Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/1007 E. 2019/1043 K. 21.11.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/1007
KARAR NO : 2019/1043

DAVA : İTİRAZIN İPTALİ (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 26/10/2018
KARAR TARİHİ : 21/11/2019

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali Davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili bankanın … Şubesi ile dava dışı … Tic. Ltd. Şti. arasında Genel Nakdi ve Gayrinakdi Kredi Sözleşmesi imzalandığını, bu sözleşmeyi davalı …’in müşterek borçlu müteselsil kefil olarak imzaladığını, sözleşme gereğince dava dışı şirkete kredilerin kullandırıldığı, kullandırdıkları kredinin ödenmemesi üzerine borçlu dava dışı firma ile davalı kefile … 1.Noterliğinin … tarih ve … yevmiye nolu ihtarname gönderdiklerini, ihtara rağmen kredi borcunun ödenmemesi üzerine dava dışı şirket ile davalı aleyhine … 24.İcra Müdürlüğünün … sayılı dosyası üzerinden 493.525,21.TL. üzerinden icra takibi başlattıklarını, icra takibine borçlular tarafından itiraz edildiğini, dava dışı şirketin itirazının süresinde olmadığından bu borçlu yönünden takibin devamına karar verildiği ancak davalı … yönünden takibin durduğunu, davalı tarafından yapılan itirazın somut hiçbir dayanağı bulunmadığını, takibi konu kredinin hazine desteği kapsamında Kredi Garanti Fonu kefaleti ile tahsis edildiğini, takip başlatıldıktan sonra takip konusu kredi alacaklarını ilişkin olarak kefaleti bulunan KGF’ye ilgili mevzuat doğrultusunda tazmin talebinde bulunduklarını ve KGF tarafından 26/02/2018 tarihinde 429.645,59.TL. tanzim edilerek takip konusu kredi borçlarına mahsup edildiğini, KGF tarafından kefaleti kapsamında 429.645,59.TL. ödenmiş isede ilgili mevzuat gereği takibe tüm alacak üzerinden devam ettiklerini, davalı borçlunun borca yönelik itirazlarının yerinde olmadığını, müvekkili banka kayıtları incelendiğinde müvekkilinin alacağının mevcudiyetinin ortaya çıkacağını, davalının faize yönelik itirazlarının da yersiz olduğunu, borçluların müvekkili banka ile imzaladıkları sözleşmede tayin edilen oranlarda faiz ödemeyi kabul ettiklerini, talep ettikleri faizin fahiş olmadığını, davalıların faiz ve ferilerine yaptığı itirazların hiçbir hukuki dayanağı bulunmadığını beyan ederek davalı tarafından … 24.İcra Müdürlüğünün … sayılı dosyasına yaptıkları itirazın iptaline, takibin devamına, davalı aleyhine takip tutarının %20 si oranında icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilerek yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalı üzerine bırakılmasını talep ve dava etmiştir.
Davacı Taraf Davasında:
Dava Dilekçesini tekrar ederek davanın kabulüne karar verilmesini talep ettiği görülmüştür.
Davalı Taraf Davasında:
Davalının davaya cevap dilekçesi ibraz etmediği görülmüştür,
Toplanan Deliller:
… 24 İcra Dairesinin … esas sayılı takip dosyası celp edilip incelenmiştir.
Davacı tarafça ibraz edilen deliller incelenmiştir.
Davacı tarafça ibraz edilmiş bulunan Genel Nakdi ve Gayri Nakdi Genel Kredi Sözleşmeleri ve ihtarnameler incelenmiştir.
Tarafların iddialarının değerlendirilmesi, Davacı tarafın talep edebileceği alacak miktarının belirlenmesi açısından Bankacılık İşlemleri konusunda uzman Bilirkişi vasıtası ile Banka kayıtları, dosya kapsamında ki deliller, yardımcı kayıtları ve icra dosyası üzerinde inceleme yapılmış, Bilirkişi vasıtası ile düzenlenen 07/08/2019 Tarihli rapor incelenmiş, karar vermeye elverişli olduğu görülmüştür.
Delillerin Değerlendirilmesi:
Tüm dosya kapsamı dikkate alınarak; Davacı taraf davanın tümü ile kabulüne karar verilmesini talep etmiştir. Davalı taraf icra dosyasına itiraz ile asıl alacağı ve borcu kabul etmemiş, cevap dilekçesi ibraz etmemesi nedeni ile davanın tümü ile reddine karar verilmesini talep etmiş olduğu mahkememizce kabul edilmiştir. Davacı tarafın iddiasının dava dışı … Ltd. Şti. ile davacı banka arasında Genel Nakdi ve Gayrinakdi Kredi Sözleşmeleri imzalandığı, davalının Kredi Sözleşmelerini müteselsil kefil sıfatı ile imzaladığı, Borçlu ve Kefillerin borcu zamanında ödememeleri üzerine Cari hesap kat ihtarnamesinin … 1.Noterliğinin … tarih ve … yevmiye nolu ihtarnamesi ile tebliğ edildiği, ancak gönderilen ihtarnamenin tebliği beklenmeden … 24.İcra Dairesinin … Sayılı dosyası üzerinden icra takibine başlandığı, bu hali ile temerrütün icra takip talebinin tarihi olarak kabulünün gerektiği, borcun ödenmemesi üzerine davacı tarafça başlatılan icra takibine itiraz edilmesi üzerine icra takibinin durduğu;davacı tarafın davasının yasal dayanağının İ.İ.K.’ nun 67.md ifadesini bulan İtirazın iptali davası olduğu görülmüştür. Dosya kapsamında toplanan deliller ve düzenlenen Bilirkişi raporları ile tespit edildiği üzere; Davacı taraf ile … Tic. Ltd. Şti. arasında 07/11/2013 Tarihinde Genel Kredi ve Teminat Sözleşmesi imzalandığı, davalının Genel Kredi Sözleşmelerini müşterek borçlu ve müteselsil kefil sıfatı ile imzaladığı, kefalet limitinin 900.000.TL. olduğu, davacı tarafın borcun ödenmemesi iddiası ile hesabı kat ederek … 1.Noterliğinin… tarih ve … yevmiye sayılı ihtarnamesi ile 532.553,84.Tl. Nakit ve 21.150.TL. Gayrinakdi borcun ödenmesini ihtar ettiği, ihtarnamenin tebliği ve verilen sürenin beklenilmeksizin başlatılan icra takibi ile davalının temerrüde düştüğü görülmüştür. Davalı taraf Kredi sözleşmesini kefil olarak imzalamıştır. Kefaletin geçerlilik koşulları 6098 Sayılı Kanunun 583.md açıkça belirtilmiştir. 6098 Sayılı Kanunun 583.md/1 aynen ”Kefalet sözleşmesi, yazılı şekilde yapılmadıkça ve kefilin sorumlu olacağı azamî miktar ile kefalet tarihi belirtilmedikçe geçerli olmaz. Kefilin, sorumlu olduğu azamî miktarı, kefalet tarihini ve müteselsil kefil olması durumunda, bu sıfatla veya bu anlama gelen herhangi bir ifadeyle yükümlülük altına girdiğini kefalet sözleşmesinde kendi el yazısıyla belirtmesi şarttır.” şeklindedir. Bilirkişi vasıtası ile yapılan inceleme neticesinde Kefaletin müteselsil olduğunun , kefilin sorumlu olacağı azami miktarın, kefalet tarihinin belirtildiği ve el yazısı ile yazıldığı görülmüştür. Davalı taraf kefil olduğu için eşin rızasının aranması hususu ; 6098 Sayılı Kanunun 584.md. açıkça düzenlenmiştir.6098 Sayılı Kanunun 584.md/1 aynen ”Eşlerden biri mahkemece verilmiş bir ayrılık kararı olmadıkça veya yasal olarak ayrı yaşama hakkı doğmadıkça, ancak diğerinin yazılı rızasıyla kefil olabilir; bu rızanın sözleşmenin kurulmasından önce ya da en geç kurulması anında verilmiş olması şarttır.” şeklindedir. Ancak; 6098 sayılı Kanunun 584.md/3f bu hükme istisna getirmiştir. 6098 Sayılı Kanunun 584.md/3 aynen ‘ (Ek fıkra : 6455 – 28.3.2013 / m.77) Ticaret siciline kayıtlı ticari işletmenin sahibi veya ticaret şirketinin ortak ya da yöneticisi tarafından işletme veya şirketle ilgili olarak verilecek kefaletler, mesleki faaliyetleri ile ilgili olarak esnaf ve sanatkârlar siciline kayıtlı esnaf veya sanatkârlar tarafından verilecek kefaletler, 27/12/2006 tarihli ve 5570 sayılı Kamu Sermayeli Bankalar Tarafından Yürütülen Faiz Destekli Kredi Kullandırılmasına Dair Kanun kapsamında kullanılacak kredilerde verilecek kefaletler ile tarım kredi, tarım satış ve esnaf ve sanatkârlar kredi ve kefalet kooperatifleri ile kamu kurum ve kuruluşlarınca kooperatif ortaklarına kullandırılacak kredilerde verilecek kefaletler için eşin rızası aranmaz.” şeklindedir. 6098 Sayılı Kanunun 584.md./3f. uyarınca Davalı taraf Genel Kredi Sözleşmelerinin asıl borçlusu olan şirketin yetkilisi olduğundan kefalet işlemi mahkememizce geçerli görülmüştür.
