Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/536 E. 2020/451 K. 13.10.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/536 Esas
KARAR NO : 2020/451

DAVA : Tazminat (Sigorta Ödemesine Dayanan Rücuen)
DAVA TARİHİ : 12/01/2017
KARAR TARİHİ : 13/10/2020

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Sigorta Ödemesine Dayanan Rücuen) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili … 9. Asliye Hukuk Mahkemesine verdiği dava dilekçesinde ve duruşmalarda özetle; dava dışı sigortalı …Tic. Ltd.Şti., … Poliçe numarasıyla müvekkili şirket tarafından 17/12/2015 tarihinde 1 (bir) yıl süreyle ” …” adlı poliçesiyle tüm zarar ziyanları müvekkili şirketçe teminat altına alındığını, Hasarın 30/06/2016 tarihli eksper raporundanda görüleceği üzere, 23/05/2016 tarihinde …’nin sokak içerisindeki kanalizasyon hattını açma çalışması sırasında kanala basılan tazyikli suyun işyerinin bodrum katının gider yerlerinden çıktığını ve bodrum katını pis su bastığının tespit edildiğini, Depoda bulunan beyaz eşyalar ile klima ve mutfak eşyalarının bir kısmının sular altında kaldığını, ayrıca tuvalet ve mutfak bölümlerinin de pis su ve katı atık maddeleriyle kötü bir tablo meydana getirdiğini,Eksper raporunda hasarın büyüklüğü için makul ücretlerin belirlendiğini, depodaki emtianın temizlenmesi ve taşınmasının da ücrete dahil edilerek 3.000TL gibi cüzi bir bedelin tespit edilerek sigortalıya ödendiğini, İski’nin kanal temizleme aracının yaptığı çalışma neticesinde hasarın meydana geldiğini, hasara konu iş yerinin poliçede yazan adres olan; “…” olup, teminat altına alınan adres olduğunu, Sigortalının iş yerinde meydana gelen hasar bedelinin 3.000,00TL olup, bu meblağın ekspertiz raporunda kalem kalem hesaplandığını, yapılan bu ödemeyle müvekkili şirket dava dışı sigortalı … Ltd. Şti’nin haklarına halef olduğunu ve müvekkili şirketin halef olduğu tarihte rücuen tazminat alacağının doğduğunu, Ekspertiz raporuna göre %100 kusurlu görülen davalı kuruma mevcut hasar bedelinin ödenmesi için 09/08/2016 tarihinde ihtarname çekildiğini, iş bu ihtarnamenin 12/08/2016 tarihinde … yetkililerince teslim alındığını, Yasal 60 günlük süre içerisinde taraflarına herhangi bir cevap verilmediğini, kendileriyle yapılan görüşmelerde itiraz dahi edilmediğini, buna ilişkin cevap mektubu dahi alınmadığını iddia ederek, Davalının kusuruna istinaden sigortalıya ödenen 3.000.00TL’nin müvekkili şirketin sigortalı haklarına ödeme ile halef olduğu 08/07/2016 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile tahsilini, yargılama safhasında ortaya çıkabilecek tazminattan indirim sebeplerinin bulunması halinde mahkemece hak sahibinin gerçek zararının tespit edilerek tespit edilen gerçek zarar tutarından kusur ve her türlü indirim tutarının düşüldükten sonra takdir edilecek bedelin davalıdan alınmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili … 9. Asliye Hukuk Mahkemesine verdiği cevap dilekçesinde özetle; dava konusu hasarın yağış nedeni ile meydana geldiğini, bu durumda müvekkili idareye husumetin tevcih edilemeyeceğini, yağmur suyu kanallarının bakımını müvekkili idarenin görev alanında olmadığını, Görev ve sorumluluğun ortada kalmaması için, müvekkili idare ile … Büyükşehir Belediyesi arasında “İşbirliği Protokolü”nün imzalandığını, söz konusu protokolün 11. Ve 12. Maddelerinde, yağmur suyu kanallarının nasıl yapılacağının genişçe izah edildiğini, buna göre yağmur suyu kanallarının kamulaştırma bedelleri dahil tüm masraflarının ilgili belediyelerce karşılanması şartı ile İski tarfından yapılacağını, Yağmur suyu kanallarınını bakımı ile ilgili de söz konusu protokolün 13. Maddesinin ” Her Belediye Şube Müdürlüğünün kendi sorumluluk sahası içerisindeki ızgaraların temizlenmesinden ve devamlı temiz bulundurulmasından sorumludur.” hükmünü ihtiva ettiğini, Bu hükme göre kim tarafından yapılmış olursa olsun, yağmur suyu kanallarının bakımı ile ilgili müvekkili idarenin hiçbir sorumluluğunun olmadığını, sorumlunun ilgili belediyeye ati olduğunu, Dava konusu olayda müvekkili idarenin herhangi bir kasıt veya ihmalinin bulunmadığını ve meydana gelen kaza ile doğrudan veya dolaylı olarak bir ilgisinin olmadığını, İdarelerinin dava konusu zararı ödemekle yükümlü tutulabilmesi için zararın varlığının yeterli olmayıp, bu zararın idareye atfı kabil ve isnadının mümkün olmasına, zararla idari eylem veya işlem arasında illiyet bağının bulunması şartlarının bir arada gerçekleşmesinin zorunlu olduğunu, Rücuen tazminata dayanak olarak gösterilen hasara ve bedeline ilişkin ekspertiz raporunun yanlış hazırlandığını, bu raporun taraflarınca kabulünün mümkün olmadığını, hasarın giderilmesi için gerekli olduğu belirtilen parça ve işçilik bedellerine ilişkin taraflarınca bir bilgi ve belge ibraz edilmediğini, Davacı … şirketinin, sigortalısına sadece ekspertiz raporuna dayanarak ödeme yapmış olmasının idareleri için bağlayıcılığının bulunmadığını, aleyhlerine rücuen tazminata hükmedilebilmesi için müvekkili idarenin kusurunun ispatlanmasının yanı sıra tazminata ilişkin taleplerin dayanağı olan harcamaların belgelendirilmesi gerektiğini, Salt soyut iddia ve raporlara dayanılarak, müvekkili idareden tazminat talebinde bulunulmasının hukuka aykırı olduğunu, Sigortalının hasarın oluşumunda kusuru olup olmadığının bilirkişi marifetiyle tespit edilerek, tazminata hükmedildiği takdirde sigortalının kusuru oranında tazminatın tenkisi yoluna giderilmesi gerektiğini, Hasar bedelinin fahiş olduğunu, Talep edilen bedelin, piyasa rayicine uygun olmayıp fahiş olarak belirlendiğini, davaya konu araçta meydana geldiği iddia edilen hasarın oluş şekli ile hasar bedeli arasında bariz bir fark görüldüğünü, bu nedenle talep edilen bedeli kabul etmediklerini, Davacı tarafın hükmedilmesini talep ettiği tazminata, ödeme tarihinden itibaren faiz istemesinin de hukuka aykırı olduğunu, müvekkili idarenin davacıya kesinleşmiş bir borcu olmadığını, dolayısıyla idarenin temerrüdünün söz konusu olmadığını, ancak dava tarihinden sonrası için faiz istenebileceğini, dava konusu olayda müvekkili idareye atfedilecek kusur olmadığı gibi olayla ilgisinin de bulunmadığını iddia ederek, davanın usulden olmak üzere esastan da reddini talep etmiştir.
… 9. Asliye Hukuk Mahkemesince yapılan yargılama sonucu 29/01/2018 tarih, …Esas, … Karar sayılı görevsizlik kararı verilmesi üzerinde dosya Mahkememizin yukarıdaki esasına kaydı yapılarak yargılamaya devam olunmuştur.
