Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/172 E. 2023/44 K. 19.01.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/172 Esas
KARAR NO : 2023/44

DAVA : Denkleştirme Tazminatı (Acentelik Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 18/09/2014
KARAR TARİHİ : 19/01/2023

Mahkememizde görülmekte olan Denkleştirme Tazminatı (Acentelik Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili ile davalı şirket arasında … 1. Noterliğinin … yevmiye nolu acentecilik sözleşmesi yapıldığını, müvekkil şirketin 2003 yılından bu yana davalı sigorta şirketinin yetkili acentesi olarak faaliyet gösterdiğini, davalı yanın müvekkil şirketi trafik komisyonu olarak 2003den bu yana %20 ile %30 arası değişen oranlarda komisyon ödediğini, davalı tarafça müvekkile 06/12/2012 tarihinde tebliğ edilen bir yazı ile hiçbir gerekçe göstermeden komisyon oranının %25den %10’a düşürüldüğünün bildirildiğini, bu bildirimin fesih hakkını kullanan taraf bakımından acentelik sözleşmesinin sürdürülmesini dürüstlük kuralları çerçevesinde beklenmeyecek duruma sokan bir durum yarattığını, bu işlem iş davalı şirket müvekkilin çalışma bölgesinde rekabet etme şansını sıfırlayarak haksız rekabet ortamı oluşturduğunu, müvekkilini işin devam edeceğini ve %30 komisyon alacağı umudu ile yatırım yaptığını, şube sayısını 20’ye çıkardığını, müvekkil ile davalı yan arasındaki acentecilik ilişkisinin 26/12/2012 tarihinde … Ticaret Sicil memurluğunun … sayılı yazısı ile sona erdiğini, müvekkilinin son beş yıl içerisinde davalı taraftan 2.360.000,00-TL komisyon aldığını, portföy kaybından ve haksız rekabet nedeni ile doğacak dava ve fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak kaydıyla işbu davanın ikame edildiğini, müvekkilin müşteri yaratabilmek için 12 yılda şube sayısını 20’ye çıkardığını, açıklanan bu nedenlerle; müvekkili ile davalı arasında … 1. Noterliğince yapılmış olan … yevmiye nolu acentecilik sözleşmesinin haklı sebebe dayalı olarak tek taraflı fesih edilmesi sebebi ile 472.000,00 TL denkleştirme tazminatının ticari faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; taraflar arasındaki sözleşmenin 6762 sayılı TTK.’na tabi olduğunu, dava 6103 sayılı Kanunun 14. Maddesinde düzenlenen hususa ilişkin de olmadığından 6102 sayılı TTK’nın düzenlemesi denkleştirme tazminatının reddi gerektiğini, davacının acentecilik ilişkisine kendisinin son verdiğini, davacının yeni dönemde uygulanacak trafik sigortası komisyon oranının düşürülmesini gerekçe göstererek … 27. Noterliğinin … tarih, … yevmiye nolu ihtarnamesi ile acentecilik sözleşmesini feshettiğini, taraflarınca cevaben keşide edilen … 9. Noterliğinin … tarih, … yevmiye nolu ihtarnamesi ile ileri sürülen iddiaların gerçeği yansıtmadığını, yapılan feshin haksız olduğunun bildirildiğini, ancak acentenin tutumu nedeni ile karşılıklı güven ilkesine dayalı acentelik ve vekalet ilişkisinin sürdürülme imkanı kalmadığı bildirilerek acentelik ilişkisine son verilip tescil edileceği hususu teyit edilmek durumunda kalındığını, acentenin haklı bir nedene dayanmaksızın acentelik sözleşmesini feshi halinde tazminat hakkı bulunmadığını, davacının trafik branşında komisyon oranının %10’a indirilmesinin haklı fesih sebebi olduğunu ileri sürmekte ise de bu kesin olarak kabul edilemeyeceğini, taraflar arasındaki sözleşmede trafik branşında komisyon oranının zaten %10 olduğunu, davacının sözleşmede yazan orandan daha fazlasını bir hak olarak ileri sürmesinin hiçbir hukuki dayanağının olmadığını, davacının daha önce lehine yüksek uygulanırken ses çıkarmadığı oranın sonradan sözleşmedeki orana çekilmesini haklı fesih sebebi yapıp tazminat talep etmesinin hem hukuki olmadığını hem de iyi niyet kurallarına aykırı olduğunu, müvekkil şirketin sermayesi halka açık olduğunu, Gerek SPK ve TTK mevzuatı gerekse sigortacılık mevzuatı uyarınca faaliyetlerinde sigortalıların ve hissedarların menfaatlerini gözetmek ve şirketi koruyacak gerekli önlemleri almakla yükümlü olduğunu, açıklanan bu nedenlerle; haksız ve mesnetsiz davanın reddini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesini talep etmiştir.
DELİLLER:
Acente sözleşmesi, portföy ve komisyon geliri belgeleri, taraf ticari defter ve kayıtları, ihtarnamaler, bilirkişi incelemesi, yazılan müzekkere cevapları, taraf açıklamaları ve tüm dosya kapsamı.
Mahkememizce 2014/447 esas üzeriden yapılan yargılamada 13.11.2014 tarihinde işlemden kaldırılan dosyanın üç aylık yasal sürede yenilenmediği gerekçesiyle, davanın açılmamış sayılmasına karar verilmiştir. Bu karar davacı tarafından temyiz edilmiştir.
Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2015/12370 esas 2017/336 karar sayılı ilamı ile hükmün onanmasına karar vermiştir. Davacı taraf karar düzeltme yoluna başvurmuş ve bu aşamada 2017/1552 esas, 2018/7592 karar ile 2015/12370 E-2017/336 K. sayılı onama ilamının kaldırılarak mahkememizce verilen hükmün bozulmasına hükmedilmiştir.
GEREKÇE:
Dava, acentelik sözleşmesinin feshi nedeniyle denkleştirme tazminatının tahsili istemine ilişkindir.
1. Davacı ile davalı şirket arasında … 5. Noterliği … tarih, … yevmiye nolu acentecilik sözleşmesi akdedilmiştir. Davacı şirket 17.03.2003 tarihinden sözleşmenin feshedildiği 01.01.2013 tarihine kadar davalı sigorta şirketinin yetkili acentesi olarak faaliyet göstermiştir. Davacı acente uzun yıllar %20 ile %30 arası değişen oranlarda komisyon almıştır. Davalı taraf 06/12/2012 tarihli yazı ile komisyon oranının %25 den %10’a düşürüldüğünü davacıya bildirmiştir. Davalı tarafça haklı bir neden ileri sürülmeksizin taraflar arasında uzun süre uygulanan ve teamül haline gelen komisyon oranlarının tek taraflı düşürülmesi davacı açısından ekonomik yönden beklenmeyecek bir durum olduğu gibi dürüstlük kuralına da aykırıdır. Bu nedenle davacı tarafça acente sözleşmesinin haklı nedenle fesih edildiği ve denkleştirme tazminatına hak edildiği kabul edilmiştir.
2. Denkleştirme tazminatının hesaplanması için bilirkişi incelemesi yapılmıştır. Somut olayda acentelik ilişkisi 5 yıldan fazla sürmüştür. Bu durumda TTK 122/2 uyarınca son 5 yıllık gelir üzerinden 2008 – 2013 yılları arası 5 yıllık net komisyon gelirini belirlemiştir. 20.11.2020 tarihli raporda davalı şirketin tek taraflı ve gerekçesiz olarak komisyon oranını düşürmesi davacı acentenin feshini ve denkleştirme talebini haklı kıldığı belirtilerek buna göre yapılan hesaplamada denkleştirme bedeli 456.539,00 TL olarak hesaplanmıştır.
3. Kök rapora karşı itirazların karşılanması için ek rapor alınmasına karar verilmiş ve bilirkişi heyeti tarafından 25.04.2022 tarihinde yerinde inceleme yapılarak yapılan inceleme tutanak altına alınmıştır.
Yerinde inceleme sonra düzenlenen 23.05.2013 tarihli bilirkişi ek raporunda; sözleşmenin sona ermesinden sonra acentenin müşteri portföyü üzerinden elde edilen prim tutarlarının 2012 yılında acentenin gerçekleştirdiği toplam prim üretiminin % 29 unu, 2013 acente bazında yıllık ortalama prim tutarının % 600 ünü oluşturduğu dolayıyla davalı şirketin sözleşmenin feshi sonrasında, davacı acentenin müşterileri sayesinde önemli menfaatler elde ettiği, bu durumda kök raporda hesaplandığı gibi denkleştirme bedelinin 456.539,00 TL olduğu belirlenmiştir.
4. 23.06.2022 tarihli 11 numaralı celsede, davalı vekilinin poliçe sayılarındaki verilerin hatalı olduğuna ilişkin itirazları ve hesaplama yöntemine ilişkin itirazları gözetilerek bilirkişilerden ek rapor alınmasına karar verilmiştir. Ara karar gereği hazırlanan 24.10.2022 tarihli bilirkişi ek raporunda;
Acentelik sözleşmesinin sona ermesinden sonra da “önemli menfaatler elde edilip edilmediği yönünde ticari defter kayıtlarına dayalı sistem bilgileri üzerinden elde edilen verilere bakıldığında bu doğrultuda 25.04.2022 tarihinde tüm tarafların katılımıyla davalı sigorta şirketinin kayıtları üzerinde yerinde yapılan incelemede; sözleşmenin sona ermesinden sonra acentenin portföyü üzerinden ( 13.12.2012-31.12.2013) tarihleri arasında yenilenen poliçelere ilişkin tespit edilen bilgiler ek raporumuzda tablolar halinde ayrıntılı olarak Sayin Mahkemenin dikkatine sunulmuştur….
Sözleşmenin sona ermesinden sonra yenileme sürecinde (13.12.2012 – 31.12.2013) acentenin portföyü üzerinden üretilen 3026 adet poliçeye ilişkin elde edeceği muhtemel gelir/komisyon tutarı ise yerinde incelemede tespit edildiği üzere 176,685.90 TL olduğuna göre, bunun acentenin yıllık ortalama komisyon tutarına oranı: 176,685.90 TL/497,481.63 TL 100 %35.51 olmaktadır. Başka bir ifadeyle sözleşmenin sona ermesinden sonra da davalı sigorta şirketinin, acentenin portföyü üzerinden %35.51 oranında bir menfaat sağladığı, dolayısıyla TTK’nun121/1 maddesinin (a) fıkrasında ifade edilen şartın oluştuğu söylenebilir. Bunula birlikte aynı maddenin (c) fıkrasındaki “Somut olayın özellik ve şartları değerlendirildiğinde, ödenmesi hakkaniyete uygun düşüyorsa acente müvekkilden uygun bir tazminat isteyebilir” şartı da dikkate alındığında, davacı/acentenin Denkleştirme Talebinde bulunması yönünde kanaat hâsıl olmaktadır.

