Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/225 E. 2021/253 K. 25.03.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/225 Esas
KARAR NO : 2021/253

DAVA : İtirazın İptali (Kefalet Söleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 24/04/2019
KARAR TARİHİ : 25/03/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Öncelikle dava şartı olan arabuluculuk safhasında anlaşma sağlanamadığını belirterek, müvekkili şirketin alacağını tahsil etmek amacıyla … 4.İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyası ile davalıya karşı 16/10/2006 tarih 250.000,00 TL tutarlı ve 14/02/2014 tarih 2.000.000,00 TL tutarlı müşterek borçlu müteselsil kefalet senetlerine istinaden icra takibi başlattıklarını, davalı tarafından yetki itirazında bulunduğunu, yetki itirazı kabul edilerek dosya yetkili … 2.İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasına gönderildiğini, bu kez davalının herhangi bir borcu bulunmadığından borcun tamamına ve tüm ferilerine itirazı üzerine takibin durduğunu, söz konusu itirazın haksız ve mesnetsiz olduğunu, davalının dava dışı …San Ltd Şti’nin müvekkili şirkete olan senetli ve senetsiz olarak borçlandığı ve borçlandığı meblağın toplam 2.250.000,00 TL sine kadar olan kısmına müşterek borçlu müteselsil kefil olduğuna dair 16/10/2006 tarihli 250.000,00. TL tutarlı ve 15/02/2014 tarihli 2.000.000,00 TL tutarlı kefalet senetleri imzaladığını, müvekkili şirket ile dava dışı şirket arasında alacak borç ilişkisinin dayanıklı tüketim mallarının alım satımından ve bunun sonucunda ödenmeyen fatura alacaklarından kaynaklandığını, müvekkili ile dava dışı şirket arasında 2007 yılında Altus markalı ürünlerin … ve civar illerde toptan satışının dava dışı şirket tarafından yapılması hususunda anlaştıklarını, 6 yıl boyunca sorunsuz bir şekilde dava dışı şirket ile beyaz eşya, ankastre ve elektronik eşya alım satımı gerçekleştiğini ancak 2013 yılından itibaren dava dışı şirketin müvekkil şirkete olan borçlarını ödememeye başladığını, dava dışı şirketin taahhüdünü yerine getirmemesi üzerine müvekkili tarafından şirkete mal akışının durdurulduğunu, bekleme sürecinde davadışı şirket iki kez vadesi geçen borçlarını ödemek için ödeme planı sunduğunu, ancak iki seferde de ödeme yapmadığını, dava dışı şirketin müvekkile olan borçlarını ödememesi üzerine dava dışı şirkete … 19. Noterliğinin… tarih ve … yevmiye numaralı ihtarname gönderdiğini, ayrıca davalının borç miktarının tespitinde müvekkil şirketin defter ve kayıtlarının muteber olacağını, bu kayıtlara hiçbir sebep ve surette itiraza hakkı olmayacağını, senetlerden vadesi gelen herhangi birisinin ödenmediği taktirde diğer senetlerinde muacceliyet kasbetmiş olacağını ve bu senetlerin tamamının müşterek borçlu ve müteselsil kefil olarak kendisinden talep edileceğini bilakaydışart ve gayrikabili rucu olarak beyan ederek kefalet senetlerini imzaladığını beyan ederek davalının … 2.İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasına yaptığı borca ve ferilerine ilişkin itirazın iptaline takibin devamına, davalı borçlunun %20 den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatı ödenmesine hükmedilmesine yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalıya yükletilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı … vekili Davaya Cevabında :