Mahkememizin 25/01/2019 tarihli ara kararı gereğince mahallinde İnşaat Mühendisi ve Sigorta Bilirkişileri marifeti ile keşif yapılmış, bilirkişiler tarafından ibraz edilen 14/05/2019 tarihli raporda özetle;
Dava konusu,“…” adresinde kain anataşınmazın zemin katında yer alan, “Giriş kat+Bodrum kat” şeklindeki, bodrum kat’ta “depo+wc” si olan dükkanda, atıksu basması sonucu meydana gelen maddi zararlı hasara;
Tespiti istenen hususlara bağlı olarak, mahallinde ve dosya üzerinde yapılan inceleme neticesinde;
• İnşaat Mühendisliği Yönünden:
• Dava konusu dükkanın yer aldığı “…” adresinde kain anataşınmazın giriş aldığı Belediye caddesi üzerinden geçen, kanalizayon hattı sorumluğu’nun … Büyükşehir Belediyesi, … Genel Müdürlüğü görev alanında bulunması,
• Dosyasına celp edilmiş olan “Atıksu GİS” çıktısında cadde üzerinde tretuvar kenarında olması gereken atıksu hattı bacasının dava konusu dükkanın yer aldığı anayapı kontürüne (dış cephe duvarına) sıfır durumda bulunması,
… Sokak başlangıcında cadde ortasında olması gereken atıksu hattı bacasının dava konusu dükkana bitişik komşu 8 kapı nolu anayapının zemin katında bulunan kuyumcu dükkanına çapraz şekilde 6,50m mesafede bulunması,
• Dava konusu dükkanda hasarın meydana geldiği 23/05/2016 tarihinde … adresinde kain … bina kimlik nolu taşınmazda ikamet eden … isimli şahsın” Kanal arızası” nedeni ile ihbarda bulunması üzerine … tarafından 23/05/2016 tarih, … nolu iş emri düzenlenmiş olması,
• Dosyasına sunulan resimlerden …’ ye ait kanal temizleme aracının tretuvar üzerinde bulunan bir baca kapağını açarak kuka ile müdahalede bulunduğunun tespit edilmesi,
• Konutların atıksu bağlantılarının atıksu kanallarına parsel bacaları ile bağlanması, parsel bacası ile bina arasındaki hat’ta (rabıt’ta) atıksuyun geri gelmesini önleyecek (geri tepme klapesi/ventili (çekvalf) konularak) tedbir alınması gerekirken, anayapı atıksu giderinin arada parsel bacası olmadan doğrudan atıksu hattına bağlanması,
• Dava konusu dükkanın yer aldığı anayapı atıksu giderinin arada parsel bacası olmadan doğrudan atıksu hattına bağlanması nedeni ile bodrum kata sızan su seviyesinin çok yükselmeyerek zararın artmasının engellenmiş olmasına, baca ile bina arasındaki bağlantıya (rabıta) geri tepme klapesi/ventili (çekvalf) konulmuş olduğunu işaret etmiş olması,
Atıksu bacasının arada parsel bacası bulunmadan doğrudan bina giderine bağlanması nedeni ile kanal açma işlemi sırasında uygulanan basınçlı suyun, bodrum kata debisi ve miktarı daha az şekilde sızmasının {geri tepme klapesi/ventili (çekvalf’in) hattı kapatma işlevini bir anlamda yerine getirmiş, bir anlamda etkili şekilde yerine getirememiş olmasının} neden olduğu,
Rabıt’ta geri tepme klapesi/ventili (çekvalf) bulunmaması durumunda dava dışı sigortalı şirketin bodrum katta depolanmış emtialarında oluşacak hasar boyutunun çok yüksek olmasının kaçınılmaz bir sonuç olacağı,
Bu bahisle; • Davacı …Ş sigortalısı dava dışı şirketin kullanımında olan bodrum katta deposu olan dükkanda meydana gelen maddi zararda;
Davalı … Su ve Kanalizasyon İdaresi Genel Müdürlüğü’nün %100 kusurlu olduğu,
• Atıksu basması sonucu meydana gelen kirliliğin giderilmesi, hijyen koşulların sağlanması için gerekli olan bedelin, 2016 Yılı Mayıs ayı itibari ile serbest piyasa rayiçleri ile “malzeme+işçilik+ulaşım“ dahil, KDV hariç;
• 3.000,00 TL (Üç Bin Türk Lirası) olacağı
• Sigorta Poliçesi ve Sigortacılık Yönünden:
• Davacı … şirketince ödeme dekontunun dosyaya sunulmadığı (mevcut dekont başka bir hasar ödemesine aittir)
• Yine dosyada sigorta poliçesinin bulunmadığı, buna göre rizikonun poliçe kapsamında olup olmadığının değerlendirilemediği,
• Yukarıda yapılan teknik tespitler kapsamında; sigorta poliçesinin ve ödemeye ilişkin dekontun da sunulması halinde, ve yapılan ödemenin ex gratia ödeme olmaması halinde, sigortacılık tekniği açısından rücu hakkında bahsedilebileceği,
• Sayın Mahkemece tazminata hükmedilmesi halinde hasar ödemesi tarihinden itibaren temerrüdün başlatılabileceği yönünde görüş ve kanaatte bulunmuşlardır.