Sunulu nedenlerle; Düzenlenen Bilirkişi raporu ile tespit edildiği üzere Davacı tarafın Dava dışı … Ltd. Şti. arasında 07/11/2013 Tarihinde Genel Kredi ve Teminat Sözleşmesi imzalandığı,kredi sözleşmesinde davalının müştereken ve müteselsilen kefaletinin bulunduğu kefaletin geçerli olduğu, asıl borçlunun Kredi sözleşmesi uyarınca krediler kullandırıldığı, söz konusu tutarların vadesinde ödenmemesi üzerine davacı tarafça ihtarname keşide edildiği ve icra takibinde bulunulduğu, İcra takip tarihi itibari ile davacı tarafın 484.139,16.TL.Asıl alacak ve 326,95.TL.masraf alacağı bulunduğu, davalı tarafın icra takibi öncesi temerrüde düşürülmediği bu hali ile icra takip talebi öncesine yönelik faiz talebinin yerinde olmadığı anlaşılmakla davacı tarafın davasının Kısmen Kabulü yönünde hüküm tesis edilmiş,davalı tarafın icra dosyasına yapmış olduğu itirazın haksız ve davacı tarafın alacağını geç almasına sebep olacak nitelikte bulunduğu anlaşılmakla davalı taraftan icra inkar tazminatının alınarak davacı tarafa verilmesi yönünde aşağıda ki şekilde karar tesis edilmiştir.
HÜKÜM Yukarıda gerekçesi açıklandığı üzere;
1-)Davacı tarafın davasının KISMEN KABULÜ ile, davalı tarafın … 24.İcra Dairesinin … sayılı icra dosyasına yapmış olduğu itirazın 484.139,16.TL.asıl alacak, 326,95.TL.masraf ile takip tarihinden sonra davacı bankanın 484.139,16.TL.asıl alacağının tamamı ödeninceye kadar yıllık % 46 oranında Temerrüt Faizi ve Faizin %5 oranında BSMV uygulanmasına yönelik İTİRAZIN İPTALİNE;fazlaya ilişkin taleplerin Reddine,
2-)Davacı tarafın icra inkar tazminat talebinin kabulü ile (484.466,11.TL.) nin %20’si oranında tazminatın davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine,
3-)Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesi gereğince hükmolunan kısım üzerinden hesaplanan 33.093,88.-TL nispi karar harcından peşin yatırılan 5.960,55.-TL.harcın mahsubu ile bakiye kalan 27.133,33.TL. harcın davalıdan tahsili ile HAZİNEYE İRAD KAYDINA,
4-)Davacı vekili lehine karar tarihinde yürürlükte bulunan avukatlık asgari ücret tarifesi gereğince hükmolunan kısım üzerinden hesaplanan 33.328,64. TL nisbi vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
5-)Davacı tarafça yatırılan 5.960,55.TL peşin harcın davalıdan tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
6-)Davacı tarafından yatırılan 35,90.TL.başvuru, 5,20.TL vekalet harcı, 800.TL. Bilirkişi ücreti ve 97,40.TL.posta giderinden ibaret toplam 938,50.TL yargılama giderinin kabul ve redoranları dikkate alınarak 921,27.TL.sinin davalıdan tahsili ile davacı tarafa verilmesine, bakiye kısmın davacı taraf üzerinde bırakılmasına;
7-)Taraflarca yatırılan ve bakiye kalan gider avansının kararın kesinleşmesi halinde yatıran tarafa iadesine,
6100 Sayılı HMK.’ nın 345./1Maddesi uyarınca ilgililere kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içinde mahkememize vereceği bir dilekçe ile İSTİNAF YOLU açık olmak üzere davacı vekilinin yüzüne karşı oy birliği ile verilen karar alenen okunup usulen tefhim kılındı. 21/11/2019

Başkan …

Üye …

Üye …

Katip …