Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/287 E. 2018/1410 K. 25.12.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/287 Esas
KARAR NO : 2018/1410

DAVA : İtirazın İptali (Genel Kredi Sözleşmesinden Kaynaklı)
DAVA TARİHİ : 27/03/2018
KARAR TARİHİ : 25/12/2018

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Genel Kredi Sözleşmesinden Kaynaklı) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde ve duruşmalarda özetle;Dava dışı …Ltd Şti ile müvekkil banka arasında 30.05.2013 tarihinde Genel Kredi Sözleşmesi imzalandığı ve sözleşmenin ayrılmaz parçası olan Genel Kredi Sözleşmesi Nakdi Kredi özel Şartları Borçlu Cari hesap, Kredili Ticari Mevduat Hesabı ve Kredi kullanım beyanı ve şirket kredi kartı Üyelik Sözleşmesine istinaden … no.lu kredili ticari mevduat hesabı, …, … ve … no.lu şirket kredi kartları kullandırıldığını, davalı …’un Genel Kredi sözleşmesini dava dışı şirketin ortağı olduğu dönemde müşterek borçlu ve müteselsil kefil sıfatı ile imzaladığını, dava dışı takip borçlusu …Ltd Ştinin sözleşmeden doğan edimlerini yerine getirmemesi nedeniyle müvekkili Bankaca tespit edilen adresine … 2.Noterliği’nin … tarih ve … no.lu ihtarnamesi keşide edilerek hesapların kat edildiğini ve hesabın muaccel kılındığını, borç ödenmeyince dava dışı şirket ile …, … ve … hakkında … 29.İcra Müdürlüğü’nün … Esas Sayılı dosyasında takibe geçildiğini,davalı borçlunun itirazı üzerine takibin durduğunu, davalının icra dosyasına yaptığı itirazın iptali ile takibin devamına, alacağın % 20.sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalıya tahmiline karar verilmesi talep edilmiştir.
Davalı cevap dilekçesinde özetle;Adresinin Keşan-Edirne olduğunu, iddia edilen bir alacak var ise öncelikle takibin Keşan İcra dairesinde açılması gerektiğini, yetki itirazına rağmen icra takibi ve dosyanın halen yetkisiz olarak devam ettiğini, … Ltd Şti ile herhangi bir bağı kalmadığını, … 1.Noterliği’nin … tarih ve … yevmiye no ile paylarını …’e devir ettiğini, şirkette ortaklığının kalmadığını, bu hususta ibralaşıldığını, banka nezdinde kefil sıfatı ile imzalamış olduğu sözleşmedeki sorumluluğunun ve kefaletinin geçerliğinin kalmadığını, paylarını devirden sonra kullanım olduğundan kesinlikle kabul etmediğini, belirtilen nedenlerle davanın tümden Reddine, icra takibinde açık olarak kötü niyetli olan davacının takip konusu alacağın % 20.sinden az olmamak üzere kötü niyet tazminatına hükmedilmesine karar verilmesi talep etmiştir.
TÜM DOSYA KAPSAMINDAN: Dava, Genel Kredi Sözleşmesinden Kaynaklı ödenmeyen kredi borçlarının tahsili için başlatılan icra takibine itiraz üzerine İİK 67 maddesi gereğince açılan itirazın iptali davasıdır.
Mahkememizin 25/05/2018 tarihli duruşmasının 1 nolu ara kararı gereğince; Taraflar arasında yapılan genel kredi sözlşemesinin 3. Maddesinde yetki anlaşması yapıldığı, uyuşmazlık halinde İstanbul İcra Müdürlükleri ve Mahkemeleri yetkili kılındığından, davalı borçlunun İstanbul İcra Müdürlüğünün yetkisine yönelik itirazın reddine karar verilmiştir.
