Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/943 E. 2019/748 K. 11.09.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/943 Esas
KARAR NO : 2019/748

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 11/10/2018
KARAR TARİHİ : 11/09/2019

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA VE TALEP :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkilinin kumaş toptan alım satım alanında hizmet veren işletme olduğunu, davalı ile aralarında 10.06.2015 tarihinden itibaren ticari ilişkinin başlayarak davalıya muhtelif tutarlarda mallar satıldığını, davalının son olarak cari borcunun 30.602,39 TL olarak kaldığını ve bakiye borç talep edilmişse de cevap alınamadığından davalı aleyhine … 5. İcra Müdürlüğü … E sayılı dosyası ile ilamsız icra takibi başlatıldığını, davalının süresi içerisinde haksız olarak borca itiraz ettiğini ileri sürerek itirazın iptali ile takibin devamına, davalı aleyhine %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama masrafları ve vekalet ücretinin davalı üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP :
Davalıya usulüne uygun tebligat yapıldığı halde davalı tarafça cevap dilekçesi verilmemiştir.
DELİLLER :
… 5. İcra Müdürlüğü’nün … E sayılı dosyası, fatura ve dekont örnekleri, ticari defterler üzerinde yaptırılan inceleme sonucu aldırılan bilirkişi raporu.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ KABUL VE GEREKÇE:
Davacı tarafından açılan dava, İİK 67.maddesine dayalı itirazın iptali davasıdır.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık, davalının davacıdan satın aldığı kumaş karşılığı olarak davacının düzenlendiği faturaya dayalı davalıdan alacağı bulunup bulunmadığı, alacağı varsa asıl alacak ve işlemiş faiz miktarı hususlarındadır.
İlgili … 5. İcra Müdürlüğü’nün … E sayılı dosyasının incelenmesinde, davacı alacaklı tarafından davalı borçlu aleyhine 21/05/2018 30.602,39 TL asıl alacak, 6.503,01 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 37.105,40 TL tutarındaki fatura alacağının asıl alacağına takip tarihinden itibaren işleyecek yıllık % 9 oranda yasal faizi ile birlikte tahsili amacı ile ilamsız icra takibi başlatıldığı, ödeme emrinin davalı borçluya 22/06/2018 tarihinde tebliğ edildiği, davalı borçlunun 27/06/2018 tarihli itiraz dilekçesinde özetle; alacaklı olduğunu iddia eden şirkete herhangi bir borçlarının olmadığını ve bu şirket ile aralarında hiçbir ticari ilişki olmadığını ileri sürerek borca ve ferilerine itiraz ettiği, davacı alacaklının iş bu davayı açmakta hukuki yararı bulunduğu, takibin yetkili icra dairesinde yapıldığı, geçerli haciz yolu ile ilamsız genel takip bulunduğu, borçlu tarafından yasal süresi içerisinde yapılmış ve takibi durdurmuş geçerli bir itiraz olduğu, davanın bir yıllık yasal süresi içerisinde açıldığı, itirazın iptali davasının koşullarının oluştuğu anlaşılmıştır.
Deliller toplandıktan sonra ticari defter ve belgeler üzerinde inceleme yapılmak suretiyle mahkememizce tespit edilen uyuşmazlık hususlarında rapor düzenlemesi için dosya mali müşavir bilirkişi …’ya tevdi edilmiş, bilirkişi tarafından mahkememize sunuan raporda özetle, Davacı şirketin 2016 yılı ticari defterlerinin delil niteliğini haiz olduğu, davacının davalıdan ticari defterlerinde kayıtlı olarak 30.602,39 TL alacağının işli olduğu, davacının davalıdan, 30.602,39 TL asıl alacak, 6.247,92 TL faiz (faiz oranı %9 taleple bağlılık ilkesi gereği) olmak üzere 36.850,31 TL alacağın hesap edildiği, davacının asıl alacağına takip tarihinden itibaren işleyecek yıllık % 9 oranda yasal faiz işletilmesi gerekeceği beyan edilmiştir. Bilirkişi Raporu, dosya kapsamına uygun, ayrıntılı, açıklayıcı ve hüküm kurmaya elverişlidir.
İtirazın iptali davası yargılama usulü bakımından genel hükümlere tabidir. İspat yükü kanunda özel bir düzenleme bulunmadıkça iddia edilen vakıaya bağlanan hukuki sonuçtan kendi lehine hak çıkaran tarafa aittir. Kanuni bir karineye dayanan taraf sadece karinenin temelini oluşturan vakıaya ilişkin ispat yükü altındadır. Kanunda ön görülen istisnalar dışında karşı taraf kanuni karinenin aksini ispat edebilir. (HMK M.190). İtirazın iptali davasında ispat yükü kural olarak davacı alacaklıdadır. Ancak borçlunun itirazındaki beyana göre ispat yükü yer değiştirebilir.
