Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/442 E. 2023/768 K. 17.10.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/442 Esas
KARAR NO : 2023/768

DAVA : Tazminat (Rücuen Tazminat)
DAVA TARİHİ : 13/01/2017
KARAR TARİHİ : 17/10/2023

İstanbul 7 Asliye Hukuk Mahkemesinin 2017/21 esas 2017/689 karar numaralı kararı ile görevsizlik kararı verilmesi üzerine dosya tevzi bürosu tarafından mahkememize tevzi edilmesi üzerine Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Rücuen Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde ve duruşmalarda özetle; dava dışı işçi …’nun … Asliye Hukuk Mahkemesi’nin … Esas sayısı ile işçilik alacaklarının tahsili için açtığı dava sonucunda hükmedilen alacak nedeni ile … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı icra takibinin yapıldığını, davalının dava dışı işçi …’nun işçilik alacaklarından sorumlu bulunduğu kısma tekabül eden miktarın şimdilik fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere 1.000TL’sinin davalıdan rücuen tahsili ile davacıya ödenmesini, yargılama giderleri ve avukatlık ücretinin davalı yana yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde ve duruşmalarda özetle; husumet ve zaman aşımı itirazında bulunarak alacağa konu teşkil eden … Asliye Hukuk Mahkemesinin …Esas sayılı dosyasının yargılaması sırasında ihbarda bulunulmadığını bu nedenle kendilerini savunamadıklarını taraflar arasında akdedilen hizmet alım sözleşmesi uyarınca çalıştırılan personelin kendileri ile olan iş akti sona erdikten sonra davacı iş yerinde çalışmaya devam ettiğini, kabul anlamına gelmemekle birlikte müvekkilinin hak kaybına uğramaması adına, … Asliye Hukuk Mahkemesinin … Esas ve…Karar sayılı dosyasında yapılan yargılamada kıdem ve ihbar tazminatına esas alınan son ücretin de hakkaniyete aykırı olarak belirlendiğinin açık olduğunu, işçi …’nun davacı şirkette müvekkili şirketten sonra da çalıştığının sabit olduğunu, davacı şirketten son aldığı net ücret üzerinden belirleme yapıldığını, bu miktarların da taraflarınca kabulünün mümkün olmadığını, kaldı ki …’nun taraflarınca herhangi bir tazminat ve işçilik alacağı bulunmadığını, davanın reddine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davacıya yükletimesine karar verilmesini talep etmiştir.
… 7 Asliye Hukuk Mahkemesinin … esas … karar sayılı dosyasında verilen 14/12/2017 tarihli görevsizlik kararı gereği dosyanın tevzi edilmek üzere Mahkememize gönderilmiş, Mahkememizce yukarıdaki esasa kaydı yapılarak yargılamaya devam olunmuştur.
Mahkememizce tarafların bildirdiği deliller toplanmış, icra dosyası, bilirkişi raporları dosyamız arasına alınmıştır.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, dava dışı işçiye ödenen işçilik alacaklarının rücuen tazmini istemine ilişkindir.
Somut olayda taraflar arasındaki uyuşmazlık, davacının … Asliye Hukuk Mahkemesinin … Esas sayılı dosyası dosyası doğrultusunda dava dışı işçiye yaptığı ödemelerin rücuen tazmini talep şartlarının oluşup oluşmadığı, öyle ise miktarı hususunda toplanmaktadır.
… Asliye Hukuk Mahkemesinin …Esas sayılı dosyasının kesinleştiğinin bildirilmesi üzerine Mahkememizin 10/11/2021 tarihli ara kararı gereğince dosyamız rapor hazırlanmak üzere işçi alacakları konusunda uzman bilirkişiye tevdi edilmiş, bilirkişi tarafından ibraz edilen 27/01/2022 tarihli raporda özetle;
“SEÇENEK I
Yukarıda 5. ve 6. maddede yapılan değerlendirmede görüleceği üzere davacının ifa ettiği işçilik alacakları 4. madde de belirtilen Yargıtay kararları çerçevesinde sözleşmelerde rücu miktarına ilişkin hüküm olup olmaması durumu esas alınarak rücu oranları belirlenmiş olup, bu rücu oranlarına karşılık gelen miktarlar;
Davalıva rücu edilebilecek toplam miktar:¸
Bozma sonrası alacak davasında sonrası yargılama giderleri, vekâlet ücreti 8.944,84 TL olup, yukarıda 7. maddede verilen Yargıtay kararı çerçevesinde, davacının ifa ettiği alacak feri, yargılama giderleri, faiz ve vekalet ücreti ödemesini rücu edilebilecek işçilik alacağına oranlayarak bulunacaktır:¸ SEÇENEK Il
Sayın hakimliğin 6. Madde de belirtilen sözleşme hükmünün tüm dönemler için var olduğu kabul edilerek %100 oranında rücu hesaplaması yapılması gerektiği takdiri durumunda;
Davalıya rücu edilebilecek miktar;
¸” şeklinde rapor ibraz edilmiştir.
Mahkememizin 31/05/2022 tarihli ara kararı gereğince dosyamız ek rapor hazırlanmak üzere bilirkişiye tevdi edilmiş, bilirkişi tarafından ibraz edilen 21/06/2022 tarihli ek raporda özetle;
“Nihai takdir ve değerlendirme Sayın Mahkemeye ait olmak üzere, davacı tarafından ifa edilen dava dışı …’nun işçilik alacakları ödemesi rücusuna ilişkin yapılan değerlendirmede;
SEÇENEK I
Yukarıda 5. ve 6. maddede yapılan değerlendirmede görüleceği üzere davacının ifa ettiği işçilik alacakları 4. madde de belirtilen Yargıtay kararları çerçevesinde sözleşmelerde rücu miktarına ilişkin hüküm olup olmaması durumu esas alınarak rücu oranları belirlenmiş olup, bu rücu oranlarına karşılık gelen miktarlar; (SADECE 2. DÖNEME AİT SÖZLEŞME VAR)¸
Bozma sonrası alacak davasında sonrası yargılama giderleri, vekâlet ücreti 92.664,85 TL olup, yukarıda 7. maddede verilen Yargıtay kararı çerçevesinde, davacının ifa ettiği alacak feri, yargılama giderleri, faiz ve vekalet ücreti ödemesini rücu edilebilecek işçilik alacağına oranlayarak bulunacaktır¸ ¸
SEÇENEK II
Sayın hakimliğin 6. Madde de belirtilen sözleşme hükmünün tüm dönemler için var olduğu kabul edilerek %100 oranında rücu hesaplaması vapılması gerektiği takdiri durumunda; ¸¸
Yukarıda belirlenen miktarlar toplandığında:
¸Not: Kıdem tazminatı rücu hesaplamasında davalı tarafından işçinin çalıştırılmadığı yani diğer yüklenicilerin işçiyi çalıştırdığı dönem için hesaplama yapılmamıştır.” şeklinde rapor ibraz edilmiştir.
Mahkememizin 21/03/2023 tarihli ara kararı gereğince dosyamız 2. ek rapor hazırlanmak üzere bilirkişiye tevdi edilmiş, bilirkişi tarafından ibraz edilen 04/05/2023 tarihli 2. Ek raporda özetle;
“Nihai takdir ve değerlendirme Sayın Mahkemeye ait olmak üzere, davacı tarafından ifa edilen dava dışı …’nun işçilik alacakları ödemesi rücusuna ilişkin yapılan değerlendirmede;
Davacının ifa ettiği işçilik alacaklarını kök ve ek raporda belirtilen Yargıtay kararları çerçevesinde sözleşmelerde rücu miktarına ilişkin hüküm olup olmaması durumu esas alınarak rücu oranları belirlenmiş olup, bu rücu oranlarına karşılık gelen miktarlar;¸¸
Bozma sonrası alacak davasında sonrası yargılama giderleri, vekâlet ücreti 92.664,85 TL olup, kök raporda yer alan Yargıtay kararı çerçevesinde, davacının ifa ettiği alacak feri, yargılama giderleri, faiz ve vekalet ücreti ödemesini rücu edilebilecek işçilik alacağına oranlayarak bulunacaktır;¸¸
” yönünde tespit ve değerlendirmelerde bulunulmuştur.
Davacı vekilince sunulan 12/07/2021 tarihli ıslah dilekçesi ile; … Asliye Hukuk Mahkemesi’nin … sayılı dosyasında davacı lehine karara çıktığını, ilgili karar uyarınca … İcra Dairesi …E. numaralı dosyaya müvekkili Şirket tarafından 136.230 TL ödeme yapıldığını, dava dilekçesinde talep edilen alacakların 135.230 TL artırılarak toplam 136.230 TL’nin hükmen tahsiline karar verilmesi talep ettiğini beyan etmiştir. Davacı vekilinin ıslah dilekçesinin davalıya tebliğe çıktığı, tebliğ edilerek parçasının döndüğü görülmüştür.
Yargıtay 13.HD’nin 2015/7554 Esas, 2015/32409 karar sayılı ilamı şu şekildedir: “4857 sayılı İş Kanunun 2/6. maddesinde, asıl işveren – alt işveren açıklanmış ve bu ilişkide asıl işverenin, alt işverenin işçilerine karşı o işyeri ile ilgili olarak bu kanundan, iş sözleşmesinden veya alt işverenin taraf olduğu toplu iş sözleşmesinden doğan yükümlülüklerinden alt işverenle birlikte sorumludur hükmüne yer verilmiştir. Burada kanundan kaynaklanan bir teselsül söz konusudur. Asıl ve alt iş verenler dava dışı işçiye karşı müteselsilen sorumludur. Bu düzenleme işçi alacağının güvence altına alınması amacıyla alınmıştır. Sadece işçilere karşı bir sorumluluktur. Asıl ve alt iş veren arasındaki ilişkide ise iş hukuku değil, TBK ve sözleşme hükümleri esas alınacaktır. Bu sebeple, taraflar arasındaki uyuşmazlığın sözleşme hükümlerine göre çözümlenmesi gerekir. Alacaklıya karşı müteselsilen sorumlu olan borçlular, kendi aralarındaki iç ilişkide, bu konudaki nihai sorumluluğun hangi tarafa ait olduğu konusunda bir anlaşma yapabilirler. Bu durumda yukarıda ifade edildiği gibi serbest iradeleri ile yaptıkları sözleşme hükümleri kendilerini bağlayacaktır. Açıklanan nedenlerle, gerek iş kanunu ve gerekse de İş Kanununda değişiklik getiren 6552 sayılı yasanın ilgili maddeleri işçi alacağını korumaya yönelik olup, alt ve üst işveren arasındaki uyuşmazlıklarda taraflar arasında gerçekleştirilen sözleşme hükümleri esas olduğundan ve sözleşme şartlarına göre işçi alacaklarından işverene karşı davalı alt işveren sözleşme dönemi ile sınırlı olarak sorumlu olduğundan davalı vekilinin istinaf nedenlerinin reddine karar verilmesi gerekmiştir.”
Taraflar arasında düzenlenen sözleşme hükümlerine göre;
SİLEN taahhüt ettiği işlerde çalıştıracağı personelin her türlü yasal haklarından doğrudan doğruya sorumlu olacaktır. SİLEN çalıştırdığı personelin çalışmaları karşılığında hak ettikleri yıllık izin, ihbar tazminatı gibi yasal haklarını karşılamayı peşinen kabul etmiştir.
k) — Temizlik hizmetinin yürütülmesi ile ilgili İş kanunu, Vergi kanunu, Sosyal Sigortalar Mevzuatı ile ilgili sair yasalar, tüzük nizamname hükümlerinin uygulanmasından doğacak her türlü hukuki sorumluluk doğrudan doğruya Yüklenici’ ye aittir.
d) Sosyal Sigortalar mevzuatı, her türlü işçi ve işveren hakkındaki kanunlardan dolayı işçi alınması ve ücretlerinin ve haklarının ödenmesi, İşçi çıkartılması gibi hadiselerden dolayı tüm sorumluluklar Yüklenici’ye aittir.
2- Davacı;
Kıdem tazminatını işçiyi çalıştırdıkları dönemle orantılı olarak yüklenicilere oranında rücu edebilecektir.
Ulusal bayram genel tatil, hafta tatili ücretini işçiyi çalıştırdıkları dönemle orantılı olarak yüklenicilere oranında rücu edebilecektir. (alacak davasında bu alacak kalemleri TEMİZLİK döneminde borç doğduğu görülmektedir.)
İş akdinin feshi ile muaccel hale gelen ihbar tazminatı ve yıllık izin ücretini dava dışı işçiyi çalıştıran son yükleniciye (…) oranında rücu edebilecektir.
Bu doğrultuda … AHM’nin dava dosyası, bilirkişi raporları ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; alınan raporların dosya kapsamına uygun, denetime elverişli şekilde düzenlendiği görüldüğünden Mahkememizce itibar edilebilir bulunduğu, taraflar arasında yapılan sözleşme hükümleri göz önünde bulundurulduğunda işçi alacakları yönünden davalının, alt işveren olarak dava dışı işçinin çalıştığı kendi dönemindeki sorumluluk oranı ile sınırlı olmak üzere dava dışı işçinin tüm hizmet döneminden tek başına sorumlu olacağı anlaşıldığından davacı asıl işverenin davalı şirkete rücu talebinin kısmen yerinde olduğu kanaatine varılarak davanın kısmen kabulüne karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Açıklanan gerekçeye göre;
1-Davanın kısmen kabulü ile, toplam 78.366,36-TL rücu alacağının davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
2-Karar tarihine göre alınması gereken 5.353,21 TL harçtan peşin ve ıslah olarak alınan toplam 2.341,4‬0 TL harcın mahsubu ile bakiye ‭3.011,81 TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydedilmesine,
3-Peşin ve ıslah olarak alınan toplam 2.341,4‬0 TL harcın davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
4-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi hükümleri gereğince hesaplanan 17.900,00 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
5-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi hükümleri gereğince hesaplanan 17.900,00 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
6-Davacı tarafından yapılan 31,40 TL başvuru harcı, 4,60-TL vekalet harcı, 800,00 TL bilirkişi ücreti, 278,80 TL tebligat posta gideri olmak üzere toplam 1.114,80 TL yargılama giderinin kabul ve red oranına göre takdiren 641,29 TL’sinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, arta kalan masrafın davacı üzerinde bırakılmasına,
7-Davacı ve davalı tarafından yatırılan ve artan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde taraflara iadesine,
Dair verilen karar davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı vekilinin yokluğunda gerekçeli kararın tebliğden itibaren 2 hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliyesi ( İstinaf Mahkemesi ) nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usülen anlatıldı. 17/10/2023

Katip …
✍e-imzalı

Hakim …
✍e-imzalı