Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/434 E. 2019/690 K. 11.07.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/434 Esas
KARAR NO : 2019/690 Karar

DAVA : İstirdat (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 10/07/2019
KARAR TARİHİ : 11/07/2019

Mahkememizde görülmekte olan İstirdat (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde ve duruşmalarda özetle; müvekkili şirketten 28-29 Mayıs 2019 tarihinde … ile 74.414,00 TL’lik alışveriş yapıldığını, satılan mallar faturaları da kesilerek teslim edildiğini, bir gün sonra kart sahipleri bilgileri dışında alışveriş yapıldığından bahisle bankaya başvurmaları sonucunda olaydan haberdar olan müvekkili şirket yetkilisinin … Cumhuriyet Başsavcılığı’na yaptığı başvuru üzerine … tarihinde … soruşturma numarası ile soruşturma açıldığını, müvekkili şirketin…bankası … Şubesinde bulunan … numaralı hesabında bulunan 74.414,00 TL üzerine bloke konulduğunu, yapılan bu işlemlerde hiçbir kusuru bulunmayan müvekkili şirketin hesabına konan blokenin kaldırılması için davalı bankaya 11/06/2019 tarihinde yapmış bulunduğu yazılı başvuruya bir cevap verilmediğini, müvekkilinin bloke konan banka hesabındaki paranın işleyecek faizi ile paranın tarafına ödenmesini, dava sonuçlanıncaya kadar bloke konan hesaptaki paranın üçüncü şahıslara ödenmemesi için söz konusu hesaba tedbir konmasını, yargılama giderleri ile avukatlık ücretinin davalı tarafa yüklenilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
GEREKÇE;
Tüm dosya kapsamı bir bütün olarak değerlendirildiğinde;
01.01.2019 tarihinde yürürlüğe giren ve 03/01/2011 tarihli ve 6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun 5 inci maddesinden sonra gelmek üzere eklenen maddeye göre :
MADDE 5/A- (1) Bu Kanunun 4 üncü maddesinde ve diğer kanunlarda belirtilen ticari davalardan, konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri hakkında dava açılmadan önce arabulucuya başvurulmuş olması dava şartıdır.
6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanununun 3 üncü maddesinin birinci fıkrasına eklenen cümle ile
“Dava şartı olarak arabuluculuk
MADDE 18/A- (1) İlgili kanunlarda arabulucuya başvurulmuş olması dava şartı olarak kabul edilmiş ise arabuluculuk sürecine aşağıdaki hükümler uygulanır.
(2) Davacı, arabuluculuk faaliyeti sonunda anlaşmaya varılamadığına ilişkin son tutanağın aslını veya arabulucu tarafından onaylanmış bir örneğini dava dilekçesine eklemek zorundadır. Bu zorunluluğa uyulmaması hâlinde mahkemece davacıya, son tutanağın bir haftalık kesin süre içinde mahkemeye sunulması gerektiği, aksi takdirde davanın usulden reddedileceği ihtarını içeren davetiye gönderilir. İhtarın gereği yerine getirilmez ise dava dilekçesi karşı tarafa tebliğe çıkarılmaksızın davanın usulden reddine karar verilir. Arabulucuya başvurulmadan dava açıldığının anlaşılması hâlinde herhangi bir işlem yapılmaksızın davanın, dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddine karar verilir.
Dava dilekçesinin incelenmesi neticesinde; davanın 7155 sayılı Kanunun 26. Maddesinde belirtilen yürürlük tarihi olan 01.01.2019 tarihinden sonra açıldığı, davanın haksız fiilden kaynaklanan tazminat davası olduğundan zorunlu arabuluculuk durumunun söz konusu olduğu ve davacının arabuluculuğa başvurmadan doğrudan dava açtığı anlaşılmakla 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanununun m.l8/A-f.2 hükmü gereğince davanın dava şartı yokluğu nedeni ile usulden reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM; Açıklanan gerekçeye göre;
1-)Davacı tarafın davasının açıldığı tarih itibariyle 6102 Sayılı kanunun 5.md/A bendinin yürürlükte bulunduğu, 6102 Sayılı Kanunun 5.md/A bendinin aynen ‘Bu Kanunun 4 üncü maddesinde ve diğer kanunlarda belirtilen ticari davalardan, konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri hakkında dava açılmadan önce arabulucuya başvurulmuş olması dava şartıdır.’ şeklinde düzenlendiği, kanun maddesinin dava şartı niteliğinde bulunduğu, dava dilekçesinin ekinde arabuluculuk yoluna başvurulduğuna ilişkin belge ibraz edilmediği gibi dava dilekçesinin içeriğinde arabuluculuk yoluna başvurulduğunun belirtilmediği, dava şartı noksanlığının yargılama sırasında giderilmesinin mümkün olmadığı anlaşılmakla davacı tarafın davasının dava şartı noksanlığı nedeniyle 6100 Sayılı Kanunun 115.md/2 uyarınca USULDEN REDDİNE;
2-)Karar tarafların yokluğunda tensiben verildiğinden bilgilendirme amaçlı olarak tensip zaptının bir örneğinin davacı tarafa tebliğine; İstinaf süresinin gerekçeli kararının tebliğinin talep edilmesi ve tebliğ edilmesi suretiyle başlayacağı hususunun ihtarına;
6100 Sayılı HMK.’ nın 345./1Maddesi uyarınca ilgililere kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içinde mahkememize vereceği bir dilekçe ile İSTİNAF YOLU açık olmak üzere tarafların yokluğunda verilen karar alenen okunup usulen tefhim kılındı. 11/07/2019

Katip …
(e-imza)

Hakim …
(e-imza)