Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/624 E. 2020/565 K. 16.11.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2018/624 Esas
KARAR NO : 2020/565

DAVA : Menfi Tespit (Kambiyo Senedinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 30/12/2015
KARAR TARİHİ : 16/11/2020

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Kambiyo Senedinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA VE TALEP :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkilinin 2011 tarihinde … adlı firmanın bayisi olduğunu, bu bayilik sözleşmesi imzalanırken müvekkilinden 10.000 TL bedelli teminat senedi aldığını, senet alındığının protokol içeriğinden de belli olacağını, ancak bu senedin tarih kısımlarının boş bırakıldığını, müvekkilinin bu firmayla bayilik sözleşmesinin sona erdiğini, müvekkilinin senedini geri istediğinde, müvekkiline sorun olmayacağı yönünde beyanda bulunulduğunu ancak, aradan dört yıl geçtikten sonra bu teminat senedinin … sahiplerinden … tarafından icraya konulduğunu, müvekkilinin …’a hiçbir borcunun bulunmadığını, bu senedin teminat senedi olduğunu, bunun yanında müvekkilinin bayilik sözleşmesini imzaladığı dönemde … Bölge Müdürünün … olduğunu, senedin icraya konulmasından sonra müvekkilinin kendisini aradığında o tarihte senedi kendisinin doldurduğunu ve tarih kısımlarının boş bırakılmasını firmanın istediğini, genelde teminat senetlerinin bu şekilde aldıklarını söylediğini, bu şahsın mahkemede tanıklık yapmayı kabul ettiğini, müvekkilinin öğrendiğine göre Hisar Suyun birçok bayisinin de aynı sıkıntılarla karşılaştığını, hatta … hakkında başka bayilerin açtığı ceza ve hukuk davalarının mevcut olduğunu, müvekkilinin önce icra hukuk mahkemesine başvurduğunu ancak süreyi kaçırdığından süre yönünden reddedildiğini ileri sürerek müvekkili …’un … 35. İcra Müdürlüğünün … E sayılı dosyasında icraya konulan senet ve ferilerine dair borcunun bulunmadığının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP :
Davalı vekili davaya cevap dilekçesinde özetle; Davacının huzurdaki dava konusu olan menfi tespit davasının, davacı yanın iddia ettiği bayilik sözleşmesinden kaynaklı teminat senedi olduğu iddiasının doğru olmadığını, davacı yanın belirtmiş olduğu Bayilik sözleşmesinin …Dış Tic. A.Ş. ile yapıldığını, fakat alacağa konu bonoda alacaklının … olduğunu, … A.Ş. nin söz konusu senet ile hiçbir ilgisinin bulunmadığını, bu durumun iddiaların gerçek dışı ve asılsız olduğunu doğrular nitelikte olduğunu, davacı tarafça dava konusu bononun bayilik sözleşmesi gereği teminat olarak verildiği iddiasında bulunulmuş olsa da, söz konusu sözleşme içeriğinin hiçbir maddesinde, böyle bir teminat şartının yer almadığını, bir senedin ya da kambiyo evrakının teminat olabilmesi için bir sözleşme ile bağlanması, sözleşmeye istinaden verilmesi ve yine senet üzerine teminat verildiğine ve ne için teminat verildiğine dair ibareler olmasının gerektiğini, ancak söz konusu senet ve bayilik sözleşmesi incelendiğinde iddialardaki gibi teminat şartlarının hiçbirin olmadığını ve takibe konu bonoda da teminat olarak verildiğine ilişkin bir ibarenin yer almadığının açıkça görüleceğini, davacının haksız olarak sadece süreci uzatmak ve borçtan kurtulmak için söz konusu davayı kötü niyetli olarak açtığını beyan ederek davanın reddine ve tazminata karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER :
… 35. İcra Müdürlüğü’nün … E sayılı dosyası, davacı ile dava dışı … A.Ş arasında imzalanan bayilik sözleşmesi ve protokol örneği, yeminli beyan.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ KABUL VE GEREKÇE:
Davacı tarafından açılan dava, İİK 72.maddesine dayalı olarak … 35. İcra Müdürlüğü’nün … E sayılı dosyasında takibe konulan kambiyo senedinden kaynaklanan menfi tespit davasıdır. Taraflar arasındaki uyuşmazlık, davacının icra dosyasına konu bonodan dolayı davalıya borçlu olup olmadığı hususlarındadır.
