Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/147 E. 2020/526 K. 09.11.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/147 Esas
KARAR NO : 2020/526 Karar

DAVA : İstirdat (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 20/08/2015
KARAR TARİHİ : 09/11/2020

Mahkememizin 06/12/2017 tarihli ve 2015/823 E., 2017/1148 K. Sayılı Davanın Reddine dair kararının İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 14. Hukuk Dairesi’nce verilen 17/01/2019 tarih ve 2018/998 Esas 2019/64 Karar sayılı KALDIRMA İLAMI ile kaldırılması ile Mahkememizin 2019/147 E. Sayılı dosyasına kaydolan İstirdat (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkilinin bankadan defalarca taşıt kredisi kullandığını, müvekkilinin kullanmış olduğu kredilere istinaden dosya masrafı, kredi kullandırım masrafı ya da başka adlar altında kesintiler yapıldığı, taraflar arasında imzalanan sözleşmenin bir örneğinin davacıya verilmediği, müzakere edilmediği, taraflar arasında dengesizliğe yol açacak veya taraf aleyhine olacak maddenin hukuken bağlayıcılığının olmadığını, Borçlar Hukuku’nun temelini bireysel sözleşme modelinin oluşturduğunu, bunun yanında önceden hazırlanan tip sözleşmelerde pazarlık yapılmasının söz konusu olmadığı, girişimci karşısında sözleşmenin diğer tarafına da bu dayatılan sözleşmeyi kuracağı ya da hizmet veya edimden vazgeçeceğini, ayrıca sözleşmenin diğer tarafının genel işlem koşullarına sahip sözleşmeleri zorunlu olarak kabul ettiğini, genel işlem koşullarını içeren sözleşmeye veya ayrı bir sözleşmeye konulan koşulların her birinin tartışılarak kabul edildiğine ilişkin kayıtların onları genel işlem koşulu olmaktan çıkarmadığını, Tüm bu nedenlerden ötürü müvekkilinden alınmış şimdilik 1.000,00 TL’nin (fazlaya İlişkin dava ve talep hakları saklı kalmak kaydı ile) dava tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte iadesine ve yargılama giderleri, vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Huzurdaki davanın zamanaşımı nedeni ile red edilmesi gerektiğini, davacının talep konusunu belirlemesinin gerektiğini, davacı ile müvekkili banka arasında imzalanan genel kredi sözleşmeleri yasal düzenlemeler gereğince dava konusu masrafların tahsilinin usule ve hukuka uygun olduğunu, davacının dava konusu masraftan ödeyeceğini bilerek ve ödemeyi taahhüt ederek bu kredileri kullandığını, sözleşmenin 6. Maddesinde de komisyon vergi ve masrafları ödemeyi taahhüt ettiğini, alınan masrafların bankanın vermiş olduğu hizmetlerin karşılığı olduğunu, ayrıca TTK 20. Maddesine istinaden de bankanın münasip bir ücret isteyebileceği hükmünün bulunduğu, ticari işlerde ticaret hukukunun konusunu oluşturan öznelerin işlemlerinde tüketici hukukunun aksine Genel îşlem Şartlarının denetiminin istisnai olduğunu, bankaların bu tür masraf tahsilatları yapabileceğine dair emsal Yargıtay kararı olduğunu, 22.11.2006 tarih ve 26354 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 2006/11188 sayılı MEVDUAT VE KREDİ FAÎZ ORANLARI VE KATILMA HESAPLARI KÂR VE ZARARA KATILMA ORANLARI İLE ÖZEL CARİ HESAPLAR DAHÎL BU İŞLEMLERDE SAĞLANACAK DİĞER MENFAATLER HAKKINDA KARAR başlıklı Bakanlar Kurulu Karan ve yine Bakanlar Kurulu Karan gereği T.C. Merkez Bankası tarafından çıkanlan, 9.12.2006 tarih vg 26371 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan 2006/1 sıra numaralı MEVDUAT VE KREDİ FAİZ ORANLARI VE KATILMA HESAPLARI KÂR VE ZARARA KATILMA ORANLARI İLE &REDİ İŞLEMLERİNDE FAİZ DIŞINDA SAĞLANACAK DİĞER MENFAATLER HAKKINDA TEBLİĞ çerçevesinde “faiz dışında sağlanacak diğer menfaatlerin ve tahsil olunacak masrafların nitelikleri ve sınırları serbestçe belirlenir” hükmüne göre de akdi mutabakat çerçevesinde bu tutarın tahsil edilebileceğini, tacirlerin yapmış oldukları işlemler karşılığında ücret alma haklarının kanunda düzenlendiğini, 5411 Sayılı Bankacılık Kanunu’nun 144. Md’ne göre; “Madde 144 — Bakanlar Kurulu, bankaların ödünç para verme işlemleri ve mevduat kabulünde uygulanacak azamî faiz oranlarını, katılma hesaplarında kâr ve zarara katılma oranlarını, özel cari hesaplar dâhil bu maddede belirtilen işlemlerde sağlanacak diğer menfaatlerin nitelikleri ile azamî miktar ya da oranlarını tespit etmeye, bunları kısmen veya tamamen serbest bırakmaya yetkilidir. Bakanlar Kurulu, bu yetkilerini Merkez Bankasına devredebilir” hükmünün olduğu, Bakanlar Kurulu’nun 16.10.2006 tarih ve 2006/11188 Sayılı Karan ile de bankaların verdikleri hizmet karşılığında alacakları ücret, komisyon ve masrafların nitelik azami sınırlarını serbestçe belirlemeye yetkili olduğunu, 09/12/2006 tarihli ve 26371 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan “Mevduat ve Kredi Faiz Oranları ve Katılma Hesapları Kâr ve Zarara Katılma Oranları ile Kredi İşlemlerinde Faiz Dışında Sağlanacak Diğer Menfaatler” başlıklı 4 üncü maddesinin birinci fıkrasında ise bankalar tarafından reeskont kaynaklı krediler dışındaki kredilere uygulanacak faiz oranları ile faiz dışında sağlanacak diğer menfaatlerin ve tahsil olunacak masrafların niteliklerinin ve sınırlarının serbestçe belirleneceğinin kararlaştırıldığını, bir düzenlemenin genel işlem şartı olmasının doğrudan geçersiz olduğu anlamına gelmeyeceğini, geçersizlik iddiası için o maddenin tarafların dengelerini aşırı derecede bozması ve hakkaniyete aykırı olması gerektiğini, tüm bu nedenlerle; davanın reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesi talep edilmiştir.
