Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/655 E. 2019/925 K. 18.10.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/655 Esas
KARAR NO : 2019/925

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 17/07/2018
KARAR TARİHİ : 18/10/2019

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde ve duruşmalarda özetle; davalı şirket ile davacı müvekkili arasında ticari iş ilişkisi kurulmuş olup, cari hesap ekstresi alacağı tahsil edilemeyince … 20.İcra Müdürlüğü … esas sayılı dosyasından icra takibi başlatıldığını, davalı şirketin icra takibine itiraz ederek icra takibini durdurduğunu, bu nedenle davalı itirazının iptali ile takibin devamına, % 20 tazminata hükmedilmesine ve yargılama giderleri ile ücreti vekaletin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde ve duruşmadaki beyanında özetle; davacı tarafın iddia etmiş olduğu hususlar yasal dayanaktan yoksun, somut bir delile dayanmayan ve tamamen davacı tarafından kurgulanmış iddialardan ibaret olup, bu beyanlara itibar edilmesi hukuken mümkün olmadığını, davacı tarafın iddia etmiş olduğu hususları ispat yükü altında olup, dava dilekçesinde delil olarak sunulan bilgi ve belgelerin hiçbiri usul kuralları çerçevesinde, iddia edilen vakıayı ispata elverişli araçlar olmadığını, davacı ile müvekkili arasında, dava dilekçesinde iddia edilen hususlar hiçbir zaman gerçekleşmediğini, davacının talepleri tamamen karşılıksız maddi menfaat temin etmek üzere dile getirildiğini, müvekkili şirket çevresinde sayılan, sevilen, saygınlığı ile bilinen borçlarına sadık bir şirket olduğunu, davalı şirket iddialarının hiçbir şekilde karşılığının olmamasından kaynaklı müvekkili şirketten herhangi bir alacağı da mevcut olmadığını, müvekkili şirketin diğer ortaklarının yabancı olması ve Türkçe bilmedikleri de dikkate alındığında davacı şirket sahibinin müvekkili şirket ile ortaklığında muhasebe kayıtları dahil tüm işlemler bizzat kendi muhasebecisi tarafından tutulduğu için tamamen maddi kazanç sağlanmak amaçlı bir takip başlatıldığını, davacı şirket sahibi … müvekkili şirkette % 20 oranla kurucu ortaklarından ye şirket ortaklarından … ile birlikte imza yetkisi bulunduğunu, 29.11.2017 tarihli şirket toplantısında alınan karar ile (karar no: 2017-03) şirket müdürlüğünden ayrıldığını, … 31. Noterliğinin … tarih ve … Yevmiye No’lu tasdikiyle söz konusu davacı şirket sahibi … hissesinin % 15’ini şirket ortaklarından …’ye; … 31. Noterliği’nin … tarih ve … Yevmiye No lu tasdikiyletiklinin % 5’ini yine şirket ortaklarından …’a sattığını, davacı şirketin, müvekkili şirketten hiçbir alacağı mevcut olmadığını, müvekkili şirket ile ortaklık yaptığı zamanda müvekkili şirket muhasebe kayıtlarını tutan SMMM … yıllar davacı şirket sahibi olan … ile birlikte çalıştığını ve davacı şirketin de 2009 yılından beri muhasebe kayıtlarını tuttuğunu, müvekkili şirketin yabancı uyruklu ortaklan olmasından yararlanılmış ve müvekkili şirkete ait defter ve kayıt evrakları hali hazırda davacı şirketin uhdesinde olduğunu, bu nedenle de sıhhatli muhasebe bilgilerine ulaşılması imkansız olduğunu, SMMM … hakkında suç duyurusunda bulunularak soruşturma numarası bildirileceğini, soruşturma ile müvekkili şirketin zarara uğratıldığı ve aslında olmayan işlemler yapıldığı ispat edileceğini, davacı tarafça davaya konu hizmet yada diğer işlemlerin gerçekleştiğine dair evraklar sunularak davasını ispat etmek mecburiyetinde olduğunu, bu nedenle davanın reddine, davacının alacağın % 20‘sinden az olmamak üzere tazminata mahkûm edilmesine, yargılama giderleri ile vekâlet ücretinin karşı tarata yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davaya konu … 20. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı icra dosyası getirtilip dosya arasına konulmuştur,incelendiğinde;davacı alacaklı tarafından davalı borçlu aleyhine 02/07/2018 tarihinde cari hesap alacağından kaynaklı 223.511,96 TL asıl alacak, 15.519,79 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 239.031,75 TL’ lik ilamsız takipte bulunulduğu, ödeme emrinin borçluya tebliğ olduğu, davalı borçlu vekili 09/07/2018 tarihli dilekçesi ile borca itiraz etmesi üzerine takibin durduğu ve süresi içerisinde itirazın iptali davası açıldığı görülmüştür.
