maliyetle toplanan … markasının ürünlerinin …, …, … gibi internet sitelerinden %50-%70 gibi indirimlerle satıldığını, bu durumun davalının satışlarını tamamen durdurduğunu, davalı müvekkil firma yetkilileri …ve … hanımla görüşüldüğünü “Bu şartlarda bana da ürün verirseniz bende internet fiyatından satıp ticari ilişkilerimi sürdürebilirim” diye söylediğini bunlara olumsuz yanıt aldığını, davalı müvekkilin önceki şartlarda iskonto taleplerinin davacı tarafından reddedilmesine müteakip davalı müvekkilin elindeki ürünleri iade etmek istediğini, ancak bu talebin de davacı tarafınca reddedildiğini, bunun üzerine davacı firmanın iskontosuz olarak düzenlediği faturalara dayanarak müvekkil aleyhine … 31. İcra Müdürlüğü’nün … E. Sayılı ilamsız icra takibi başlattığını, icra takibine itiraz edildiğini, arabuluculuk görüşmesinde davalı müvekkilin 2013 -2016 yıllara arasında oluşan şartlar doğrultusunda iskonto yaparak geri kalan miktarı (100.300,00-TL) ödemeyi önerdiğini ancak davacı tarafın bunu kabul etmediğini, ortada sözleşmeyle sabit bir borcun olmadığını, iddia edilen borç miktarının gerçeği yansıtmadığını, kötü niyetle başlatılan icra takibi için %20 kötüniyet tazminatı ve %10 oranında para cezasına hükmedilmesini talep ettiklerini, 2016 yılından itibaren aradaki ticari ilişkinin azalmasının sebebinin davacı firmanın haksız rekabete yol açan tutumu olduğunu, davacı tarafın farklı bir iş modeli olarak belirttiği şeyin müvekkili firmanın bir internet şirketi kurması olduğunu, müvekkilinin bu öneriyi kabul etmediğini, davacının müvekkili kendi ürününü sattırmak için asli işi olmayan bir alanda ticaret yapmaya zorladığını, bu talebinin kabul edilmemesi üzerine ürün fiyatlarında sürekli yaptığı indirimlerden vazgeçerek haksız kazanç sağlamaya çalışmakta olduğunu, açıklanan nedenlerle davanın reddine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Deliller; … Ürünleri İçin Yetkili Eczane Sözleşmesi, … Ticaret Sicil Müdürlüğünün yazısı, … 31. İcra Dairesi’nin … E. Sayılı icra dosyası, ticari defterler, faturalar, iskonto listesi, Bilirkişi Raporu
… Ticaret Sicil Müdürlüğü’nün … tarihli ve … sayılı yazısında; …’nin … ticari sicil numarası ile Müdürlüklerine kayıtlı olduğunu, firmanın 26.12.2013 tarihinde kurulduğunu, en son tescilli adresinin … ilçesi olduğunu bildirmiş ve yazı ekinde Ticaret Sicil Gazetesi nüshası sunulmuştur.
… 31. İcra Müdürlüğü’nün… E. Sayılı dosyasında başlatılan icra takibinin incelenmesinden; 29/03/2018 tarihinde … Ltd. Şti. Vekilince … – … Eczanesi aleyhine 201.480,18-TL asıl alacak üzerinden icra takibine başlandığı, borçluya ödeme emrinin 14/08/2018 tarihinde tebliğ edilmiş olduğu, borçlunun borca itirazının 17/08/2018 tarihinde yapmış olduğu, borca itirazla takibin durdurulduğu anlaşılmıştır.
Davalı … – …’nin ticari defterlerinde ve hesaplarında inceleme yapılmak üzere … Asliye Ticaret Mahkemesi’ne talimat yazılmıştır. … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Talimat dosyasından 17.01.2020 tarihli Talimat Bilirkişi Raporu alınmıştır. Mali Müşavir … Bilirkişi Raporunda özetle;
“… 17.12.2019 tarihinde davalı … – … Eczanesi’nin defter ve belgelerinin bulunduğu ve yetkili Mali Müşavir …’ın … adresindeki ofisinde yapılan yerinde inceleme neticesinde, davalı … – … Eczanesi’nin davacı … Ltd. Şti ile ilgili olarak 320.37 … Şti cari hesabını kullandığı, söz konusu hesabın 31.12.2018 tarihi itibarıyla 0.00-TL alacak bakiyesi verdiği tespit edilmiş olup, ( borç bakiyesinin bulunmadığı)
03.01.2020 tarihinde … Eczanesi – … adresinde yapılan yerinde incelemede; … Ltd. Şti ile ilgili herhangi bir yazılı sözleşme olmaması, sözlü olarak yapılan anlaşmaya istinaden 170.424,41-TL değerinde alınan malın üzerinden %50 oranında iskonto yapılacağı şeklinde anlaşılarak ürünlerin alınması, ancak daha sonra satıcı firmanın sözlü anlaşmaya uymayarak ürünlerin iskontosuz tam ücretinin istenmesi nedeniyle uyuşmazlık olduğunu beyan etmiş olup, resmi defterlerde bakiye bulunmamasının nedeninin muhasebe hatası olduğu ifade edilmiştir.
