Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/81 E. 2018/740 K. 06.06.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/81 Esas
KARAR NO : 2018/740

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 26/01/2017
KARAR TARİHİ : 06/06/2018

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA :
Davacılar vekili dava dilekçesinde; Davacıların murisi …, 04/03/2010 tarihinde … plakalı araç İle … istikametinden … istikametine doğru seyir halindeyken kaza yaptığını,Kaza neticesinde …’in hayatını kaybettiğini,Aracın davalı şirket bünyesinde zorunlu karayolu taşımacılık mali sorumluluk sigortası kapsamında sigortalanmış olduğunu, … Sigorta A.Ş. ne ait poliçe numarası 3X75204. acente numarası … ve sigorta döneminin 16.10.2009– 16.10.2010 olduğunu,-Müvekkili …’in murisin eşi olduğunu, … ve …”in ise murisin çocukları olduğunu, Müvekkili …’in hiçbir geliri bulunmadığını, Müvekkilinin henüz bebek olan iki çocuğuyla beraber yaşam mücadelesi verdiğini, Murisin vefatı ile müvekkillerinin murisin desteğinden yoksun kaldığını, ekte sunulan Yargıtay Genel Kurulu’nun 22.02.2012 tarihli ve 2011/17-787 E. 2012/92 K. sayılı kararından da anlaşılacağı üzere zorunlu mali sorumluluk sigortacısı destekten yoksun kalınması halinde zararı karşılaması gerektiğini,Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 201 l/l 7-787;2012/92 sayılı ilanımda şu hususun açıkça belirtildiğini; ”Davacıların ölenin salt mirasçısı sıfatıyla değil, destekten yoksun kalan 3. kişi sıfatıyla dava açtıkları, ölüm nedeniyle doğrudan davacılar üzerinde doğan destekten yoksunluk zararının oluşumundaki kusurun davacılara yansıtılamayacağı, dolayısıyla tam kusurlu araç şoförünün ve onun eylemlerinden sorumlu olan işletenin kusurunun işletenin isteğinden yoksun kalan davacıları etkilemeyeceği, Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası genel şartlarına göre aracın Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortacısı davalı … şirketi işletenin üçüncü kişilere verdiği zararları teminat aldığına ve olayda işleten tam kusurlu, destekten yoksun kalan davacılarda zarar gören 3. kişi konumunda bulunduğuna göre davalı … şirketinin zararının tamamından sorumlu olduğu ve davacıların davalı … şirketinden destekten yoksun kalma tazminatı isteyebilecekleri oy çokluğu ile kabul edilmiştir.” şeklinde bildirildiğinden bu karar gereğince tazminat ödenmesine karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP :
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacı vekilince müvekkili sigorta şirketine tebliğ edilen dava dilekçesinde müvekkili sigorta şirketine sigortalı … plakalı yolcu otobüsünün şarampole yuvarlanması sonucu oluşan kazada hayatını kaybeden … varislerinin tazminat talebine ilişkin olduğunun anlaşıldığını, davacıların müvekkili sigorta şirketinde tazminata ilişkin talepte bulunduğunu ancak talebin karşılanması için yapılacak incelemede esas alınacak evrakları temin ederek müvekkil şirkete gönderilmediğini, bu nedenle talepleri inceleyip sonuçlanma aşamasına getirilmediğini, destekten yoksun kalma tazminat talebi içeren başvurularda öncelikle evrakların toplandığını ve tazminat tutarının hesaplanması için aktüere gönderildiğini, aktüer tarafından yapılan hesaplama ve hasarın poliçe ile değerlendirilmesi yapıldıktan sonra tazminat ödemesi yapıldığını, talep aşamasında taraflarına iletilmeyen bu evrakların davacı tarafından müvekkili şirkete tebliğ edilen dava dilekçesinde de yer almadığını, karayolu taşımacılığında tazminat talepleri takip edilmek suretiyle yapılması gerektiğini;
1)Karayolu yolcu taşımacılığı zorunlu koltuk ferdi kaza sigorta poliçesi,
2)Zorunlu karayolu taşımacılık mali sorumluluk sigorta poliçesi,
3)Zorunlu karayolu trafik poliçesi
Müvekkili sigorta şirketinin iş bu sıralamada 2. Sırada yer aldığını, dolayısıyla davacıların talebinde muhatabın 1. Sırada yer alan karayolu yolcu taşımacılığı zorunlu koltuk ferdi kaza sigorta poliçesini düzenleyen birlik sigorta olduğunu (poliçe no: 4382234), davanın müvekkili sigorta şirketi açısından husumetten reddi gerektiğni, izah edilen nedenlerden dolayı tazminat talebi mahiyeti icabı öncelikle karayolu yolcu taşımacılığı zorunluk koltuk ferdi kaza sigorta poliçesini düzenleyen sigorta şirketinden talep edilmesi gerektiğini, davanın bu açıdan reddi gerektiğini beyan etmiştir.
DELİLLER :
1-Sigorta poliçesi
2-Kazaya ilişkin tutanaklar
3-Bilirkişi incelemesi
GEREKÇE :
Mahkememizce 18/12/2014 tarihli gerekçeli kararda; “Bilirkişi raporunda da belirtildiği şekilde 04.03.2010 tarihli kaza tespit tutanağında davalı … şirketine sigortalı … plakalı otobüs sürücüsü …’in 2918 sayılı KYTK nın 52/1-b maddesinde açıklanan trafik kurallarını ihlal ederek yaptığı kaza sonucu sürücünün tamamen kusurlu olduğu ve davacıların desteği murisi …’in bu kazada öldüğü ve davacıların bu sebeple destekten yoksun kalma talebinde bulundukları ve yapılan hesaplama sonucunda davacı …’in 124.226,18 TL davacı … ‘in 25.386,91 TL ve davacı …’in 25.386,91 TL destekten yoksun kalma tazminatı haklarının olduğunun tespit edildiği ve bu miktarlardan davalı … şirketinin kaza tarihini de kapsayan 16.10.2009-16.10.2010 tarihleri arasını kapsayan zorunlu taşımacılık mali sorumluluk sigorta poliçesi ile … plakalı aracın sigorta yapıldığı ölüm halinde kişi başı teminat limitinin 150.000 TL olup hazine müsteşarlığı tarafından bu miktarın 175.000 TL olarak tespit edildiği ve davalı … şirketinin poliçede belirlenen 175.000,00 TL tutarındaki teminat limiti ile davacı hak sahiplerine karşı sorumlu olduğu ve sigorta şirketi tarafından her hangi bir ödeme ve başvurunun olmadığı ve bu nedenle faizin kaza tarihinden itibaren işletilmesi gerektiği” karar verilmiş olup kararın davalı tarafça temyiz edilmesi sonucu Yargıtay 17. Hukuk Dairesinin 2015/6185 E 2016/2835 K sayılı ilamı ile bozularak mahkememizin 2017/81 E sırasına kaydı yapılmıştır.
Bozmaya uyularak yapılan yargılamada; dava, zorunlu taşımacılık mali sorumluluk sigorta poliçesinden kaynaklı destekten yoksun kalma talebine ilişkin olup, mahkememizin 18/12/2014 tarihli kararı ile davanın kabulüne karar verildiği ancak Yargıtay 17. Hukuk Dairesinin 07/03/2016 tarihli kararı ile davalı … şirketinin sigortalı araçtaki yolcular bakımından teminat sağladığı, sürücü olan davacıların desteğinin vefatı yönünden davalı şirketin sorumluluğunun bulunmadığı gözetilerek davanın reddine karar verilmesi gerekirken kabulüne karar verilmesi yanlıştır gerekçesi ile mahkeme kararının bozulduğu ve bozmaya uyulan yapılan yargılama sonunda,
Zorunlu karayolu taşımacılık mali sorumluluk sigortası genel şartlarının sigortanın konusu başlıklı a/1 maddesindeki “bu sigorta ile sigortacı poliçede belirtilen motorlu taşıtta seyahat eden yolcuların duraklamalarda dahil olmak üzere kalkış noktasından varış noktasına kadar geçecek süre içerisinde meydana gelecek bir kaza sonucu bedeni zarara uğraması halinde sigortalının 10/07/2003 tarih 4925 sayılı karayolu taşıma kanunundan doğan sorumluluğunu poliçede yazılı sigorta tutarlarına kadar temin eder. Sigortalının taşımayı zaruri haller hariç 10/07/2003 tarih 4925 sayılı karayolu taşıma kanunu ve ilgili yönetmelik hükümleri çerçevesinde yapması gerekir” hükmüne göre davalı … şirketi, sigortalı araçtaki yolcular bakımından teminat sağladığından sürücü olan davacılar desteğinin vefatı yönünden sorumluluğu bulunmadığı, bu nedenle davacının açtığı davanın reddine karar vermek gerektiği,
Dava dilekçesi, cevap dilekçesi, Yargıtay bozma ilamı ve tüm dosya kapsamı itibariyle anlaşılmış olmakla,
Belirtilen nedenlerle;
HÜKÜM :
1-Davanın REDDİNE,
2-Peşin alınan harcın mahsubu ile artan 728,15.-TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacılara iadesine,
3-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden A.A.Ü.T. Ne göre hesaplanan 15.700,00.-TL vekalet ücretinin davacılardan alınarak davalıya verilmesine,
4-Davacı tarafın yapmış olduğu yargılama giderinin kendi üzerinde bırakılmasına,
5-Davacı tarafından yatırılan ve kullanılmayarak artan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Dair, tarafların yokluğunda, kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde Yargıtay ilgili dairesine temyiz başvuru yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.06/06/2018

Katip …

Hakim …