Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/87 E. 2018/629 K. 14.05.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2017/87 Esas
KARAR NO : 2018/629

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 27/01/2017
KARAR TARİHİ : 14/05/2018

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA VE TALEP :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili ile davalının ticari mal alım-satımı ilişkisi bulunduğunu, fatura karşılığı oluşan 107.909,23 TL (32.450,00 Euro takip tarihi kur üzerinden TL karşılığı) cari bakiye alacağını tahsil edememesi üzerine, davalı hakkında … 8. İcra Müdürlüğünün … E. sayılı dosyası ile yasal takibe başlandığını, davalının borç aslı, faiz ve fer ’ilerine haksız ve kötü niyetli olarak itiraz ettiğiNİ ve takibi durdurduğunu ileri sürerek takibe yapılan itirazın haksız olması nedeniyle itirazın iptali ve takibin devamına, davalının %20 den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP :
Davalı usulüne uygun tebligatlara rağmen davaya cevap verilmemiştir.
DELİLLER :
… 8. İcra Müdürlüğünün … E. sayılı dosyası, fatura ve ticari defterler, bilirkişi incelemesi sonucu alınan rapor.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ KABUL VE GEREKÇE:
Davacı tarafından açılan dava, İİK 67. maddesine dayalı itirazın iptali davasıdır.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık, faturaya dayalı olarak davacının davalıdan alacağının bulunup bulunmadığı, alacağı var ise miktarının ne kadar olduğu hususlarındadır.
İlgili … 8. İcra Müdürlüğünün … E. sayılı icra takibi dosyasının incelenmesinde, davacı alacaklı tarafından davalı borçlu aleyhine 14/10/2015 tarihinde cari hesaba dayalı 32.450,00 Euro karşılığı 107.909,23 TL alacağın tahsili amacı ile ilamsız icra takibi başlatıldığı, ödeme emrinin davalı borçluya 16/10/2015 tarihinde tebliğ edildiği, davalı borçlunun 23/10/2015 tarihli itiraz dilekçesi ile takip alacaklısına herhangi bir borcunun olmadığını ileri sürdüğü, davacı alacaklının iş bu davayı açmakta hukuki yararı bulunduğu, takibin yetkili icra dairesinde yapıldığı, geçerli haciz yolu ile ilamsız genel takip bulunduğu, borçlu tarafından yasal süresi içerisinde yapılmış ve takibi durdurmuş geçerli bir itiraz olduğu, davanın bir yıllık yasal süresi içerisinde açıldığı, itirazın iptali davasının koşullarının oluştuğu anlaşılmıştır.
Deliller toplandıktan sonra ticari defter ve belgeler üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılmış, mali müşavir bilirkişi … 22/03/2018 tarihli bilirkişi raporunda özetle; Davacının incelemeye ibraz ettiği 2015 yılına ait ticari defterlerinden yevmiye, defteri kebir ve envanter defterlerinin noter açılış tasdiklerinin, yevmiye defterinin kapanış tasdikinin mevcut olduğunu, 2015 yılına ilişkin ticari defterlerinin tasdiklerinin mevcut olması dolayısıyla lehlerine kesin delil vasfına haiz olduklarını, davacının incelemeye ibraz ettiği ticari defterlerine göre, davalının cari hesabının 120.08.0132 – … nolu hesapta izlendiğini, davacı cari hesap extresine göre, takip tarihi olan 14/10/2015 tarihi itibariyle davacının davalıdan 107.909,23 TL cari hesap kaynaklı alacağı bulunduğunu, davacı tarafından kesilen 20.03.2015 tarih ve … seri sıra numaralı 201.190,00 Euro (557.235,94 TL) bedelli “Türkiye Cumhuriyeti Ham kimlik kartı” açıklamalı ticari malların 17.03.2015 tarihli ve T-… seri-sıra numaralı sevk irsaliyesine göre … tarafından ..’e teslim edildiğini, 2015 Mart döneminde Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanlığına verilen sigortalı hizmet listesine göre … T.C. kimlik numaralı … davacının sigortalı personeli olduğunu, … seri-sıra numaralı ve 20.03.2015 tarihli fatura üzerinde, Fatura Döviz kuru: 2,7697 Euro, fatura kayıt tutarı: 557.235,44 TL (201.190,00 Euro) ve fatura vadesi: 18.07.2015 olarak görüldüğünü, davalı …. tarafından 19.08.2015 tarihinde … (56.000 Euro)- … (56.000 Euro)- … (56.740 Euro) numaralı 3 adet …bank Euro çeki toplam 168.740 Euro ( 537.706,88 TL ) tutarlı ödeme yapıldığının … yevmiye numaralı muhasebe kaydı ile yevmiye defterine işlendiğini, fatura bedeli olan 201.190,00 Euro’dan tahsilat bedeli 156.740 Euro düşüldüğünde kalan bakiye alacağı 32.450 Euro (19.529,06 TL) olarak hesaplandığını, ayrıca davacı tarafından Gelir İdaresi Başkanlığına verilen 2015 Mart dönemi BS formuna göre davalıya kesilen faturanın bildiriminin yapıldığını, 13.10.2015 tarihinde davacı tarafça icra takibi yapılmasına mukabil olarak; 12.10.2015 tarihli TCMB Döviz alış kuru baz alınarak (1 Euro=3.3254 TL) kur değerlemesi yapıldığını ve ilgili kur değerlemesi ile davalınnı 88.380,16 TL tutarında borçlandırıldığını, kur değerlemesine istinaden fatura düzenlenmediğini, davacı tarafça, 13.10.2015 tarihi itibariyle fatura kaynaklı cari bakiye alacağı 19.529,06 TL + kur değerleme tutarı 88.380,16 TL olmak üzere davalı şirketin 107.909,23 TL tutarında ticari defterlere göre borçlandırıldığını, 30.06.2007 tarih ve … numaralı resmi gazetede yayınlanan 105 Seri numaralı KDV genel tebliğinde E.2. bölümünde belirtildiği üzere, Bedelin döviz cinsinden veya dövize endekslenerek ifade edildiği işlemlerde, bedelin kısmen veya tamamen vergiyi doğuran olayın vuku bulduğu tarihten sonra ödenmesi halinde, satıcı lehine ortaya çıkan kur farkı esas itibariyle vade farkı mahiyetinde olduğundan, matrahın bir unsuru olarak vergilendirilmesi gerektiğini, buna göre, teslim veya hizmetin yapıldığı tarih ile bedelin tahsil edildiği tarih arasında ortaya çıkan lehte kur farkı için satıcı tarafından fatura düzenlenmek ve faturada gösterilen kur farkına, teslim veya hizmetin yapıldığı tarihte bu işlemler için geçerli olan oran uygulanmak suretiyle KDV hesaplanacağını, bedelin tahsil edildiği tarihte alıcı lehine kur farkı oluşması halinde, kur farkı tutarı üzerinden alıcı tarafından satıcıya bir fatura düzenlenerek, teslim ve hizmetin yapıldığı tarihteki oran üzerinden KDV hesaplanması gerektiğini, davalı tarafça herhangi bir ticari defter ve/veya belge sunulmadığını, sonuç olarak davacının 2015 yılı ticari defter bilgilerine göre takip tarihi itibariyle 107.909,23 TL cari hesap alacağının bulunduğunu, kur farkı dolayısıyla oluşan 88.380,16 TL cari bakiye için fatura kesilmesi gerektiğini, davacının asıl alacağa %10,5 ticari temerrüt faizi talep edebileceğini ve hesaplanan ticari temerrüt faizinin 14.824,03 TL (takip tarihi olan 14.10.2015’den dava tarihi olan 27.01.2017 tarihine kadar) olduğunu, beyan etmiştir. Bilirkişi Raporu dosya kapsamına uygun, ayrıntılı, açıklayıcı ve hüküm kurmaya elverişlidir.
