Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/632 E. 2022/355 K. 12.05.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/632 Esas
KARAR NO : 2022/355

DAVA : Sigorta (Mal Sigortası Kaynaklı)
DAVA TARİHİ : 11/07/2018
KARAR TARİHİ : 12/05/2022

Mahkememizde görülmekte olan Sigorta (Mal Sigortası Kaynaklı) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkillerden … ile davalı … şirketi ile 13/04/2016 -15/10/2018 tarihlerini kapsayan … nolu İnşaat…Sigorta poliçesi ile müvekkillerin ve alt teşoron firmalarını …’da bulunan inşaat şantiyelerindeki malvarlıklarını poliçede belirtilen rizikolara karşı sigortalanmak üzere sigorta sözleşmesi akdetmiş ve davalının sigortalısı olduğunu,. Diğer müvekkil … ise …’nın alt taşeronu olup sigorta sözleşmesi uyarınca sigorta hükümleri teşeron firmaları da kapsadığını. Sigorta sözleşmesinde şantiyelerde bulunan mallar hırsızlık durumuna karşın sigortalandığı açıkça ifade edildiğini, müvekkilinin şantiyelerinden ve sigorta kapsamında yer alan şantiyelerinde yağma ve hırsızlık olayları meydana geldiğini, müvekkilinin şantiyedeki malları tahrip edilmek suretiyle de zarar verildiğini, şantiyede çok sayıda inşaat mallarının çalındığının tespit edilmesi üzerine, müvekkili yetkilileri ve çalışanlarının zaman kaybetmeden olayların yaşandığı saat ve tarihinde kolluk kuvvetlerine başvurarak tespitini talep ettiklerini, kolluk kuvvetlerinin de bu durumu tutanak düzenlemek suretiyle tespit ederek zapt altına aldığını, müvekkilinin çalınan tüm malzemelerin sayı, cinsi, adeti ve fiyatını kolluk tutanaklarına geçirttiğini, bunun üzerine dava konusu sözleşme uyarınca sigorta tazminat miktarının ödenmesi hususunda davalı … şirketine başvurduklarını, davalı … şirketi müvekkilinin taleplerine 4 adet cevabi yazılarında kendileri tarafından yaptıkları inceleme ve araştırma sonucunda, meydana geldiği beyan edilen hırsızlık hadisesi olayların geç ihbar edildiği ve eksper tarafından hadise mahallinde yapılan çalışmalarda hırsızlık hadisesi ile ilgili herhangi bir emare, bulgu ve bilgiye ulaşılamadığı ve zararla ilgili tespit yapılamadığı belirterek, poliçeden kaynaklı hasar bildirim yükümlülüğüne uyulmamış olması, gerekse poliçedeki hırsızlık şartlarının gerçekleştiğini ortaya koyan herhangi bir bulgunun bulunmaması gibi nedenlerle müvekkiline herhangi bir ödemede bulunulmayacağını bildirdiklerini, davalı … şirketi ile yapılan sözleşme devam ettiğine ve teminat altına alınan rizikolar gerçekleştiğinden, sözleşme uyarınca muaccel hale gelen tazminatı davalı … şirketinin ödenmesi gerektiğini, sigorta şirketinin müvekkili şirkete gönderdiği cevabi yazılarda belirttiği hususların hiçbirinin hukuki bir dayanağı olmadığını, davalı … şirketinin poliçeden kaynaklı hasar bildirim yükümlülüğüne uyulmadığı iddiasının da gerçek dışı olduğunu, kaldı ki geç bildirim durumu olsa dahi bu durumun hasar bedelinin ödenmemesi için neden olamayacağını beyan ederek fazlaya ilişkin talep ve dava hakları saklı kalmak kaydıyla 377.000, TL tazminatın rizikonun gerçekleşme tarihi olan 15/02/2017 tarihinden itibaren ticari faiz ile davalıdan tahsiline yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalı üzerine bırakılmasını talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili davaya Cevabında :