Deliller; Kredi Sözleşmesi, emsal tarifeler, Bilirkişi Raporu
Mahkememizce verilen 06/12/2017 tarihli ve 2015/823 E., 2017/1148 K. Sayılı Karar ile;
“…Dava davalı banka tarafından davacı şirketten dosya masrafı ya da sair isimler adı altında hesabından kesilen bedellerin istirdadı talebine ilişkindir.
Yapılan yargılamada; davacı ile davalı arasında bankacılık işlemlerinden kaynaklanan ilişkinin 1999 yılından beri süregeldiği, davacının davalı bankanın … Ticari, … ve … şubelerinde TL ve Euro hesaplarının bulunduğu, bu hesapların incelenmesi sonucu davacı firmanın müteaddit taşıt kredisi kullandığı bu kredilerin kullandırılmaları esnasında yıllar itibarı ile ekonomik koşullara uygun olarak dosya masrafı alındığı, ayrıca kullanılan kredilerin ara kapamaları ve erken kapamaları esnasında erken kapama maliyeti, erken kapama komisyonu adı altında masraf alındığı, erken ödeme ve erken ödeme tutarlarının, genel kredi sözleşmesi erken ödeme başlıklı maddesinde ” Bankanın mutabık kalması halinde erken ödeme, taksit vadelerin birinde ve ödeme vadesinde işlemiş faizin ve kalan ana paranın bankanın o gün itibari ile katlanmak zorunda kalacağı maliyetler çerçevesinde belirleyeceği miktarda bir erken kapama ücreti ve erken ödeme nedeni ile doğabilecek vergi, KKDF gibi mali yükümlükülerin nakden ve defaten ödenmesi kaydı ile mümkündür. ” hükmüne istinaden alındığı, ayrıca davalı bankanın taraflar arasında akdedilen sözleşmelere ve TTK’ ya istinaden ücret talep edeceği, genel kredi sözleşmelerinin komisyon, vergi ve masraflar ile erken kapama başlıklı maddelerinde müşterinin banka tarafından belirlenecek günün ekonomik koşullarının gerektirdiği her türlü masraf, komisyon vs. Ücretleri ödemeyi kabul ve taahhüt edeceğinin düzenlendiği, davacının da söz konusu kredi hükümlerini kabul ettiği, ayrıca davacının kullandığı kredilerinin 1999 yılında kullanılmaya başlandığı ve taraflar arasında imzalanan sözleşmelerde davacıdan komisyon, ücret, vergi ve masrafların tahsil edilebileceğinin düzenlendiği, davacının kullandığı kredilerin tüketici kredisi olmayıp ticari kredi olduğu, taraflar arasındaki ilk ilişkinin 698 sayılı TBK’nın yürürlülüğünden önce başladığı ve 818 sayılı Borçlar Kanunun zamanında sözleşmenini yapıldığı, Yargıtay kararlarında da kredi kullanan davacının tacir olduğu ve davalı banka ile yapmış olduğu sözleşmenin hükümleri ile bağlı olup, basiretli bir tacir gibi hareket etme durumunda olduğu, belirtildiğinden davacının davasının reddine…” karar verilmiştir.
Mahkememiz kararı istinaf edilmiş ve İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 14. Hukuk Dairesi 17/01/2019 tarih ve 2018/998 Esas 2019/64 Karar sayılı Karar ile;
“…Mahkemece davalı tarafından yapıldığı belirtilen kesintilere dayanak sözleşme hükümleri gösterilmiş ise de sözleşmede oran gösterilip gösterilmediği, bu bağlamda sözleşmede bu kesintilerin yapılacağı belirtilmiş olmakla birlikte oran gösterilmemiş ise emsal banka uygulamaları ile karşılaştırma yapılarak toplanacak tüm deliller hep birlikte değerlendirilerek varılacak uygun sonuç dairesinde bir karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile karar tesisinde isabet görülmemiştir.
