Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.
T.C.
İSTANBUL
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2018/76 Esas
KARAR NO : 2019/1078
DAVA : Tazminat (Ölüm Sebebiyle)
DAVA TARİHİ : 22/01/2018
KARAR TARİHİ : 02/12/2019
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Sebebiyle) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA VE TALEP :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 31/10/2012 tarihinde sürücü …’ın kullanmakta olduğu … plakalı aracın sebep olduğu tek taraflı kazada davacı müvekkilinin eşi …’un hayatını kaybettiğini, kaza esnasında …’un araçta yolcu konumunda olup kusura katılımının olmadığını, kazada asli ve tam kusurlu bulunan … plakalı aracın kaza tarihi itibariyle Trafik (ZMMS) Sigortalısı davalı … olduğunu, … no’lu poliçe ile söz konusu aracın güvence altına alındığını, davalı şirketle yapılan yazışmalarda ödemeye dair olumlu bir sonuç alınamadığını ve taleplerinin reddedildiğini, 01/12/1947 doğumlu müteveffa …’un 31/10/2012 tarihinde ölümüyle 02/01/1948 doğumlu eşi …’un eşinin maddi desteğinden yoksun kaldığını ileri sürerek trafik kazasında eşini yitiren davacının, 6100 sayılı Yasa’nın 107. maddesi gereğince toplanacak delillere göre, destekten yoksun kalma tazminat tutarlarının belirlenerek, dava tarihinden işleyecek avans faiziyle birlikte davalıdan tahsiline, vekalet ücreti ve yargılama giderlerinin davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmesinini talep ve dava etmiş, davacı vekili bu talebini 29.154,23 TL olarak ıslah etmiştir.
CEVAP……… :
Davalı vekili davaya cevap dilekçesinde özetle; Davacı tarafından kanunda öngörülen başvuru şartını yerine getirmediğini, bu nedenle davanın reddinin gerektiğini, bu taleplerinin kabul görmemesi halinde esasa ilişkin olarak ise; Davaya konu … plakalı aracın 07/10/2017-2018 tarihleri arasında geçerli olmak üzere müvekkili sigorta şirketine zmms poliçesi ile sigortalı olduğunu, müvekkilinin sorumluluğunun poliçe limitleri dahilinde sigortalı araç sürücüsünün kusuru ile orantılı olduğunu, yine kabul anlamına gelmemekle birlikte kusur durumunun Adli Tıp Kurumundan aldırılması gerektiğini, tazminat hesabının aktüer sınıfında bir bilirkişiden aldırılması gerektiğini, destekten yoksun kalma tazminatından bilinin bir ücret yok ise asgari ücretten hesaplama yapılması gerektiğini, davacı tarafa SGK tarafından ödenmiş bir ödeme var ise hesaplamada dikkate alınması gerektiğini ileri sürerek davanın reddine, mahkeme aksi kanaatte ise müvekkili sigorta şirketi dava açılmasına sebebiyet vermediğinden yargılama gideri ve vekalet ücretinin davacıya tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER……… :
Sigorta poliçesi, kaza tespit tutanağı, hasar dosyası, nüfus kayıt örneği, bilirkişi raporu.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ KABUL VE GEREKÇE:
Davacı tarafından açılan dava, destekten yoksun kalma tazminatı istemine ilişkindir.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık, davacının eşinin vefat ettiği trafik kazası nedeniyle davacının davalı … şirketinden destekten yoksun kalma tazminatı talep edip edemeyeceği, başvuru şartı itirazının yerinde olup olmadığı hususlarındadır. Davalı … şirketine başvuruda bulunulmuş olduğu ve 26/09/2017 tarihinde davalı … şirketince başvurunun eksik belge nedeni ile reddedildiği anlaşılmış, yargılama süreci içerisinde tamamlanabilir nitelikteki bu eksikliğin dava şartı yokluğu anlamına gelmeyeceği kabul edilerek bu yöndeki itirazın reddine karar verilmiştir.
Deliller toplandıktan sonra kusura ilişkin rapor aldırılmış, … Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesi raporunda özetle; Olayın 31/10/2012 günü saat 10:30 sıralarında sürücü … sevk ve idaresinde bulunan … plaka sayılı kamyon ile … karayolunu takiben … istikametinden … istikametine doğru seyri sırasında kaza mahalli km 22 + 350 m’ye geldiği esnada sevk ve idare hatası ile yolun sağ tarafında bulunan çakıllı yol bölümüne girip direksiyon hakimiyetini kaybetmesi akabinde yolun sol tarafına yönelip orta refüjüde aşarak karşı yön istikametine geçip idaresindeki kamyonun devrilerek kaplama dışına çıkması sonucu meydana geldiğini, tespit tutanağından kaza mahallinin yerleşim yeri dışı olduğu, yol platform genişliğinin 23 m olduğu, yolun asfalt kaplama bölünmüş devlet karayolu olduğu, mahalde emniyet şeridi ve yol şerit çizgisinin bulunduğu, yaya kaldırımı ve trafik lambasının bulunmadığı, vaktin gündüz havanın açık yol yüzeyinin kuru olduğu, yol güzergahlarının düz ve eğimsiz olduğu, olay yerinde “Anayol Tali Yol” trafik işaret levhasının bulunduğu, mahalde … plakalı kamyona ait 90m fren izinin bulunduğunun anlaşıldığını, Mevcut bulgulara göre A) Sürücü … sevk ve idaresinde bulunan kamyon ile meskun dışı mahalde gündüz vakti seyri sırasında gerekli dikkat ve özeni yola verip, bahse konu kaza mahalline geldiği esnada görüş alanını kontrol altında bulundurması, seyrine istikamet şeridini takiben müteyakkız şekilde devam etmesi gerekirken bu hususlara riayet etmeden kontrolsüz şekilde seyri sırasında sevk ve idare hatası sebebiyle direksiyon hakimiyetini kaybedip yolun solundan kaplamadan çıması sonucu gerçekleşen kazada asli kusurlu olduğunu, B) … plaka sayılı araçta bulunan yolcuların, yolculukları sırasında bahse konu kaza mahallinde aracın kaplamadan çıkarak devrilmesi sonucu meydana gelen kaza üzerinde atfı kabil kusurlarının bulunmadığını bildirmiştir.
Dosyada bulunan 31/10/2012 tarihli bilirkişi raporu sürücü …’ın tam kusurlu olduğunu belirlediğinden ve ATK Kusur Raporu ile örtüştüğünden dosyamız aktüeryal bilirkişi …’ya tevdi edilmiş, bilirkişi tarafından mahkememize sunulan raporda özetle; PMF-1931 yaşam tablosunun kullanıldığı, kural olarak mütevaffanın ölümü nedeniyle eşi ve çocukları desteğini yitirmiş sayıldığı, destek gelirinin paylaştırılmasında yüksek Yargıtay tarafından kıyasen tatbik edilmesi kabul edilmiş, ilgilinin tabi bulunuğu Sosyal Güvenlik Kurumunun aylık bağlanma oranları ve somut olayın özellikleri gözetilerek destek gelirinin paylaştırılmasının yapıldığı, müteveffanın olay tarihinde asgari ücret düzeyinde kazancının olduğu varsayılarak hesaplama yapıldığı, … Sosyal Güvenlik İl Müdürlüğü’nün … tarih ve … Esas sayılı dosya yazısı incelendiğinde; müteveffanın vefatından sonra davacıya 01.12.2012 tarihi itibariyle maaş bağlanmış olduğu, bugüne değin yapılan hakkediş ödemeler toplamının 71.111,93 TL olduğu görülmüş olup davacının zararından tenzil edileceği, davalı şirketin KTK uyarınca kazaya sebebiyet veren … araç sürücüsünün kusuru nispetinde sorumluluğu bulunduğu dikkate alınarak hesap yapıldığı, KTK m. 93 hükmü gereği kaza tarihinde cari 225.000,00 TL limit ile gerçek zarardan sorumlu olduğu esası benimsenerek teminatı aşan miktarlarda davalı … şirketinin sorumluluğuna gidilemeyeceği, davacının talep edebileceği destekten yoksun kalma tazminatının 29.154,23 TL olduğu beyan edilmiştir.
Dosya kapsamına uygun, ayrıntılı, açıklayıcı ve hüküm kurmaya elverişli Kusur ve Aktüeryal Bilirkişi Raporları çerçevesinde, 31/10/2012 tarihinde davalı … şirketine sigortalı … plaka sayılı kamyon sürücüsü …’ın tam kusurlu olduğu trafik kazasında kamyonda yolcu olarak bulunan davacının eşinin öldüğü, davalı şirketin KTK uyarınca kazaya sebebiyet veren … araç sürücüsünün kusuru nispetinde ve 29.154,23 TL destekten yoksun kalma tazminatından sorumlu olduğu anlaşılmış, davanın kabulü ile 29.154,23 TL destekten yoksun kalma tazminatının dava tarihinden itibaren işleyen yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Açıklanan yasal gerektirici nedenlere göre;
Dava ve talep arttırım dilekçelerine göre davanın kabulü ile 29.154,23 TL destekten yoksun kalma tazminatının dava tarihinden itibaren işleyen yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Harçlar Kanununca alınması gerekli 1.991,52 TL ilam harcından peşin yatırılan 35,90 TL ile 100,00 TL tamamlama harcınrı mahsubu ile bakiye 1ç855,62 TL harcın davalıdan alınarak hazineye gelir kaydedilmesine,
Karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T gereğince hesaplanan 2.725,00 TL avukatlık ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Davacı tarafından yapılan 35,90 TL başvuru harcı, 35,90 TL peşin harç, 100,00 TL tamamlama harcı, 700,00 TL bilirkişi ücreti, 314,50 TL Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesi rapor ücreti, 94,15 TL tebligat ve müzekkere giderlerinden oluşan toplam 1.280,45 TL yargılama giderlerinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine, kullanılmayan bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
Dair tebliğ tarihinden itibaren iki haftalık yasal süresi içerisinde … Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İstinaf yolu açık olmak üzere tarafların yokluklarında verilen karar açıkça okundu. 02/12/2019
Katip …
Hakim …