Davacı … Ltd. Şti tarafından 05.11.2019 tarihli yazı ekinde sunulan USB bellek içerisinde yazı içerisinde de belirtildiği üzere sadece 2016 – 2019 yılları arasında e – defter beratları ile envanter defteri tasdik bilgileri bulunmakta olup, incelemeye esas veri bulunmadığı, …” hususlarında görüş bildirilmiştir.
Davacı vekili Bilirkişi Raporuna dair beyan ve itirazlarını sunmuştur.
Davacı tarafın ticari defter ve belgelerinin incelenmesi için Bilirkişi Raporu hazırlanması yoluna gidilmiş ve Mali Müşavir Bilirkişi … 27.05.2020 havale tarihli Bilirkişi Raporunda özetle;
“… Dosya mevcudu, davacı yan ticari defterleri, Dava ve icra Dosyası ile yine bu kayıtların dayanağı belgelerin muhasebesel yönden tetkiki sonucunda ve raporumuz içinde açıklanan nedenlerle;
Davacı Ticari Defterlerinin “Usulüne Uygunluk Yönünden” tetkik edilmesi ;
İncelenen ve davacı şirkete ait olan 2016- 2017-2018- yıllarına ait ticari defterlerinin açılış tasdikleri ile yıl sonunda yaptırılması gereken kapanış tasdiklerinin yasal süresinde olduğu, bu anlamda sunulan ticari defterlerin usulüne uygun tutulmuş ve yasadaki tekemmülü kaydı-ile kendi lehine delil olma özelliğine sahip olduğu,
Davacı yanın incelenen 2017 yılı ticari defterlerine göre davalı yandan 21.12.2017 tarihi itibariyle 201.480,18 TL cari hesap alacaklı olduğu,
Davalı yanın Talimat Mahkemesi bilirkişisi tarafından incelenen ticari defterlerinde 31.12.2018 tarihi itibariyle borç bakiyesinin bulunmadığının tespit edildiği,
Taraflar arasındaki bakiye farklılığının raporumuzun 4.3 bölümünde listelenen faturalardan kaynaklandığı anlaşılmakta olup davacının düzenlediği, davalı yanın kayıtlarında yer alan faturalara ait varsa ödeme belgelerinin davalı tarafından ispat edilmesi durumunda davacının alacağının olmadığı aksi durumda davacının davalıdan ilgili faturalardan kaynaklı 201.480,18 TL alacaklı olduğu
Davacı yan 3095 sayılı yasaya istinaden icra takip tarihi olan 29.03.2018 tarihinden itibaren alacaklarına 3095 sayılı kanuna (md.2) göre değişen oranlarda avans faiz talep edebileceği,..” yönünde görüş bildirmiştir.
Davacı vekilince Bilirkişi Raporuna karşı beyan ve itiraz dilekçesi sunulmuştur.
Davalı vekilince Bilirkişi Raporuna karşı beyan ve itiraz dilekçesi sunulmuştur.
İtirazlar doğrultusunda dosya Mali Müşavir Bilirkişi …’ya tevdi edilerek ek rapor alınmak yoluna gidilmiş ve 27.11.2020 havale tarihli Bilirkişi Ek Raporunda özetle;
“…Davacı yanın incelenen ticari defterlerinde 2012-2017 yılları arasında davalı yana toplam 158.769,73 TL iskonto yapıldığı,
Davalı vekilinin kök rapora karşın sunduğu itiraz dilekçesindeki Davacı firma …yetkilisinin Şubat 2012 tarihinde … Eczanesine uğrayıp sözlü olarak anlaşıp yazılı olarak göndereceklerini taahhüt edip göndermedikleri yeni tarihli sözleşmenin 08.06.2017 tarihine kadar gelmemesi, her gelen malı teslim almadan firmanın yetkilileri aranmasına rağmen yeni bölge sorumlusuna sözleşmenin verilip gönderileceğini söylemlerine rağmen bu tarihe kadar sözleşme gönderilmemiştir.” İddiaları kapsamında tarafımdan dosyaya sunulu olan sözleşme yeniden incelenmiş olup, 20.02.2012 tarihli Darphin ürünleri için yetkili Eczane sözleşmesinin 3.Numaralı Fiyatlandırma ve indirim başlıklı maddesinde İskonto oranına ait herhangi bir yazılı metin olmadığı, sözleşmenin ayrılmaz bir parçası olan “TİCARİ KOŞULLAR” isimli belgenin de dosyaya içeriğinde olmadığı, bu anlamda davalının İskonto iddialarının değerlendirmesinin mümkün olmadığı, davacı yan tarafından düzenlenen davalı tarafça kabul edilip ticari defterlerine kayıt altına alınan faturalara İskonto yapılması gerektiği hususunda davalı yanca itiraz edilmediği, bununla birlikte Davacı yanın incelenen ticari defterlerinde 2012-2017 yılları arasında davalı yana toplam 158.769,73 TL iskonto yapıldığı, davalı vekilinin itiraz dilekçesindeki iskonto iddialarının hangi faturalara ve hangi oranda yapılması gerektiğinin ispat edilmesi halinde ayrıca bu hususun değerlendirilebilineceği,
Bütün bu anlatımlar ışığında; 27.05.2020 tarihli kök raporun sonuç bölümünün değişmediği, davacı yanın davalı yandan raporun 4.3 bölümünde dökümü yapılan faturalar toplamı olan 201.480,18 TL tutarında alacaklı olduğu,
Sonuç ve kanaatine varıldığı,..” yönünde görüş bildirmiştir.
Bilirkişi Raporu taraflara tebliğ edilmiştir.
Bilirkişi Rapor hüküm kurmaya elverişli bulunmuştur.
GEREKÇE :
Taraflar arasındaki ihtilaf; İcra takibinden dolayı davacının davalıdan alacaklı olup olmadığı, davalının itirazlarında haklı olup olmadığı, alacağın likit olup olmadığı hususlarında toplanmıştır.
Tüm dosya kapsamından; Taraflar arasında ticari ilişki olduğu, taraflar arasında 20.02.2012 tarihinde 19 ana maddeli … Ürünleri İçin Yetkili Eczane Satış Sözleşmesi imzalandığı, sözleşme maddelerine göre davacının yetkili Eczaneye uygulayabileceği prim iskonto oranlarının ticari koşullarda belirlendiği, yetkili Eczanenin bu belgenin davacı tarafından davacının her mali yılın başında yeniden tek taraflı olarak düzenleneceğini kabul ettiği, yetkili eczanenin TKS ya da ön ödeme sistemleri dışında bir ödeme yöntemi tercih etmesi durumunda vadeyi geçen her gün için o tarihte olanb TCMB reeskont faiz oranı üzerinden vade farkı hesap edilerek düzenlenecek vade farkı faturası davacı tarafından yetkili Eczaneye gönderileceği, vade farkı faturasının yetkili Eczaneye tebliğ edildiği tarihte muaccel olacağı gibi hükümler içerdiği, taraflar arasındaki ilişkinin yazılı olarak belirlendiği, davalı tarafın 201.480,18-TL tutarında ürün satın aldığı, davalı tarafından satın alınan ürünlere ilişkin olarak düzenlenen faturaların
-28 Kasım 2016 tarihli 23.087,53 TL tutarlı ve fatura bakiyesi 10.437,68-TL olan bir adet,
– 15 Aralık 2016 tarihli 18.071,17-TL tutarlı bir adet,
– 27 Aralık 2016 tarihli 626,70-TL tutarlı bir adet,
– 27 Aralık 2016 tarihli 646,76-TL tutarlı bir adet,
– 28 Aralık 2016 tarihli 1.273,46-TL tutarlı bir adet,
– 26 Ocak 2017 tarihli 1.093,33-TL tutarlı bir adet,
– 23 Şubat 2017 tarihli 429,99-TL tutarlı bir adet,
– 27 Nisan 2017 tarihli 2.295,37-TL tutarlı bir adet,
– 27 Nisan 2017 tarihli 88.148,48-TL tutarlı bir adet,
– 23 Mayıs 2017 tarihli 64.937,17-TL tutarlı bir adet,