Davaya konu … 29. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı icra dosyası getirtilip dosya arasına konulmuştur, incelendiğinde; davacı alacaklı tarafından borçlular … Tic. Ltd. Şti., …, …,… aleyhine 17/01/2018 tarihinde, kredi sözleşmelerinden kaynaklı ödenmeyen kredi borçlarının tahsili talepli … no.lu ticari Kredi Asıl Alacak 39.389,43 TL, İşlemiş Akdi faiz ve Bsmv 1.025,82 TL, İşlemiş Tem Faizi ve bsmv (12.11.2017-17.01.2018) 3.589,73 TL, … no.lu ticari Kredi Asıl Alacak 18.774,97 TL, İşlemiş Akdi faiz ve Bsmv 395,96 TL, İşlemiş Tem Faizi ve bsmv (12.11.2017-17.01.2018) 1.711,04 TL, … no.lu Kredili Mevduat Asıl Alacak 1.001,11 TL, İşlemiş Akdi faiz ve Bsmv 7,34 TL, İşlemiş Tem Faizi ve bsmv (12.11.2017-17.01.2018) 67,44 TL, … no.lu Kredi Kartı Asıl Alacak 1.054,43 TL, İşlemiş Akdi faiz ve Bsmv 7,34 TL, İşlemiş Tem Faizi ve bsmv (12.11.2017-17.01.2018) 56,22 TL, … no.lu Kredi Kartı Asıl Alacak 1.102,82 TL, İşlemiş Akdi faiz ve Bsmv 14,48 TL, İşlemiş Tem Faizi ve bsmv (12.11.2017-17.01.2018) 58,80 TL, … no.lu Kredi Kartı Asıl Alacak 11.956,05 TL, İşlemiş Akdi faiz ve Bsmv 87,22 TL, İşlemiş Tem Faizi ve bsmv (12.11.2017-17.01.2018) 637,43 TL, İhtarname Gideri 487,02 TL, İhtiyati Haciz vekalet Ücreti 485,00 TL, olmak üzere toplam 81.909,65 TL’lik ilamsız takipte bulunulduğu, ödeme emrinin davalı borçluya 24/01/2018 tarihinde tebliğ olduğu, davalı borçlunun 25/01/2018 havale tarihli dilekçesi ile borca itiraz etmesi üzerine takibin durduğu ve süresi içerisinde davalı Borçlu … yönünden itirazın iptali davası açıldığı görülmüştür.
Mahkememizin 25/05/2018 tarihli duruşmasının ara kararı gereğince rapor hazırlanması için dosya Bankacı bilirkişiye tevdi edilmiş, bilirkişi tarafından ibraz edilen 28/08/2018 tarihli raporda özetle; Yapılan inceleme ve değerlendirme sonucu, her türlü delilin takdiri ve nihai karar Sayın Mahkemeye ait olmak üzere ; 1.Dava dışı Şirket ile davacı Banka arasında 24.05.2013 tarihinde davalının Müşterek Borçlu ve müteselsil kefil olarak imzaladığı 50.000,00 TL tutarlı Genel Kredi Sözleşmesi imzalandığı, 2.Davalının 05.11.2014 tarihinde dava dışı şirketin Ortaklığından hisse devri ile ayrıldığı, ancak davalının söz konusu şirketten ayrıldığında ve bu tarihteki kredi tutarı ile sorumlu olduğuna ilişkin davacı bankaya herhangi bir ihtar ve yazı göndermediği, 3.Davalı ayrıldıktan sonra Davacı Banka ile dava dışı Şirket arasında yeni hissedarlar ile 10.11.2016 tarihinde 100.000 TL, 24.02.2017 tarihinde de 100.000 TL olmak üzere iki ayrı Genel Kredi sözleşmesi imzalandığı, dolayısıyla davalının imzaladığı 30.05.2013 tarihli sözleşmenin göz ardı edildiği, 4.Davacı Banka tarafından davalıya dava dışı şirketten alacakları konusunda herhangi bir Kat İhtarı gönderilmediği, Dava dışı şirket ve ortaklarına … 2.Noterliğinden … tarih ve … no.lu kat ihtarının gönderildiği, 4.Buna göre, Davalıya … 29.İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasında ödeme emri gönderildiği ve 24.01.2018 tarihinde tebliğ edildiği, Davalı tarafından söz konusu ödeme emrine yetki dahil Borcun tamamına itiraz edildiği,