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacının dava dışı şirket ile müvekkiline ihtarname gönderdiğini iddia ettiğini, yanlızca ihtarname göndermiş olmanın başlı başına alacağın haklı olması için hukuken geçerli bir sebep olmadığını, dava dışı şirket ile müvekkilinin ihtarnamelere itiraz ettiğini, ihtarda belirtilen tutarın gerçeği yansıtmadığını, yapılan ödemelerin düşülmesi, tutar ve tarihlerin belirtilmesinin istenmesine rağmen davacının aynı ihtarnameyi art arda gönderdiğini, davacı tarafın kötü niyetli olarak aynı konuda birden fazla ihtarname göndererek müvekkilinin bu ihtarnamelerden birine itiraz etmeyi atlayarak borçlu olduğunu bu ihtarnameye dayalı olarak kesinleştirmek gibi hukuk ve etik dışı yollara başvurduğunu, ayrıca kefalet sözleşmesinde kanunun öngördüğü yazılı şekil şartlarına uyulmadığını, kefalet sözleşmesinde belirli bölümlerin kefilin el yazısıyla belirtilmiş olması gerektiğini, ancak söz konusu kefalet sözleşmesinde ise sadece imza kısmı kefil tarafından el yazısıyla atıldığını geri kalın kısımın davacı tarafça doldurulduğunu, mevcut ve geçerli bir borç bulunmadığından kefalet sözleşmesinin geçersiz olduğunu, Yeni Borçlar Kanunun da sadece mevcut bir borç için kefalete izin verildiğini, ancak davaya konu kefalet sözleşmesinde mevcut olmadığını, sözleşmesin borçlandığı veya borçlanacağı meblağa ilişkin imzalandığını, ihtarnameye dayanak borcun ispatının gerektiğini, davacının müvekkiline gönderdiği ihtarname içeriğinde dava dışı şirketin davacı şirkete ödediği tutarların toplam meblağdan düşülerek kalanının istendiği belirtilmiş isede toplam meblağın neye göre belirlendiği ve dava dışı şirketin ödediği rakam ve tarihlerinin belirtilmediğini, ihtarnamenin keşidesinden sonra dava dışı şirkete ait ticari defter kayıtlarındaki meblağın ihtarnamedeki meblağla uyuşmadığı hatta, imzası geçerli olmayan bazı evraklara dayalı olarak da alacak talebinde bulunduğu kanaatine ulaştıklarını, dava dışı şirketin ticari defterlerinde yapılacak inceleme neticesinde bu hususların tespit edileceğini, ayrıca kefalet sözleşmesinin geçerli olduğu varsayımında daha borç zamanaşımına uğradığını, BK’nun 60.maddesi uyarınca kefalet sözleşmesinin zamanaşımı süresinin 10 sene olduğunu, 2006 tarihli kefalet senedi süresinin 2016 yılında dolduğunu, süresi içinde takibe geçilmediğinden iş bu senetlerin zaman aşımına uğradığını, BK’nun 584 maddesi uyarınca eşlerin kefil olabilmesi için diğer eşin rızasına bağlandığını söz konusu kanunda belirtildiği üzere kefalet sözleşmelerinde kefil olarak kişi evliyse eşinin de yazılı rızasının alınması gerektiğini, müvekkilinin sözleşmenin imza tarihinde evli olduğunu ancak sözleşmede ne eşin imzası nede eşin yazılı rızasının alındığına dair davacı tarafından sunulmuş bir belge olmadığını, davacının yalnızca kendi şirket defterlerinde inceleme talebinin hukuki dayanağının bulunmadığını beyan ederek davanın reddine yargılama gideri ve vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesini talep etmiştir.
DELİLLER;
İcra dosyası, bilirkişi incelemesi, ticari defterler, senetler ve cari hesaplar ile dava dosyasındaki taraf açıklamaları.
GEREKÇE :
Dava, itirazın iptaline ilişkindir.
Davacı ile dava dışı … Ltd Şti arasında dayanıklı tüketim mallarının alım satımına dayalı ticari ilişki bulunmaktadır. Buna göre davacı ile dava dışı şirket … markalı ürünlerin Kayseri ve civar illerde toptan satışının dava dışı şirket tarafından yapılması hususunda anlaşmıştır.
Davalı, dava dışı şirketin davacıya olan senetli ve senetsiz olarak borçlarını 16/10/2006 tarihli 250.000,00 TL tutarlı ve 15/02/2014 tarihli 2.000.000,00 TL tutarlı olmak üzere toplam 2.250.000,00 TL sine kadar müşterek borçlu müteselsil kefil kefilliğe ilişkin kefalet senetleri imzalamıştır.
Dava konusu uyuşmazlık ticari ilişki sonucunda ödenmeyen fatura alacaklarından kaynaklanmaktadır.
Davalı alacağın zamanaşımına uğradığını savunmuştur. Davalı 16/10/2006 tarihli senet ile kefil olmuştur. İcra takibi ise 11/08/2016 tarihinde başlatılmış ve zamanaşımı kesilmiş olmakla 10 yıllık süre dolmadığından alacak zamanaşımına uğramamıştır.
