Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/1105 E. 2019/266 K. 21.03.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/117 Esas
KARAR NO : 2019/179 Karar

DAVA : İSTİRDAT
DAVA TARİHİ : 04/03/2019
KARAR TARİHİ : 05/03/2019

Mahkememizde görülmekte olan İstirdat (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davaya konu çekin, keşidecisi … tarafından davacıya teslim edildiğini, davaya konu çekte davacıdan sonra cirosunun sahte şekilde atılan … Tic A.Ş.’ nin bayisi olduğunu, müvekkili ile …. Tic. A.Ş. arasında mal alım satım teamülü gereği, müvekkilinin kendisine ait veya kendisine geçen çekleri ”… TİC A.Ş. EMRİNE ÖDEYİNİZ ” şeklinde cirosunu atarak …. Tic A.Ş ‘ ye gönderdiğini, dava konusu çekin çalındığını, …. Tic A.Ş ‘nin eline geçmediğini, Bu sürecin müvekkilini zor durumda bırakacağını, …. Tic A.Ş ‘ den ilgili çeklerin eline geçip geçmediğinin sorulduğunu, …. Tic A.Ş 08.09.18 tarihinde, ” Yukarıda dökümü yapılan çekler firmamızca teslim alınmamıştır ” şeklinde beyanı şerh düşerek müvekkiline teslim edildiğini, bu kaşenin incelendiğinde, davaya konu çek üzerindeki …. Tic A.Ş ‘ ye ait kaşenin farklılık gösterdiği, çeki haksız olarak ele geçirenler ve/veya çalanlar tarafından sahte olarak hazırlandığını, ilgili çekin çalınması nedeniyle … 1. Asliye Ticaret Mahkemesine iptal istemiyle başvurulduğunu ve çek üzerine … 1. Asliye Ticaret Mahkemesi … E. Sayılı dosyasınca tedbir konulduğunu, müvekkilinin kendi uhdesinde olan ve dava dışı …. Tic A.Ş’nin emrine ciro ettiği çekin …. Tic A.Ş’ne ulaşmadığını, sahtecilikle …. Tic A.Ş kaşesi ve imzası taklit edilerek çekin cirolandığını ve haksız menfaaat temin edilmeye çalışıldığını, … 1. Asliye Ticaret Mahkemesi … E. Sayılı dosyasında dava konusu çekin ibraz bilgilerinin istendiğini, muhatap banka cevabi yazısında çekin takasa verildiğini ifade edildiğini, İş bu cevabi yazı sonrasında müvekkili davacıya çek istirdadı açılması için ara karar düzenlendiğini, müvekkili davacı yanın, çeklerin çalınması neticesinde keşideciye bilgi verdiğini, çalındıktan hemen sonra tüm hukuki ve cezai girişimlerde bulunan müvekkili davacının, iptal davasını açtığını ve ilgili bankalara tedbir yazısını elden teslim ettiğini, davalı şirketin, taraflarına açılan davayı araştırma, müvekkili ve …. Tic A.Ş’ yi veya keşideciyi arama imkanı varken aramadığını, çeki teslim aldığını ve icraya başlandığını, davalı yanın kötüniyetli olduğunu, dava konusu çekin müvekkilin rızası hilafına elinden çıkması ve çeki elinde bulundurup icra takibine geçen davalı şirketin iyi niyetli olmadan çeki iktisap ettiğini, bu nedenle bu davayı açtıklarını, dava konusu … Bankası … Şubesi Keşideci … seri nolu 10.000,00 TL bedelli 10.11.18 tarihli çekin müvekkil davacıya teslim edilmesine ( iade edilmesine ) cebri icra ve çek bedelinin tahsili durumunda telafisi zor zararların ortaya çıkacağını, zarara sebebiyet verilmemesi için ödemeden men yasağı kararının devamı ile çeke dayalı açılan icra takibinin tedbiren durdurulmasına, Yargılama gideri ve vekalet ücretinin karşı yana yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Tüm dosya kapsamı bir bütün olarak değerlendirildiğinde;
01.01.2019 tarihinde yürürlüğe giren ve 03/01/2011 tarihli ve 6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun 5 inci maddesinden sonra gelmek üzere eklenen maddeye göre :
MADDE 5/A- (1) Bu Kanunun 4 üncü maddesinde ve diğer kanunlarda belirtilen ticari davalardan, konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri hakkında dava açılmadan önce arabulucuya başvurulmuş olması dava şartıdır.
6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanununun 3 üncü maddesinin birinci fıkrasına eklenen cümle ile
“Dava şartı olarak arabuluculuk
MADDE 18/A- (1) İlgili kanunlarda arabulucuya başvurulmuş olması dava şartı olarak kabul edilmiş ise arabuluculuk sürecine aşağıdaki hükümler uygulanır.
(2) Davacı, arabuluculuk faaliyeti sonunda anlaşmaya varılamadığına ilişkin son tutanağın aslını veya arabulucu tarafından onaylanmış bir örneğini dava dilekçesine eklemek zorundadır. Bu zorunluluğa uyulmaması hâlinde mahkemece davacıya, son tutanağın bir haftalık kesin süre içinde mahkemeye sunulması gerektiği, aksi takdirde davanın usulden reddedileceği ihtarını içeren davetiye gönderilir. İhtarın gereği yerine getirilmez ise dava dilekçesi karşı tarafa tebliğe çıkarılmaksızın davanın usulden reddine karar verilir. Arabulucuya başvurulmadan dava açıldığının anlaşılması hâlinde herhangi bir işlem yapılmaksızın davanın, dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddine karar verilir.
Dava dilekçesinin incelenmesi neticesinde; davanın 7155 sayılı Kanunun 26. Maddesinde belirtilen yürürlük tarihi olan 01.01.2019 tarihinden sonra açıldığı, davanın istirdat davası olduğundan zorunlu arabuluculuk durumunun söz konusu olduğu ve davacının arabuluculuğa başvurmadan doğrudan dava açtığı anlaşılmakla 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanununun m.l8/A-f.2 hükmü gereğince davanın dava şartı yokluğu nedeni ile usulden reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Açıklanan yasal gerektirici nedenlere göre;
1-Davanın; 6325 Sayılı Kanunun 18/A-2 maddesindeki “Arabulucuya başvurulmadan dava açıldığının anlaşılması halinde herhangi bir işlem yapılmaksızın davanın, dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddine karar verilir.” düzenlemesi nedeni ile dava şartı yokluğu sebebi ile REDDİNE,
2-Harç peşin alındığından yeniden alınmasına yer olmadığına
3-Yapılan yargılama giderlerinin davacı taraf üzerinde bırakılmasına,
4-Davacı tarafından yatırılan gider avansının karar kesinleştiğinde bakiye kalan kısımlarının davacıya iadesine,
6100 Sayılı HMK.’ nın 345./1Maddesi uyarınca ilgililere kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içinde mahkememize vereceği bir dilekçe ile İSTİNAF YOLU açık olmak üzere tarafların yokluğunda tensiben verilen karar alenen okunup usulen tefhim kılındı. 05/03/2019

Katip …
(e-imza)

Hakim …
(e-imza)