Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/656 E. 2021/355 K. 27.05.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/656 Esas
KARAR NO : 2021/355

DAVA : Menfi Tespit
DAVA TARİHİ : 15/06/2017
KARAR TARİHİ : 27/05/2021

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
ASIL DAVADA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalının müvekkiline ait … Bankası … Şubesine ait … numaralı çekin üzerini 3.000.000 TL olarak doldurarak 15/06/2017 tarihinde takasa ibraz ettiğini, çek karşılıksız çıkarak arkasının yazdırıldığını, müvekkilinin çek üzerindeki imzanın kendisine ait olup olmadığının anlaşılamadığını, imzanın müvekkilinin imzasına benzediğini, ancak çek üzerindeki yazılar ve rakamların kesinlikle müvekkiline ait olmadığını ve rızası dışında doldurularak hukuka aykırı olarak ele geçirildiğini, müvekkilinin davalıya iddia edildiği gibi bir borcu bulunmadığını, müvekkili ile davalının geçmişte … AŞ nin ortakları olduğunu, müvekkilinin bu şirketteki hisselerini devrederek ortaklıktan ayrıldığını, dolayısıyla tarafların tacir olarak, tüzel kişi şirket ortaklığı vasıtası ile ticari bağ içinde iken, bu ilişkinin müvekkilinin şirketten ayrılması ile son bulduğunu, bu nedenle taraflar arasında herhangi bir ticari ilişkinin olmadığını, müvekkilinin davalıya borcu bulunmadığını, çekin davalı veya 3.kişilerce müvekkilinin rızası dışında doldurularak tedavüle konulmasının bir suç olduğunu ve müvekkilinin sorumluluğunu gerektirmediğini, müvekkilinin 09/12/2016 tarihinde aynı çek koçanından 16 adet çek yaprağına ulaşamadığını farkederek bu hususta çeki elinde bulunduranlar hakkında … Cumhuriyet Başsavcılığı’nın … soruşturma nolu dosyasından suç duyurusunda bulunduğu, müvekkilinin açılabilecek icra takipleri nedeniyle daha fazla zarara uğramaması amacı ile İİK nun 72/2 maddesi gereği açılacak icra takiplerinin dava hakkındaki nihai hükme kadar tedbir kararı ile durdurulmasına yapılacak yargılama sonunda da dava konusu çek nedeniyle müvekkilinin davalıya borçlu olmadığının tespiti ile çekin iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı Davaya Cevabında :
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; yetkili mahkemenin İstanbul değil, Bakırköy Ticaret Mahkemesi olduğunu, davacının yersiz ve mesnetsiz suç duyurusundan sonuç alamayınca, bu kez bu davayı açtığını, çeklerin imzalı şekilde boş bekletilmesinin, ticari hayatın olağan akışına uymadığını, çekin eksik tedavüle çıktığını ve sonradan anlaşmaya aykırı doldurulduğu iddiasının doğru olmadığını ve davacının malvarlığını 2-3 gün içinde 3.kişilere devrettiğini, iş bu davada tanık dinlenmesinin mümkün olmadığını, öncelikle yetki itirazlarının kabulü ile yetkisizlik kararı verilmesini, davacı tarafın tedbir talebinin ve davasının reddi ile davacının %20 den aşağı olmamak üere tazminat ile mahkumiyetine karar verilmesini talep etmiştir.