İtirazın iptali davası yargılama usulü bakımından genel hükümlere tabidir. İspat yükü kanunda özel bir düzenleme bulunmadıkça iddia edilen vakıaya bağlanan hukuki sonuçtan kendi lehine hak çıkaran tarafa aittir. Kanuni bir karineye dayanan taraf sadece karinenin temelini oluşturan vakıaya ilişkin ispat yükü altındadır. Kanunda ön görülen istisnalar dışında karşı taraf kanuni karinenin aksini ispat edebilir. (HMK m.190). İtirazın iptali davasında ispat yükü kural olarak davacı alacaklıdadır. Ancak borçlunun itirazındaki beyana göre ispat yükü yer değiştirebilir. Borçlu itirazın iptali davasına karşı vereceği cevapta ödeme emrine itiraz ederken bildirmiş olduğu itiraz sebepleri ile bağlı değildir, borçlu her türlü borca itirazını ödeme emrine itirazından bağımsız olarak ileri sürebilir.
Somut olayda, ispat yükü üzerinde olan davacı, ticari defter ve kayıtları ile taraflar arasında ticari ilişki bulunduğunu ve davalıdan alacaklı olduğunu kanıtlamıştır. Davalı tarafça icra ve dava dosyalarına davalının borcunu ödediğini kanıtlayacak herhangi bir belge ibraz edilmediği gibi, inceleme günü davalı ticari defter ve belgeleri de ibraz edilmemiştir. Davalı tarafın icra takibine itirazında, faturaların ve içeriği malların teslim alınmadığına ilişkin itirazı olmadığı için teslim alındığının kabulü gerekeceğinden davalı tarafa faturaların ve fatura içeriği malların teslim edildiği ve cari hesap alacağının ödenmediği anlaşılmış, davanın kabulü ile, davalı tarafından … 8. İcra Müdürlüğünün … E sayılı icra dosyasına yöneltilen itirazın iptaline ve takibin aynı şartlarla devamına, geçerli bir ilamsız genel icra takibinin varlığı, borçlunun yedi günlük süre içerisinde ödeme emrine itiraz etmiş olması, bir yıl içinde açılmış bir itirazın iptali davası bulunması, davacı alacaklının tazminat istemini dava dilekçesinde açıkça talep etmiş olması ve takip konusu alacağın miktarının belli (likit) olması dikkate alınarak borçlunun itirazının haksız olması nedeniyle asıl alacağın takip tarihindeki Euro kuru üzerinden TL karşılığının % 20 si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Açıklanan yasal gerektirici nedenlere göre;
Davanın kabulü ile, davalı tarafından … 8. İcra Müdürlüğünün … E sayılı icra dosyasına yöneltilen itirazın iptaline ve takibin aynı şartlarla devamına, asıl alacağın takip tarihindeki Euro kuru üzerinden TL karşılığının % 20 si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Harçlar Kanununca alınması gerekli 7.371,27 TL ilam harcından peşin yatırılan 1.297,74 TL harcın mahsubu ile bakiye 6.073,53 TL harcın davalıdan alınarak hazineye gelir kaydedilmesine,
Karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T gereğince hesaplanan 11.382,74 TL avukatlık ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Davacı tarafından yapılan 31,40 TL başvuru harcı, 1.297,74 TL peşin harç, 600,00 TL bilirkişi ücreti, 126,50 TL tebligta ve müzekkere giderlerinden oluşan toplam 2.055,64 TL yargılama giderlerinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
Dair tebliğ tarihinden itibaren iki haftalık yasal süresi içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar davacı vekilin yüzüne karşı açıkça okunup, usulen anlatıldı.14/05/2018

Katip …

Hakim …