Davacı Bankanın davalının şirketten ayrıldıktan sonra yeni ortaklarla sözleşmeler düzenlemesi nedeniyle davalının kefaletini düşürmüş olduğu
Yukarıdaki tespitlere göre, takdir ve nihai karar Muhterem Mahkemeye ait olmak üzere ikili bir sonuca ulaşıldığı;
a)İlk görüşümüze göre, davalının ortaklıktan ayrılması ve davacı Banka tarafından dava dışı şirket ile borçları karşılayacak tutarda 24.05.2016 ve 24.02.2017 tarihlerinde 100.000 TL.lık yeni Genel Kredi Sözleşmeleri düzenlemesi ve ortakların bu sözleşmeleri müşterek borçlu ve müteselsil kefil olarak imzalamaları nedeniyle davalının imzaladığı sözleşme iptal edilmemekle birlikte dava dışı şirkete açılan ve açılacak kredilerdeki sorumluluğunun ortadan kalktığı, oluşan banka alacağından dava dışı diğer ortakların sorumlu olduğu, dolayısıyla Davacı Bankanın davalıdan dava dışı şirket alacaklarını talep edemeyeceği,
b)Muhterem Mahkeme tarafından ilk görüşümüze iştirak edilmemesi halinde,
Davacı Banka tarafından Kredi Kartı harcaması ve Kredili Mevduat Alacağından kaynaklandığı tespit edilen 01.11.2017 tarihine göre asıl alacak toplamının 15.114,41 TL olarak talep edildiği,
Söz konusu Kredi Kartı ve Kredili Mevduat Alacaklarına 5464 sayılı yasanın 26/3.maddesi gereğince TC Merkez Bankası tarafından üç ayda bir tespit edilen akdi ve gecikme faiz oranlarının uygulandığı,
Buna göre talep tarihinde geçerli akdi faizin yıllık % 22,08 oranında olduğu, takip tarihindeki gecikme faiz oranının ise yıllık % 28,08 olduğu, davacı Banka tarafından takipte % 28,08 oranı üzerinden gecikme faizi talebinde bulunulduğu,
Davalının ödeme emrine 25.01.2018 tarihinde itiraz etmesi dikkate alınarak 15.114.41 TL. asıl alacağa 01.11.2017-25.01.2018 tarihleri arasında yıllık % 22,08 oranındaki akdi faiz, 25.01.2018 tarihinden itibaren ise yıllık % 28,08 gecikme faiz oranı üzerinden faiz yürütülmesi gerektiği,
Yapılan hesaplamada, davacı Bankanın takip tarihinde … 29.İcra Müdürlüğü … esas dosyasında, davalıdan 15.114.41 TL asıl alacak, 713,80 TL işlemiş faiz ve 35,69 TL Gider vergisi olmak üzere toplam alacağının 15.863,90 TL olarak hesaplandığı, takibin bu tutar üzerinden devamı gerektiği, davacı Bankanın takipte 186,78 TL fazla talepte bulunduğu,
Muhterem Mahkemenin talebi gereği, dava tarihinde Davacı Bankanın davalıdan 15.114,41 TL asıl alacak, 749,49 TL işlemiş faiz ve vergisi, 793,30 TL gecikme Faizi ile 39,67 TL gider vergisi olmak üzere toplam alacağının 16.696,87 TL olarak hesaplandığı,
Davacı Banka asıl alacağının 15.114,41 TL olarak kabulü halinde bu tutara dava tarihinden itibaren yıllık % 28,08 ve değişen oranlar üzerinden gecikme faizi yürütüleceği, ayrıca faizin % 5 faiz Gider vergisinin talep edilebileceği sonuç ve kanaatine varıldığını belirtmiştir.
