Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/245 E. 2023/323 K. 13.04.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/245 Esas
KARAR NO : 2023/323

DAVA : Genel Kurul Kararının İptali İstemli
DAVA TARİHİ : 03/05/2019
KARAR TARİHİ : 13/04/2023

Mahkememizde görülmekte olan Genel Kurul Kararının İptali İstemli davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı şirketin 05/02/2019 tarihli olağanüstü genel kurul toplantısında alınan 3 numaralı karar ile şirketin mevcut olan 16.333.350 TL sermayesinin 10.000.000 TL arttırılarak 26.333.350 TL tutarına çıkarılmasına 3.070.671 ret oyuna karşılık 13.099.346 kabul oyu ile karar verildiğini, anılan sermaye arttırım teklifine müvekkili, …, … tarafından ret oyu verildiğini, kararın alınmasında olumsuz oy kullanıldığını, muhalefet gerekçeleri belirtildiğini, sermaye arttırım kararı sonucunda hakları ihlal edilen imtiyazlı pay sahiplerinin özel kurulunun TTK’nın 454. Maddesinin 2. Fıkrası uyarınca yönetim kurulu tarafından toplantıya çağrılması gerekirken yönetim kurulunun çağrıyı yapmaması üzerine TTK’nın 454. Maddesi uyarınca özel bir toplantı yapması adına kanunun 454. Maddesinin 2. Fıkrası uyarınca müvekkili tarafından dava yoluyla çağrının yapılması adına başvuruda bulunulduğunu, açılan davanın … 6. ATM nezdinde …Esas numarası ile görülmekte olduğunu, henüz kanunun aradığı bir şart olarak sermaye arttırım kararı sonucunda hakları ihlal edilen pay sahiplerince sermaye artırım kararı onaylanmamışken şirket yönetim kurulu tarafından hukuka aykırı bir şekilde sermaye artırım kararı uygulandığını, ticaret siciline terkin edildiğini, bu nedenle söz konusu sermaye artırım kararının uygulanmasının ve ticaret siciline tescil edilmesinin kanuna aykırı olduğunu, sermaye artırım kararının ve uygulanma işleminin hükümsüzlüğünün tespitini talep ettiklerini, sermaye artırım kararı TTK madde 454 uyarınca sermaye artırım kararı sonucunda hakları ihlal edilen imtiyazlı pay sahiplerinin onayına tabi olup müvekkilinin de içerisinde yer aldığı azınlık konumundaki imtiyazlı pay sahiplerinin özel kurulunun onama kararının alınmasının zorunlu olduğunu, şirket pay sahipliği yapısında bir tarafta hakim ortak konumundaki … yer alınken diğer tarafta azınlık pay sahipleri grubu yer aldığını, hakim ortağın kabul oyları ile alınan sermaye artırım kararı ile azınlık grubu pay sahiplerinin pay oranının şirket esas sözleşmenin 12. Maddesi uyarınca yönetim kurulunda aday bulundurmak için sahip olması gereken oran olan %15 oranından aşağı açıklanacağı üzere daha düşük bir oranda bırakılması sonucunda azınlık ortakların şirket yönetim kurulunda temsil edilme haklarının tamamen ortadan kaldırılması söz konusu olduğunu, 05/02/2019 tarihli şirket olağanüstü genel kurul toplantısında alınan 3 numaralı karar uyarınca sermaye artırımı uygulandığında ise söz konusu kişilerin şirketin mevcut sermayesindeki toplam pay ve oy oranlarının %12 olduğunu, bu oranın söz konusu pay sahiplerinin şirketin mevcut esas sözleşmesinde tesis edilen yönetim kurulunda temsil edilme imtiyazlarının ortadan kalkması anlamına geldiğini, açıklanan bu nedenlerle; davanın kabulünü, …’nin 05/02/2019 tarihli olağan genel kurul toplantısında alınan “sermaye arttırımına” ilişkin 3 numaralı kararının ve sermaye artırım kararının uygulama işleminin hükümsüzlüğünün tespitini, bu taleplerinin kabul edilmemesi halinde kanuna ve dürüstlüğe aykırı olarak alınan sermaye artırımına ilişkin 3 numaralı kararın iptalini, …’nin 28/03/2019 tarihli olağan genel kurul toplantısında kanuna ve dürüstlük kurallarına aykırı olarak alınan “yönetim kurulu üye sayısının tespiti ve seçimi”ne ilişkin olarak 3 numaralı kararın iptalini, yargılama gideri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; dava konusu 05/02/2019 tarihli Olağan Genel Kurul Toplantısı’nda alınan 3 numaralı karara ilişkin taraflar arasında derdest bir başka