Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/500 E. 2020/621 K. 09.12.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/500 Esas
KARAR NO : 2020/621 Karar

DAVA : Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 31/05/2018
KARAR TARİHİ : 09/12/2020

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkilinin oğlunun 1999 doğumlu 18 yaşındaki müteveffa …’in 02.08.2017 tarihinde arkadaşı ile birlikte saat 23.44 sıralarında … plakalı motosiklet ile … caddesi üzerinde yol çalışması sebebiyle kapatılan yolun diğer tarafında tek gidiş ve tek geliş olarak trafiğe açık olan kısımda … Camii karşısında Kağıthane istikametine normal hızda seyir halinde iken, karşıdan gelen …’ın sürdüğü … plakalı aracın, önündeki aracı hatalı şekilde aniden, kontrolsüz ve hızlı bir şekilde sollama yaptığı anda kafa kafaya çarpışmaları sonucu motosiklette bulunan müvekkilinin oğlu … ve …’ın ağır yaralı olarak hastaneye kaldırıldığını, hastanede vefat ettiklerini, ölümlü trafik kazasıyla ilgili … Cumhuriyet Başsavcılığı’nca … sayılı dosyasıyla soruşturma yürütüldüğünü, soruşturma dosyasında trafik bilirkişisinden 15.08.2017 tarihli rapor alındığını, raporda; kazaya karışan … plakalı aracın sürücüsü …’ın birinci derecede %50 oranında, kazanın meydana geldiği cadde üzerinde yol çalışması yapan … Yol Bakım ve Onarım Müdürlüğünün kontrolünde iş yapan yüklenici firma ve firma yetkililerin ikinci derecede %30 oranında, kazaya karışan ve kaza sonucunda vefat eden … plaka sayılı motosiklet sürücüsünün ise üçüncü derecede %20 oranında kusurlu olduğunun tespitinin yapıldığını, ölümlü trafik kazasına sebebiyet veren davalı … hakkında … 12.Ağır Ceza Mahkemesinin … E. Sayılı dosyasıyla kamu davası açıldığını, Mahkemece 19.04.2018 tarihinde davalı hakkında 3 yıl 4 ay hapis cezasına, hapis cezasının da 24.300-TL adli para cezasına çevrilmesine karar verildiğini, ölümlü trafik kazasının meydana gelmesinde davalı sürücü …’ın ağır kusurlu, müvekkilinin oğlu … ile arkadaşının ise hiç bir kusurunun bulunmadığının anlaşıldığını, müteveffanın ailesinin ekonomik durumunun iyi olmadığını, ölümlü trafik kazasının meydana gelmesine neden olan … plakalı aracın zorunlu mali sorumluluk sigortacısı … olup Karayolları Trafik Kanununa göre sigorta şirketinin de … poliçe no.lu Trafik (ZMMS) Sigortası ile sigorta poliçesi kapsamında meydana gelen zarardan sorumluluğunun söz konusu olduğunu, davalı sürücü …’ın kusurlu davranışı nedeniyle müvekkillerinin tek oğullarını kaybederek sosyal ve ekonomik bakımdan destekten yoksun kaldığını, mağdur olduğunu, zarar gördüğünü, davalı sürücünün sevk ve idaresindeki … plakalı araçla müvekkillerinin murisinin ölümüne sebebiyet vermiş olması nedeniyle müvekkillerinin daha fazla mağdur olmaması için dava sonuçlanıncaya kadar … plakalı araç üzerine ve davalı sürücü ile davalı ruhsat sahibinin taşınır, taşınmaz malları ile üçüncü kişilerdeki hak ve alacaklarına teminatsız olarak ihtiyati tedbir konulmasına, şimdilik; davacı baba … için 5.000-TL, davacı anne … için 5.000-TL, davacı abla … için 500-TL toplam 10.500-TL maddi tazminatının (destekten yoksun kalma tazminatın), davacı baba … için 75.000 TL, davacı anne … için 75.000-TL, davacı abla … için 30.000-TL toplam 180.000-TL manevi tazminatın kazanın yaşandığı tarihten itibaren işleyecek en yüksek reeskont faizi ile birlikte davalı sürücü … ile davalı …’tan ve davalı … A.Ş.’den tahsiline, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalılardan müşterek ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı … vekili cevap dilekçesinde özetle; Dava konusu kazaya karıştığı ifade edilen … plakalı araç müvekkili şirket tarafından … no.lu Zorunlu Mali Mesuliyet Sigorta Poliçesi ile sigortalı olduğunu, T.C Adalet Bakanlığı Adli Tıp Kurumu’nun düzenlediği kusur raporuna göre yolda inşaat çalışması yapan kuruluş ile mahallin denetimi yapmakla sorumlu kurumun sorumlu kişilerinin hizmet kusurunun olayın oluşu üzerinde asli derecede kusurlu olduğunun tespit edildiğini, sigortalı araç sürücüsü …’ın bu olayın meydana