İşbu bilirkişi raporu ekinde yer alan CD içerisindeki EXCEL dosyasıyla 3.5.2022 tarihli ek raporumuzdaki CD içinde yer alan EXCEL dosyası “Ek-D-Son-1-Yil-Plakalari-Sonra-Farkli- Acentelerden-Kontrolu.xlsx” isimli dosyayla aynı olup verilerin hem yerinde inceleme de hem de daha sonra e-posta yoluyla temsil ettiği sigorta şirketinin verilerine bizzat itiraz eden davalı vekili tarafından gönderildiğini sunmak için işbu bilirkişi ek raporuna eklenmiştir.
Sunduğumuz 23.05.2022 tarihli ek raporumuzdaki sonuç değişmemiştir”
Açıklamalarına yer verilmiştir.
5. Davalı tarafından süresi içerisinde 24.10.2022 tarihli bilirkişi ek raporuna karşı herhangi bir itiraz ileri sürülmemiştir. Davalı vekili 13 numaralı celsede raporun davayı takip etmeyen vekil …’ye tebliğ edildiğini raporu bu hali ile kabul etmedikleri itirazında bulunmuştur.
6. TTK’ nun 122. Maddesinde düzenlenen sözleşme ilişkisinin sona ermesinden sonra; acentenin bulduğu yeni müşteriler sayesinde, sözleşme ilişkisinin sona ermesinden sonra da önemli menfaatler elde ettiği ve acentenin, sözleşme ilişkisinin sona ermesinin sonucu olarak, onun tarafından işletmeye kazandırılmış müşterilerle yapılmış veya kısa bir süre içinde yapılacak olan işler dolayısıyla sözleşme ilişkisi devam etmiş olsaydı elde edeceği ücret isteme hakkını kaybettiği mahkememizce benimsenen bilirkişi raporu ile sabit görülmüştür. Taraflar arasında acentelik ilişkisinin devam ettiği süre, davalının elde ettiği menfaat, haklı fesih nedeni gibi somut olayın özellik ve şartları değerlendirildiğinde, denkleştirme tazminatının ödenmesinin TTK md. 122 gereği hakkaniyete uygun olduğu ve aynı maddede portföy tazminatı için önşart olarak düzenlenen üç şartın birlikte gerçekleştiği kabul edilerek hesaplanan 456.539,00 TL denkleştirme tazminatının dava tarihinden itibaren işleyen avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, fazlaya ilişkin istemin ( 15.461,00 TL) reddine, hükmedilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-)Davanın kısmen kabulü ile 456.539,00 TL’nin dava tarihinden itibaren işleyen avans faizi ile davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, fazlaya ilişkin istemin ( 15.461,00 TL) reddine,
2-)Alınması gereken 31.186,18 TL Karar ve İlam harcından peşin alınan toplam 8.060,60 TL harçtan mahsubu bakiye 23.125,58 TL harcın davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
4-)Davacı vekili lehine karar tarihinde yürürlükte bulunan avukatlık asgari ücret tarifesi gereğince hükmolunan kısım üzerinden hesaplanan 66.915,46 TL nisbi vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
5-)Davalı vekili lehine karar tarihinde yürürlükte bulunan avukatlık asgari ücret tarifesi gereğince red olunan kısım üzerinden 9.200,00 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalı tarafa verilmesine,
5-)Davacı tarafça yatırılan 8.060,60 TL peşin harcın davalıdan tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
6-)Davacı tarafından yatırılan 24,30 TL başvuru, 3,75 TL vekalet harcı 4.500 TL bilirkişi ücreti ve 539,50 TL posta giderinden ibaret toplam 5.067,55 TL yargılama giderinin kabul ve redoranları dikkate alınarak 4.901,55 TL’sinin davalıdan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine, bakiye kısmın davacı taraf üzerinde bırakılmasına;
7-)Taraflarca yatırılan kullanılmayan bakiye gider avansının kararın kesinleşmesi halinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı verilen karara karşı, gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 15 günlük yasal süre içerisinde mahkememize veya başka bir yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek temyiz dilekçesi ile Yargıtaya Temyiz yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.19/01/2023

Başkan
¸e-imzalıdır

Üye
¸e-imzalıdır

Üye
¸e-imzalıdır

Katip
¸e-imzalıdır