Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/763 E. 2019/328 K. 02.04.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/763 Esas
KARAR NO : 2019/328

DAVA : Tazminat (Trafik Kazasından Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 15/08/2018
KARAR TARİHİ : 02/04/2019

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Trafik Kazasından Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde ve duruşmalarda özetle; müvekkili …’un 27.06.2017 tarihinde, eşi ve çocuklarının yanında olduğu esnada eşinin kullandığı … plakalı araç ile … Caddesi … benzinlik civarında … istikametinden … mahallesi istikametine seyir halinde iken …’un sevk ve idaresindeki … plakalı aracın hatalı şekilde sollama yapmak üzere karşı şeride geçmesi sonucu meydana gelen trafik kazasında müvekkilinin yaralandığını, kaza mahallinde tutulan tutanak ile kazada tüm kusurun davalı şirket sigortalısına ait olduğunun tespit edildiğini, … T.C. Kimlik numaralı …’un davalı şirket sigortalısı olduğunu, müvekkili …’un ağır şekilde yaralandığını ve kaza sonrasında derhal hastaneye kaldırıldığını, meydana gelen trafik kazası neticesinde müvekkili …’un %11 oranında engelli hale geldiği kurul raporu tespit edildiğini, kazadan sonra müvekkili …’un herhangi bir işte çalışamadığı gibi hem maddi açıdan hem de fiziksel açıdan bakıma muhtaç hale geldiğini, müvekkilinin uğramış olduğu maddi zararlara istinaden şimdilik 100,00 TL’nin kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalı taraftan tahsiline, yargılama gider ve ücret-i vekâleten davalı üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde ve duruşmalarda özetle; dava konusu, sürücü sevk ve idaresindeki … plakalı araç için müvekkili şirket tarafından 06.10.2016-06.06.2017 tarihleri arasında, … nolu poliçe numarası ile Karayolları Zorunlu Mali Sorumluluk Poliçesi düzenlendiğini, müvekkili şirketin sorumluluğunun, poliçe üzerinde yazılı teminat limitleri ile sınırlı olmak üzere, poliçede yazılı özel şartlar ve trafik sigortası genel şartları kapsamı ile sınırlı olduğunu, kusur oranının öğrenilmesinden sonra, davacının geçici/sürekli sakatlık iddialarının da araştırılması gerektiğini, dava dışı Sosyal Güvenlik Kurumu’na teskere yazılarak dava konusu olay nedeniyle davacıya herhangi bir ödeme yapılıp yapılmadığı, herhangi bir maaş bağlanıp bağlanmadığının sorulmasını, ödeme yapılmış ise miktarının da bildirilmesi gerektiğini, hiçbir şekilde davayı kabul anlamına gelmemek kaydıyla kusur ve sakatlık oranının tespitinden sonra gerçek zararın varlığı ve miktarının belirlenebilmesi için, aktüeryal hesaplama yapılmasının zorunlu olduğunu, söz konusu hesaplamanın sigorta aktüerleri yönetmeliği uyarınca Hazine Müsteşarlığınca yetkilendirilen aktüerler listesine kayıtlı, lisanslı aktüerler tarafından belirlenmesi gerektiğini, haksız ve mesnetsiz açılan davanın reddini, öncelikle genel şartlara uygun olarak tüm hasar evrakları ile birlikte usulüne uygun şekilde hasar başvurusu yapılması gerektiğini, müvekkilinin dava açılmasına sebebiyet vermemesi nedeniyle dava masraflarından, faizden ve tüm ferilerinden sorumluluğunun ve temerrüdünün bulunmadığının tespitini, sigortalı araç sürücüsünün aracın karıştığı kazanın meydana gelmesinde kusurunun bulunup bulunmadığının ve bulunuyor ise oranının tespitine ve hesaplamanın TRH formülü ile yapılmasını, sağlık giderleri yönünden müvekkili şirketin sorumluluğu olmadığından bu husustaki davacı talebinin reddini, müvekkili şirketin temerrüdü bulunmadığından faizin yasal faiz oranında ve dava tarihinden itibaren işletilmesi gerektiğini, masraf, faiz, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davacı tarafa yüklenilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davacı vekili UYAP sisteminden e imzalı olarak 29/03/2019 tarihinde gönderdiği dilekçesinde özetle; davalı tarafla sulh olunduğunu, taraflar arasında yapılan ibraname, mutabakatname, feragatname ve makbuz sözleşmesi uyarınca ödeme yapıldığını, davanın konusuz kaldığını, bu nedenle konusuz kalan dava hakkında bu doğrultuda karar verilmesini talep edip, dilekçe ekinde taraflar arasında yapılan sözleşme ve davalı tarafça yapılan ödemeye dair banka dekontunun gönderildiği görülmüştür.
TÜM DOSYA KAPSAMINDAN:Dava trafik kazasından kaynaklı tazminat davasıdır.
Davacı vekili UYAP sisteminden e imzalı olarak 29/03/2019 tarihinde gönderdiği dilekçesinde özetle; davalı tarafla sulh olunduğunu, taraflar arasında yapılan ibraname, mutabakatname, feragatname ve makbuz sözleşmesi uyarınca ödeme yapıldığını, davanın konusuz kaldığını, bu nedenle konusuz kalan dava hakkında bu doğrultuda karar verilmesini talep edip, dilekçe ekinde taraflar arasında yapılan sözleşme ve davalı tarafça yapılan ödemeye dair banka dekontunun gönderildiği görülmüştür.
Yargılama sırasında davacı ile davalı … sulh olup taraflar arasında ibraname, mutabakatname, feragatname ve makbuz başlıklı anlaşma imzalandığı, anlaşmanın 2. paragrafında, davalı … şirketinin 46.376,00 TL anapara ve masraf, 2.725,00 TL vekalet ücreti olmak üzere toplam 49.101,00 TL’yi anlaşmanın imzalanması ile birlikte nakden ve defaten ödemeyi kabul ettiğinin düzenlendiği, ibraz edilen taksilat makbuzlarına göre 29/03/2019 tarihinde 46.376,00 TL, 29/03/2019 tarihinde de 2.725,00 TL’nin davalı … tarafından davacı alacaklıya ödendiği ve davanın konusuz kaldığı anlaşılmakla; Davanın konusuz kalması nedeni ile davanın esası hakkında karar verilmesine yer olmadığına dair karar verilerek aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
HÜKÜM:Açıklanan gerekçeye göre;
1-Davanın konusuz kalması nedeniyle davanın esası hakkında karar verilmesine yer olmadığına,
2-Karar tarihine göre alınması gereken 44,40 TL harçtan peşin alınan 35,90 TL harcın mahsubu ile bakiye 8,50 TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydedilmesine,
3-Taraflar arasında yapılan ibraname, mutabakatname, feragatname ve makbuz başlıklı sözleşme uyarınca davalı … tarafından davacıya vekalet ücreti ödemesi yapıldığından davacı lehine yeniden vekalet ücreti konusunda karar verilmesine yer olmadığına,
4-Taraflar arasında yapılan ibraname, mutabakatname, feragatname ve makbuz başlıklı sözleşme uyarınca davalı … tarafından davacıya yargılama gideri ödemesi yapıldığından yargılama gideri konusunda karar verilmesine yer olmadığına,
5-Davacıya ait artan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Dair verilen karar davacı vekilinin ve davalı vekilinin yokluğunda, gerekçeli kararın tebliğden itibaren 2 hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliyesi ( İstinaf Mahkemesi ) nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usülen anlatıldı. 02/04/2019

Katip …

Hakim …