O halde mahkemece kesintinin yapıldığı döneme ilişkin olarak ayrıca başka bankalardan emsal tarifeler istenerek yapılan kesintilerin uygun olup olmadığı değerlendirilerek karar verilmelidir…” denilerek ilk derece mahkemesinin kararının kaldırılmasına karar verilmiştir.
Kaldırma İlamı doğrultusunda tüm bankalara müzekkere yazılarak emsal tarifeler sorulmuş olup müzekkerelere cevap olarak …, …, … Bank, Müflis … Bankası, … Bankası, … Bankası, …, … Bankası, … Bankası’ndan müzekkerelere cevap verilmiştir
Kaldırma İlamı doğrultusunda müzekkereler de değerlendirilmek suretiyle rapor alınmak üzere dosya Emekli Banka Müdürü Bilirkişi …’a tevdi edilmiş ve 05/02/2020 tarihli Bilirkişi Ek Raporunda;
“…Davalı bankanın rapora eklenen liste ile tespit edilebilen masraf ve ücretleri almasının yasaya ve bankacılık teamüllerine uygun olduğu, diğer banka emsal tarifeleri ile uyumlu olduğu…” şeklinde beyanda bulunmuştur.
Davacı vekilince Bilirkişi Ek Raporuna itiraz dilekçesi sunulmuştur.
Bilirkişi Ek Raporu hüküm kurmaya elverişli bulunmuştur.
GEREKÇE;
Taraflar arasındaki ihtilaf; Taraflar arasındaki kredi sözleşmesinden dolayı masraf ve çeşitli isimler altında davacı hesabından kesilen bedellerin davalı bankaca davacıya iade edilip edilmemesi hususlarındadır.
Tüm dosya kapsamından; Mahkememizin 2015/823 E. Sayılı dosyasında açılmış olan davada yapılan yargılama neticesinde Mahkememizce verilen 06.12.2017 tarihli ve 2017/1148 K. Sayılı karar ile davacı şirketin davalı bankadan taşıt kredisi kullandığı, yıllar itibarı ile ekonomik koşullara uygun olarak dosya masrafı, erken kapama maliyeti, erken kapama komisyonu tahsil edildiği, bu tutarların genel kredi sözleşmesindeki maddelere uygun olarak tahsil edildiği, düzenlenen bu sözleşmenin ticari bir sözleşme, davacının basiretli tacir olduğu, sözleşmedeki şartları kabul ettiği göz önüne alınarak davacının davasının reddedildiği, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 14. Hukuk Dairesi’nce verilen 17.01.2019 tarihli ve 2018/998 E., 2019/64 K. Sayılı KALDIRMA İLAMI ile Mahkemece kesintinin yapıldığı döneme ilişkin olarak ayrıca başka bankalardan emsal tarifeler istenerek yapılan kesintilerin uygun olup olmadığı değerlendirilerek karar verilmesi istenmiş olup Mahkememizce tüm bankalara yazılan müzekkerelerde ticari krediler için uygulanan “erken kapama komisyon” bilgisinin sadece … Bankası ve … Bank tarafından listelendiği, dosya masrafı ücretleri / komisyonları ile ilgili olarak … Bankası, … Bankası, … , …,…, … Bank, …, …Bankası, … tarifleri incelenmiş, davalı banka tarafından davacı şirkete kullandırılan kredilerle ilgili oran olarak %0,03 ila %2,15 aralığında, tutar olarak incelendiğinde ise yıllar itibarı ile 60.00-TL ila 550,00-TL arasında dosya masrafı alındığı emsal tarifeler nazara alındığında davalı banka tarafından alınan tutarların emsal tarifelere uygun olduğunun tespit edildiği, davalı banka tarafından davacı şirkete kullandırılan kredilerle ilgili erkan kapama / komisyon yönünden oran olarak %2,3 ila %6,86 aralığında erken kapama komisyonu alındığı, emsal tarifeler nazara alındığında davalı banka tarafından alınan tutarların emsal tariflere uygun olduğu dolayısıyla davalı bankanın davaya konu masraf ve ücretleri almasının kanuna ve bankacılık teamüllerine uygun olduğu anlaşıldığından davacının davasının reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan gerekçeye göre;
1-)Davacının davasının REDDİNE,
2-)Alınması gereken 54.40-TL Karar ve İlam harcından peşin alınan 27,70-TL peşin harcın mahsubu ile bakiye 26,70-TL harcın davacıdan alınarak HAZİNEYE İRAD KAYDINA,
3-)Davalı vekili lehine karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince reddolunan kısım üzerinden hesaplanan 1.000,00-TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalı tarafa verilmesine,
4-)Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
5-)Taraflarca yatırılan ve kullanılmayarak artan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde taraflara iadesine,
Dair davacı vekilinin yüzüne karşı davalı vekilinin yokluğunda KESİN olarak verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.09/11/2020

Katip …
(e-imza)

Hakim …
(e-imza)