– 8 Haziran 2017 tarihli 13.519,97-TL tutarlı bir adet olmak üzere toplam 11 adet faturaya karşılık gelen tutarların vade tarihleri geçmiş olmasına rağmen müvekkili şirkete ödemediği iddiasıyla davacı tarafından davalı aleyhine … 31. İcra Müdürlüğü’nün … E. Sayılı dosyasında 201.480,18-TL asıl alacak üzerinden icra takibine başlandığı, borçluya ödeme emrinin 14/08/2018 tarihinde tebliğ edilmiş olduğu, borçlunun borca itirazının 17/08/2018 tarihinde yapmış olduğu, borca itirazla takibin durdurulduğu, davalı tarafın ticari defterlerinin incelenmesinden davacı ilgili olarak 320.37 … Ltd. Şti cari hesabını kullandığı, söz konusu hesabın 31.12.2018 tarihi itibarıyla 0.00-TL alacak bakiyesi verdiği tespit edilmiş olduğu, davacı tarafın 2016 – 2017- 2018 yılı ticari defterlerinin usulüne uygun olarak tutulduğu ve delil olma vasfı taşıdığı, davacı tarafın davalı taraftan icra takip tarihi olan 29.03.2018 tarihi itibarıyla 201.480,18-TL alacaklı olduğunun tespit edildiği, davacı tarafın incelenen ticari defterlerine göre davalı taraftan 2017 yıl sonu itibarıyla 201.480,18-TL alacaklı olduğu, davalı tarafın Talimat Mahkemesi kanalıyla incelenen ticari defterlerinden 2017 yılı sonu itibarıyla davacı tarafa 11.420,00-TL borçlu son işlem tarihi olan 31.12.2018 yıl sonu itibarıyla bakiyesinin sıfır (0) olduğu, tarafların arasındaki ticari ilişkinin 2012 yılından bu yana süre geldiği, davalı tarafın kendi lehine olan ödemeleri dahi ticari defterlerine kaydetmediği, bu anlamda davalı tarafın ticari defterlerinin usulüne uygun olarak tutulmadığı, davalının davaya konu fatura bedellerini ödemiş ise bunu ispat etmesi gerektiği, davacı tarafından toplam 201.480,18-TL bedelli faturalara karşılık davalı tarafından davacı tarafa herhangi bir ödeme belgesi sunulmadığı, bu faturaların davalı ticari defterlerinde kayıt altına alındığı, bundan dolayı fatura içeriği emtianın davalıya teslim edildiğinin anlaşıldığı, dolayısıyla bedeli ödenmemiş faturalardan dolayı davalı tarafın sorumlu olduğu, icra takibinden evvel davalı tarafın temerrüde düşürüldüğüne dair dosyada bir belge ya da bilginin olmadığı, bu nedenle işlemiş faiz hesaplanmadığı, taraflar arasında ticari ilişki bulunmasından dolayı avans faize hükmedilmesi gerektiği, bundan dolayı davalının … 31. İcra Dairesi’nin … E. sayılı icra takibine yapmış olduğu itirazının iptali ile davacının davasının kabulüne, … 31. İcra Dairesi’nin … E. Sayılı icra takibinin 201.480,18-TL üzerinden devamına, 201.480,18-TL’ye icra takip tarihi olan 29.03.2018 tarihinden itibaren ödeme gününe kadar 3095 sayılı kanun madde 2’ye göre değişen oranlarda avans faizi işletilmesine, alacak likit olduğundan dolayı 201.480,18-TL’nin %20’si icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya ödenmesine dair karar verilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan gerekçeye göre;
1-)Davalının … 31. İcra Dairesi’nin … E. sayılı icra takibine yapmış olduğu İTİRAZININ İPTALİ ile davacının davasının KABULÜNE,
… 31. İcra Dairesi’nin … E. Sayılı icra takibinin 201.480,18-TL üzerinden DEVAMINA,
201.480,18-TL’ye icra takip tarihi olan 29.03.2018 tarihinden itibaren ödeme gününe kadar 3095 sayılı kanun madde 2’ye göre değişen oranlarda avans faizi İŞLETİLMESİNE,
201.480,18-TL’nin %20’si icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya ÖDENMESİNE,
2-)Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesi gereğince hükmolunan kısım üzerinden hesaplanan 13.763,11-TL nispi karar harcından peşin yatırılan 2.391,05-TL harcın mahsubu ile bakiye kalan 11.372,06-TL harcın davalıdan tahsili ile HAZİNEYE İRAD KAYDINA,
3-)Davacı vekili lehine karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hükmolunan kısım üzerinden hesaplanan 22.553,61-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine,
4-)Davacı tarafından yatırılan 44,40-TL başvuru harcı, 6,40-TL vekalet ücreti, 2.391,05-TL peşin harç, 1.250,00-TL bilirkişi ücreti ve 145,00-TL posta giderinden ibaret toplam 3.836,85-TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine,
5-)Davacı tarafça yatırılan, kullanılmayan bakiye gider avansının kararın kesinleşmesi halinde davacı tarafa iadesine,
Dair davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı vekilinin yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren İstanbul Bölge Adliye Mahkemesinde (İstinaf Mahkemesi) İSTİNAF YOLU açık olmak üzere açıkça okunup usûlen anlatıldı. 18/01/2021

Katip …
(e-imza)

Hakim …
(e-imza)