Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/941 E. 2023/837 K. 01.11.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/941 Esas
KARAR NO : 2023/837

DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 25/10/2017
KARAR TARİHİ : 01/11/2023

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA VE TALEP :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davacı müvekkili ile davalı abone arasında … tarihli Elektrik Enerjisi Satış Sözleşmesi imzalandığını, işbu sözleşme uyarınca müvekkili şirket nezdinde davalı şirkete … abone numarasıyla indirimli elektrik enerjisi tedarik edildiğini, davalı abonenin ibraz ettiği vergi levhasına istinaden … adresinde mukim işyerine elektrik enerjisi tahsis edilmiş olup taraflara arasındaki ticari uygulama protokolünün 2. maddesinde de bu husus ”…” olarak belirtildiğini, sözleşmeden kaynaklanan alacaklarının tahsili amacı ile … 6. İcra Müdürlüğü’nün… E. Sayılı icra dosyası ile icra takibi başlatıldığını, ancak davalının haksız itirazı ile takibin durduğunu ileri sürerek itirazın kısmen iptali iptali ile takibin 202,84 TL yönünden devamına, yargılama giderlerinin davalı tarafa tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP :
Davalı tarafa usulüne uygun tebligat yapılmış, davalı tarafça davaya cevap dilekçesi sunulmamış, davalı vekili katıldığı duruşmada … 8 ATM nin … Esas sayılı dosyasının işbu dava açısından bekletici mesele yapılmasını talep etmiştir.
DELİLLER :
… 6. İcra Müdürlüğü’nün … E. Sayılı icra dosyası, … 8 ATM nin…Esas sayılı uyap dosyası, taraflar arasında imzalanan sözleşme örneği, müşteri bilgilendirme formu, fatura örnekleri.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ KABUL VE GEREKÇE:
Davacı tarafından açılan dava, İİK 67.maddesine dayalı itirazın iptali davasıdır.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık, taraflar arasındaki elektrik enerjisi satış sözleşmesi çerçevesinde davacı tarafından tedarik edilen elektrik enerjisi nedeniyle davacının davalıdan alacaklı olup olmadığı hususlarındadır.
… 8 ATM nin …Esas sayılı dosyasının incelenmesinde …A.Ş tarafından … aleyhine … 6. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı icra dosyasından talep edilen fatura alacağı ve cezai şartlar ile gecikme bedellerine ilişkin alacağa yönelik itirazın iptali davası olduğu anlaşılmıştır.
İlgili … 6. İcra Müdürlüğü’nün … E. Sayılı icra dosyasının incelenmesinde, davacı alacaklı tarafından davalı borçlu aleyhine 03/07/2017 tarihinde fatura alacağı ve sözleşmeye ilişkin cezai şartlar alacağından kaynaklanan 20,54 TL icra cezai şart, 171,18 TL asıl alacak, 17,12 TL gecikme zammı olmak üzere toplam 208,84 TL’nin tahsili amacı ile ilamsız icra takibi başlatıldığı, davalı borçlunun yasal süresi içerisinde sunduğu itiraz dilekçesinde özetle; Dosya alacaklısınca gönderilen ödeme emri içeriğini kabul etmediklerini ileri sürdüğü, davacı alacaklının iş bu davayı açmakta hukuki yararı bulunduğu, takibin yetkili icra dairesinde yapıldığı, geçerli haciz yolu ile ilamsız genel takip bulunduğu, borçlu tarafından yasal süresi içerisinde yapılmış ve takibi durdurmuş geçerli bir itiraz olduğu, davanın bir yıllık yasal süresi içerisinde açıldığı, itirazın iptali davasının koşullarının oluştuğu anlaşılmıştır.