İlgili … 35. İcra Müdürlüğü’nün… E sayılı dosyasının incelenmesinde, davalı alacaklı tarafından davacı borçlu aleyhine 12/05/2015 tarihinde 16/05/2014 tanzim ve 14/08/2014 vade tarihli 10.000,00 TL miktarlı bonodan kaynaklanan 10.000,00 TL asıl alacak, 827,53 TL işlemiş faiz, 30,00 TL komisyon gideri olmak üzere toplam 10.857,53 TL kaynaklanan alacağın tahsili amacı ile icra takibi başlatıldığı, ödeme emrinin davalı borçluya tebliğ edildiği, takibin kesinleştiği anlaşılmıştır.
Dava konusu bonoda lehtar davalı alacaklı …’dır, … Dış Tic. A.Ş. değildir, keşideci ise davacı borçlu …’dur. Dava konusu bononun … Dış Tic. A.Ş. ile … arasındaki bayilik sözleşmesi gereği teminat olarak verildiği iddiasının davanın alt ilişkiden mücerret kambiyo senedinden kaynaklanan niteliği gereği yazılı delillerle kanıtlanması gerektiğinden, ayrıca bayilik sözleşmesinde dava konusu bononun teminat olarak verildiğine ilişkin herhangi bir düzenleme yer almadığı ve dava konusu bono üzerinde teminat için verildiğine dair herhangi bir ibare bulunmadığı hususları da dikkate alınarak davacı tarafın tanık dinletilmesine ilişkin talebinin reddine, davacı tarafın bilirkişi incelemesi yaptırılması yolundaki talebinin nakden ibaresi ve tarihlerin sonradan eklendiğine yönelik incelemenin sonuca etkili olmayacağı kanısı ile reddine, davacı tarafın davalının isticvabı talebinin HMK 169/2.fıkrası şartları oluşmadığından reddine karar verilmiştir.
Davacı iddialarını kanıtlayamadığından ve delilleri içerisinde yemin deliline dayandığından davacıdan davalıya yemin teklifinde bulunup bulunmayacağı sorulmuş, davacı davalıya yemin teklifinde bulunmuş, davalı yemin teklifini kabul etmiş, davacı tarafça hazırlanmış olan yemin metni doğrultusunda davalının yeminli beyanı alınmış, davalı … beyanında ” Yemin teklifini kabul ediyorum, davaya konu olan 16/05/2014 keşide, 14/08/2014 vade tarihli, 10.000 TL bedelli bononun davacı ile firmam arasındaki sözleşme gereği alınan teminat senedi olmadığına, davacı …’un senet bedelini benden nakden aldığı için senedi tanzim ettiğine, davacı …’un bana bu miktarda borçlu olduğuna ve borcu benden nakden aldığına namusun, şerefim ve kutsal saydığım bütün değer ve inançlarım üzerine yemin ederim ” demiş, davalının beyanı tutanağa geçirilmiştir.
Davalı kesin delil olan yemin ile davaya konu olan 16/05/2014 keşide, 14/08/2014 vade tarihli, 10.000 TL bedelli bononun davacı ile …Tic. A.Ş. arasındaki bayilik sözleşmesi gereği alınan teminat senedi olmadığı, davacının senet bedelini davalıdan nakden aldığı için senedi tanzim ettiği, davacının davalıya bono miktarı kadar borçlu olduğu ve borcu davalıdan nakden aldığı anlaşılmış, davanın reddine, şartları oluşmadığından davalının tazminat talebinin reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Açıklanan yasal, gerektirici nedenlere göre;
Davanın reddine,
Davalının tazminat talebinin reddine,
Harçlar Kanununca alınması gerekli 54,40 TL ilam harcının peşin yatırılan 239,09 TL harçtan mahsubu ile fazla yatırılmış olan 184,69 TL harcın davacıya iadesine,
Karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T gereğince hesaplanan 3.400,00 TL avukatlık ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
Davacı tarafından yapılan masrafların kendi üzerinde bırakılmasına, kullanılmayan bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
Dair tebliğ tarihinden itibaren iki haftalık yasal süresi içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar, davacı vekili, davalı ve davalı vekilinin yüzüne karşı açıkça okunup, usulen anlatıldı.16/11/2020

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır