Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/841 E. 2018/1277 K. 29.11.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/841
KARAR NO : 2018/1277

DAVA : İTİRAZIN İPTALİ
DAVA TARİHİ : 03/07/2015
KARAR TARİHİ : 29/11/2018

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali Davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili görevsiz mahkemeye verdiği dava dilekçesinde özetle; Müvekkili tarafından … 32 İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyası ile davalının müvekkili şirket müdürü olduğu dönemden kalma ve müdürlüğünün sona ermesinden sonra, müdürlüğü döneminde stokta olup teslim edilmeyen para ve mal değerinin şirkete iade etmemesinden kaynaklı, muhasebe kayıtları ve ayrıntılı bilanço ve gelir toblosu nedeni ile davalı aleyhine ilamsız icra takibi yaptıklarını, davalının icra takibini sürüncemede bırakmak amacı ile haksız bir şekilde icra takibine itiraz ettiğini, itiraz üzerine takibin durduğunu, bu nedenle davalı tarafından icra dosyasına yapılan itirazın iptali ile takibin devamına ve %20 den aşağı olmamak kaydıyla icra inkar tazminatına hükmedilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı üzerine bırakılmasını talep ve dava etmiştir.
Davacı Vekili Davasında :
Dava Dilekçesini tekrar ederek davanın kabulüne karar verilmesini talep ettiği görülmüştür.
Davalı vekili Davasında :
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacı tarafın müvekkilinin şirketeki müdürlüğünün sona ermesinden sonra stokta olup teslim edilmediğini beyan ettiği para ve mal karşılığı tutarın yeni müdür döneminde de aynı şekilde stoklarda bulunduğunu , şirketin 2012 ve 2013 yılları kurumlar vergisi beyannamelerindeki blançolarında açıkça beyan edilerek bu beyannamelerin şirketin yeni müdürü tarafından onaylandığını, davacı tarafın teslim edilmediği beyan edilen malların bahsi geçen beyannamelerde aktif kalemler hanesinde var olarak gösterilmesinin ve onaylanmasının abes olduğunu, davacının sadece elinde bulunan stok mallarla ilgili beyanlarını vergi dairesine ibraz etmesinin doğru olduğunu aksi durumda ise yedinde bulunmayan ve müvekkilinden talep ettiği stok malların varmış gibi beyan etmesinin yanlış olduğunu, bu durumun dava konusu stok malların davacı yan yedinde bulunduğunun açık kanıtı olduğunu, bu nedenle davacı tarafın müvekkilinden alacağı bulunmadığını beyan ederek davanın reddine karar verilerek %20 icra inkar tazminatını hükmedilmesini yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı üzerine bırakılmasını talep etmiştir.
Toplanan Deliller :
Taraflarca ibraz edilen deliller incelenmiştir.
… 32.İcra Dairesinin … esas sayılı takip dosyası celp edilip incelenmiştir.
… 4. İş Mahkemesi vasıtası ile tarafların iddialarının değerlendirilmesi amacı ile Mali Müşavir Bilirkişi vasıtası ile inceleme yapılmasına karar verilmiş; Mali Müşavir Bilirkişi vasıtası ile düzenlenen 29/03/2017 Tarihli rapor ile ” 2012 Yılı ve öncesinde ki dönemlere ilişkin resmi defterlerin ibraz edilmemesinden dolayı stokların defter kayıtlarında niteliği ve miktarı hakkında yeterli bir inceleme yapılamadığı, yıllık gelir beyanlarında oluşan gelir tablosu ve bilanço kalemleri üzerinde tespit yapıldığı, Davalı …’ in müdürlüğünü devir ettiği dönemde oluşan 162.804,55.TL. Lik stokların davacıya teslim edilmediği gerekçesi ile açılan davada söz konusu stokların hangi kalemlerden oluştuğu ve her çeşit üründen hangi miktarda olduğuna dair verilere rastlanılmadığı, taraflarına sunulan belgelere göre 2004 yılından itibaren stokların tarihine göre tutarlarının tespit edilmiş olup stokta ki açığın 2012 yılından itibaren olmayıp daha evvel ki yıllara dayandığı, davalının davacı şirkette müdürlüğünün sona ermesinden sonra müdürlüğü döneminde stokta olup teslim edilmeyen malların işletmenin bünyesinden çıkarılmasına ilişkin belgelerin bulunmadığı, dolayısı ile beyannamelerde belirtilen stoklara dayanılarak davalının malı iade etmediğini belirtmenin sağlıklı olmayacağı” yönünde mütalaada bulunulduğu görülmüştür. Davacı tarafın rapora itiraz etmesi ve … 4.İş mahkemesinin Görevsizlik Kararı vermesini müteakiben Mahkememizce davacı tarafın itirazları değerlendirilmek ve Ek rapor düzenlenmek üzere dosyamız Bilirkişiye tevdi edilmiş; Bilirkişi vasıtası ile düzenlenen 18/09/2018 Tarihli ek rapor ile özetle; ” davacı tarafın itirazlarının değerlendirilmesi için 2011 ve 2012 yılına ait ticari defterlerinin incelenmesi gerektiği, davacı tarafça defterlerin ibraz edilmediği” belirtilerek önceki raporda belirttiği tespitleri tekrar ettiği görülmüştür.
Delillerin Değerlendirilmesi:
Tüm dosya kapsamı dikkate alınarak; Davacı taraf, davalının şirket müdürü olduğu dönemde stokta olan para ve mal değerini, şirket müdürlüğünün sona ermesinden sonra şirkete iade etmediğini, bu bedelin davalı tarafça iade edilmemesi ve ödenmemesi üzerine tahsili için davalı aleyhine başlatılan icra takibine itiraz edilmesi ile icra takibinin durduğunu, itirazın haksız olduğunu belirterek … 32.İcra Müdürlüğünün … sayılı icra dosyasına davalı tarafça yapılan İtirazın İptaline karar verilmesini talep etmiş olmakla davasının yasal dayanağının İ.İ.K.’ nun 67.md ifadesini bulan İtirazın iptali davası olduğu görülmüştür.
Taraflar arasında ki itilafın davalının, davacı şirketin Müdürlüğünü yaptığı dönemde kendisine teslim edilen stokları iade etmemesi iddiasına yönelik olduğu anlaşılmakla davanın Şirket Yöneticisinin Sorumluluğu davası niteliğinde bulunduğu görülmüştür.
Dosya kapsamında toplanan deliller ve düzenlenen Bilirkişi raporları ile tespit edildiği üzere; Davacı taraf her ne kadar 162.804,55.TL.para ve mal değerinin stokta olmadığını, davacı şirkete ait 2011-2012 yılı ticari defterlerinin, kasa defterinin ve diğer belgelerin davalı tarafça davacı şirkete iade edilmediğini iddia etmiş ise de; görülmekte olan Davada 6100 Sayılı Kanunun 190.md uyarınca ispat yükü davacı taraftadır. Davacı taraf, Davalı da olduğunu iddia ettiği ticari belgeleri ve defterleri saklama yükümlü olmasına, davalı tarafın bu belgelerin kendisinde bulunmadığını beyan etmesine rağmen davalının şirket müdürlüğünün sona erdiği 27/12/2012 Tarihinden karar tarihine kadar ticari belgelerin zayi olduğuna yönelik bir dava açıp karar almadığı anlaşılmakla birlikte, Davacı taraf stokta bulunduğunu belirttiği paranın ne miktarda olduğunu açıkça belirtemediği gibi stokta ki malların hangi mallar olduğu ve miktarının ne kadar olduğuna yönelik bir delil de ortaya koyamamıştır. Davalının davacı şirkette ki Müdürlük görevi 27/12/2012 Tarihinde sona ermiştir. Davalının yerine yeni müdür atanmıştır. Yeni Müdür tarafından verilen 2012 ve 2013 vergi beyannamelerinde malların stoklarda var olduğunun 2012 ve 2013 yılları şirket bilançolarında kurumlar vergisi beyannamelerinde beyan edilerek bildirilmiş olduğu görülmüştür. Davacı taraf her nekadar stoklarda yer alan mal ve paranın kendiliğinden düzeltilmesinin muhasebe tekniği olarak mümkün olmadığını belirtmiş ise de; davacı şirket tarafından davalının müdürlük görevinin sona ermesinden sonra resmi kurumlara verilen beyannamelerde ve bilançoda stokların varlığı kabul edilmiş olmakla bu hususun aksini kanıtlama yükü davacı tarafta bulunduğundan bu hususun aksini kanıtlar delil ibraz edilmediğinden davacı tarafın davasının Reddine karar verilmiş, davacı tarafça icra takibinin kötüniyetle yapıldığına ilişkin delil elde edilemediğinden davalı tarafın kötüniyet tazminat talebi reddedilerek aşağıda ki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM; Yukarıda açıklanan nedenlerle;.
1-)Davacı tarafın davasının REDDİNE;
2-)Davacı tarafın icra inkar tazminat talebinin ve davalı tarafın kötüniyet tazminat talebinin REDDİNE;
3-)Davacı tarafından yatırılan 1.994.00TL. Peşin harçtan 35,90.TL.karar ve ilam harcının mahsubu ile 1.958,10.TL. harcın karar kesinleştiğinde talep halinde davacı tarafa iadesine,
4-)Davalı vekili lehine 15.718,27.TL. vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalı tarafa verilmesine,
5-)Davalı tarafça yatırılan 4.60.TL.harç bedeli 20,00.TL posta gideri olmak üzere toplam 24,60 TL’in davacıdan alınarak davalı tarafa verilmesine;
6-)Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
7-)Taraflarca yatırılan ve artan gider avansının karar kesinleştiğinde bakiye kısmının yatıran tarafa iadesine,
6100 Sayılı HMK.’ nın 345./1Maddesi uyarınca ilgililere kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içinde mahkememize vereceği bir dilekçe ile İSTİNAF YOLU açık olmak üzere taraf vekillerinin yüzüne karşı oybirliği ile verilen karar alenen okunup usulen tefhim kılındı. 29/11/2018

Başkan …

Üye …

Üye …

Katip …