İtirazın iptali davası yargılama usulü bakımından genel hükümlere tabidir. İspat yükü kanunda özel bir düzenleme bulunmadıkça iddia edilen vakıaya bağlanan hukuki sonuçtan kendi lehine hak çıkaran tarafa aittir. Kanuni bir karineye dayanan taraf sadece karinenin temelini oluşturan vakıaya ilişkin ispat yükü altındadır. Kanunda ön görülen istisnalar dışında karşı taraf kanuni karinenin aksini ispat edebilir. (HMK M.190). İtirazın iptali davasında ispat yükü kural olarak davacı alacaklıdadır. Ancak borçlunun itirazındaki beyana göre ispat yükü yer değiştirebilir. Borçlu itirazın iptali davasına karşı vereceği cevapta ödeme emrine itiraz ederken bildirmiş olduğu itiraz sebepleri ile bağlı değildir, borçlu her türlü borca itirazını ödeme emrine itirazından bağımsız olarak ileri sürebilir.
… 8 ATM … Esas sayılı dosyadaki sözleşme ile işbu davaya konu sözleşmenin aynı olması nedeniyle ilgili dosyada sözleşmedeki imzaya yönelik imza itirazı bulunduğundan ilgili dosyanın işbu dava açısından bekletici mesele sayılarak sonuçlanması beklenmiş, … 8 ATM tarafından…Esas … karar sayılı, 24/02/2021 tarihli kararında “…Yapılan yargılama ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; davacı yanca davalı adına 25/10/2016 tarihli Elektrik Enerjisi Satış Sözleşmesine istinaden faturalar düzenlendiği, fatura bedellerinin ödenmemesi üzerine davalı aleyhine icra takibi başlatıldığı, davalının itirazı üzerine eldeki itirazın iptali davasının açıldığı, davalının farklı bir tedarikçi şirketten elektrik enerjisi aldığını beyan ettiği, sözleşmedeki imzaları da inkar ettiği, iddia ve savunmaya nazaran taraflar arasındaki ihtilafın ise 25/10/2016 tarihli Elektrik Enerjisi Satış Sözleşmesindeki davalı adına atılı bulunan imzaların davalının eli ürünü olup olmadığı ve bu kapsamda davacının takip/ dava konusu alacak istemlerinin yerinde olup olmadığı noktasında toplandığı anlaşılmıştır. Davalının imza inkarına yönelik yaptırılan bilirkişi incelemesinde, sözleşmede davalı adına atılı bulunan imzaların davalının eli ürünü olmadığı, sahte olarak atıldığı tespit edilmiştir. Davacı, yasal ve diğer tüm düzenleyici işlemlerle yüklenen yükümlülüklerini yerine getirmeden oluşturulan abonelik sözleşmesine istinaden fatura düzenlemişse de sözleşmedeki imzanın davalının eli ürünü olmaması nedeniyle fatura içeriğinin denetlenmesi olanağının bulunmaması, kaldı ki, iddianın değiştirilmesi ve genişletilmesi yasağı dava dilekçesinin verilmesiyle başlamakla davalıya elektrik satışı gerçekleştirildiğinin elverişli delillerle ispat olunamaması karşısında davacının takip/ dava konusu alacak isteminin yerinde olmadığı; öte yandan sözleşmenin tarafı olmakla ve düzenleyici işlemler gereği imzanın davalının eli ürünü olup olmadığı davacı yanca bilinmesi gerekmekle davacının, davalının imzası takliden atılmış bulunan sözleşmeye istinaden faturalandırma yapması ve davalı aleyhine takip başlatması nedeniyle haksız ve kötüniyetli olduğu sonuç ve vicdani kanaatine varılmış…” ifadelerine yer verilerek davanın reddine karar verildiği anlaşılmış, aynı sözleşmeye dayalı olan iş bu davada da, sözleşmedeki imzanın davalının eli ürünü olmaması nedeniyle aynı gerekçelerle davanın reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Açıklanan yasal, gerektirici nedenlere göre;
Davanın reddine,
Harçlar Kanununca alınması gerekli 269,85 TL ilam harcından peşin yatırılan 31,40 TL harcın mahsubu ile bakiye 238,45 TL harcın davacıdan alınarak hazineye gelir kaydedilmesine,
Karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T gereğince hesaplanan 202,84 TL avukatlık ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
Davacı tarafından yapılan masrafların kendi üzerinde bırakılmasına, kullanılmayan bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
Dair tebliğ tarihinden itibaren iki haftalık yasal süresi içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar davacı vekilinin yüzüne karşı açıkça okunup, usulen anlatıldı. 01/11/2023

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır