Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/712 E. 2019/69 K. 04.02.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2018/779 Esas
KARAR NO : 2019/91

DAVA : Alacak (Tüketici Kredisinden Kaynaklı Hayat Sigortasına Dayalı)
DAVA TARİHİ : 29/08/2018
KARAR TARİHİ : 11/02/2019

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Tüketici Kredisinden Kaynaklı Hayat Sigortasına Dayalı) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; Davacı müvekkillerinin babası müteveffa …’nın 09/03/2016 tarihinde … Bank A.Ş’nin … Şubesinden 21.485,83 TL kredi kullanmış olup bu krediye ilişkin hayat sigortasının davalı şirket tarafından yapıldığını, miras bırakan …’nın 23/10/2017 tarihinde vefat ettiğini, davalı şirkete müracaatta bulunularak vefat tazminatının talep edildiğini, davalı şirketçe bildirilen eksik belgelerin temin edilerek davalı şirkete verildiğini ancak davalı şirket tarafından, murisin kredi kullanımı sırasında hastalıkları ile ilgili beyanda bulunmaması gerekçesiyle vefat tazminatının ödenmediğini, müvekkillerinin babasının kredi kullandığı tarihte herhangi bir hastalığının bulunmadığı gibi ölüm sebebinin akciğer kanseri olduğunu, bu hastalığa ilişkin teşhisin de 20/06/2017 tarihinde konulduğunu ileri sürerek davalının sorumluluğunda olan ödenmeyen vefat tazminatının ilgili bankaya ödenerek miras bırakan tarafından ödenmiş olan kredi taksitlerinin müvekkillerine iadesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili şirket ile müteveffa arasında 09.03.2016 tarihli, 36 ay süreli ve … poliçe numaralı …Sigortası Sertifikası Sözleşmesi kurulduğunu, ilgili poliçenin 20.100,00 TL değerinde olup, aylık azalan teminatlı olduğunu, müteveffanın 23.10.2017 tarihinde vefatı üzerine davacıların müvekkili şirkete başvurduklarını, beyan yükümlülüğüne aykırı hareket edilmesi üzerine poliçeden ortaya çıkan tazminatın müvekkili şirket tarafından ödenmediğini beyan ederek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık, davacıların murisinin kullandığı tüketici kredisine ilişkin olarak davalı şirket tarafından yapılan hayat sigortası nedeni ile, davacıların davalıdan murisleri tarafından yatırılmış olan vefat tazminatını talep edip edemeyecekleri hususlarındadır.
Türk Ticaret Kanunu 4.maddesinde, bu kanundan doğan hukuk davalarının ticari dava sayıldığı, aynı kanunun 5.maddesinin 2. fıkrasında, bir yerde ticaret mahkemesi varsa asliye hukuk mahkemesinin vazifesi içinde bulunan ve bu kanunun 4.maddesi hükmünce ticari sayılan davalara ticaret mahkemesinde bakılacağı hususları düzenlenmiştir.
Türk Ticaret Kanunu 3.maddesinde, ”Bu Kanunda düzenlenen hususlarla bir ticari işletmeyi ilgilendiren bütün işlem ve fiiller ticari işlerdendir.” düzenlemesi getirilmiştir.
Bir hukuki işlemin veya fiilin TTK’nun kapsamında kaldığının kabul edilmesi için yasanın amacı içerisinde yukarıda tanımları verilen bu kanunda düzenlenen hususlarla bir ticari işletmeyi ilgilendiren bir hukuki işlemin veya fiilin olması gerekir.
6502 Sayılı Kanunun 3. maddesine göre tüketici işlemi eser, taşıma, simsarlık, sigorta vekalet, bankacılık vb. sözleşmeleri de dahil olmak üzere mesleki ve ticari amaçla hareket etmeyen tüketicilerce kurulan her türlü sözleşme ve işlemi kapsar. Bu gelişen durum nedeniyle Asliye Hukuk veya Ticaret Mahkemelerinde görülmekte olan davalar da bu kanun kapsamına alınmıştır. Kanun koyucu yasanın 83/2 maddesinde “Taraflardan birini tüketicinin oluşturduğu işlemler ile diğer kanunlarda düzenleme yapılması bu işlemin tüketici işlemi sayılmasını ve bu kanunun görev ve yetkiye ilişkin hükümlerinin uygulanmasını engellemez.” diyerek kanunun uygulanma alanını daha da genişletmiştir.
Davacının tacir olmaması, davaya konu işlemin Türk Ticaret Kanunu 3.maddesinde açıklanan her iki tarafın ticari işletmesini ilgilendiren bir işlem olmaması ve tüketici kredisinden kaynaklanması nedeniyle mahkememizin görevli olmadığı, tüketici mahkemesinin görevli olduğu anlaşılmış, 6100 Sayılı HMK’nun 114/1-c, 115/2 maddeleri gereğince davanın görev nedeni ile reddine, HMK 20. Maddesi gereğince kararın kesinleşmesinin ardından iki haftalık yasal süresi içerisinde talep edilmesi halinde dosyanın görevli İstanbul Tüketici Mahkemesine gönderilmesine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Açıklanan yasal gerektirici nedenlere göre;
Davanın görev nedeni ile reddine, HMK 20. Maddesi gereğince kararın kesinleşmesinin ardından iki haftalık yasal süresi içerisinde talep edilmesi halinde dosyanın görevli İstanbul Tüketici Mahkemesine gönderilmesine,
Harç ve yargılama giderlerinin görevli mahkemece değerlendirilmesine,
Dair tebliğ tarihinden itibaren iki haftalık yasal süresi içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar taraf vekillerinin yüzlerine karşı açıkça okunup, usulen anlatıldı. 11/02/2019

Katip …

Hakim …