dava daha bulunduğunu, bu defa davacı tarafın … 6. ATM … Esas sayılı dosyası ile sermaye artırım kararının imtiyazlı pay sahiplerinin haklarının ihlal eder nitelikte olduğu iddiası ile özel kurulun toplantıya çağrılması konusunda davacıya yetki verilmesi bu talebin reddinde ise özel kurulun toplantıya çaptırılması için gerekli işlemleri gerçekleştirmek üzere kayyım görevlendirilmesi talep edildiğini, … Toplam 26.333.350 adet paydan oluştuğunu, davacının dava tarihinde söz konusu payların 1.023.557 adedine sahip olduğunu, davacının dava tarihindeki pay oranının yaklaşık %3,91 olduğunu, buna göre azınlık pay sahipleri konumunda bulunduğunu, şirketin yıllardır ticari olarak zarar etmekte olduğunu, esas sermayesinin üçte ikisinden fazlasının söz konusu zarar sebebiyle karşılıksız kaldığını, dolayısıyla müvekkil şirketin teknik iflasını/teknik iflas riskini bertaraf etmek amacıyla sermaye artırım önlemini alma zorunluluğu doğduğunu, 05/02/2019 tarihli Olağanüstü Genel Kurul Toplantısında şirketin mevcut olan sermayesinin 10.000.000 TL arttırılarak 26.333.350 TL’ye çıkarılmasına karar verildiğini, toplantı tutanağında da görüleceği üzere azınlık temsilcisi davacı vekili tarafından sembolik olarak nitelendirilen sermaye artışına azınlık tarafından katılım olmadığı gibi neden katılmadıkları sualinin cevabı dahi verilemediğini, sermaye arttırım kararının hakları ihlal eder nitelikte olmadığını, davacının tek başına imtiyazlı pay sahibi sıfatına haiz olmadığını, davacı vekilince verilen sermaye artırım kararının hakların ihlali niteliğinde olduğunun ispatı bakımından ortaya konulabilecek gerçek ve dikkate alınabilir hiçbir sebep ve gerekçe sunulmadığından ve olsa olsa eski kanun uygulamasında olduğu gibi karına olarak hakların ihlal edildiğinin kabul edildiği bir senaryo da davacının haklarının ihlal edildiği yönündeki iddiası kabul edileceğinden davacı vekiline eski kanun uygulamasını beyan ve taleplerine dayanak olarak gösterebilmiş olmasına bir nebze de olsa hak verilebileceğini, her ne kadar … 6 ATM … Esas sayılı dosyası ile sermaye artırım kararının imtiyazlı pay sahiplerinin haklarını ihlal eder nitelikte olduğu iddiasıyla özel kurulun toplantıya çağrılması konusunda davacıya ,izin verilmesi bu talebin reddi halinde ise özel kurulun toplantıya çağrılması için gerekli işlemleri gerçekleştirmek üzere kayyım görevlendirmesi talep edilmişse de yönetim kurulu tarafından özel kurulun toplantıya çağrılması süresi içerisinde yani dava açma süresinden önce mezkur davayı açmış olması ve dolayısıyla hak düşürücü sürenin dolmuş olması sebebiyle davanın usulden reddedileceği hususunda herhangi bir tereddüt bulunduğundan TTK’nın 454. Maddesinin 5. Fıkrası gereği genel kurul kararı onanmış sayıldığını, sermaye artırım kararının hukuka uygun olduğunu, davacının da içinde bulunduğu azınlık grubu sermaye artırım neticesinde şirketin mevcut sermayesinin %15’in altında kaldığını, bu neticenin önlenmesi amacıyla tüm pay sahiplerine rüçhan hakkını kullanmaları için yasal süre tanındığını, azınlık tarafından rüçhan hakkı kullanılmadığını, davacı ve diğer azınlık ortakların şirket nezdinde hem mali hem idari haklarını kaybetmemek adına hiçbir gayret göstermemiş olduğunu, kendi payları nispetlerinde sembolik olarak nitelendirdikleri sermaye artışını ödemekten dahi imtina ettiklerini, bu durumda şirketin teknik iflas riskinin bertaraf edilmesi amacıyla yalnızca müvekkil şirket tarafından sermaye artışı yapılıp şirketin geleceği bir kere dava müvekkil şirkete yüklendiğini, davacının tek başına azınlık ve imtiyazlı pay sahibi sıfatına sahip olmadığını, açıklanan bu nedenlerle; 05/02/2019 tarihli olağan genel kurul toplantısında 3 numaralı kararın hükümsüzlüğünü, 28/03/2019 tarihli olağan genel kurul toplantısında 3 numaralı kararın iptali taleplerinin reddini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesini talep etmiştir.
DELİLLER:
Ticaret sicil kayıtları, bilirkişi raporları, …. 6. Asliye Ticaret Mahkemesi … Esas sayılı dosyası, yazılan müzekkere cevapları, dava dilekçesi ekinde sunulan ve yargılama aşamasında dosya kapsamına giren deliller ile tüm dosya kapsamı.
GEREKÇE:
Dava, genel kurul kararının hükümsüzlüğünün tespiti ve iptali istemine ilişkindir.
Davacı vekili, davalı … Anonim Şirketi’nin 05.02.2019 tarihli Olağanüstü Genel Kurul Toplantısında alınan sermaye artırımına ilişkin “3 numaralı” kararının ve sermaye artırım kararının uygulanması işleminin hükümsüz olduğunun tespiti ve 28.03.2019 tarihli Olağanüstü Genel Kurul Toplantısında alınan yönetim kurulu üye sayısının tespiti ve seçimine ilişkin “3 numaralı” kararın iptaline, karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili, şirketin yıllardır zarar ettiğini, ve sermayesinin üçte ikisinden fazlasının söz konusu zararlar sebebiyle karşılıksız kaldığını, teknik iflasın riskinin bertaraf edilmesi amacıyla sermaye artırım önlemi alma zorunluluğu doğduğunu, bu nedenle şirketin mevcut 16.333.350,00 TL sermayesinin 10.000.000,00 TL artırılarak 26.333.350,00 TL ye çıkarıldığını, sermayenin kaybı, borca batık olma durumuna ilişkin TTK md. 376 maddesi uyarınca iyileştirici önlemler alındığını, sermaye artım kararında kanuna ve iyiniyet kurallarını aykırılık bulunmadığını, davacının tek başına azınlık ve imtiyazlı pay sahibi olmadığını savunmuştur.
Davacı, … 6. Asliye Ticaret Mahkesi … Esas sayılı dosyası ile sermaye artırım kararının imtiyazlı pay sahiplerinin haklarının ihlal eder nitelikte olduğu iddiası ile özel kurulun toplantıya çağrılması konusunda yetki verilmesini talep etmiştir. Mahkemece davanın kabulüne dair verilen karar istinaf ve temyiz aşamalarından geçerek kesinleşmiştir.
… 6. Asliye Ticaret Mahkemesi … Esas sayılı dosyasının istinaf incelemesini yapan İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi 2020/1085 Esas 2021/289 Karar sayılı ilamında;
“pay sahipliğinden doğan hakları kullanma yönünden diğer paylardan daha farklı ve üstün belirli araçlara sahip olan paylara, “imtiyazlı paylar” denilmektedir. 6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun 478.maddesinde “imtiyaz”, paya tanınan üstün bir hak veya kanunda öngörülmeyen yeni bir pay sahipliği hakkı olarak tanımlanmıştır. Bu tanımdan çıkarılacak sonuç, anonim şirkette paylar, ya adi paya nazaran üstün haklar tanınarak, ya da kanunda yer almayan hak veya hakların tanınması ile imtiyazlı hâle getirilebilirler. Türk Ticaret Kanununun 421/3.maddesi uyarınca ilk esas sözleşme ile veya esas sözleşme değiştirilerek bazı paylara imtiyaz tanınabilir. İmtiyaz; kâr payı, tasfiye payı, rüçhan ve oy hakkı gibi haklarda, paya tanınan üstün bir hak veya kanunda öngörülmemiş yeni bir pay sahipliği hakkıdır. İmtiyaz, doğrudan pay sahibine değil, paya tanınan bir üstünlüktür.
Belirli bir pay grubuna, yönetim kurulunda temsil edilmek üzere, yönetim kurulu üyelerinin o pay grubundan seçilmesi ya da yönetim kuruluna o pay grubunun aday göstermesi, gibi imtiyazlar getirilebilir. Bu durumda payların imtiyazlı pay olduğu kabul edilir.
Somut olay açıklamalar doğrultusunda değerlendirildiğinde, şirket ortaklık sözleşmesinin …Anonim Şirketi ile azınlık ortaklar arasında yapılmış olması, ortaklık sözleşmesinin 4.2.1 maddesi ile şirket yönetim kurulunun dört üyeden oluşmasının, üyelerin üçünün çoğunluk pay sahibi, birinin ise % 15 oranında azınlık pay sahibi ya da sahiplerinin göstereceği adaylar arasından seçileceğinin kararlaştırılmış olması birlikte değerlendirildiğinde ve ortaklık sözleşmesi bir bütün olarak göz önüne alındığında davalının dışındaki hissedarların imtiyazlı pay olduğu açıktır.
Bununla birlikte imtiyazın payın % 15’e varması ile mi kazanılacağı yoksa % 15 oranına varmayan her bir azınlık hissedarın payının imtiyazlı kabul edilip edilemeyeceğinin de tartışılması gerekmektedir. Şirket Esas Sözleşmesi’nin 4.2.1 maddesinde şirket yönetim kurulunun 3 üyesinin davalının göstereceği, 1 üyenin ise azınlık ortaklar tarafından gösterilen adaylar içerisinden şirket genel kurulu tarafından seçileceği öngörülmüş, payların en az % 15’ine sahip pay sahibi ya da sahiplerine 1 üye, geri kalan % 20 ‘sine 1 üye, % 30’una 1 üye, % 35’ine 1 üye aday gösterme hakkı olacağı kararlaştırılmıştır.
Düzenlemeden de anlaşılacağı üzere, sözleşmenin 4.2.1 maddesinde “… Pay’ların en az % 15’ine sahip olan Pay Sahibi veya Sahipleri’nin…” ibaresine yer verilmek suretiyle, bir üye aday gösterme hakkı tek başına % 15 paya sahip olan pay sahiplerine tanındığı gibi her biri daha düşük olmakla birlikte toplamı % 15’i oluşturan pay sahiplerine de tanındığına göre tek başına % olmasa dahi toplamı % 15’i oluşturan pay sahiplerinin hepsinin imtiyazlı olduğunu kabul etmek gerekir. Aksi düşüncenin benimsenmesi halinde, somut olayda olduğu gibi, davanın sadece % 15 pay sahipleri tarafından açılabileceğinin kabul edilmesi durumunda, imtiyazlı pay sahiplerinin genel kurul kararının uygulanabilmesi için onanıp onanmayacağı yönünde karar almak üzere toplantı yapmalarını öngören TTK m.454 hükmü işlevsiz kalacaktır. Bu nedenle somut olayda, yönetim kuruluna aday göstermek için gerekli olan % 15 payı oluşturan azınlık paylarının Türk Ticaret Kanununun 454.maddesi kapsamında imtiyazlı pay olarak kabul edilmesi gerekmektedir.
Öte yandan Türk Ticaret Kanunu’nun 454/2.maddesinin açık hükmünden anlaşılacağı üzere, maddede imtiyazlı pay sahiplerinin davayı birlikte açmaları ile ilgili bir zorunluluk öngörülmemiştir. Aksine, her imtiyazlı pay sahibi denilmek suretiyle, her imtiyazlı pay sahibinin ayrı ayrı dava açabileceği düzenlenmiştir. Hal böyle olunca da imtiyazlı pay sahibi olan davacının tek başına dava açmasında yasaya aykırı bir yön görülmemiştir.”
Açıklamalarına yer verilmiştir.
TTK’nın 376. maddesine göre “Son yıllık bilançodan, sermaye ile kanuni yedek akçeler toplamının yarısının zarar sebebiyle karşılıksız kaldığı anlaşılırsa, yönetim kurulu, genel kurulu hemen toplantıya çağırır ve bu genel kurula uygun gördüğü iyileştirici önlemleri sunar.”
TTK 447 maddesi uyarınca pay sahibinin, genel kurula katılma, asgari oy, dava ve kanundan kaynaklanan vazgeçilemez nitelikteki haklarını sınırlandıran veya ortadan kaldıran, Pay sahibinin bilgi alma, inceleme ve denetleme haklarını, kanunen izin verilen ölçü dışında sınırlandıran, anonim şirketin temel yapısını bozan veya sermayenin korunması hükümlerine aykırı olan kararlar batıldır.
TTK’nın İmtiyazlı pay sahipleri özel kurulu başlıklı 454. Maddesi, “Genel kurulun esas sözleşmenin değiştirilmesine, yönetim kuruluna sermayenin arttırılması konusunda yetki verilmesine dair kararıyla yönetim kurulunun sermayenin arttırılmasına ilişkin kararı imtiyazlı pay sahiplerinin haklarını ihlal edecek nitelikte ise bu karar anılan pay sahiplerinin yapacakları özel bir toplantıda, aşağıdaki hükümler uyarıca, alacakları bir kararla onanmadıkça uygulanamaz.”
İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi 2020/1085 Esas 2021/289 Karar sayılı ilamında açıklandığı üzere dürüstlük kuralına aykırı şekilde yapılan sermaye artışından imtiyazlı payları doğrudan etkilenen davacının tek başına dava açmasında yasaya aykırılık bulunmamaktadır.
… Şirketi’nin 05.02.2019 tarihli Olağanüstü Genel Kurul Toplantısında 3 numaralı gündem maddesi ile sermaye artırım kararı alınmıştır. Davalı şirket artışa gerekçe olarak şirketin mali durumunun bozulduğunu ve TTK md. 376 uyarınca sermaye artışının gerekliliğini savunmuştur. Yapılan bilirkişi incelemesi ile sermayenin 10.000.000,00 TL artışı ile şirketin TTK md. 376 da düzenlenen durumdan kurtulması öz kaynaktaki kaybın çok daha fazla olması nedeni ile mümkün olmadığı tespit edilmiştir. Gerçek kişi ortakların sermaye artımı öncesi pay sahipliği oranı % 19,8 dir. Sermeyenin 10.000.000,00 TL artışı ile sermaye 26.333.350,00 TL ye yükselmektedir. Bu durumda davacınında aralarında bulunduğu gerçek kişi ortakların pay sahipliği oranı %12,28’e (% 15 barajının altına) düşecek ve bir adet yönetim kurulu üyesi belirlemeye ilişkim imtiyaz hakları kaybolacaktır. Dolayısıyla davacının da içinde bulunduğu gerçek kişi ortakların katılmadıkları 10.000.000,00 TL’lik sermaye artışı davalı şirketin TTK md. 376 da düzenlenen durumdan çıkmasını sağlamayacak, fakat artışa katılmayan imtiyazlı pay sahiplerinin esas sözleşmeye göre var olan YK üyesini seçme imtiyazını kaybetmelerine sebep olacaktır. Bu durum dürüstlük kuralına aykırı olmakla TTK md. 445 ve 447 uyarınca 05.02.2019 tarihli Olağanüstü Genel Kurul Toplantısında alınan sermaye artırımına ilişkin “3 numaralı” kararının ve sermaye artırım kararının uygulanması işleminin hükümsüz olduğunun tespitine karar verilmiştir.
… Şirketi’nin 28.03.2019 tarihli Olağanüstü Genel Kurul Toplantısında 3 numaralı gündem maddesi yönetim kurulu üye sayısının tespiti ve seçimine ilişkindir. Yukarıda açıklandığı üzere 05.02.2019 tarihli Olağanüstü Genel Kurul Toplantısında 3 numaralı gündem maddesi ile alınan sermaye artırım kararının dürüstlük kuralına aykırılığı nedeniyle hükümsüzlüğe karar verilmiştir. Sermaye artışı kararı imtiyazlı pay sahiplerinin haklarını ihlal etmesi nedeni ile uygulanamayacağından 28.03.2019 tarihli GK toplantısında alınan YK üyelerinin seçilmesi kararı esas sözleşmedeki imtiyaza aykırı olduğundan anılan kararın iptaline hükmedilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın kabulü ile; … Şirketi’nin 05.02.2019 tarihli Olağanüstü Genel Kurul Toplantısında alınan sermaye artırımına ilişkin “3 numaralı” kararının ve sermaye artırım kararının uygulanması işleminin hükümsüz olduğunun tespitine,
2-… Şirketi’nin 28.03.2019 tarihli Olağanüstü Genel Kurul Toplantısında alınan yönetim kurulu üye sayısının tespiti ve seçimine ilişkin “3 numaralı” kararın iptaline,
3-Alınması gereken 179,90 TL nispi karar harcından peşin yatırılan 44,40-TL harcın mahsubu ile bakiye kalan 135,50 TL harcın davalıdan alınarak HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
4-Davacı lehine karar tarihinde yürürlükte bulunan avukatlık asgari ücret tarifesi gereğince hükmolunan kısım üzerinden hesaplanan 9.200,00 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan 44,40 TL Peşin Harç, 44,40 TL Başvuru Harcı, 6,40 TL Vekalet Harcı, 1.000,00 TL Bilirkişi Ücreti, 184,50 TL Posta Giderleri olmak üzere toplam 1.279,70 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine,
6-Taraflarca yatırılan, kullanılmayan bakiye gider avansının kararın kesinleşmesi halinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı verilen karara karşı, gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süre içerisinde mahkememize veya başka bir yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek istinaf dilekçesi ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.13/04/2023

Başkan …
¸e-imzalıdır

Üye …
¸e-imzalıdır

Üye …
¸e-imzalıdır

Katip …
¸e-imzalıdır