Yargılama sırasında alınan bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde bilirkişi raporu mahkememizce yeterli görülüp itibar edilmiştir.
Davacı Bankanın … Şubesi ile dava dışı … Limited şirketi arasından 30.05.2013 tarihinde 50.000,00 TL.lık Genel Kredi Sözleşmesi imzalandığı, bu sözleşmeyi dava dışı … ile dava dışı …’nun müşterek borçlu ve müteselsil kefil olarak imzaladığı tespit edilmiştir.
Davacı Banka … Şubesi ile dava dışı … Ticaret Limited şirketi arasından 24.05.2016 tarihinde 100.000,00 TL.lık T 00201031 seri no.lu 20 sayfalık Genel Kredi Sözleşmesi imzalandığı, bu sözleşmeyi o tarihte şirkette ortak olmamasına karşın dava dışı … ile şirketin tek ortağı …’in müşterek borçlu ve müteselsil kefil sıfatıyla imzaladığı, kefalet limitinin 125.000 TL olarak belirlendiği tespit edilmiştir.
Davacı Banka … Şubesi ile dava dışı … Ticaret Limited şirketi arasından 24.02.2017 tarihinde 100.000,00 TL.lık T … no.lu Genel Kredi Sözleşmesi imzalandığı, bu sözleşmeyi o tarihte şirketin etkin ortağı olan dava dışı …’nun müşterek borçlu ve müteselsil kefil olarak imzaladığı tespit edilmiştir.
Şirket Kredi Kartı İstek Formları incelendiğinde, 24.06.2014 tarihli bu formu şirket adına …’nun imzaladığı, davalı …’un imzasının bulunmadığı, kart için 15.000 TL limit istendiği, 23.06.2015 tarihinde yeni talep edilen 2.ci bir Şirket Kredi Kartı İstek formunu ise …’in imzaladığı ve karta 1.000 TL limit istendiği,
Dava dışı Şirket’in 24.11.2016 tarihinde 30.000 TL asıl alacak tutarlı ve 21.03.2017 tarihli 50.000 TL limitli iki yıl vadeli Taksitli Kredi kullandırıldığı ve yeni sözleşmeler imzalandığı davalının bu kredilerde imzası bulunmamaktadır. Davacı Banka Dava dışı şirket ile davalının ortaklıktan ayrıldıktan sonra imzalanan sözleşmelerin ilk ve son sayfalarının fotokopisi İcra dosyasına sunulmuştur.
Davacı Banka tarafından dava dışı şirkete ve kefili … ve …’na … 2.Noterliğinden … tarihinde … yevmiye no.lu ihtarnamenin keşide edildiği, 08.11.2017 tarihi itibariyle;
… no.lu kart sebebiyle 1.059,05 TL
… no.lu kart sebebiyle 1.114,45 TL
.. no.lu kart sebebiyle 12.012,47 TL
.. no.lu Kredili mevduat sebebiyle 1.019,94 TL
.. no.lu Taksitli destek kredisi 19.144.31 TL
.. no.lu Taksitli destek kredisi 40.351,15 TL
Olmak üzere kredilere Müteselsil Kefil … ile …’nun toplam 74.701,37 TL.nin nakden ödenmesi ve ihtarın tebliğinden itibaren 24 saat içinde ödenmesi, aksi takdirde temerrüt faizi gider vergisi ve bilcümle masrafları ile birlikte tahsili için yasal yollara başvurulacağı bildirilmiştir.
İhtarnamenin dava Dışı Borçlu … şirket yetkilisine 13.11.2017 tarihinde, diğer dava dışı borçlu …’e ve …’na 11.11.2017 tarihinde tebliğ edildiği tespit edilmiştir.
Dosyaya sunulu İhtarname incelendiğinde davalıya herhangi bir ihtarname keşide edilmediği tespit edilmiştir.
Dolayısıyla takipten önce davalının temerrüde düşürülmediği anlaşılmış olup, davalının takiple birlikte temerrüde düştüğü tespit edilmiştir.
HİSSE DEVİRLERİ:
Dava dışı … Ticaret Ltd Ştinin davalı … ile … tarafından 20.000 TL sermaye ile kurularak ana sözleşmesinin 25.01.2013 tarihinde … sicil nosu ile … Ticaret Sicil Müdürlüğüne tescil edildiği … tarih ve … sayılı Türkiye Ticaret Sicil gazetesinde ilan edildiği tespit edilmiştir.
Davalının beyanı üzerine Ticaret Sicil Kayıtları üzerinde yapılan incelemede, 19.11.2014 tarihli 8697 sayılı Ticaret sicil gazetesinde; Dava dışı şirketin 05.11.2014 tarih ve 2 sayılı Ortaklar Kurulu Kararı gereği, şirket hissedarı davalı …’un şirkette mevcut 1 hisseye tekabül eden 200,00 TL kıymetindeki hissesini Limited şirket Hisse devri sözleşmesi ile …’e devir ettiği, Aynı tarihte diğer ortak …’nun da şirkette mevcut 99 hisseye tekabül eden 19.800,00 TL kıymetindeki hissesini Limited Şirket Hisse Devri Sözleşmesi ile …’e devir ettiği tespit edilmiştir.
Buna göre; Şirketin 05.11.2014 tarihinde Ortaklık yapısı aşağıdaki tabloda gösterilmiştir.
Ortak Adı Soyadı Hisse Adedi Tutarı TL
… 100 20.000
TOPLAM 100 20.000
Bu hisse devri ile 05.11.2014 tarihinden itibaren şirket sahibinin … olduğu anlaşılmıştır.
Öte yandan, davalının hisse devrine ve kefalet sorumluluğuna ilişkin davacı Bankaya verilmiş bir yazısı veya herhangi bir ihtarnamesi görülmemiştir.
Daha sonra yeniden … tarih ve … no.lu Ticaret Sicil gazetesi kaydına göre şirkette yeniden hisse devri yapılmış, … şirket ortaklığından ayrılmış ve yeni hissedarlar aşağıdaki tabloda gösterilmiştir. Şirket Müdürlüğünü …yürütmüştür.
Ortak Adı Soyadı Hisse Adedi Tutarı TL
… 5 1.000,00
… 495 99.000,00
TOPLAM 500 100.000,00
Bu kez 18.08.2017 tarih ve 9392 no.lu Ticaret Sicil gazetesi kaydına göre yeniden hisse devri yapılmış, … ve … şirket ortaklığından ayrılmış ve … yeniden tek başına hissedar olmuş ve aşağıdaki tabloda gösterilmiştir.
Ortak Adı Soyadı Hisse Adedi Tutarı TL
… 500 100.000,00
TOPLAM 500 100.000,00
Davacı banka, alacağını taraflar arasında imzalanan sözleşmeye dayandırdığı tespit edilmiştir. Taraflar arasında imzalanan sözleşme, hesap özeti ve hesap kat ihtarnamesi İ.İ.K 68.md. 1.fıkrasında belirtilen kesin borç ikrarı ihtiva eden belgelerden sayılırlar.
Buna göre, davacı Banka ile dava dışı … Ticaret Ltd Şirketi arasında 30.05.2013 tarihinde 50.000 TL.lık Genel Kredi sözleşmesi imzalanmıştır.
Sözleşmenin 21.sayfasında sözleşme tutarı 50.000 TL olmasına karşılık sözleşmede davalı … ile dava dışı …’nun Müşterek borçlu ve müteselsil Kefil olarak imzaladıkları, ancak kefalet tutarının 70.000,00 TL olarak yazıldığı tespit edilmiştir.
Sözleşmenin Temerrüt Faizi başlıklı 10.maddesinde; Müşteri, işbu sözleşmeden doğan borçlarını gününde ödemediği takdirde, temerrüdünün doğduğu tarihten itibaren bunları Bankaya ödeyeceği tarihlere kadar geçecek günler için temerrüt tarihinde Bankaca tespit edilmiş en yüksek kredi faiz oranının yıllık % 50 fazlası olarak hesaplanacak oranda temerrüt faizi ödeyeceği,
Sözleşmenin IX. BÖLÜM’ de Kredili Ticari Mevduat Hesabı başlıklı 1.7.maddesinde; Müşteri, talebi üzerine Kredili Ticari mevduat hesabı açılması halinde, Banka Kredili Ticari Mevduat Hesabından kullandırdığı kredilere, kredinin kullanılma tarihinden itibaren aylık/üç aylık faiz dönemleri itibariyle Bankaca cari kısa vadeli kredi faiz oranı üzerinden faiz tahakkuk ettirileceği,
Sözleşmenin Şirket Kredi Kartı kredisi başlıklı 2.4 maddesinde; Müşteri’nin Bankaya yapmış olduğu talep doğrultusunda işbu sözleşme limiti tahtında kendisine veya belirlediği çalışanlarına kredi kartı verilmesi halinde işbu sözleşme hükümleri yanında, işbu sözleşmenin eki ve ayrılmaz parçası olan kredi kartı üyelik sözleşmesi hükümlerinin de uygulanacağı,
Sözleşmenin X. Diğer Hükümler başlıklı 2.maddesinde,Banka ve müşteri arasında çıkacak her türlü anlaşmazlıklarda Bankanın defter, kayıt ve belgelerinin geçerli olacağı kabul edilmiştir.
Sözleşmenin X. Diğer Hükümler başlıklı 3.maddesinde,Bu sözleşmeden doğan her türlü anlaşmazlıklarda TC Kanunlarının uygulanacağı ve anlaşmazlıkları çözümlemeye İstanbul Merkez Mahkeme ve İcra Dairelerinin yetkili olacağı kabul edilmiştir.
Dava dışı şirketin 07.07.2014 tarihinde Kredili Mevduat Kredisini kullanma beyanında bulunmuştur.
Ayrıca dava dışı şirket tarafından Şirket Kredi Kartı Üyelik Sözleşmesinin düzenlendiği ve imzalandığı,
24.06.2014 tarihinde Dava dışı Şirket adına Şirket Kartı İstek Formu düzenlendiği, bu formda davalı imzası bulunmamakta olup, kredi limiti 15.000 TL talep edildiği tespit edilmiştir.
Davalı ortaklıktan ayrıldıktan sonra 23.06.2015 tarihinde 1.000 TL limitli … adına Kredi kartı talep edilmiştir.
DAVALININ KREDİLERDEN SORUMLULUĞU :
Davalı Dava dışı şirketin davacı Bankadan kullanacağı kredilere karşılık 30.05.2013 tarihinde Genel Kredi Sözleşmesini müşterek borçlu ve müteselsil kefil olarak imzalamıştır. Davalı 05.11.2014 tarihinde hisse devri ile şirket ortaklığından ayrılmıştır. Ancak bu aşamada davalı ortaklıktan ayrıldıktan sonra kefaletin kaldırıldığına ilişkin davacı Bankanın yazılı bir beyanı bulunmamaktadır.
Öte yandan davacı Banka ile dava dışı şirket arasında imzalanan 30.05.2013 tarihli Genel Kredi sözleşmesi kapsamında, dava dışı şirkete kredili mevduat kredisi ile şirket kredi kartı kredileri açıldığı anlaşılmıştır. Söz konusu halen dava konusu talep edilen kredi kartı ve Kredili mevduat kredilerinin davalı ortaklıktan ayrıldıktan sonra kullanılmış olabileceği, davacı Banka tarafından davalı hisselerini …’a devir ettikten sonra 24.05.2016 tarihinde 100.000 TL.lık yeni bir Genel Kredi sözleşmesi imzalandığı, bu sözleşmeyi dava dışı şirket ortağı … ile dava dışı ortak olmayan …’nun müşterek borçlu ve müteselsil kefil olarak imzalamıştır.
