Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/121 E. 2022/757 K. 24.11.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/121 Esas
KARAR NO : 2022/757

DAVA : Ticari Şirket (Ortaklıktan Çıkma Veya Çıkarılmaya İlişkin)
DAVA TARİHİ : 05/02/2018
KARAR TARİHİ : 24/11/2022

Mahkememizde görülmekte olan Ticari Şirket (Ortaklıktan Çıkma Veya Çıkarılmaya İlişkin) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilin davalı şirket genetik incelemelerinde Türkiye’nin ve dünyanın güvenilen laboratuvarlarından olduğunu, şirketin genetik uzmanı … tarafından 12.03.2009 tarihinde kurulduğunu, 26.08.2011 tarihinde Davalı … % 1 pay verilerek şirkete ortak olarak alındığını, daha sonra … 20. Noterliği’nin … tarihli ve … yevmiye numaralı işlemi ile müvekkil şirkete genel yetkili vekil olarak tayin edildiğini, davalı tarafın vekil tayin edilmesinden sonra her türlü haberleşme, şirketin temsili ve mali konularda şirket adına faaliyette bulunduğunu, kamu ihalelerine müvekkil şirket adına katılmış alacakların tahsili ve borçların ödenmesi konusunda geniş yetkilerle donatıldığını, zamanla olumsuzluklar görülmeye başlandığını, Sosyal Güvenlik Kurumu’na, … Vergi Dairesi’ne, … Bankası’na,… Bankası’na,…Bankası’na borçlu olunduğu bilgileri gelmiş, şirketin alacaklarından borçların ödendiğini söyleyerek Sosyal Güvenlik Kurumu’ndan sonradan sahte olduğu anlaşılan mahsuplaşma belgesi ve … Bankası’ndan yine sonradan sahte olduğu anlaşılan borcun ödendiğini gösterir hesap ekstresi ibraz ettiğini, davalının müvekkil şirketin haberi olmadan aynı faaliyet alanındaki başka bir şirkete vekaleten ihaleye teklif verdiğini, davalının tv programına müvekkil şirket adını kullanarak sahte babalık raporu sunduğunu, davalı, müvekkil şirkette yapılan bir testin bilgilerini kullanarak sahte rapor hazırlamış ve ilgilisine sunduğunu, bilirkişilik görevi kapsamında yapılması gerektiğini belirttiği bir testin neticesini de farklı olarak hazırlayarak sahte rapor düzenlediğini, DNA testi ile yaş tespiti yapabilmek mümkün olmadığı halde davalının 10.06.2017 tarihli imzasız ve protokol numarası olmayan bir rapor hazırlayarak çocuğun 1981 yılı doğumlu olma ihtimalini % 99,99 olarak değerlendirdiğini, davalının ortağı ve vekili olduğu şirket ile rekabete giriştiğini, dava dışı … Limited Şirketi adına faaliyette bulunduğunu, müvekkil şirketin ruhsatını kullanarak … Ltd. Şti.’den verilmiş gibi raporlar hazırladığını ve TV programlarına … Sorumlusu tanıttığını, Müvekkil Şirket tarafından verilen hizmetlerin bedeli tahsil edilemediğini, tahsil edilemediğinin ortaya çıkmaması için davalı tarafından …, …, …, … ve …’da müvekkil şirket adına taşınmazlar satın alındığı beyan edilerek tapu senetleri ibraz edildiğini, yapılan incelemede tapu senetlerinin sahte olduğu, herhangi bir taşınmaz satın alınmadığı anlaşıldığını, davalı tarafın dayısı olduğunu belirterek Cumhuriyet Savcısı … ve Hazine Müsteşarı …’ya ait olduğunu söylediği telefon numaralarından uzun süre mesajlar gönderdiğini, …Bankası, … Bankası ve … Bankası’ndan Müvekkil Şirket adına krediler ve nakit para çekmiş, bu paraları şirket hesabına aktarmadığı halde bir kısmını şirketin parası ile ödediğini, davalı tarafından mahkemeden bilirkişilik görevi olarak geldiği iddia edilip karşılığı müvekkile ödenmeyen DNA test ücretlerinin toplam karşılığı 178.399,00.-TL, davalı tarafından farklı kişilerden alınıp tahlili yapılan DNA testlerinin ödenmeyen bedeli ise toplam 482.260,00.-TL’ olduğunu, müvekkilin ruhsatını kullanarak TV programlarından ve diğer yollardan elde ettiği gelirin ise tarafımızdan hesap edilebilmesi mümkün olmayacağını, açıklanan bu nedenlerle; TTK m. 613, 639 ve 640. maddeleri gereğince bağlılık yükümlülüğüne ve rekabet yasağına aykırılık, sahte belge tanzimi, şirket hesaplarından haksız kazanç elde etme haklı sebeplerine dayanılarak Davalı …’ın müvekkil … Ltd. Şti. ortaklığından çıkarılmasını ve verdiği zarar pay değerinden çok fazla olduğu için bedel ödenmemesini, çıkarma kararının Ticaret Sicil Gazetesi’nde ilan ettirilmesini, yargılama giderlerinin ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının iddialarının gerçek dışı olduğunu, esasen var olmayan sebepler karşısında haklı neden yaratma çabasından başka bir şey olmadığını, somut olayda müvekkil hakkında iddia edilen tüm isnatların bu haklı neden çabası için oluşturulmuş aslında var olmayan var olsa dahi müvekkili ile ilgisi bulunmayan nedenler olduğunu, tam aksine davacı yana müvekkili tarafından keşide edilen ihtarnameler de bildirildiği gibi müvekkilinin davacı tarafından alacaklı olduğunu, müvekkilinin davacı şirket yetkilisi ile uzun süredir tanışmaktayken şirket itibarına zarar verecek işlemler yaptığı iddiası ile … 20. Noterliği … tarihli … yevmiye numaralı işlemi ile kendisine yazılı veya sözlü herhangi bir açıklama yapılmaksızın vekillikten haksız olarak azledildiğini, iş bu tarihten sonra davacı şirket ve yetkilisi … tarafından öç alma-süründürme duygu ve düşüncesi ile müvekkil hakkında … CBS 12/01/2018 ve 31/01/2018 tarihlerinde peş peşe iki farklı suç duyurusunda bulunulduğu, sahte olduğu iddia edilen bir veya birden çok evrakın salt sahtecilik iddiası ile adli makamlara sunulması bu evrakın müvekkilden sadır olduğu anlamına geldiğini, kaldı ki bu yönde davacı tarafından ileri sürülmüş somut bir delil bulunmadığını, müvekkinin ilgisi ve bilgisi bulunmayan ve sahte olduğu ifade edilen belgeler üzerinden müvekkilinin ortaklıktan çıkarılmasının talep edilemeyeceğini, müvekkilinin yönetimde yaşanan bir takım sıkıntılar ve bu iddialar karşısında davacı şirket yetkilisi ile iletişim kurmaya çalıştığını, ancak tüm şifai taleplerinin reddedildiğini, bunun üzerine müvekkilinin … 18. Noterliği … tarihli … yevmiye ve 10/01/2018 tarihli … yevmiye nolu ihtarları ile davacı şirkete ihtar çektiğini, hak edişlerinin ödenerek ortaklığın giderilmesini talep ettiğini, ancak müvekkiline herhangi bir ödeme yapılmadığını, açıklanan bu nedenlerle; taraflarına haksız ve mesnetsiz olarak yöneltilen maddi çıkar elde etmeye matuf unsurları oluşmamış tüm taleplerin ve iş bu davanın reddini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesini talep etmiştir.
DELİLLER:
Sicil kayıtları, bilirkişi raporları, yazılan müzekkere cevapları, taraflarca sunulan deliller ve dosya kapsamındaki açıklamaları ile tüm dosya kapsamı.
08.03.2021 tarihli bilirkişi raporunda;
Davalının kredi kullanma yetkisi olmamasına rağmen kredi kullandırması ve rekabet etmeme yükümüne aykırılık teşkil eden eylemlerinin davalı ortağın şirketten çıkarılması bakımından haklı sebep oluşturacağı,
26.09.2022 tarihli bilirkişi ek raporunda;
Davacı şirketin … -55.780,49 TL negatif öz varlık ile rayiç değerler üzerinden halen borca batık olduğu, ortaklıktan çıkarma halinde ayrılık akçesinden bahsedilemeyeceği tespitlerine yer verilmiştir.
GEREKÇE:
Dava, limited şirket ortağının 6102 sayılı TTK’nın 640/3 maddesi uyarınca ortaklıktan çıkarılması istemine ilişkindir.
Davalı davacı şirkette % 1 pay sahibidir.
TTK’nın 640/3. maddesine uyarınca, şirketin istemi üzerine bir ortağın haklı sebeple ortaklıktan çıkarılmasına karar verilebilmesi için öncelikle şirket genel kurulunun bu yönde bir karar alması gerekir. Zira Kanun’un 616/1-h ve 621/1-h maddelerinden böyle bir kararın alınması gerektiği açıkça anlaşılmaktadır. Ayrıca TTK 616/1-h maddesi bir ortağın şirketten çıkarılması için mahkemeden istemde bulunulması hali şirket genel kurulunun devredilemez yetkilerinden biri olup, bir ortağın haklı sebeple limited şirket ortaklığından çıkarılması için genel kurul kararı alınmadan açılan davalarda eksikliğin giderilmesi için mahkemece şirkete verilen kesin süreye rağmen eksiklik giderilmez ise davanın usulden reddine karar verilmesi gerekir.(yargıtay 11. HD 2019/2320 E, 2020/295 K,)
HMK md. 115/2 de dava şartı noksanlığının giderilmesi mümkün ise bunun tamamlanması için mahkemece kesin süre verileceği düzenlenmiştir. Davalı ortağın haklı sebeple ortaklıktan çıkarılmasına ilişkin şirket genel kurulu tarafından alınan kararın sunulması için davacı tarafa süre verilmiştir. Davacı verilen süre içerisinde 01.12.2021 tarih, 2021/1 karar ile davalının ortaklıktan çıkarılmasına ilişkin alınan genel kurul kararını sunmuştur.
TTK 640. maddesi “ (1) Şirket sözleşmesinde, bir ortağın genel kurul kararı ile şirketten çıkarılabileceği sebepler öngörülebilir. (2) Çıkarma kararına karşı ortak, kararın noter aracılığıyla kendisine bildirilmesinden itibaren üç ay içinde iptal davası açabilir.(3) Şirketin istemi üzerine ortağın mahkeme kararıyla haklı sebebe dayanılarak şirketten çıkarılması hâli saklıdır.” düzenlemesini içermektedir.
Davalının … 20. Noterliğinin … tarih, … yevmiye numaralı işlemi ile vekillikten azledilmesine ve kredi kullanma yetkisi olmamasına rağmen kredi kullandırması, dava dışı … firmasının da davacı şirket le birlikte katıldığı ihale de davalının gerek dava dışı firmayı gerekse davacı firma adına teklif mektubu sunarak rekabet etmeme yükümüne aykırılık teşkil eden eylemleri şirketten çıkarılması bakımından haklı sebep oluşturacağından davalının davacı şirket ortaklığından çıkarılmasına hükmedilmiştir. Davacı şirketin -55.780,49 TL negatif öz varlık ile rayiç değerler üzerinden halen borca batık olması nedeniyle ayrılık akçesine hükmedilmesine yer olmadığına, karar verilerek aşağıdaki hüküm oluşturulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-)Davanın kabulü ile davalı …’ ın … Ticaret Odasına … sicil nosu ile kayıtlı … ortaklığından çıkarılmasına,
2-) Şirket borca batık olduğundan ayrılık akçesine hükmedilmesine yer olmadığına,
3-)Alınması gereken 80,70 TL harçtan peşin alınan 35,90 TL harcın mahsubu ile bakiye 44,80 TL harcın davalıdan alınarak hazineye irad kaydına,
4-)Davacı vekili lehine karar tarihinde yürürlükte bulunan avukatlık asgari ücret tarifesi gereğince 9.200,00 TL maktu vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine,
5-)Davacı tarafından yatırılan 35,90 TL peşin harç, 35,90 TL başvuru harcı, 5,20 TL vekalet harcı, 4.000,00 TL bilirkişi ücreti, 306,45 TL posta gideri olan toplam 4.437,45‬ TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine,
6-)Taraflarca yatırılan, kullanılmayan bakiye gider avansının kararın kesinleşmesi halinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı verilen karara karşı, gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süre içerisinde mahkememize veya başka bir yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek istinaf dilekçesi ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere oy birliğiyle karar verildi. 24/11/2022

Başkan …
¸e-imzalıdır

Üye …
¸e-imzalıdır

Üye …
¸e-imzalıdır

Katip …
¸e-imzalıdır