Davalı eş rızası bulunmadığından kefaletin geçersiz olduğunu ileri sürmüş ise de, 16/10/2006 tarihli kefalet yönünden eBK hükümlerinin uygulanması, 15/02/2014 tarihli kefalet yönünden davalı dava dışı şirketin ortağı olmakla TBK madde 584/2 uyarınca kefalette eş rızası aranmayacağından kefaletin geçerli bir şekilde kurulduğu kabul edilmiştir.
Taleple bağlı kalınarakalacak miktarının belirlenmesi için mali konularda uzman bilirkişilerden rapor alınmıştır. Mahkememizce alınan bilirkişi raporu, dosya kapsamına uygun somut bilgi ve belgeye dayalı, tarafların ve hakimin denetimine açık ve değerlendirmenin gerekçelerinin bilimsel verilere uygun olduğu kanaati ile mahkememizce değerlendirmeye esas alınmıştır.
… 2. Asliye Ticaret Mahkemesine yazılan istinabe ile dava dışı şirketin ticari defterleri üzerinde inceleme yapılmıştır. Buna göre davacı ile dava dışı şirket arasında 2014-2016 yılları arasında ticari ilişki bulunduğu ve davacının dava dışı şirkete 11/08/2016 tarihi itibarı ile 14.554.600,65 TL borcu bulunduğu görülmüştür.
Mahkememizce davacı ticari defterleri ile davalının ticari defterleri üzerinde yapılan inceleme raporu da gözetilmek sureti ile bilirkişi incelemesi yapılmıştır. Sunulan raporda davacı şirketin dava dışı şirkete iade ettiği çek-senetlerin dava dışı şirket kayıtlarında yer almadığı, cari hasap farklılıklarının ödenmeyen protesto edilen senetlerden kaynaklandığı, davacının dava dışı şirketten 13.470,501,91 TL alacaklı olduğu belirlenmiştir.
Mahkememizce alınan bilirkişi raporunda, istinabe yoluyla alınan bilirkişi raporundaki tespitler tartışılarak ticari defterler ve cari hesap farklılıklarının nedenleri gerekçeli ve denetime elverişli olarak ortaya konulduğundan alınan rapor hükme esas alınmıştır.
Bu kapsamda; davacı ile dava dışı şirket arasında 2014 yılı açılış bakiyesine ilişkin yazılı mutabakatları, cari hesap farklılıklarının ödenmeyen protesto edilen senetlerden kaynaklanması ve yapılan bilirkişi incelemesi ile davacının dava dışı şirketten 13.470,501,91 TL alacaklı olduğu, davalının da kefalet limiti ile sınırlı olmak üzere bu alacaktan sorumlu olduğu anlaşılmakla davanın kabulüne, … 2.İcra Müdürlüğünün … esas sayılı icra dosyasının kaldığı yerden takip talebinde yazılı şartlarla devamına, alacağın likit olması ve haksız yere takibe itiraz edilmesi nedeniyle asıl alacağın %20 oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine, karar verilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan gerekçeye göre;
1-Davanın Kabulü ile … 2.İcra Müdürlüğünün … esas sayılı icra dosyasının kaldığı yerden takip talebinde yazılı şartlarla devamına ,
Asıl alacağın %20 oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2- Sair hususların gerekçeli kararda açıklanmasına,
3-)Alınması gereken 153.697,50.TL. nispi karar harcından peşin yatırılan toplam 27.174,38.TL.harcın mahsubu ile bakiye kalan 126.523,12.-TL harcın davalıdan alınarak HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
4-)Davacı vekili lehine karar tarihinde yürürlükte bulunan avukatlık asgari ücret tarifesi gereğince hükmolunan kısım üzerinden hesaplanan 104.325,00 TL nisbi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine,
5-)Davacı tarafından yapılan toplam 29.940,08.TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine,
6-)Taraflarca yatırılan, kullanılmayan bakiye gider avansının kararın kesinleşmesi halinde yatıran tarafa iadesine
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı verilen karara karşı, gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süre içerisinde mahkememize veya başka bir yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek istinaf dilekçesi ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 25/03/2021

Başkan
(e-imza)

Üye
(e-imza)

Üye
(e-imza)

Katip
(e-imza)

Peşin Harç : 27.174,38,- TL
Başvuru Harcı : 44,40 .- TL
Vekalet Harcı : 6,40 .- TL
Bilirkişi Ücreti : 2.500,00.-TL
Posta Giderleri : 214,90.- TL
Toplam : 29.940,08.- TL