Dava dışı şirkette 10.11.2016 tarihinde hisse değişikliği gerçekleştikten sonra 24.02.2017 tarihinde Davacı Banka dava dışı Şirket ile 100.000 TL tutarlı yeni bir Genel Kredi Sözleşmesi imzaladığı ve bu sözleşmeyi şirket etkin ortağı dava dışı …’nun müşterek borçlu ve müteselsil kefil olarak imzaladığı tespit edilmiştir.
Dolayısıyla davalı şirket ortaklığından ayrıldıktan sonra dava dışı şirket ortak değişikliklerine paralel olarak Davacı Banka yeni Genel Kredi Sözleşmeleri düzenleyerek imzalanmıştır. Bu nedenle yeni sözleşmelerin imzalanması kullandırılan krediler bakımından eski ortağın sorumluluğunu ortadan kaldırdığı görüşüne varılmıştır.
SONUÇ İTİBARİYLE : Dava dışı Şirket ile davacı Banka arasında 24.05.2013 tarihinde davalının Müşterek Borçlu ve müteselsil kefil olarak imzaladığı 50.000,00 TL tutarlı Genel Kredi Sözleşmesi imzalandığı,
Davalının 05.11.2014 tarihinde dava dışı şirketin Ortaklığından hisse devri ile ayrıldığı, ancak davalının söz konusu şirketten ayrıldığında ve bu tarihteki kredi tutarı ile sorumlu olduğuna ilişkin davacı bankaya herhangi bir ihtar ve yazı göndermediği,
Davalı ayrıldıktan sonra Davacı Banka ile dava dışı Şirket arasında yeni hissedarlar ile 10.11.2016 tarihinde 100.000 TL, 24.02.2017 tarihinde de 100.000 TL olmak üzere iki ayrı Genel Kredi sözleşmesi imzalandığı, dolayısıyla davalının imzaladığı 30.05.2013 tarihli sözleşmenin göz ardı edildiği,
Davacı Banka tarafından davalıya dava dışı şirketten alacakları konusunda herhangi bir Kat İhtarı gönderilmediği, Dava dışı şirket ve ortaklarına … 2.Noterliğinden … tarih ve … no.lu kat ihtarının gönderildiği,
Davacı Bankanın davalının şirketten ayrıldıktan sonra yeni ortaklarla sözleşmeler düzenlemesi nedeniyle davalının kefaletini düşürmüş olduğu,
Davalının ortaklıktan ayrılması ve davacı Banka tarafından dava dışı şirket ile borçları karşılayacak tutarda 24.05.2016 ve 24.02.2017 tarihlerinde 100.000 TL.lık yeni Genel Kredi Sözleşmeleri düzenlemesi ve ortakların bu sözleşmeleri müşterek borçlu ve müteselsil kefil olarak imzalamaları nedeniyle davalının imzaladığı sözleşme iptal edilmemekle birlikte dava dışı şirkete açılan ve açılacak kredilerdeki sorumluluğunun ortadan kalktığı, oluşan banka alacağından dava dışı diğer ortakların sorumlu olduğu, dolayısıyla Davacı Bankanın davalıdan dava dışı şirket alacaklarını talep edemeyeceği anlaşılmakla; davanın reddine dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
HÜKÜM: Açıklanan gerekçeye göre;
1-Davanın REDDİNE,
2-Davacının kötüniyeti ve ağır kusuru tespit edilemediğinden ve şartları oluşmadığından davalının tazminat talebinin reddine,
3-Karar tarihine göre alınması gereken 35,90 TL red harcının peşin alınan 182,55 TL harçtan mahsubu ile bakiye 146,65 TL nin karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
5-Davacı tarafından yatırılan ve artan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
6-Karar kesinleştiğinde mahkeme kasasındaki belge aslının iadesine,
Dair verilen karar davacı vekilinin yüzüne karşı, davalının yokluğunda gerekçeli kararın tebliğden itibaren 2 hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliyesi ( İstinaf Mahkemesi ) nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usülen anlatıldı. 25/12/2018

Katip …

Hakim …