Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/727 E. 2022/583 K. 28.09.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/727 Esas
KARAR NO : 2022/583

DAVA : Tazminat (Kara Taşımacılığı Kaynaklı)
DAVA TARİHİ : 06/08/2018
KARAR TARİHİ : 28/09/2022

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Kara Taşımacılığı Kaynaklı) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA VE TALEP :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davacı şirket yetkilisi … tarafından 29.12.2017 günü davalı şirketin … şubesine … gönderi numaralı … ürününün teslim edildiğini, kargo yapılan adresin davacının müşterisi Sabanoğlu şirketinin olduğunu, davalı … şirketinin taşıma sırasında ürünü kaybettiğini, davacı şirketin teslim ettiği sosis aparatının gönderilene teslim edilmediğini, geri dönmediğini ve gönderinin içeriğini ve değerini davalıya bildirdiğini, davalı şirketin resmi bir cevap vermese de, teslim olunan … şubesinin davacıya eşyanın kaybolduğunu kabul ettiklerini ilettiğini ve buna dair taşıyıcı şubelerle aralarındaki eposta silsilesini verdiğini, bu eposta içeriklerinden davacının gönderilen eşyayı şubeye teslim ettiğine ilişkin görüntülerin de mevcut olduğunu, davalı şirketin tazmin prosedürünü web sitesinde açıkladığını, buna göre taşıma sırasında hasara uğrayan, kaybolan kargolarla ilgili şirketçe tazmin işlemi yapıldığını, kayıp kargo veya şirketin vakıf olduğu bir hasar olması halinde tazminle ilgili evrakların derhal müşteriden talep edildiğini ve bunların gönderilmesinden 15 gün sonra tazmin işleminin sonuçlandırıldığını, hasarın teslimden sonra ortaya çıkması halinde başvuru kendilerine bildirilmesi halinde derhal inceleme başlatıldığını, hasarın taşıma sırasında oluşup oluşmadığı hususunun teyit edildiğini, tazmin evraklarının talep edildiğini ve işlemlerin bu evrakların tesliminden itibaren 15 gün içinde sonuçlandırıldığını belirttiğini, bu prosedürün davacı tarafından yapıldığını ancak zararının tazmin edilmediğini, ekte sunulan ve … 24. Noterliğinin … no.lu ihtarnamesinin davalıya gönderildiğini, … tarihinde tebliğ edildiğini, halen de tazmin edilmediğini, ürünün bedelinin KDV dahil 5.723,00 Euro olduğunu, hem ürün bedeli olan 4.850,00 Euronun hem de müşterisine ürünün ulaştırılamamasından dolayı feshedilen sözleşme nedeniyle mahrum kalınan bir gelir kaybının olduğunu, faturanın ekte sunulduğunu, davacının olay nedeniyle moralinin bozulduğunu, manevi tazminat talebinin olduğunu, malın KDVsiz bedeli olan 4.850,00 Euronun dava tarihi itibariyle değerinin 28.603,54 TL olduğunu ileri sürerek maddi tazminatın ve 10.000 TL manevi tazminatın davalıdan dava tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte tahsiline, yargılama giderlerinin karşı tarafa tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP :
Davalı vekili davaya cevap dilekçesinde özetle; Göndereni …, alıcısı … tarafından davalıya teslim anında bir değeri belirtilmeyen 25 Km/desi olan 1 adet kargonun İstanbuldan … gönderilmek üzere davalının … şubesi personeli tarafından 29.12.2017 tarihinde teslim alındığını ve … no.lu faturanın düzenlendiğini, olayda davalıya yüklenebilecek bir kusurun olmadığını, eşyanın değerinin ve niteliğinin teslim anında belirtilmediğini, TTK 864e göre taşıma senedine yazılan bilgilerdeki gerçeğe aykırılıklar ile yanlışlık eksiklikten doğan zararın gönderene ait olduğunu, bu anlamda göndericinin kargonun içeriğini ve değerini tam olarak bildirmekle yükümlü olduğunu, eksik bildirim nedeniyle davalının sorumlu olmadığını, davacının dava dilekçesinde kargo içeriğinin sosis aparatı olduğunu beyan etse de bu iddiasını ispatlayamadığını, kargo içeriğinin ve değerinin ispata muhtaç olduğunu, davalının kargonun içini açıp bakma hak ve yetkisi olmadığından teslim edenin beyanına itibar edileceğinin açık olduğunu, davacının fatura veya belge ibraz etmemesine rağmen tazmin beklemesinin saçma olduğunu, davalının beyanlarının kabulünün mümkün olmadığını, proforma faturanın VUK ve TTK anlamında fatura olmadığını, iddia edilen sosis aparatına ait sadece bir proforma fatura sunulduğunu, bu anlamda bu belgenin fiyat teklifi olmak dışında bir anlamının olmadığını, olayda tam tazminata hükmedilmesini gerektiren koşulların oluşmadığını, taşıyanın ağır kusurunun ispatlanması gerektiğini, davacı iddialarının ispatlanması gerektiğini, talep edilen tazminatın fahiş olduğunu, TTK hükümlerine göre taşıyanın sınırlı sorumlu olduğunu, yeni TTKda 882. Maddede ödenecek tazminatın net olmayan ağırlığının her bir Kgı için 8,33 özel çekme hakkını karşılayan tutar olduğunu, bu değerin taşıyıcıya teslim edildiği tarihteki değerinin TCMB tarafından belirlenen değerine göre TLye çevrileceğini, eşyanın değerinin bunu aşmadığı takdirde TTK 880 Md.ye göre tazminatla ödemekle yükümlü tutulması halinde eşyanın taşınmak üzere teslim alındığı yer ve zamandaki değerine göre hesaplandığını, manevi tazminatın koşullarının oluşmadığını, taleple bağlılık kuralı gereği gelir kaybı adı altında bu taleplerin sonuç kısmında istenmediğinden dikkate alınmasına muvafakatlerinin olmadığını beyan ederek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER :
Kargo teslim alma belgesi, fatura, ihtarname, tanık beyanları, sipariş teklif /onay formu, …Tic. Ltd. Şti. tarafından dosyaya sunulan cevabi yazı, bilirkişi incelemesi.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ KABUL VE GEREKÇE:
Dava, kargo taşımacılığından kaynaklanan maddi ve manevi tazminat davasıdır.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık, davacının davalı … şirketine teslim ettiği sosis aparatı ürününün kaybından dolayı kusur durumu, davacının davalıdan; 1- Ürün bedelini, 2-Gelir Mahrumiyetini (Kar Kaybını), 3-Ürünü müşterisine zamanında ulaştıramamasından kaynaklanan ticari ilişkisindeki zedelenme nedeniyle uğradığı zararı (Manevi Tazminat) isteyip isteyemeyeceği hususlarındadır.
Davacı vekilinin gelir mahrumiyetine (Kar Kaybına) ilişkin talebi açık olmadığından miktar olarak belirtilmediğinden bu hususun açıklanması ve var ise eksik harcın tamamlanması yolunda davacı vekiline iki haftalık kesin süre verilerek esin süreye uyulmaması halinde gelir mahrumiyeti (kar kaybı) talebinden vazgeçmiş sayılacağının ihtar edilmiş, davacı tarafça kar kaybı taleplerinin bulunmadığı bildirilmiştir.
Davacı taraf tanık deliline dayanmış, mahkememizce davacı tanıklarının dinlenmesine karar verilmiştir.
Tanık … “Dava konusu edilen sosislerin burkulması için yapılmış olan parçanın imalatçısı benim, davacı şirkette makinacı olarak bu parçayı imal eden kişi benim, bu ürünü kargoya veren kişi benim, …ya vermiştim, kargoya verdiğim tarihi tam olarak hatırlamıyorum, üzerinden uzun zaman geçti, söz konusu parça 8.000-10.000 Euro değerindedir, kargoya teslim ederken kargo yetkililerine parçanın ne olduğunu söylemiştim, parça ile birlikte malın irsaliyesini de kargo şirketine vermiştim” şeklinde beyanda bulunmuştur.
Tanık … “Daha önceden Sabanoğlu şirketinde çalışıyordum, dolum makinası için sosis aparatı satın almamız gerekiryordu, bunun için davacı şirket olan … ile irtibata geçtik, sosis aparatı siparişi verdik, bize sosis aparatının davalı … aracılığıyla gönderildiği söylendi, ancak uzun süre gönderi bize gelmeyince tekrar davacı … şirketiyle irtibat kurduk, bize gönderinin kargoda kaybolduğu söylendi, bizde makinayı başka bir tedarikçiden temin ettik, bahsettiğim olay tahminen bir seneden fazla bir süre önce olmuştur, tarihini tam olarak hatırlamıyorum, siparişini verdiğimiz ürünün değeri 7000-8000 Euro civarındaydı.” şeklinde beyanda bulunmuştur.
Bilirkişiler Makina Mühendisi … ve Taşıma Uzmanı … tarafından düzenlenen son rapor, dosya kapsamına uygun, ayrıntılı, açıklayıcı ve denetime elverişli olup hükme esas alınmıştır.
Kusur yönünden, dava konusu … adlı emtia davalının taşıması sırasında hasar gördüğü, dava konusu emtianın göndereninin …, alıcısının … olduğu, göndereni tarafından davalıya teslim anında bir değeri belirtilmeyen 25 Km/desi olan 1 adet kargonun …dan … gönderilmek üzere davalının … şubesi personeli tarafından 29.12.2017 tarihinde teslim alındığı ve … no.lu faturanın düzenlendiği, davalı şirket teslim etmesi gereken emtiayı taşıma işlemi sonunda alıcısına teslim etmediği, Kargo Teslim Alma Belgesi başlıklı belgede tarihin 29.12.2017 olduğu, saatinin 18:39:40 olduğu, kargo bedelinin alıcı tarafından ödeneceği, göndericinin Ferhat Makine şirketi olduğu, alıcının … şirketi olduğu, 25 Kglık bir paket olduğu hususlarının belirtildiği, davalı şirketin taşıma işlemini yerine getirmemesinde bir zorunlu neden göstermediği, bu nedenle davalı şirketin alıcısına teslim etmekle yükümlü olduğu emtiayı teslim etmediği olayda % 100 oranında tamamen kusurlu olduğu belirlenmiştir.
Dava konusu sosis aparatının resmi de eklenerek emsal fiyat araştırılması yaptırılmış, ilgili imalat firması … Tic. Ltd. Şti. tarafından dava konusu sosis hazırlama aparatının fiyatının KDV hariç 7.150,00 Euro olduğu belirtilmiştir.
Yapılan hesaplamaya göre dava konusu makinenin olay tarihi itibariyle değeri 27.000,00 TL olduğu tespit edilmiştir. .
Kargo Teslim Alma Belgesi karşılığında 29.12.2017 tarihinde dava konusu 25 kg/Desi emtia davalı … şirketine alıcısına taşınmak üzere teslim edilmekle taşıma süreci başlamıştır (TTK m.856). Buna göre itirazı kayıt ileri sürmeksizin taşımaya kabul edilmesinden dolayı davalı taşıyıcı aleyhine eşyanın tam ve sağlam teslim alındığına ilişkin karine oluşmuştur (TTK m.875/1).
Taşıma sürecinin 29.12.2017 tarihinde başladığı ve eşyanın taşıma süreci içinde kaybolduğu taraflar arasında ihtilafsızdır. İhtilaflı noktalar, malın teslim sırasında cins ve değerinin bildirilmemesi nedeniyle zarar miktarı, davalı taşıyıcının sorumluluk sınırlarından yararlanıp yararlanamayacağı kendisine atfı mümkün bir kusur olup olmadığı noktalarında toplanmaktadır. Öte yandan İstanbul-Denizli taşıması söz konusu olduğundan dava konusu taşımanın esasına TTK m.850 vd. hükümlerinin uygulanması gerekmektedir. Taşıma süreci içinde zıya ve hasara uğrayan eşyadan dolayı davalı taşıyıcının sorumluluktan kurtulması için kurtuluş sebeplerinden birinin somut olayda gerçekleştiğini ispat etmesi gerekir (TTK m.875/1). Bu kurtulma sebepleri m.876 ile genel kurtulma sebepleri şeklinde “Zararın oluşmasına, gönderenin veya gönderilenin bir davranışı ya da eşyanın özel bir ayıbı sebep….” olması (TTK m.875/2) ve “Zıya, hasar ve gecikme, taşıyıcının en yüksek özeni göstermesine rağmen kaçınamayacağı ve sonuçlarını önleyemeyeceği sebeplerden meydana…” gelmesi (TTK m.876/1) şeklinde kanunda açıkça gösterilmiştir. Öte yandan TTK m.878de ise özel kurtuluş sebepleri sayılmıştır. Söz konusu kurtuluş sebeplerinin somut olaydaki zıya durumunun ortaya çıkardığının ispat edilmesi için de zıya halinin sebebinin ve ne şekilde olduğunun ispat edilmesi gerekmektedir. Tam Zıya halinin sebebi hakkında hiçbir açıklama getirmeyen davalı şirketin emtianın taşıma sırasında kaybolmasından dolayı kendisine hiçbir kusur atfının mümkün olmadığına ilişkin savunmasının yerinde olmadığı, kayıbın tam zayie yol açtığı ve tam emtia kıymetince zarar meydana geldiği kabul edilmiştir. Davalı taşıyıcı şirketin eşyanın taşıma süreci içinde kaybolmasına hiçbir açıklama getirememesi, Yargıtayın istikrar kazanan kararlarına göre sınırlı sorumluluk hükümlerinden yararlanamamasını gerektirmektedir. Somut olayda davalı … şirketi dava konusu emtianın ne şekilde kaybolduğuna ilişkin hiçbir açıklama getirememektedir. TTK M.880 hükümlerine göre hesaplanacak tam tazminatı ödemek durumunda kalacaktır. Bu nedenle eşyanın değeri olan miktarı tazmin etmesi gerektiği kanısı ile 27.500 TL’nin ihtarnamenin tebliğ tarihi ve otuz günlük ödeme süresi dikkate alınarak belirlenen temerrüt tarihi olan 14/05/2018 tarihinden itibaren işleyen avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, taşıma konusu ticari emtiayı davacının müşterisine zamanında ulaştıramamasının davacının ticari ilişkisinde zedelenme yaratmadığı dolayısıyla davacının ticari itibarının sarsılmadığı kabul edilerek manevi tazminat talebinin reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Açıklanan yasal, gerektirici nedenlere göre;
1-Davacının maddi tazminat talebinin kısmen kabul kısmen reddi ile, 27.500 TL’nin 14/05/2018 tarihinden itibaren işleyen avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-Davacının manevi tazminat talebinin reddine,
3-Harçlar Kanununca maddi tazminat davası yönünden alınması gerekli 1.878,52 TL harcın peşin yatırılan 659,26 TL harçtan mahsubu ile bakiye 1.219,26 TL harcın davalıdan alınarak hazineye gelir kaydedilmesine,
4-Davacı tarafından yatırılan 659,26 TL peşin harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Harçlar Kanununca manevi tazminat davası yönünden alınması gerekli 80,70 TL harcın davacıdan alınarak alınarak hazineye gelir kaydedilmesine,
6-Karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T gereğince maddi tazminat davası yönünden hesaplanan 9.200,00 TL avukatlık ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T gereğince maddi tazminat davası yönünden hesaplanan 1.103,54 TL avukatlık ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
8-Karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T gereğince manevi tazminat davası yönünden hesaplanan 9.200,00 TL avukatlık ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
9-Davacı tarafından yapılan 35,90 TL başvuru harcı, 1.500,00 TL bilirkişi ücreti, 196,20 TL tebligat ve müzekkere giderlerinden oluşan toplam 1.732,10 TL yargılama giderlerinden davanın kabulü oranında 1.233,89 TL’sinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, kullanılmayan bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
Dair tebliğ tarihinden itibaren iki haftalık yasal süresi içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar davacı vekilinin yüzüne karşı açıkça okunup, usulen anlatıldı. 28/09/2022

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır