Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/842 E. 2019/1071 K. 27.11.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/842 Esas
KARAR NO : 2019/1071

DAVA : İtirazın İptali (Faturadan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 18/09/2018
KARAR TARİHİ : 27/11/2019

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Faturadan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA VE TALEP :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalı şirketin müvekkili şirkete faturadan kaynaklı toplam 99.271,94 TL borcunu ödemediğinden aleyhine … 12. İcra müdürlüğünün … esas sayılı dosyası ile icra takibi yapıldığını, davalının itiraz etmesi ile takibin durduğunu, davaya konu borca ilişkin davalının, faturaların içeriğine itiraz etmediği ve davalı ile yapılan e-posta yazışmaları ile davalının reklamlarının müvekkili şirketin medya hizmet sağlayıcısı olduğu yayın gurubu kanallarında yayınlanması için görüşmeler ve reklam rezervasyonlarının yapıldığının anlaşılacağını ve bu anlaşmalar ışığında davalının reklamlarının çeşitli tarihlerde ulusal televizyon programlarında verilen aralarda yayınlandığını ileri sürerek itirazın iptaline, itirazın haksız olması nedeniyle %20 icra inkâr tazminatına hükmedilmesine, tüm yargı giderleri ve ücreti vekâletin karşı tarafa tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP :
Davalı tarafa usulüne uygun tebligat yapılmış ise de, davalı tarafça davaya cevap dilekçesi verilmemiştir.
DELİLLER :
… 12. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası, e-mail yazışmaları, ihtarname, fatura örnekleri, mali müşavir bilirkişi raporu.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ KABUL VE GEREKÇE:
Davacı tarafından açılan dava, İİK 67.maddesine dayalı itirazın iptali davasıdır. Taraflar arasındaki uyuşmazlık, davalının reklamlarının davacının medya hizmet sağlayıcısı olduğu yayın grubuna ait kanallarda yayınlanması için görüşmeler ve reklam yayınları için rezervasyonlar yapması karşılığı olarak davacının davalıdan faturaya dayalı alacağı bulunup bulunmadığı, alacağı varsa asıl alacak ve işlemiş faiz miktarı hususlarındadır.
İlgili … 12. İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyasının incelenmesinde, davacı alacaklı tarafından davalı borçlu aleyhine 16/05/2016 tarihinde 98.704,05 TL asıl alacak, 567,89 TL asıl alacağın işlemiş faizi olmak üzere toplam 99.271,94 TL alacağın asıl alacağına takip tarihinden itibaren işleyecek yıllık % 10,50 avans faizi oranı ile tahsili amacı ile ilamsız icra takibi başlatıldığı, ödeme emrinin davalı borçluya 18/05/2016 tarihinde tebliğ edildiği, davalı borçlunun 24/05/2016 tarihli itiraz dilekçesinde özetle; alacaklı görünen tarafa müvekkilinin herhangi bir borcunun olmadığı gibi herhangi bir hizmet talebinin de olmadığını ileri sürerek borca ve faize itiraz ettiği, davacı alacaklının iş bu davayı açmakta hukuki yararı bulunduğu, takibin yetkili icra dairesinde yapıldığı, geçerli haciz yolu ile ilamsız genel takip bulunduğu, borçlu tarafından yasal süresi içerisinde yapılmış ve takibi durdurmuş geçerli bir itiraz olduğu, davanın bir yıllık yasal süresi içerisinde açıldığı, itirazın iptali davasının koşullarının oluştuğu anlaşılmıştır.
Davacı alacaklı borçlu şirkete keşide ettiği ihtarname ile 21.11.2015 tarihinde kesilen 98.704,05 TL miktarlı faturaya konu borcun ödenmediğini, söz konusu borcun ihtarnamenin tebliğ tarihinden itibaren 3 gün içerisinde ödenmesi ve ödememesi halinde mütemerrit duruma düşüleceğinden kanuni yollara başvurularak asıl alacakla birlikte kanuni yollara başvurulacağını ihtar etmiştir. İhtarnamenin davalı şirketin … fatura ve icra takibinde tebliğ edilen adresine gönderildiği, tebligatı tevziat saatinde şirket yetkilisinin tebliğ almaktan imtina ettiği, tebliğ imkansızlığından Tebligat Kanunu 21. md. gereğince ilgili muhtarlığa teslim edildiği, kapıya 2 nolu haber kağıdı bırakılmış olduğu ve Güvenlik …’nun bilgilendirilmiş olduğu anlaşılmıştır.
Deliller toplandıktan sonra ticari defter ve belgeler üzerinde inceleme yapılmak suretiyle mahkememizce tespit edilen uyuşmazlık konularında rapor düzenlemesi için dosya mali müşavir …’ya tevdi edilmiş, bilirkişi tarafından mahkememize sunulan raporda özetle, Taraflar arasında yazılı bir cari hesap sözleşmesinin bulunmadığı, taraflar arasında yazılı olmayan cari hesap benzeri bir ticari münasebetin bulunduğu, bu ilişki çerçevesinde davacının, davalıya 2015 yılı içerisinde 9 adet fatura ile 586.886,20 TL bedelli mal/hizmet satışı yaptığının ticari defterlerde kayıtlı olduğu, davacının satışlarına davalının 2015 yılında 406.099,63 TL ödeme yaptığı ve takip tarihi ile davacının davalıdan 180.786,57 TL alacağının ticari defterlerde işli olduğu ancak somut davada davacının 98.704,05 TL asıl alacağını davaya konu ettiği, davacı tarafından davalıya kesilen faturaların tebliğ edildiğine dair dosyada herhangi bir belge görülmediği ve davacı taraf tebliğ ile ilgili dosyaya … şubesine ait 27.11.2015 tarihli gönderi belgesi sunmuş olsa da, sunulan gönderinin davalıya kesilen fatura olup olmadığının belli olmadığı ve taraflar arasındaki ihtilafın reklam faturasından meydana geldiği, davacının delil listesinde yer alan CD’ ye göre faturaya konu reklamın “ … İnşaat” ilanlarının yer aldığının görüldüğü, davacı ….’nin 2015 yılı ticari defterlerinin TTK ilgili hükümlerine istinaden delil niteliğini haiz olduğu, davalı şirketten ticari defterlerinde kayıtlı 180.786,57 TL alacağının işli olduğu, davalının ticari defterlerini ibraz etmediğinden karşılaştırma olanağı bulunamadığı, davacının davacıdan 98.704,05 TL asıl alacak, 567,89 TL takip öncesi işlemiş faiz olmak üzere 99.271,94 TL alacağını talep ettiği, davaya konu CD içeriğinden bulunan reklamın davacı tarafından yayınlanmış olduğu hakkında karar ittihazı halinde davacı talebi gibi 98.704,05 TL asıl alacak, 567,89 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 99.271,94 TL alacağının tespit edildiği, davacının 98.704,05 TL tutarlı alacağına takip tarihinden itibaren 3095 sayılı kanun gereği yıllık %10,50 oranından başlayacak değişen oranlarda avans faiz oranından faiz işletilmesi gerekeceği beyan edilmiştir. Bilirkişi Raporu, dosya kapsamına uygun, ayrıntılı, açıklayıcı ve hüküm kurmaya elverişlidir.
İtirazın iptali davası yargılama usulü bakımından genel hükümlere tabidir. İspat yükü kanunda özel bir düzenleme bulunmadıkça iddia edilen vakıaya bağlanan hukuki sonuçtan kendi lehine hak çıkaran tarafa aittir. Kanuni bir karineye dayanan taraf sadece karinenin temelini oluşturan vakıaya ilişkin ispat yükü altındadır. Kanunda ön görülen istisnalar dışında karşı taraf kanuni karinenin aksini ispat edebilir. (HMK m.190). İtirazın iptali davasında ispat yükü kural olarak davacı alacaklıdadır. Ancak borçlunun itirazındaki beyana göre ispat yükü yer değiştirebilir.
Somut olayda, davalı borçlu tarafından borca itiraz edilmekle birlikte özel bir itiraz sebebi ileri sürülmediğinden ispat yükü davacı alacaklıdadır. Davacı davalının reklamlarının, davacının medya hizmet sağlayıcısı olduğu yayın grubuna ait kanallarda yayınlanması için görüşmeler ve reklam yayınları için rezervasyonlar yapması karşılığı olarak davalıdan faturaya dayalı alacağı bulunduğunu ispatla yükümlüdür. Taraflar arasında yazılı bir cari hesap sözleşmesi bulunmamakta, cari hesap benzeri ticari bir münasebet bulunmaktadır. Davacı şirketin, davalı adına hizmet bedelleri karşılığı adına düzenlenmiş faturaları 120 – Alıcılar (… A.Ş.) hesabında izlediği, Taraflar arasındaki ticari ilişkinin 31.05.2015 tarihinde başladığı, davalıya davacı tarafından takibe konu yapılan faturadan önce 4 adet fatura ile 372.000,00 TL tutarlı fatura kesildiği, davalının bu faturaları ödediği, bu faturaların davacının ticari defterlerinde kayıtlı oldukları tespit edilmiştir. Taraflar arasındaki borç/alacak bakiyesi sıfır iken davacı 21.11.2015 tarihinde icra takibine konu olan faturayı davalıya kesmiştir ve akabinde davacı tarafından davalıya 3 adet fatura daha kesilmiş davacı alacağı 187.225,29 TL’ye baliğ olmuşken davalı tarafından 6.438,72 TL ödeme yapılmış ve takip tarihi 16.05.2016 itibariyle davacının davalıdan 180.786,57 TL alacaklı olduğu ve bu alacağının ticari defterlerinde kayıtlı olduğu, davacının takip tarihi itibariyle 180.786,57 TL ticari defterinde kayıtlı alacağı bulunduğu, işbu davaya konu faturanın … tarih, … seri numaralı ve 98.704,05 TL bedelli fatura olduğu tespit edilmiştir. Davaya konu faturanın tebliğ edildiğine dair … Kargo şubesine ait 27.11.2015 tarihli gönderi belgesi sunulmuş olup sunulan gönderinin davalıya kesilen fatura olup olmadığı belli olması da davacı tarafından, davalıya hizmet işi yapılmış olup yapılan işin televizyon reklam yayını olduğu anlaşılmaktadır. Reklamı yayınlayan mecra, edimini yerine getirdiğini yani reklamı yayınlattığını değişik yollarla kanıtlayabilir. Örneğin gazete ilanının yayınlandığı gazete nüshasını, televizyondaki reklamların yayın içindeki bandının bir örneğini yayın faturası ekinde gönderebilir. Bu iki örnekte yayının hangi tarihte ve nerede yayınlandığı yani edimin yerine getirilip getirilmediği kanıtlanmış olur. Davacı dava konusu uyuşmazlıkta, reklamın televizyonda yayınlanmış olduğuna dair CD’yi delil listesine eklemiştir. CD’de “ … İnşaat” ilanlarının yer aldığı görülmektedir.
Sonuç olarak, taraflar arasındaki ticari ilişki dava konusu reklam öncesine dayandığı ve sonrasında da bu ticari ilişkinin devam ettiği, bu ticari ilişki kapsamında davalı tarafından davacıya ödemeler yapıldığı dikkate alınarak davacının dosyaya ibraz ettiği CD içeriğinde bulunan reklam görselinden kaynaklanan edimini yerine getirdiği ve davacının usulüne uygun tutulmuş ticari defterleri alacağının varlığını ispatladığı kabul edilmiş, davanın kabulü ile, davalı tarafından … 12. İcra Müdürlüğü’nün … E sayılı icra dosyasına yöneltilen itirazın iptaline ve takibin devamına, geçerli bir ilamsız genel icra takibinin varlığı, borçlunun yedi günlük süre içerisinde ödeme emrine itiraz etmiş olması, bir yıl içinde açılmış bir itirazın iptali davası bulunması, davacı alacaklının tazminat istemini dava dilekçesinde açıkça talep etmiş olması ve takip konusu alacağın miktarının belli (likit) olması dikkate alınarak borçlunun itirazının haksız olması nedeniyle asıl alacağın % 20 si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Açıklanan yasal gerektirici nedenlere göre;
Davanın kabulü ile, davalı tarafından … 12. İcra Müdürlüğü’nün … E sayılı icra dosyasına yöneltilen itirazın iptaline ve takibin devamına, asıl alacağın % 20 si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Harçlar Kanununca alınması gerekli 6.781,26 TL ilam harcından peşin yatırılan 1.198,96 TL harcın mahsubu ile bakiye 5.582,30 TL harcın davalıdan alınarak hazineye gelir kaydedilmesine,
Karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T gereğince hesaplanan 10.691,76 TL avukatlık ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Davacı tarafından yapılan 35,90 TL başvuru harcı, 1.198,96 TL peşin harç, 700,00 TL bilirkişi ücreti, 92,90 TL tebligat ve müzekkere giderlerinden oluşan toplam 2.027,760 TL yargılama giderlerinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, kullanılmayan bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
Dair tebliğ tarihinden itibaren iki haftalık yasal süresi içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar davacı vekilinin yüzüne karşı açıkça okunup, usulen anlatıldı.27/11/2019

Katip …

Hakim …