Somut olayda, davalı tarafça takip dosyasına sunulan itirazda davacı alacaklı ile hiçbir ticari ilişki olmadığı ileri sürülmüştür, cevap dilekçesi sunulmamıştır. Taraflar arasında ticari ilişki bulunmadığının ispatı davalı tarafa aittir. Davalı tarafça ticari defter ve belgeler incelemeye sunulmamıştır. Davacı defterlerinin incelenmesinde, taraflar arasında yazılı olmayan cari hesap benzeri ticari bir münasebet olduğu, davacı şirketin, davalı adına mal/hizmet bedelleri karşılığı düzenlenmiş faturaları 120.02.027 – Alıcılar (…-…) hesabında izlediği, bu hesapta davacı tarafından davalıya 7 adet fatura karşılığı 326.837,39 TL bedelli fatura kesildiği ve karşılığında davalı tarafından tamamı banka havalesi yolu ile 296.235,00 TL ödeme yapıldığı ve davalının davacıya 30.602,39 TL borcunun kaldığı bu borcun davacının yevmiye defterinin 31.12.2016 tarihli kapanış fişinde kayıtlı olduğu tespit edilmiştir. Davacı tarafından davalıya gönderilen faturaların tamamında faturaların davalıya teslim edildiğine dair imza bulunmamakla birlikte davalıya kesilen 7 adet fatura tutarı 326.837,00 TL tutarlı olup, davalı tarafından bu faturalara davalı tarafından tamamı EFT olarak 8 adet ayrı ödeme ile 296.235,00 TL ödeme yaptığı ve davacı tarafından davalıya kesilen en son fatura 22.01.2016 tarihinde olup 33.958,00 TL fatura bedeli nedeni ile kısmi ödeme yapmış olup icra dosyasındaki borç/alacak tutarının takip tarihi olan 30.05.2018 tarihi itibariyle 30.602,39 TL olarak devam ettiği anlaşılmıştır. Davacı taraf 2016 yılında davalıya kestiği 33.958 TL tutarlı faturayı zamanında FORM BS ile gelir idaresi başkanlığına bildirmiş olup davacının davalıya kestiği en son faturanın Form BS ile vergi dairesine zamanında bildirmiş olduğu dikkate alınarak faturanın davalı tarafa tebliğ edilmiş olduğu kabul edilmiştir. Davalı taraf ticari defterlerini sunmadığından cari hesap özeti anlamında tarafların kayıtlarını karşılaştırma olanağı bulunamamış, davalı tarafça taraflar arasında ticari ilişki bulunmadığı ispat edilemediğinden davacı defter ve kayıtları ile tespit edildiği üzere davacının 30.602,39 TL asıl alacağa yönelik davasında haklı olduğu anlaşılmış, davanın kabulü ile, davalı tarafından … 5. İcra Müdürlüğünün … E sayılı icra dosyasına yöneltilen itirazın 30.602,39 TL asıl alacak üzerinden iptaline ve takibin bu miktar üzerinden devamına, geçerli bir ilamsız genel icra takibinin varlığı, borçlunun yedi günlük süre içerisinde ödeme emrine itiraz etmiş olması, bir yıl içinde açılmış bir itirazın iptali davası bulunması, davacı alacaklının tazminat istemini dava dilekçesinde açıkça talep etmiş olması ve takip konusu alacağın miktarının belli (likit) olması dikkate alınarak borçlunun itirazının haksız olması nedeniyle asıl alacağın % 20 si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Açıklanan yasal gerektirici nedenlere göre;
Davanın kabulü ile, davalı tarafından … 5. İcra Müdürlüğünün … E sayılı icra dosyasına yöneltilen itirazın 30.602,39 TL asıl alacak üzerinden iptaline ve takibin bu miktar üzerinden devamına, asıl alacağın % 20 si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Harçlar Kanununca alınması gerekli 2.090,44 TL ilam harcından peşin yatırılan 337,09 TL harcın mahsubu ile bakiye 1.753,35 TL harcın davalıdan alınarak hazineye gelir kaydedilmesine,
Karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T gereğince hesaplanan 3.672,29 TL avukatlık ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Davacı tarafından yapılan 35,90 TL başvuru harcı, 337,09 TL peşin harç, 700,00 TL bilirkişi ücreti, 88,40 TL tebligat ve müzekkere giderlerinden oluşan toplam 1.161,39 TL yargılama giderlerinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
Dair tebliğ tarihinden itibaren iki haftalık yasal süresi içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar davacı vekilinin yüzüne karşı açıkça okunup, usulen anlatıldı.11/09/2019

Katip

Hakim