Davalı vekili mahkememize hitaben verdiği cevap dilekçesinde özetle; Müvekkili şirket nezdinde sigorta ettiren sıfatı ile Davacı … A.Ş.- … A.Ş. İş Ortaklığı adına tanzim edilmiş 13.04.2016-15.10.2018 vadeli … numaralı İnşaat All Risks Sigorta poliçesi bulunduğunu, dava konusu edilen farklı tarihlerdeki hırsızlık hasarları için sigortalının yaptığı hasar ihbarı üzerine 4 ayrı hasar dosyası açıldığını bu hasar dosyalarının red ile sonuçlandığını, sigortalının 4 ayrı hasarı da hırsızlık sigortası genel şartlarına uygun şekilde gerçekleşmediğinden hasar ihbarının hasarın meydana geldiği tarihten çok sonra ihbar edilmiş olması sebebi ile fiili hasar tespiti yapılamamış olması ve sigortalının TTK da düzenlenen yükümlülüklerine uymaması nedenleri ile reddedildiğini, hasar tarihi 15/02/2017 olan hasarın ihbarının 26/09/2017 tarihinde yani olaydan 7,5 ay sonra yapıldığını, ihbar üzerine eksper atandığını, ve eksper incelemelerinde olayın çok sonra ihtar edilmiş olması nedeni ile hadise tarihinde şantiye düzenini, çay ocağı ve depo olarak kullanılan konteynerin ve diğer konteynerlerin şantiye içinde konumları, birbirine olan mesafeleri, depo olarak kullanılan konteynerin iç hacmi ve durumu, içlerinde bulunan malzemelerin cins ve miktarları, şantiye etrafının depo alının tel çitle çevrili olup olmadığı hususlarının hiçbirinin tespit edilmediğini, polis tutanaklarında da bu hususların hiçbirine yer verilmediğini, 23/06/2017 tarihli 24/06/2017 tarihli hasarların ihbarının ise 26/09/2017 tarihinde olaydan 3 ay sonra eksper ataması sonucu aynı sebeplerle fili inceleme yapılamadığını, 15/07/2017 tarihli hasarın ihbarının ise 26/09/2017 tarihinde olaydan 2,5 ay sonra yapıldığını, eksper tarafından yapılan incelemede hasar konusu yerlerde değişiklik yapıldığı, inceleme için talep edilen evrakların sunulmadığı, olay yeri görgü tutanağı olmadığı ve hasar genel şartlar uyarınca teminat dışı olarak değerlendirildiğini, davacının tamamen afaki olarak talep ettiği zarar miktarını kabul etmediklerini beyan ederek sigortalının hiçbir dayanağı ve mesnedi olmayan belge ve kayıtlara dayanmayan zarar miktarını kabul etmeyerek, sigortalının bizzat kendi kusuru ile müvekkili şirket tarafından olay mahalinde inceleme ve tespit yapma hakkını ihlal ettiğinden, yükümlülüklerini hiçbir şekilde 4 ayrı hasarda da yerine getirmediğinden, emniyet birimleri nezdinde zamanında ve gerekli olduğu şekilde olay yeri görgü tutanaklarının tutulmasını sağlamayarak ve oyalın gelinen durumda hırsızlık sigortası genel şartları uyarınca teminat dışı olması nedeni ile davanın reddine karar verilerek yargılama gideri ve vekalet ücretinin davacı üzerine bırakılmasını talep etmiştir.
DELİLLER;
Sigorta poliçesi, soruşturma dosyaları, sigorta hasar dosyası, fatura ve sevk irsaliyeleri, bilirkişi incelemesi, taraf açıklamaları ve tüm dosya kapsamı
GEREKÇE;
Dava işyeri sigorta poliçesinden kaynaklı alacağın tahsili istemine ilişkindir.
Türk Ticaret Kanunu (TTK) md. 1454 gereği davacıya sigortalı …’nin (…) tazminatın davacıya ödenip ödenmeyeceğine muvafakatinin bulunduğuna ilişkin belgeyi sunması için süre verilmiştir. Davacı tarafın başvurusu ile İBB tarafından düzenlenen 10.03.2021 tarihli belgede tazminatın davacıya ödenmesine muvafakat edildiği belirtilmiştir. Bu nedenle davalı tarafın aktif husumete ilişkin itirazı kabul görmemiştir.