gelmesinde herhangi bir kusurunun bulunmadığını, dava öncesi müvekkili şirkete yapılan başvuru sonucunda 21.03.2018 tarihinde destekten yoksun kalma tazminatına ilişkin olarak Av. …’a 22.313,03 TL ödeme yapıldığını, müteveffanın kazaya karıştığı aracın motosiklet olduğunu, kaza anında koruyucu tertibat kullanıp kullanmadığı tespit edilemediğini, davanın araç sigorta ettirenine, araç sürücüsüne ve SGK’ya ihbarının gerektiğini, zorunlu dava şartı olan sigorta şirketine usulüne uygun başvurunun davacı tarafça yerine getirilip getirilmediğinin ispat edilmesi gerektiğini, dava şartı yokluğundan huzurdaki davanın reddine karar verilmesi gerekmekte olduğunu, 2918 Sayılı Karayolları Trafik Kanunu ve TTK’nın ilgili maddeleri gereğince Sigorta Sözleşmesinden kaynaklanan talep ve dava haklarının 2 yılda müruru zamana uğradığını, bu nedenle 2 yıllık dava açma süresi geçmiş ise davanın zamanaşımı sebebiyle reddini talep ettiklerini, huzurdaki davaya ilişkin davacı talepleri sulh ile sonuçlandırılmış ise sulh ve feragat nedeniyle davanın reddi gerektiğini, davanın yetkisiz Mahkemede açıldığını, davanın husumet yönünden reddi gerektiğini, müvekkili şirketin söz konusu zarardan poliçe teminat limitleri dahilinde sorumlu olduğunu, işbu dava tarihine kadar herhangi bir ihbar bulunmadığını, haksız ve mesnetsiz davanın usulden ve esastan reddine, davanın ihbarına, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı yana tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalılar … ve … vekili cevap dilekçesinde özetle; Davanın belirsiz alacak davası olarak açılmasının hukuken mümkün olmadığını, bu sebeple davanın usulden reddine karar verilmesini. davaya konu olan trafik kazası ile ilgili olarak … 12. Ağır Ceza Mahkemesi’nin … E. Sayılı dosyası ile yargılama yapılmakta olduğunu, bu dosyanın henüz kesinleşmediğini, dava konusu trafik kazası ile ilgili olarak açılmış bir ceza davası bulunduğundan, ceza davasındaki karar doğrudan huzurdaki davayı etkileyecek olduğundan öncelikle ceza dosyasının bekletici mesele yapılmasını, davanın manevi tazminat talepleri açısından …ne ihbar edilmesini talep ettiklerini, kaza tarihi itibari ile davalı müvekkili …’ın üzerine kayıtlı olan … plakalı aracın … nezdinde … poliçe numaralı kasko poliçesi bulunduğunu, dava konusu olmayan varlıklar hakkında HMK m.389 hükmü gereği ihtiyati tedbir kararı verilemeyeceğini, davaya konu trafik kazasının meydana gelmesinde davalı müvekkilleri … ve …’ın herhangi bir kusurunun söz konusu olmadığını, bu sebeple davanın reddine karar verilmesi gerektiğini, müvekkilinin üzerine düşen bütün dikkat ve özeni yerine getirmesine rağmen kaza meydananın geldiğini, kazanın meydana geldiği yolda yol çalışması olmasına rağmen herhangi bir işaretlendirmenin bulunmadığını, davanın belirsiz alacak davası olarak açılmasının hukuken mümkün olmadığından davanın usülden reddine, dava konusu trafik kazası nedeni ile açılmış olan ceza davası henüz kesinleşmemiş olduğundan … 12. Ağır Ceza Mahkemesi’nin … E. Sayılı dosyasının bekletici mesele yapılmasına, manevi tazminat talebi yönünden, kasko poliçesi bulunduğundan ve kasko poliçesinde manevi tazminat klozu bulunduğundan davanın …’ne ihbar edilmesine, HMK m. 389 maddesi hükmü gereği dava konusu olmayan varlıklar hakkında ihtiyati tedbir kararı verilmesi hukuken mümkün olmadığından; dava dilekçesindeki ihtiyati tedbir talebinin reddine, kazanın meydana gelmesinde davalı müvekkillerin herhangi bir kusuru bulunmadığından davanın esastan reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Deliller; Trafik Kaza Tespit Tutanağı, Kroki, Mirasçılık Belgesi, Açık Öğretim Lisesi Öğrenim Belgesi, … 12. Ağır Ceza Mahkemesi … E. Sayılı dosyasının UYAP kayıtları, SED Raporları, Bilirkişi Heyet Raporu, Adli Tıp Kurumu Raporu
Mahkememizce verilen 31.10.2018 tarihli karar ile; davacılar vekilince ikame olan davanın tazminat davası olması nedeniyle davanın alacak davası olduğu ve tedbir talep edilen mal ve alacaklar hakkında çekişme bulunmamasından dolayı ihtiyati tedbir talebi reddedilmiştir.
Mahkememizce 11.03.2019 tarihinde Bilirkişi Heyeti ile birlikte keşif yapılmış olup keşif mahallinde tanık … dinlenilmiştir.
Prof. Dr. …, Doç Dr. … ve Dr. …’ın düzenlediği Bilirkişi Heyet Raporunda özetle;
“…Dava konusu olayda davalı sürücü …’ın %50 oranında asli kusurlu olduğu,
Ölen sürücü …’in %20 oranında alt düzeyde tali kusurlu olduğu,
Yolda çalışma yapan kuruluşun %30 oranında tali kusurlu olduğu…” görüşünde bulunulmuştur.
Davacılar vekilince Bilirkişi Heyet Raporuna beyan ve itirazda bulunulmuştur.
Davalı …’nce Bilirkişi Heyet Raporuna karşı beyan ve itiraz dilekçesi sunulmuştur.
Davalılar … ve … vekilince Bilirkişi Heyet Raporuna karşı beyan ve itiraz dilekçesi sunulmuştur.
Dosyada davacılar vekilince Adli Tıp Kurulu’ndan kusur raporu alınması talep edilmiş olup ATK 28.07.2020 tarihli üst yazısı ekinde ATK Trafik İhtisas Dairesi’nce düzenlenen 28.07.2020 tarihli ve 6974 sayılı Bilirkişi Raporu sunulmuştur. Raporda özetle;
“…Davalı sürücü …’ın %20 oranında kusurlu,
… plaka sayılı motosiklet sürücüsünün kusursuz olduğu,
İlgili kurum, kuruluş veya yetkililerinin hizmet eksikliği %80 etken olduğu…” şeklinde görüş bildirilmiştir.
Davacılar vekili 02.10.2020 tarihli dilekçesiyle; Tüm davalılar yönünden davadan feragat ettiklerini, davadan feragat dilekçesi nedeniyle davacılar ve davalılar olarak yargılama gideri ve vekalet ücretine ilişkin karşılıklı herhangi bir taleplerinin olmadığını beyan etmiştir
Davalı … vekili 17.09.2020 tarihli dilekçe ile Sulh anlaşması gereği, davacı taraf ile sulh olduklarını, sulh anlaşması gereği davacı taraf ile karşılıklı şekilde vekalet ücreti ve yargılama taleplerinin olmadığını beyan etmiştir.
Davalılar … ve … vekili 06.11.2020 tarihli dilekçe ile davanın feragat nedeni ile reddine, taraflarına vekalet ücretine hükmedilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE;
Taraflar arasındaki husumet; 02.08.2017 tarihinde meydana gelen ölümlü trafik kazasından dolayı müteveffa … mirasçılarının destekten yoksun kalma, maddi ve manevi tazminat talepleri hususlarında toplanmıştır.
Davacı vekilinin Mahkememize vermiş olduğu dilekçesiyle davadan feragat ettiği, vekaletnamesinde feragat yetkisinin bulunduğu, davalı … vekilinin sulh ve davadan feragatı kabule yetkisi olduğu, yargılama gideri ve vekalet ücreti talebi olmadığı anlaşılmıştır.
Davacılar vekili ile davalılar … ve … vekili arasında vekalet ücreti hususunda anlaşma olmadığından ve davacılar vekilince tüm davalılar yönünden davadan feragat edildiği anlaşıldığından davalılar … ve … lehine yürürlükteki Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi göz önüne alınarak vekalet ücretine hükmedilmesine,
Davacılar vekilince tüm davalılar yönünden davadan feragat edildiğinden davacının davasının feragat nedeniyle reddine dair karar verilmiştir.
HÜKÜM; Yukarıda açıklanan gerekçeye göre;
1-)Davanın FERAGAT NEDENİYLE REDDİNE,
2-)Davacı tarafından yatırılan 3.253,27-TL peşin harçtan 54,40-TL karar ve ilam harcının mahsubu ile 3.198,87-TL harcın karar kesinleştiğinde talep halinde davacı tarafa iadesine,
3-)Davalı … yargılama gideri ve vekalet ücreti talep etmediğinden davalı … lehine vekalet ücreti hükmedilmesine yer olmadığına, yapılan yargılama giderlerinin yapan taraf üzerinde bırakılmasına,
4-)Davalı … ve … duruşmalarda kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi hükümleri gereğince hesaplanan 4.080,00 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalı … ve …’a verilmesine,
5-)Davacı ile davalı tarafından yatırılan gider avansının karar kesinleştiğinde bakiye kısımının yatıran tarafa iadesine,
Dair davacılar vekilinin yüzüne karşı, davalı … ve … vekilinin yüzüne karşı, diğer davalı vekilinin yokluğunda gerekçeli kararın tebliğden itibaren 2 hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliyesi ( İstinaf Mahkemesi ) nezdinde İSTİNAF YOLU açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usülen anlatıldı. 09/12/2020

Katip …
(e-imza)

Hakim …
(e-imza)