Mahkememizin 22/01/2019 tarihli ara kararı gereğince dosya rapor hazırlanmak üzere mali müşavir bilirkişiye tevdi edilmiş, bilirkişi tarafından ibraz edilen 29/04/2019 teslim tarihli raporda özetle; Yapılan inceleme ve değerlendirme sonucu, her türlü delilin takdiri ve nihai karar Sayın Mahkemeye ait olmak üzere; Davacı şirketin ibraz edilen yevmiye defterinin açılış ve kapanış tasdiki süresinde yapıldığı, Defter-i Kebir ve Envanter defteri ibraz edilmediği, Davacı şirket, ticari defterlerinde 221.037,96 TL alacaklı olduğu, Davalı taraf iddialarının hukuki değerlendirmesi Sayın Mahkemenin takdirinde olduğu, Sayın Mahkemeniz davacı şirket lehine karar verdiğinde, Davacı şirket takip tarihine kadar faiz talep edemeyeceği, Davacı şirketin 221.037,96 TL asıl alacağı ve bu tutar üzerinden, icra takip tarihinden itibaren talebi yıllık % 9 yasal faizi talep edebileceği yönünde görüş ve kanaatte bulunmuştur.
Bilirkişi raporu davacı vekiline ve davalı vekiline HMK 281 ve 186 madde meşruatlı davetiye ile tebliğ edilmiştir.
TÜM DOSYA KAPSAMINDAN:Davanın cari hesap alacağından kaynaklı itirazın iptali davası olduğu,
Buna göre, davacının aralarındaki ticari ilişkiye binaen cari hesap alacağına istinaden başlatmış olduğu icra takibine davalının borçlu olmadığından bahisle itirazı üzerine duran takibin iptali için açılan bu davada toplanan deliller, bilirkişi raporu kapsamında davacının 221.037,96 TL alacaklı olduğu, davalının defter ve belgelerini sunmaktan kaçındığı, şirketin kurucu ortağının muhasebecisi ile birlikte gerçek dışı faturalar düzenleyerek hiç varolmamış alım satım ilişkisi varmış gibi göstererek, kendi şirketini davacı şirket lehine borçlandırdığını savunmuşsa da, bu hususu ispatlayamadığı, savcılıkça bu konuda defterdarlığa yönelik görevsizlik kararı verildiği, o döneme ait KDV iade konulu inceleme başlatıldığının bildirildiği, bu haliyle iddiasını ispatlamaya yeterli delil sunulmadığı, davalı şirketin mal alımına ilişkin davacı tarafça düzenlenen faturaları vergi dairesine bildirdiği anlaşılmakla, asıl alacağa ilişkin davanın 221.037,96 TL üzerinden kabulüne, temerrüt unsuru gerçekleşmediğinden ayrıca faize ilişkin talebin reddine karar vermek gerekmiş, alacak likit olduğundan icra inkar tazminatına dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Açıklanan gerekçeye göre;
1-Davacının davasının kısmen kabul, kısmen reddine, … 20 İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı icra dosyasına yapmış olduğu itirazın 221.037,96 TL asıl alacak üzerinden iptali ile takibin devamına, fazlaya dair istemin reddine,
2-Asıl alacağın % 20 oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Karar tarihine göre alınması gereken 15.099,10 TL harçtan peşin alınan 2.699,48 TL harcın mahsubu ile bakiye 12.399,62 TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydedilmesine,
4-Davacı tarafından dava açılırken yatırılan 2.699,48 TL peşin harç masrafının davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
5-Davacı duruşmalarda kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihi itibarıyla yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince kabul edilen miktar yönünden hesaplanan 19.212,28 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
6-Davalı kendisini duruşmalarda vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihi itibarıyla yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince ret edilen miktar yönünden hesaplanan 2.474,00 TL ( AAÜT. 13/2 maddesi gereği ) vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
7-Davacının yapmış olduğu toplam 831,60 TL yargılama giderinin davanın red/kabul oranına göre 822,39 TL’sinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,geri kalan miktarın davacı üzerinde bırakılmasına,
8-Davacı tarafından yatırılan ve artan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
9-Davalı tarafından yatırılan ve artan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davalıya iadesine,
10-Karar kesinleştiğinde ve talep halinde Mahkeme kasasındaki belge aslının iadesine,
Dair verilen karar davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzüne karşı,gerekçeli kararın tebliğden itibaren 2 hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliyesi ( İstinaf Mahkemesi ) nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usülen anlatıldı. 18/10/2019

Katip …
(e-imza)

Hakim …
(e-imza)

MASRAF BEYANI
35,90 TL Başvuru Harç Masrafı
700,00 TL Bilirkişi Ücreti
95,70 TL tebligat ve müzekkere gideri
TOPLAM : 831,60 TL