BİRLEŞEN DAVADA:
Davacı vekili dava dilekçesinde :
Davacı vekili birleşen … 15 Asliye Ticaret Mahkemesinin …esas sayılı dosyasına hitaben verdiği dava dilekçesinde özetle : Davalı tarafın müvekkili hakkında … 13. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası ile takip başlattığını, takibin dayanağı 6 adet çek olup çeklerin keşidecisinin müvekkil … olduğunu, takibin dayanağının; … Bankası 19.06.2019 Keşide Tarihli 400.000 USD bedelli … seri numaralı, … Bankası 30.08.2017 Keşide Tarihli 400.000 USD bedelli … seri numaralı, … Bankası 30.10.2017 Keşide Tarihli 400.000 USD bedelli … seri numaralı,… Bankası 30.07.2017 Keşide Tarihli 3.000.000 TL bedelli … seri numaralı, … Bankası 30.09.2017 Keşide Tarihli 3.000.000 TL bedelli … seri numaralı ,… Bankası 30.11.2017 Keşide Tarihli 1.700.000 TL bedelli … seri numaralı çekler olduğunu, Müvekkili ile davalının 2013 senesine kadar … A.Ş.’nin ortakları olarak ticari faaliyet yürüttüğünü, Müvekkil davalı ile ticari faaliyetler yaptığı dönemde şirkette bulunmadığı zamanlarda şirkete kayıt dışı alınan ürünlerin bedelinin ödenmesi için keşidecisi olduğu boş ve imzalı çekleri şirket kasasında bıraktığını, Şirket kayıt dışı herhangi bir alım yaptığı zaman müvekkil …’e ait imzalı boş çeklerin üstünü doldurmak sureti ile çekleri kullandığını, müvekkilinin daha sonra … A.Ş.’deki hissesini babası …’e devrettiğini, … ise davalı ile 2013 senesinde ortaklığını fiilen bitirdiğin, Müvekkilin babası iş bu şirketteki hissesini 02.09.2014 tarihinde …’a devrettiğini, Ancak karşılıklı olarak her iki tarafın ortak tanıdığı olan … aracılığı ile taraflar arasında 17.11.2014 tarihli protokol ile bir kısım mallar karşılıklı devredilerek ortaklık ilişkisi sonlandırıldığını, 22.12.2015 tarihinde müvekkili … hesabını kapatmak için bankaya gittiğinde bankanın kendisine 16 adet çekinin bankaya ibraz edilmediğini söylemesi üzerine çeklerin şirkette imzalı ve boş durduğunu düşünen müvekkil … şirket muhasebecisi …’a Whatsapp programı üzerinden mesaj yazarak imzalı ve boş çeklerin şirkette olup olmadığını sorduğunu konuşmanın müvekkili …’ün telefonunda halen kayıtlı olup konuşma içeriği Ulusal Kriminal Büro tarafından … tarihli … sayılı raporla raporlaştırıldığını, Davaya konu çeklerin müvekkil rızası hilafına elinden çıkan, yani 2013 yılında müvekkilin davalı ile ortak olduğu şirkette imzalı ve fakat boş olarak unuttuğu çekler olup, iş bu çekler 2017 yılında davalının hukuka aykırı bir şekilde doldurtup (sahtecilik yaparak) işleme koyduğu çek olduğunu ve müvekkilinin davalıya hiçbir borcu bulunmadığını, … 4. Ağır Ceza Mahkemesince verilen karar hukuka aykırı olduğu halde istinaf aşamasında gerekli ihtimam gösterilmeden verilen kararın onandığını , belirterek ;Fazlaya dair tüm haklarımızın saklı tutulması ile öncelikle teminatsız olarak tedbir kararı verilerek takibin dava sonuna kadar durdurulmasına, davanın kabulü ile … 13. İcra Müdürlüğü’nün …Esas sayılı dosyasında takip dayanağı altı adet çekten dolayı müvekkilinin borçlu olmadığının tespiti ile dava değerinin %20 sinden az olmamak üzere kötüniyet tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini, yargılama gideri ile vekalet ücretinin davalıya tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili Davaya Cevabında :
Davalı vekili mahkememize hitaben verdiği cevap dilekçesinde özetle; Taraflar arasındaki ihtilafın konusu olan toplamda 7 adet çek ile ilgili savcılık ve ceza yargılamaları olduğunu, davacının dava ve şikayetlerine konu iddianameye istinaden yapılan yargılama sonucu müvekkili davalı hakkında beraat kararı verildiğini ve bu kararın kesinleştiğini, kesinleşmiş beraat kararına rağmen mükerrer şikayetler yapmalarındaki hedefin CMK nin 314 maddesine istinaden yargılamanın yenilenmesini temin etmek için olduğunu, davacı …’ün dava dışı …Tic Ltd Şti’nde hiçbir zaman ortak olmadığını babası … 02/09/2014 tarihinde %50 hissesini müvekkili davalıya devrettiğini ve bu şekilde şirketin tek ortaklı hale geldiğini, 02/09/2014 tarihinden sonra taraflar arasında ticari olarak hiçbir ortaklık kalmadığını, 17/11/2014 tarihinde ise ortak gayrimenkullerin karşılıklı hisseler değiştirilerek paylaşıldığını ve gayrimenkullerdeki ortaklığın tasfiye edildiğini, sadece ileriye matuf müvekkili davalıya çekler mukabili alacakların kaldığını beyan ederek davanın reddine davacı tarafın dava değerinin %20 sinden aşağı olmamak üzere tazminat ödemeye mahkum edilmesine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesini talep etmiştir.