TTK.m. 1409 hükmüne göre, “(1) Sigortacı, sözleşmede öngörülen rizikonun gerçekleşmesinden doğan zarardan veya bedelden sorumludur. (2) Sözleşmede öngörülen rizikolardan herhangi birinin veya bazılarının sigorta teminatı dışında kaldığını ispat yükü sigortacıya aittir.” Buna göre davalı … şirketi hırsızlık olayının meydana gelmediğini ispatlamak zorundadır.
Hırsızlık eylemlerine ilişkin yürütülen soruşturma dosyaları hakkında daimi arama kararları verilmiştir.
Dava dilekçesinde anlatılan ilk hırsızlık olayı hakkında … Cumhuriyet Başsavcılığı (CBS) Soruşturma No: … üzerinden soruşturma başlatılmıştır. Dosyanın incelenmesinde suç tarihinin 27.01.2017, saat 08.30 olduğu, ihbarın aynı gün saat 17.41 de yapıldığı görülmüştür. Hasar bildirimi sigortacıya 26.09.2017 tarihinde yapılmıştır.
Dava dilekçesinde anlatılan ikinci hırsızlık olayı hakkında … CBS Soruşturma No : … üzerinden soruşturma başlatılmıştır. Dosyanın incelenmesinde suç tarihinin 23.06.2017 saat 21;00 olduğu, ihbarın 24.06.2017 saat 12.05 de yapıldığı anlaşılmıştır. Hasar bildirimi sigortacıya 26.09.2017 tarihinde yapılmıştır.
Dava dilekçesinde anlatılan üçüncü hırsızlık olayı hakkında … CBS Soruşturma No : … üzerinden soruşturma başlatılmıştır. Dosyanın incelenmesinde suç tarihinin 24.06.2017 saat 06.00 olduğu, ihbarın aynı gün saat 07.30 da yapıldığı, çalınan malzemenin değerinin yaklaşık 12.000 TL olduğunun açıklandığı, dava dilekçesinde malzeme bedelinin 15.000 TL olarak belirlendiği anlaşılmıştır. Hasar bildirimi sigortacıya 26.09.2017 tarihinde yapılmıştır.
Dava dilekçesinde anlatılan dördüncü hırsızlık olayı hakkında … CBS Soruşturma No : …üzerinden soruşturma başlatılmıştır. Dosyanın incelenmesinde suç tarihinin 15.07.2017 saat 22.10 olduğu, ihbar tarihinin 20.07.2017 olduğu tespit edilmiştir. Hasar bildirimi sigortacıya 26.09.2017 tarihinde yapılmıştır.
Davalı sigortacıya hasar bildiriminin poliçe ön görülen süreden sonra yapıldığı sabittir. Bildirimin geç yapılması meydana gelen zararın sigorta kapsamında olduğu gerçeğini değiştirmeyecektir. TTK md. 1446/2 uyarınca bildirimin geç yapılması nedeniyle zararda artış olması halinde bu durumda tazminattan indirim yapılabilecektir.. Somut olayda bildirimin geç yapılması nedeni ile hasarın arttığını ispatlar delil sunulamadığından belirlenen tazminat miktarından indirim yapılmamıştır.
Muafiyet; poliçe teminatı kapsamında tespit edilen hasar ödemesinin sigortalı üzerinde kalan kısmıdır. Hasarın muafiyet üzerinde kalan kısmı sigortalıya ödenir. Sigorta poliçesinde hırsızlık muafiyeti ayrı olarak belirtilmemiştir. Bu nedenle hasar bedeline uygulanması gereken muafiyet “diğer hasar”lardan olduğu ve poliçe gereği 1.500 USD muafiyet uygulanması gerekmektedir. Davacı taraf bu yöndeki hesaplamaya itirazlarda bulunmuş ise de, poliçe muafiyet kısmında özel olarak belirtilen haller dışında kalan tüm nedenler “diğer hasarlar” kapsamında kalmaktadır. Poliçede hırsılık eylemleri hakkında muafiyet uygulanmayacağına ilişkin bir hüküm bulunmadığından davacı tarafın itirazlarına itibar edilmemiştir.
Hırsızlık olaylarından dolayı meydana gelen hasarın tespiti ile defter ve belgelerin incelenmesi hukuk dışında özel ve teknik bilgiyi gerektiren bir durum olduğundan HMK md. 266 gereği bilirkişi incelemesi yapılmıştır. Bilirkişi heyeti tarafından tarafından yapılan hesaplama gerekçeli, tarafların ve hakimin denetimine açık olmakla hükme esas alınmıştır.
Olayların oluşumu, yapılan işlemler ve kusur yönünden bilirkişi incelemesi yapılmış, bilirkişi raporunda yapılan tespitlerin eğerlendirilmesi neticesinde davacı tarafın kusurunun bulunmadığı kanaati oluşmuştur.
Tarafların bilirkişi raporuna karşı itirazlarının bir kısmı kök rapor ve 27.01.2020 tarihli raporda cevaplandırılmış, bir kısım itirazlar ise 06.08.2021 tarihli ek raporda gerekçeli bir şekilde cevaplandırılmıştır. Bilirkişi heyetinin alış faturaları mevcut olmayan, hangi adrese sevk edildiği belli olmayan, sevk edilen adresleri farklı adres olan malları dışlayıp sevk irsaliyesi, faturası bulunan ve hırsızlığın meydana geldiği şantiyeden çalındığı sabit olan ürünler üzerinden rayiç değere göre hesaplama yapılmasında usul ve yasaya bir aykırılık görülmemiştir.
Somut olayda, yukarıda yer verilen açıklamalar ve alınan bilirkişi raporu ile poliçe limiti kapsamında kalan hasardan, muafiyet bedeli miktarı düşülerek davanın kısmen kabulü ile 132.183,45 TL nin, TTK md. 1427 ye göre belirlenen 15/11/2017 tarihinden itibaren işleyen ticari faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan gerekçeye göre;
1-)Davanın kısmen kabulü ile 132.183,45 TL nin 15/11/2017 tarihinden itibaren işleyen ticari faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Fazlaya ilişkin istemin reddine,
2-)Alınması gereken 9.029,45 TL nispi karar harcından peşin yatırılan 6.438,22 TL harcın mahsubu ile bakiye kalan 2.591,23-TL harcın davalıdan alınarak HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
3-)Davacı vekili lehine karar tarihinde yürürlükte bulunan avukatlık asgari ücret tarifesi gereğince hükmolunan kısım üzerinden hesaplanan 16.507,43 TL nisbi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacılara verilmesine,
4-) Davalı vekili lehine karar tarihinde yürürlükte bulunan avukatlık asgari ücret tarifesi gereğince reddolunan kısım üzerinden AAÜT md. 13/4 gözetilerek belirlenen 16.507,43 nisbi vekalet ücretinin davacılardan alınarak davalı tarafa verilmesine,
5-)Davacı tarafça yatırılan 6.438,22 TL peşin harcın davalıdan tahsili ile davacılara verilmesine,
6-) Davacı tarafça yatırılan 35,90.TL başvuru harcı, 5,20.TL vekalet harcı, 4.700,00 TL bilirkişi ücreti, 193,00TL posta giderinden ibaret toplam 4.934,10.TL yargılama giderinin kabul ve red oranları dikkate alınarak 1.729,99.TL sinin davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine, bakiyesinin davacı üzerine bırakılmasına,
7-)Taraflarca yatırılan, kullanılmayan bakiye gider avansının kararın kesinleşmesi halinde yatıran tarafa iadesine
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı verilen karara karşı, gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süre içerisinde mahkememize veya başka bir yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek istinaf dilekçesi ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 12/05/2022

Başkan …
(e-imza)
Üye …
(e-imza)
Üye …
(e-imza)
Katip …
(e-imza)