Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/386 E. 2020/109 K. 21.02.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/407 Esas
KARAR NO : 2020/89

DAVA : Zayi Belgesi Verilmesi
DAVA TARİHİ : 08/12/2016
KARAR TARİHİ : 14/02/2020

Mahkememizde görülmekte olan Zayi Belgesi Verilmesi davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde ve duruşmalarda özetle; müvekkiline ait …’da bulunan … Sitesinde 21/11/2016 tarihinde yaşanan yangın felaketi nedeni ile 3 dükkanının yandığını, müvekkiline ait işyerinde bulunan 31/10/2016 tarih ve 232626 nolu fatura bulunduğunu, bundan sonraki faturaların ise yandığını, müvekkiline ait 2011-2012-2013-2014-2015-2016 yılı defterlerinin tamamının yandığını, bu nedenle 2016 yılı ve geçmiş yıllara ait defter, fatura ve diğer vergiye esas belgelerin zayi olduğuna dair taraflarına zayi belgesi verilmesini talep ve dava etmiştir.
Mahkememizce yapılan yargılama sonucunda 02/03/2018 tarih, 2016/1187 Esas, 2018/283 Karar sayılı kararımız ile; davanın reddine karar verilmiştir.
Mahkememizce verilen 02/03/2018 tarih, 2016/1187 Esas, 2018/283 Karar sayılı kararın istinaf edilmesi üzerine dosya BAM’a gönderilmiş olup BAM 12. Hukuk Dairesi’nin 20/06/2019 tarih ve 2019/956 Esas, 2019/838 karar sayılı kaldırma kararı ile;
Dava, TTK’nun 82/7 maddesi uyarınca zayii belgesi verilmesi istemine ilişkindir.
TTK’nun 82/7 maddesi “Bir tacirin saklamakla yükümlü olduğu defterler ve belgeler; yangın, su baskını veya yer sarsıntısı gibi bir afet veya hırsızlık sebebiyle ve kanuni saklama süresi içinde zıyaa uğrarsa tacir zıyaı öğrendiği tarihten itibaren onbeş gün içinde ticari işletmesinin bulunduğu yer yetkili mahkemesinden kendisine bir belge verilmesini isteyebilir.” düzenlemesini içermektedir.
Somut olayda, yangın olayı 21.11.2016 tarihinde gerçekleşmiş, iş bu dava ise 08.12.2016 tarihinde yani olay tarihine göre 15 günlük hak düşürücü süreden sonra açılmış ise de, dosya kapsamından davacının yangın olayından ve zayiiden hangi tarihte haberdar olduğu anlaşılamadığından, davanın hak düşürücü sürede açıldığının kabulü gerekmiştir.
Öte yandan, dosyada mevcut yangın raporu ve bilirkişi raporuna göre davacıya ait 3 adet dükkanın, başka bir işyerinde meydana gelen yangının sıçraması sonucu yandığı ve 3 dükkanda yer alan tüm makine, araç ve yazıhanede bulunan evraklar ile tüm emtianın yandığı sabittir. 6102 sayılı TTK’nın 64. maddesi uyarınca tacirin ticari işletmesinde defter tutma yükümlülüğü düzenlenmiştir. Davacının mali müşaviri olan tanığı da, ticari defter ve belgelerin yangının çıktığı yerde muhafaza edildiği yönünde beyanda bulunmuştur. O halde davacının ticari defter ve ve belgelerini ticari işletmesinde saklamasının ve yangın sonucu zayi olmasının olağan ve kabul edilebilir olduğu sonucuna varılmıştır.
Ne var ki, davacı zayi olduğu ileri sürülen ticari defterlerinin hangi yıllara ilişkin olduğunu açıklamış olmakla birlikte, diğer makbuzların yandığından bahisle sadece 2016 yılı ticari defterlerine ilişkin noter bilgilerini vermiş(diğer yıllara ilişkin bilgilere farklı yollardan ulaşmanın mümkün olup olmadığını açıklamamış),dolayısıyla sadece bu yıla ilişkin noter tasdik bilgileri celp edilmiştir. Yine dava konusu ticari defterlere ilişkin bir soruşturma olup olmadığı hususu ilgili vergi dairesinden sorulmamıştır. Ayrıca zayi olduğu ileri sürülen faturaların 31.10.2016 tarih 232626 nolu faturadan sonraki faturalar olduğunu belirtmekle yetinilmiş, hangi koçanın hangi sayı aralığında olduğu açıklanmadığı gibi basıldığı matbaaya ilişkin dahi bilgi verilmemiş, vergiye esas diğer her türlü belgelerin ise neler olduğunu açıklanmamıştır.
O halde, ilk derece mahkemesince yukarıda açıklanan hususlar dikkate alınarak öncelikle davacıya 2011-2015 yılları ticari defterlerinin noter tasdiklerinin hangi noter tarafından yapıldığı, zayi olduğu ileri sürülen faturaların hangi numaraları kapsadığı ve hangi matbaada basıldığı, ayrıca “vergiye esas diğer her türlü belge” ile kastedilenin hangi belgeler olduğu hususlarının açıklattırılması, ardından 2011-2015 yıllarına ilişkin ticari defterlerin noter tasdik bilgilerinin ilgili noterlikten, faturaların basımına ilişkin bilgilerin ilgili matbaadan sorulması, ayrıca davacının bağlı bulunduğu vergi dairesine yazı yazılarak 2011-2016 yılları ticari defterlerine ilişkin bir soruşturma olup olmadığının sorulması ve davacının ticaret sicil kaydının celbi ile sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken(Yargıtay 11.HD’nin 22.10.2018 tarihli 2017/1185 E., 2018/6574 K. sayılı, 19.04.2018 tarihli 2016/9846 E., 2018/2950 K. sayılı ve 07.12.2010 tarihli 2009/6486 E., 2010/12598 K. sayılı emsal kararları)eksik inceleme ve yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir.
Açıklanan nedenlerle davacı vekilinin istinaf başvusunun kabulü ile, hükmün kaldırılmasına ve davanın yeniden görülmek üzere mahkemesine iadesine karar verilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
Davacı vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜNE; … 4. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 02/03/2018 Tarih … Esas … Karar sayılı hükmünün HMK 353(1)a-6 gereği KALDIRILMASINA”gerekçesiyle mahkememizce verilen karar kaldırılarak dosya mahkememize gönderilmiş olup mahkememizin yukarıdaki esasına kaydı yapılarak yargılamaya devam edilmiştir.
BAM ilamı doğrultusunda … Vergi Dairesine müzekkere yazılarak … Vergi numaralı davacı (TC: … ) …’ın 2011-2015 yılları arasında kesilen faturaların hangi matbaada basıldığının ve 2011-2015 yılları arasında basılmış olan belgeler ile defter basım bilgilerinin ve varsa noter tasdik bilgilerinin gönderilmesi için müzekkere yazılmış, 26/12/2019 tarihli cevabı yazıda; ilgili mükellefe ait 2011-2015 yılları belge basım tarihleri belirtilerek Mahkememize cevap verilmiştir.
… Vergi Dairesi Müdürlüğünün 26/12/2019 tarihli cevabı yazısına göre, … adresinde bulunduğu bildirilen davacı …-… Şahıs şirketine ait faturaların basımına ilişkin bilgilerin ve fatura numaralarının incelenmek üzere gönderilmesi için matbaa …’na müzekkere yazılmış,verilen cevabı yazıda, davacıya ait 2011-2012-2013-2014-2015 ve 2016 yılı yevmiye ve envanter defterleri ile … başlangıç nolu ve 256100 bitiş nolu 2013 yılı basım tarihli sevk irsaliyelerinin, yine 2013 basım tarihli … başlangıç nolu … bitiş nolu faturaların ve 2015 yılı basım tarihli … başlangıç nolu, … bitiş tarihli sevk irsaliyelerinin, 2015 basım tarihli … başlangıç nolu, … bitiş tarihli faturaların, 2015 basım tarihli … başlangıç nolu, … bitiş tarihli sevk irsaliyelerinin olduğu belirtilmiştir.
TÜM DOSYA KAPSAMINDAN; Dava TTK 82/7 maddesi uyarınca zayi belgesi verilmesi davasıdır.
Yargıtay 11 Hukuk Dairesi’nin 10/10/2017 tarih ve 2016/2678 Esas, 2017/5213 Karar sayılı içtihadında da belirtildiği üzere; Ticari defterlerin ziyaı halinde zayi belgesi verilmesi hususu 6102 Sayılı Türk Ticaret Kanunun 82/7. maddesinde “Bir tacirin saklamakla yükümlü olduğu defterler ve belgeler; yangın, su baskını veya yer sarsıntısı gibi bir afet veya hırsızlık sebebiyle ve kanuni saklama süresi içinde zıyaa uğrarsa tacir zıyaı öğrendiği tarihten itibaren onbeş gün içinde ticari işletmesinin bulunduğu yer yetkili mahkemesinden kendisine bir belge verilmesini isteyebilir. Bu dava hasımsız açılır.Mahkeme gerekli gördüğü delillerin toplanmasını da emredebilir.” şeklinde düzenlenmiştir. İlgili yasa maddesi ticari defterlerin ziyaı halinde yalnızca mücbir sebep teşkil eden ve basiretli bir tacir tarafından öngörülemeyecek sebeplerle zayi belgesi verilebileceğini düzenlemiştir.
TTK’nın 82. maddesine göre, ancak, tacirlerin tutmakla yükümlü oldukları ticari defter ve belgeler için zayi belgesi verilebilir. Buna göre, davanın yasal süresi içinde açıldığı, yasal şartları taşıdığı, davacıya ait fatura, irsaliye ve defterlerin 21/11/2016 tarihinde mevcut bulunduğu iş yerinde yangın sonucu zayi olduğu, İstinaf kararı gereğince gerekli araştırmanın da yapıldığı, matbaa ve vergi dairesinden basıma ve soruşturma olmadığına ilişkin yazı cevapları da gözönüne alınmak suretiyle davanın kabulü yönünde aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM :Açıklanan gerekçeye göre;
1-Davanın kabulü ile davacıya ait 2011-2012-2013-2014-2015 ve 2016 yılı yevmiye ve envanter defterleri ile … başlangıç nolu ve … bitiş nolu 2013 yılı basım tarihli sevk irsaliyelerinin, yine 2013 basım tarihli … başlangıç nolu … bitiş nolu faturaların ve 2015 yılı basım tarihli … başlangıç nolu, … bitiş tarihli sevk irsaliyelerinin, 2015 basım tarihli … başlangıç nolu, … bitiş tarihli faturaların, 2015 basım tarihli … başlangıç nolu, … bitiş tarihli sevk irsaliyelerinin ZAYİ NEDENİ İLE İPTALİNE,
2-Karar tarihine göre alınması gereken 54,40 TL harçtan peşin alınan 29,20 TL harcın mahsubu ile bakiye 25,20 TL harcın davacıdan tahsili ile hazineye gelir kaydedilmesine,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
4-Davacı tarafça yatırılan ve artan gider avansı bakiyesinin karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Dair verilen karar davacı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğden itibaren 2 hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliyesi ( İstinaf Mahkemesi ) nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usülen anlatıldı.
14/02/2020

Katip …
(e-imza)

Hakim …
(e-imza)