DELİLLER;
… Cumhuriyet Başsavcılığı … Soruşturma … Karar sayılı dosyası, … 4. Ağır Ceza Mahkemesi …Esas, … Karar sayılı Kovuşturmaya Yer Olmadığına Dair Kararı, tanık beyanları, sunular raporlar ve yazışmalar, tarafların dosyaya sundukları deliller ile taraf açıklamaları ve tüm dosya kapsamı.
GEREKÇE :
Dava, menfi tespit istemine ilişkindir.
Davacı vekili; asıl davaya konu 8059919 numaralı çekin üzerinin 3.000.000 TL olarak doldurarak 15/06/2017 tarihinde takasa ibraz edildiğini, karşılıksız olması nedeni ile arkasının yazdırıldığını, çek üzerindeki imzanın davacıya ait olup olmadığının anlaşılamadığını, imzanın davacı imzasına benzediğini, ancak çek üzerindeki yazılar ve rakamların kesinlikle davacıya ait olmadığını ve rızası dışında doldurularak hukuka aykırı olarak ele geçirildiğini, davacının … Bankası … Şubesine ait … numaralı 3.000.000 TL bedelli çek nedeni ile davalıya hiç bir borcu bulunmadığını ileri sürmüştür.
Birleşen … 15. Asliye Ticaret Mahkemesinin …esas sayılı dosyasında … 13. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası ile; … Bankası 19.06.2019 Keşide Tarihli 400.000 USD bedelli 8517177 seri numaralı, … Bankası 30.08.2017 Keşide Tarihli 400.000 USD bedelli … seri numaralı, … Bankası 30.10.2017 Keşide Tarihli 400.000 USD bedelli … seri numaralı,… Bankası 30.07.2017 Keşide Tarihli 3.000.000 TL bedelli … seri numaralı, … Bankası 30.09.2017 Keşide Tarihli 3.000.000 TL bedelli … seri numaralı ,… Bankası 30.11.2017 Keşide Tarihli 1.700.000 TL bedelli … seri numaralı çeklerin takibe konu edildiğini,
Davacı ile ile davalının 2013 senesine kadar … A.Ş.’nin ortakları olarak ticari faaliyet yürüttüğünü, davacının davalı ile ticari faaliyetler yaptığı dönemde şirkette bulunmadığı zamanlarda şirkete kayıt dışı alınan ürünlerin bedelinin ödenmesi için keşidecisi olduğu boş ve imzalı çekleri şirket kasasında bıraktığını, şirket kayıt dışı herhangi bir alım yaptığı zaman davacı …’e ait imzalı boş çeklerin üstünü doldurmak sureti ile çekleri kullandığını, davacının daha sonra … A.Ş.’deki hissesini babası …’e devrettiğini, …’ün ise davalı ile 2013 senesinde ortaklığını fiilen bitirdiğini, 22.12.2015 tarihinde davacı … hesabını kapatmak için bankaya gittiğinde bankanın kendisine 16 adet çekinin bankaya ibraz edilmediğini söylemesi üzerine çeklerin şirkette imzalı ve boş durduğunu düşünen davacı …’ün şirket muhasebecisi …’a Whatsapp programı üzerinden mesaj yazarak imzalı ve boş çeklerin şirkette olup olmadığını sorduğunu, davaya konu çeklerin davacı rızası hilafına elinden çıkan, yani 2013 yılında davacının davalı ile ortak olduğu şirkette imzalı ve fakat boş olarak unuttuğu çekler olduğunu, iş bu çeklerin 2017 yılında davalının hukuka aykırı bir şekilde doldurtup (sahtecilik yaparak) işleme koyduğu çekler olduğunu, davacının davalıya hiçbir borcu bulunmadığını iddia etmiştir.
Davalı vekili, çeklerin imzalı şekilde boş bekletilmesinin, ticari hayatın olağan akışına uymadığını, çekin eksik tedavüle çıktığını ve sonradan anlaşmaya aykırı doldurulduğu iddiasının doğru olmadığını, taraflar arasındaki ihtilafın konusu olan toplamda 7 adet çek ile ilgili savcılık ve ceza yargılamaları olduğunu, davacının dava ve şikayetlerine konu iddianameye istinaden yapılan yargılama sonucu davalı hakkında beraat kararı verildiğini ve bu kararın kesinleştiğini, davacı …’ün dava dışı … Tic Ltd Şti’nde hiçbir zaman ortak olmadığını babası … 02/09/2014 tarihinde %50 hissesini davalıya devrettiğini ve bu şekilde şirketin tek ortaklı hale geldiğini, 02/09/2014 tarihinden sonra taraflar arasında ticari olarak hiçbir ortaklık kalmadığını, 17/11/2014 tarihinde ise ortak gayrimenkullerin karşılıklı hisseler değiştirilerek paylaşıldığını ve gayrimenkullerdeki ortaklığın tasfiye edildiğini, sadece ileriye matuf davalıya çekler mukabili alacakların kaldığını açıklamıştır.
Davalı … soruşturma aşamasında alınan beyanında “Ben onlara dönem dönem borç verdim. İşleri bozulmadan önce 2007 yılından itibaren parça parça elden ağırlıklı olarak …’e, zaman zaman da …’e elden borç verdim, bu şekilde 2013 yılının 6. Ayına kadar her ikisine elden borç vermek suretiyle yardımda bulundum. Toplam 15 milyon TL tutarında bu şekilde borç verdim. Kendisine güvendiğim için abi kardeş ilişkisi olduğu için bu şekilde borç verdim. Hatırladığım kadarıyla 2013 yılının Eylül ayında iş yerimde toplantı yaptık bu toplantıda …, … ve isimlerini bilmediğim iki bayan bir erkek şahıs vardı burada yaptığımız toplantıda verdiğim borçlar sebebiyle şahsi hesap gördük özellikle belirtmek istiyorum. Bu toplantının şirket devriyle bir alakası yoktur şahsi borcu sebebiyle toplantı yaptık. Hesapları gördük rakamı belirledik. Sonuçta az önce belirttiğim gibi 15 milyon TL karşılığı alacağım olduğunu kararlaştırdık dolar borçları için bana dolar çeki verdi. TL borçları için TL çeki verdi. Hatırladığım kadarıyla bana 8 tane çek verdi.” açıklamalarında bulunmuştur.
Ceza yargılamasında yapılan bilirkişi incelemesi ile çeklerin ön yüzündeki keşideci imzalarının …’ün eli mahsulü olduğu tespit edilmiştir.
… 4. Ağır Ceza Mahkemesi … Esas, …Karar sayılı ilamında aşağıdaki gerekçe ile davalının beraatine karar vermiştir.
“…Sanık …’ın suça konu çeklerin ortaklıkla ilgisinin olmadığını, katılana verdiği şahsi borcuna ilişkin olduğunu savunduğu, sanık …’nin de bu savunmayı desteklediği anlaşılmıştır.
Sanık … çekleri ne karşılığında aldığını ispatlayamasa da bir dönem ortaklıklarının söz konusu olduğu katılana açıktan borç verdim savunmasının aksini ispatlayacak dosyada delil olmadığı, şirket defter ve belgelerinin bilirkişi incelemesine tabi tutularak olayın aydınlatılmasının da mümkün olmadığı, çünkü sanık …’nin alacağın ortaklıktan kaynaklanmadığını açıktan borç vermesine dayandığını savunduğu, gerçekten de 14/11/2018 tarihli bilirkişi raporuna göre çeklerdeki keşideci imzalarının katılanın eli mahsulü olduğunun belirtildiği, dosyadaki bu delil durumuna göre hırsızlık ya da kaybolma yoluyla elde edildiğine dair yeterli delil de olmadığından sanıklara isnat edilen eylemlerin katılanla sanıklar … ve … arasındaki hukuki ihtilaftan kaynaklandığı, müsnet suçların maddi ve manevi unsurları itibariyle oluşmadığı sonucuna varıldığından aşağıda beraat kararını vermek gerekmiştir.”
Beraat kararı istinaf kanun yolundan geçerek kesinleşmiştir.
… Cumhuriyet Başsavcılığı … Soruşturma … Karar sayılı dosyasında … 4. Ağır Ceza Mahkemesi … Esas, …Karar sayılı ilamındaki tespitler uyarınca Kovuşturmaya Yer Olmadığına Dair Karar vermiştir.
Davacı ile davalının 2014 yılı öncesinde … Ticaret AŞ nin ortakları olduğu, ortaklık süresince taraflar arasında ticari bağ bulunduğu konusunda ihtilaf bulunmamaktadır.
Kural olarak, çek bir ödeme vasıtası olup, mevcut bir borcun tediyesi (tasfiyesi) amacıyla verildiğinin kabulü gerekir. Öte yandan, açığa senet düzenlenmesi mümkün olup, bu senedin anlaşmaya aykırı doldurulduğu iddiasının yazılı delillerle kanıtlanması gereklidir.
Somut olayda toplanan deliller ve dosya kapsamına göre; açığa senet düzenlenmesi yasal mevzuata göre mümkün olup senedin imzalı ve boş olarak verildiği iddiasını ispat yükü davacı üzerindedir. Senedin boş olarak verildiği ve ticari ilişki olmadan doldurulduğunu iddia eden davacının bu iddiasını yazılı delille kanıtlaması gerekmektedir. Davacı bu iddiasını ispata yarar yazılı bir delil veya delil başlangıcı sunmadığından ve yemin deliline de dayanılmadığından ispatlanmayan davanın reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan gerekçeye göre;
1.- Asıl davanın ve birleşen davanın REDDİNE,
Asıl davada
2-)Davacı tarafından yatırılan 51.232,50.TL. Peşin harçtan 59,30.TL.karar ve ilam harcının mahsubu ile 51.173,20.TL. harcın karar kesinleştiğinde talep halinde davacı tarafa iadesine,
3-)Davalı vekili lehine karar tarihinde yürürlükte bulunan avukatlık asgari ücret tarifesi gereğince reddolunan miktar üzerinden hesaplanan 117.825,00 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalı tarafa verilmesine,
4-)Davalı tarafça yatırılan 14.20 TL harç 75,30.TL olmak üzere toplam 89,50.TL bedelinin davacıdan alınarak davalı tarafa verilmesine;
5-)Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerine bırakılmasına,
Birleşen davada
6-)Davacı tarafından yatırılan 249.382,74.TL. Peşin harçtan 59,30.TL.karar ve ilam harcının mahsubu ile 249.323,44 TL harcın karar kesinleştiğinde talep halinde davacı tarafa iadesine,
7-)Davalı vekili lehine karar tarihinde yürürlükte bulunan avukatlık asgari ücret tarifesi gereğince reddolunan miktar üzerinden hesaplanan 234.655,00 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalı tarafa verilmesine,
8-)Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerine bırakılmasına,
9-)Asıl ve birleşen davalar yönünden taraflarca yatırılan ve kullanılmayarak artan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde taraflara iadasine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı verilen karara karşı, gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süre içerisinde mahkememize veya başka bir yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek istinaf dilekçesi ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 27/05/2021

Başkan …
(e-imza)

Üye …
(e-imza)

Üye …
(e-imza)

Katip …
(e-imza)