Bilirkişi raporu davacı vekiline ve davalı vekiline HMK 281 ve 186 madde meşruatlı davetiye ile tebliğ edilmiştir.
Mahkememizin 31/05/2019 tarihli ara kararı gereğince ek rapor alınmak üzere dosya bilirkişilere tevdi edilmiş, bilirkişiler tarafından ibraz edilen 03/10/2019 teslim tarihli ek raporda özetle;
Davacı …Ş sigortalısı dava dışı şirketin kullanımında olan bodrum katta deposu olan dükkanda meydana gelen maddi zararda;
Davalı … Su ve Kanalizasyon İdaresi Genel Müdürlüğü’nün %100 kusurlu olduğu,
• Atıksu basması sonucu meydana gelen kirliliğin giderilmesi, hijyen koşulların sağlanması için gerekli olan bedelin, 2016 Yılı Mayıs ayı itibari ile serbest piyasa rayiçleri ile “malzeme+işçilik+ulaşım“ dahil, KDV hariç;
• 3.000,00 TL (Üç Bin Türk Lirası) olacağı,
• Yukarıda yapılan teknik tespitler kapsamında; ödemeye ilişkin dekontun da sunulması halinde, sigortacılık tekniği açısından rücu hakkında bahsedilebileceği,
• Sayın Mahkemece tazminata hükmedilmesi halinde hasar ödemesi tarihinden itibaren temerrüdün başlatılabileceği yönünde görüş ve kanaatte bulunmuşlardır.
Bilirkişi raporu davacı vekiline ve davalı vekiline HMK 281 ve 186 madde meşruatlı davetiye ile tebliğ edilmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, rücuen tazminat istemine ilişkindir.
Somut olayda taraflar arasındaki uyuşmazlık, 23/05/2016 tarihinde dava dışı sigortalı işyerinin bulunduğu adreste sokak içinde bulunan kanalizasyon hattının açılması çalışmasında kanala basılan tazyikli suyun işyerinin bodrum katının gider yerlerinden çıkması sonucu oluşan maddi hasardan dolayı davalı …’nin sorumluluğunun bulunup bulunmadığı, sorumlu ise miktarı, tarafların kusur durumu ve davacı … şirketinin rücuen tazminat isteminde bulunma koşullarının oluşup oluşmadığı hususlarında toplanmaktadır.
Davalı tarafından görev ve husumet yönünden itirazda bulunulmuş ise de İSKİ ve İBB’den gelen müzekkere cevaplarına göre dava konusu logar kapağı ile ilgili sorumluluğun İSKİ’ye ait olduğu bildirildiğinden ve dava konusu uyuşmazlığın mahkememizin görev alanına girdiği anlaşıldığından görev ve husumet itirazlarının reddine karar verilmiştir.
Mahkememizin 25/01/2019 tarihli ara kararı gereğince tarafların iddia ve savunmaları doğrultusunda uyuşmazlığın çözümü için mahallinde inşaat mühendisi ve sigorta bilirkişisinin iştiraki ile keşif yapılmasına karar verilmiş, bilirkişiler tarafından ibraz edilen 14/05/2019 tarihli raporda özetle; Davacı …Ş sigortalısı dava dışı şirketin kullanımında olan bodrum katta deposu olan dükkanda meydana gelen maddi zararda; Davalı İstanbul Su ve Kanalizasyon İdaresi Genel Müdürlüğü’nün %100 kusurlu olduğu,
Atıksu basması sonucu meydana gelen kirliliğin giderilmesi, hijyen koşulların sağlanması için gerekli olan bedelin, 2016 Yılı Mayıs ayı itibari ile serbest piyasa rayiçleri ile “malzeme+işçilik+ulaşım“ dahil, KDV hariç; 3.000,00 TL (Üç Bin Türk Lirası) olacağı,
Davacı … şirketince ödeme dekontunun dosyaya sunulmadığı (mevcut dekont başka bir hasar ödemesine aittir) Yine dosyada sigorta poliçesinin bulunmadığı, buna göre rizikonun poliçe kapsamında olup olmadığının değerlendirilemediği, sigorta poliçesinin ve ödemeye ilişkin dekontun da sunulması halinde, ve yapılan ödemenin ex gratia ödeme olmaması halinde, sigortacılık tekniği açısından rücu hakkında bahsedilebileceği yönünden tespitlerde bulunulmuştur.
Mahkememizin 31/05/2019 tarihli ara kararı gereğince raporda belirtilen eksik belgeler tamamlanarak ek rapor alınmak üzere dosya yeniden bilirkişilere tevdi edilmiş, bilirkişiler tarafından ibraz edilen 03/10/2019 teslim tarihli ek raporda özetle; ödemeye ilişkin dekontun da sunulması halinde, sigortacılık tekniği açısından rücu hakkında bahsedilebileceği, tazminata hükmedilmesi halinde hasar ödemesi tarihinden itibaren temerrüdün başlatılabileceği yönünde tespitlerde bulunulduğu, raporun ayrıntılı, gerekçeli, dosya kapsamına uygun nitelikte düzenlenmiş olduğu, hüküm kurmaya elverişli tespit ve değerlendirmeler içerdiği görülmüştür.
Yapılan yargılama, alınan bilirkişi raporları ve tüm dosya kapsamının birlikte değerlendirilmesi neticesinde; 23/05/2016 tarihinde meydana gelen zarar nedeniyle davalı …’nin %100 kusurlu olduğu, atık su basması sonucu meydana gelen kirliliğin giderilmesi, hijyen koşulların sağlanması için gerekli olan bedelin KDV hariç 3.000,00 TL olacağı, meydana gelen rizikonun sigorta poliçesi kapsamında olduğu, davacı … şirketinin dava dışı sigortalı şirkete sigorta bedelini ödeyerek sigorta ettirene halef olduğu ve temerrüt faizinin başlangıcının ödeme yapılan tarih olduğu hususları nazara alınarak davanın kabulüne, toplam 3.000,00 TL tazminat miktarının ödeme tarihi olan 08/07/2016 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Açıklanan gerekçeye göre;
1-Davanın kabulüne, toplam 3.000,00 TL tazminat miktarının ödeme miktarı olan 08/07/2016 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-Karar tarihine göre alınması gereken 204,93 TL harçtan peşin alınan 51,24 TL harcın mahsubu ile bakiye 153,69 TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydedilmesine,
3-Davacı duruşmalarda kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi hükümleri gereğince hesaplanan 3.000,00 TL (AAÜT 13/2 Maddesi gereğince ) vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan toplam: 2.233,44 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yatırılan ve artan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
6-Davalı tarafından yatırılan ve artan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davalıya iadesine,
Dair verilen karar davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı vekilinin yokluğunda miktar itibari ile kesin olarak verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 13/10/2020

Katip …
(e-imza)

Hakim …
(e-imza)

MASRAF BEYANI
82,64 TL Harç Masrafı
314,00 TL Keşif Harcı
200,00 TL Keşif Araç Ücreti
1.300,00 TL Bilirkişi Ücreti
336,80 TL tebligat ve müzekkere gideri
TOPLAM : 2.233,44 TL